Sıradaki yazımın İstanbul Müzik Festivali notlarımın ikinci bölümü olmasını planlarken, bu gece inanılmaz bir şey oldu ve oturup bir solukta sadece bu geceyi anlatmak istedim: Hayatımız boyunca bir kez daha benzerini yaşayamayacağımız bir deneyim; tekrarı, benzeri olmayacak bambaşka bir konser bekliyormuş bizi Burgazada’da!

fazil say sait faik
Fazıl Say: “Sait Faik”

42. İstanbul Müzik Festivali’nin Fazıl Say’a siparişi olan eser, “Ölümünün 60. Yılında Sait Faik’i Hatırlamak”, dünya prömiyerini dün gece, 25 Haziran’da, Burgazada Meydanı’nda kurulan sahnede yaptı. Eser, Özen Yula tarafından sahneye uyarlanan bir Sait Faik öyküsü: “Stelyanos Hrisopulos Gemisi”. Fazıl Say bu öyküden, Sait Faik’ten ve Burgazada’dan aldığı ilhamla bestelediği şarkıları ve müziği piyanosunda icra ederken ona yaylı çalgılar dörtlüsü (Borusan Quartet), kemençe (Derya Türkan), kanun (Hakan Güngör), vurmalı çalgılar (Aykut Köselerli), iki vokal (Serenad Bağcan ve Zeynep Halvaşi) ve üç tiyatrocu (Demet Evgar, Songül Öden ve Esra Bezen Bilgin) eşlik ediyor.

burgazada yolu

Fazıl Say’dan bir dünya prömiyeri dinleyecek olmanın heyecanıyla atlıyoruz Burgazada-Kınalıada motoruna, varıyoruz Burgazada’ya. 20 yıldan fazla olmuş bu şehrin Anadolu Yakası’na taşınalı ama adaların sağdaki ikilisine ilk kez adım atıyorum. İlk izlenimde Büyükada ve Heybeliada’dan daha sıcak olduğunu düşünüyorum. İleride Kartal’ın çirkin betonu gözükmese, kendimi Ege Denizi kıyısında sakin bir sahil kasabasında sanacağım. Konsere az zaman kalmış, adını çok duyduğumuz Ergün Pastanesi’nin milföylerinden kalmadığını öğrenince üzülüyoruz; Sinem Dondurma’nın dondurmalarından tatmak için sıraya giriyoruz.

IMG_8842
Fazıl Say: “Sait Faik”

Burgazada’nın Sait Faik ve Sait Faik öyküleri için önemi büyük. Say’ın eserinde anlatılan “Stelyanos Hrisopulos Gemisi” de Burgazada’da geçiyor; Sait Faik’in ailesine ait olan ve kendisinin de yaşamının son on yılını geçirdiği, bugün Sait Faik Müzesi olarak ziyaret edebileceğiniz köşk de Burgazada’da. Bu nedenle ayrı bir anlamlıydı bu eseri dünyada ilk kez dinleyen birkaç yüz kişiden biri olmak, üstelik bu deneyimi tam da ait olduğu yerde, Burgaza’da yaşamak.

IMG_8874
Fazıl Say: “Sait Faik”

Süresi bir saati bile bulmuyor eserin, fakat yaşattıkları, hissettikleri bir ömre bedel. Fazıl Say’ın Hezarfen Ney Konçertosu başta olmak üzere sık sık waterphone gibi enstrümanlar sayesinde eserlerine dahil ettiği martı sesleri yerine bu kez kanlı canlı martılar uçuyor ve bağırıyordu üzerimizde. Öyle bir an düşünün, Sait Faik’in öyküsünden alıntılar yapan Demet Evgar bir balıkçı olmuş ağlarını hazırlıyor ve yanınızda deniz, üzerinizden bir martı sürüsü çığlıklar ata ata geçiyor. Ya da şöyle düşünün, Serenad Bağcan o görkemli sesiyle “Burgazada’yım ben / Dolunay ışığında” diye söylerken şarkısını, sahneden gökyüzüne yükselen mavi ışık, uçan bir martının üzerine vuruyor. Mutluluktan gözyaşı dökmemek mümkün değil -ki mümkün olmadı.

IMG_8754
Fazıl Say: “Sait Faik”

Demet Evgar, Songül Öden ve Esra Bezen Bilgin, hepsi de tek başlarına insanı başka dünyalara götüren üç tiyatrocu, birlik olup anlatıyorlar, yaşatıyorlar “Stelyanos Hrisopulos Gemisi”nin mutlu sonla bitmeyen öyküsünü. Fazıl Say’ın kemençe ve kanun için yazdığı taksimler büyüleyici; öykü anlatımının arasına giren şarkılar da öyle. (Festival programı ilk açıklandığında vokalleri Serenad Bağcan ile üstlenecek ismin Birsen Tezer olacağı duyurulmuştu. Keşke öyle olsaydı diye düşündüm. Onun yerine dinlediğimiz Zeynep Halvaşi’nin projeye biraz geç dahil olmasından sanırım, eseri ve metni hissetmeden sadece şarkısını söylediği çok belli oluyordu. Muhteşem gecenin tek eksiği de buydu. Hatta tüm eserin en güzel şarkısı olduğu her halinden belli olan şarkı, biraz bu yüzden yeterince etkileyemedi beni.)

IMG_8822
Fazıl Say: “Sait Faik”

Eserin Burgazada’da sahnelenmesinin ne denli etkileyici olduğunu böylesi anlattıktan sonra etkisinin aynı olacağını tabii ki söyleyemem; fakat “Ölümünün 60. Yılında Sait Faik’i Hatırlamak”, 42. İstanbul Müzik Festivali kapsamında bu gece bir kez daha, Zorlu Center Performans Sanatları Merkezi’nde sahneye konacak. Bir şansınız daha varken, kaçırmayın!

IMG_8888
Fazıl Say: “Sait Faik”

İşbu hikâyeyi
Burgaz’ın kendisinden dinledi Sait Faik
Ve mühürledi kulaklarımıza.
Ve mevsim kıştı,
Tarihe dair sakin bir akıştı.
Devran döndü, devir değişti,
Stelyanos Hrisopulos Gemisi
Bir hikâye olup kâğıda düştü.
Bazı masallar ve hikâyeler mutsuz biter
Sait usta bunu iyi bilirdi.
Ama mutlu bitenler kadar
hakkaniyetlidir mutsuz hikâyeler de…