Liam Neeson’ın başrolde yer aldığı A Walk Among the Tombstones filmini seyrettik! Son yıllarda kendi ya da başkalarının sevdikleri kaçırıldıkça eline silahını alıp peşlerine düşen orta yaşlı bir aksiyon yıldızına dönüşen oyuncunun kariyerindeki 10 unutulmaz performansı bir araya getirdik.

A Walk Among The Tombstones

A Walk Among the Tombstones, özel dedektif Matthew Scudder karakteri ile ikinci buluşmamız. 1986 yapımı 8 Million Ways to Die filminin kahramanı olan Scudder’ı canlandıran Jeff Bridges’ın yerini bu filmde Liam Neeson almış. Bir uyuşturucu baronunun karısını kaçıran ve öldürenlerin peşine düşen dedetif rolündeki Liam Neeson, son yıllarda sıkça yaptığı gibi elinde bir silahla aksiyonun tam ortasında yer alıyor. Woody Allen’dan Steven Spielberg’e birçok önemli yönetmenle çalışmış olan Liam Neeson’ın kariyerini bu filmi fırsat bilerek mercek altına aldık.

İşte 90’lardan günümüze unutulmaz Liam Neeson performansları:

En İyi Liam Neeson Filmleri

Husbands and Wives | Woody Allen , 1992

Liam Neeson’ın 90’larda yardımcı bir rolde yer alarak kariyerine ivme kazandıracak önemli bir film olan Husbands and Wives, en yakın arkadaşları Jack ve Sally ayrılmaya karar verdiğini söyleyince kendi evliliklerini sorgulamaya başlayan Gabe ve Judy’nin hikayesini anlatıyor. Evlilik üzerine 90′lı yılların en iyi filmlerinden biri olarak anılıyor film. Yönetmen Woody Allen filmde Gabe Roth’u canlandırırken, kendisine Judy Davis, Sydney Pollack ve Mia Farrow eşlik ediyor.

Schindler’s List | Steven Spielberg, 1993

Daha önce İzlemeniz Gereken 10 Holocaust Filmi listemizde yer verdiğimiz bir başyapıt… Holocaust sırasında yaklaşık 1100 insanın hayatını kurtaran Oskar Schindler’in gerçek hikayesine dayanan ve kendisini Liam Neeson’ın canlandırdığı “Schindler’in Listesi”, yalnızca iyi bir Holocaust ya da İkinci Dünya Savaşı filmi değil, gelmiş geçmiş en iyi filmler arasında üst sıralarda yer alan bir yapım. Hollywood sinemasının usta yönetmeni Steven Spielberg’ün siyah-beyaz olarak çektiği 195 dakikalık bu muhteşem filmi mutlaka bir kez daha izlemelisiniz.

Michael Collins | 1996, Neil Jordan

İrlanda’nın bağımsızlığını kazandığı 1920’lerdeki sıcak zamanlarda geçen filmde, bu bağımsızlıktaki payı oldukça önemli olan Michael Collins’in öyküsü anlatılıyor. Bu önemli figüre Liam Neeson hayat verirken, filmde Aidan Quinn, Julia Roberts ve Ian Hart gibi oyuncular da rol alıyordu.

Les Misérables | 1998, Bille August

2012’de Tom Hooper’ın yeni uyarlaması ile hafızalarımızı tazelediğimiz, Victor Hugo’nun klasik eseri Sefiller’den uyarlanan filmlerden biri de, 1998’de Kuzey Avrupalı yönetmen Bille August’un yönettiği versiyondu. Bu versiyonda Jean Valjean rolünde Liam Neeson’ı, Javert rolünde Goeffrey Rush’ı, Fantine rolünde ise Uma Thurman’ı izlemiştik.

Star Wars: Episode I – The Phantom Menace | Goerge Lucas, 1999

George Lucas’ın bir döneme değil, kendinden sonraki tüm dönemlere damgasını vuran bir fenomene dönüşen Star Wars serisinin öncesini anlatan ikinci üçlemesi, 1999’da Episode I – The Phantom Menace ile başlamıştı. Qui-Gon Jinn (Liam Neeson) ve Obi-Wan Kenobi’nin (Ewan McGregor) Star Wars evreninin çorak gezegeni Tatooine’de keşfettikleri Anakin adındaki yetenekli çocuğun karanlık geleceğinden pek tabii ki habersizdi.

Gangs of New York | 2002, Martin Scorsese

Leonardo DiCaprio’nun kariyerindeki en önemli filmlerden biri olan “Gangs of New York”ta DiCaprio ve başroldeki Daniel Day-Lewis’in yanı sıra “Rahip” Vallon rolündeki Liam Neeson da rol alıyordu. Film, New York şehrinin New Amsterdam olduğu zamanlarda, 19. yüzyılın sonlarındaki sokak çetelerine yoğunlaşıyordu. Amsterdam Vallon rolündeki DiCaprio, babasının katili olan “Kasap” lakaplı Bill Cutting’den intikamını almaya çalışıyordu.

Kinsey | 2004, Bill Condon

2004’te biyografisi beyazperdeye taşıyan birçok isimden biri de insanların cinselliği üzerine yaptığı araştırmalarla tanınan Alfred Kinsey idi. 1948’de “İnsan Erkeğinde Cinsel Davranış” isimli makalesi bu alanda öncü ve ufuk açıcı bir çalışma olan Kinsey’i canlandıran Liam Neeson’a, filmde Laura Linney, Chris O’Donnell ve Peter Sarsgaard eşlik ediyordu.

Batman Begins | 2005, Christopher Nolan

Christopher Nolan’ın 2005’te sil baştan başlattığı üçlemesi ile daha karanlık, daha karizmatik ve daha sert bir hale getirdiği Batman dünyası ile 2005’teki Batman Begins aracılığıyla tanışmıştık. Bruce Wayne’in Asya’nın doruklarında dövüş eğitimi gördüğü usta ve bilge Ducard rolünde izlediğimiz Liam Neeson, Christian Bale, Michael Caine, Gary Oldman, Cillian Murphy, Ken Watanabe, Morgan Freeman gibi oyuncularla bezeli kadronun öne çıkanlarındandı.

The Chronicles of Narnia: The Lion, the Witch and the Wardrobe | 2005, Andrew Adamson
The Chronicles of Narnia: Prince Caspian | 2008, Andrew Adamson
The Chronicles of Narnia: The Voyage of the Dawn Treader | 2010, Michael Apted

C.S. Lewis’in kitaplarından uyarlanan serinin ilk filmi 2005′te izlediğimiz “The Lion, the Witch and the Wardrobe” olmuştu. Bir gardrobun içinden paralel evrendeki masal dünyasına yolculuk eden dört çocuğun bu dünyada yaşadığı fantastik maceraları konu alan film; kötü bir cadının yönettiği, karla ve buzla kaplı Narnia’da geçiyordu. İlk filmde görkemli duruşu ve karizmatik sesi ile dikkatini çeken bilge karakter Aslan, sonraki filmlerde de karşımıza çıkacaktı ve bu karizmatik sesin sahibi Liam Neeson’dan başkası değildi.

Chloe | 2009, Atom Egoyan

Aile dramlarını beğenerek izlediğimiz Ermeni asıllı Kanadalı yönetmen Atom Egoyan’ın son yıllarda öne çıkan filmlerinden biri de psikolojik gerilim türündeki Chloe idi. İlişkisini test etmek adına kocasını baştan çıkarması için bir eskort ile anlaşan bir doktorun, bu kararından sonra hayatının nasıl değiştiğini şaşkınlıkla izlediğimiz filmde baştan çıkarılan koca rolündeki Liam Neeson’ın yanı sıra Julianne Moore ve Amanda Seyfried rol alıyordu.