Rococo akımı ya da Amerikan tarihi siyahi kültür öğeleriyle tekrar yorumlanabilir mi? Sanat tarihinde temsiliyet sorunu nasıl çözülür? Alabamalı sanatçı Kerry James Marshall, alternatif bir sanat tarihi arşivi yaratıyor:

kerrykapak

Beyaz yakalıların son favori hobilerinden yelkencilik rüzgarına yakalanarak yelken kulübümüz Vira Yelkencilik ile çıktığımız Mallorca-İbiza gezisi bittiğinde, çok eğlenceli tatil sonrsı dev geri dönme hezeyanı yaşarken işe dönmeden önceki son durak olarak kendimizi Madrid’e attık bir Temmuz günü. 1 hafta deniz üzerinde kalmış bünyemiz ve hala sallanan kafalarımızla şehirde değil, ancak yeşilde hayatta kalabileceğimiz için sabah ilk iş Parque del Retiro’da soluğu aldık. Şehir içinde yeşile hasret İstanbul sakinleri olarak bu kocaman parkı hayran olarak gezdik. Güzel olan sadece parkın kendisi değil üstelik; içindeki küçük  (bizim deyişimizle) köşklerin her birinin ayrı bir sezonluk sergiye ev sahipliği yapması ayrı bir hava katıyor parka. Güzel olmasına rağmen hiç o özgür park hissiyatını yaratmıyor diye hayıflandığım Yıldız Parkı’ndaki sadece düğün fotoğrafı çekilen köşklerin aksine bir durum var yani Del Retiro’da! Poz veren gelinlerin aksine işlerinden çok etkilendiğim Kerry James Marshall’ın sergisi ile karşılaşmamız da, işte bu küçük köşklerden birinde gerçekleşti.

Kerry1uzun

Resimlerde hep bize benzemeyenler mi olacak?

Aslında hiç düşünmemiştim; çok insanın da düşündüğünü zannetmem. Sonuçta Rönesans! Resimlerdeki süt beyazı tenli, yer yer hafif balık etli güzel kadınların kendimize benzemesini beklemiyoruz. Oryantalist ressamların “Osmanlı’da Pazar yeri”, “haremde yüzü az gözüken cariye” temalı resimlerde atalarımız fesleri ve şalvarlarıyla yerlerini resim tarihinde bulmuşlar ne de olsa. Peki ya 16. Yüzyıl resimlerinde Çinli hatırlayanımız? Ya da köle-hizmetçi rolleri dışında siyahi hatırlayanımız? İşte bu hatırlayamadıklarımız, Kerry James Marshall’ın resimde yoğunlaştığı nokta olmuş.

Rembrandt’tan Leonardo da Vinci’ye sanat tarihinde siyahi kimliklerin görünmez olduğuna, kültürel olarak görmezden gelindiğine dikkat çeken Marshall, sorunun o dönemde bu kimliklerin görmezden gelinmesi olmadığını söylüyor. Rönesans dönemi sanatçılarını siyah kimliğine vurgu yapmadıkları için tabii ki suçlayamayız; fakat bu yine de temsiliyet eksikliğimizi olduğu gibi bırakmak zorundayız değil diyor Marshall. Bu eksikliği gidermek için ise klasik resimleri “siyahi perspektif”ten yorumluyor. Bu çerçevedeki en ünlü çalışması ise Rococo akımının öncülerinden Fragonard’ın ünlü Salıncak (Swing) tablosunu siyahi gözüyle anlattığı çalışma. Klasik resimin tersine Marshall, Salıncak resmini salıncağın önü ve arkası olarak iki tabloda yorumluyor ve böylece ön-arka görüntüsüyle salıncak hissiyatını da yaratmayı hedefliyor.

frago

Fragonard’ın Salıncak Tablosu

swing1
swing2

Kerry James Marshall’ın Salıncak’ı siyahi kültür öğeleriyle yeniden yorumlaması

Siyahi kimliklerin sadece sanat tarihinde değil; Amerikan tarihinde de temsil sorunu yaşadığını söyleyen sanatçı, siyahları Amerikan tarihine resimleri ile yerleştiriyor. Özellikle kendi büyüdüğü dönem olan Kennedy döneminden etkilenen Kerry James Marshall, Kennedy suikasti üzerine benzer, fakat farklı işlerle eğiliyor.

Marshall’ın temsil sorununu en etkileyici anlattığı işler ise renk derecesini değiştirerek ortaya çıkardığı “siyah üstüne siyah” tablo çalışmaları. Resmi görüp algılamak için efor sarf ettiğiniz işler gerçekten çok etkileyici; umarım bir gün Türkiye’de de yakından görme şansımız olur.

kerrymorning

Ne müzede ne de dünyada eşitlik var!

Aşağıda izleyebileceğiniz videoda çalışmalarını ve siyahi kimliğin temsiliyet sorunlarını anlatan Marshall, çok akıllara gelmeyen, ama aslında çok vurucu olan bir durumdan bahsediyor: Bir müzeye gittiğinizde siyahi insanların olduğu resimler görmezsiniz; böylece resimlerde görmediğiniz insanları fiziksel olarak çevrenizde de görmeyi beklemezsiniz. Yani; bir siyahinin müzede gezmesi çok normal gelmez; çünkü temsiliyet eksikliği, bu kimlik oraya ait değilmiş gibi hissettirir. Siyahların sanatla alakası olmadığı algısı da hayatı boyunca Marshall’ı kovalamış. Hep “siyahi sanatçı” olarak anılan Marshall, sadece “sanatçı” olarak anılmak istiyor; çünkü sanat üretimi bir ırka mahsus değil, beyaz ya da siyah olman, vurgulanması gereken bir konu değil.

Uzun lafın kısası, 90’larda çocuk olanların Arap Bacı gibi karakterler üzerinden hatırlayacağı, siyahilerin sadece zengin evlerde hizmetçi olduğu yanılgısını meğer Rönesans’ın büyük ressamlarıyla paylaşıyormuşuz! Madrid’e yolunuz düşerse, Kerry James Marshall’ın “Paintings and Other Stuff” sergisini 26 Ekim’e kadar Museo Reina Sofía işbirliği ile Parque del Retiro’daki Palacio de Velázquez’de gezebilir ve yeni yorumlamalar sayesinde resim sanatındaki temsiliyet sorununu kendi gözlerinizle görebilirsiniz.

a1

Tevfik Geleben’in hayat verdiği Arap Bacı, “kuçuk bey ve hanımlara” benden nostaljik hatırlatma olarak gelsin!