En sevdiğimiz filmleri, hayranı olduğumuz yönetmenleri, giydiğimiz tişörtlerin üzerinde taşımayı hangimiz istemez ki? Beyoğlu Sineması’nın sinema kulübü 1989 ile aynı adı taşıyan 1989 Mağaza, geçtiğimiz haftalarda on iki tişört tasarımını satışa sunduğu çevrim içi mağazasını açtı. Tişörtler şimdilik Pedro Almodóvar, Bong Joon-ho, Sofia Coppola, Adèle Haenel, Yorgos Lanthimos, Agnès Varda, Phoebe Waller-Bridge gibi oyuncu ve yönetmenlere, A Ghost Story, Frances Ha, In the Mood for Love, Moonrise Kingdom, Uncut Gems gibi filmlere göndermeler içeriyor. 1989 Mağaza, ürünlerini çeşitlendirmek ve sinemalar kapılarını açtığında Beyoğlu Sineması’nda bunları sinemaseverlerle fiziksel olarak da buluşturmak için planlar yapmaya başlamış bile.

Beyoğlu Sineması‘nı yaşatmak için sürdürdüğü emek ve çabalar bir yana, sinema tutkusunun peşinden giderek Filmloverss ve 1989 ekipleriyle birçok projeyi de hayata geçirmeye devam eden Utku Ögetürk ile, 1989 Mağaza‘nın hikayesini, tasarımlarını ve geleceğini konuştuk.

1989, bir yıldan fazladır hem bir haftalık sinema bülteni olarak hem de çevrim içi etkinlikler düzenleyen bir sinema kulübü olarak var. Buna bir mağazanın eşlik etmesi fikri zaten var olan bir fikir miydi, yoksa pandemi koşullarının ve sinemaların kapalı kalmaya devam etmesinin getirdiği acil bir ticari arayıştan mı doğdu daha çok?

1989 Sinema Kulübü’nün kuruluşunda olduğu gibi kendi lisanslı ürünlerimizi tasarlayıp satışa sunma fikri de çok uzun zamandır aklımızda olan bir durumdu ancak pandemi bu fikrimizi hem erteledi hem de bir an önce harekete geçmemiz için bize ihtiyacımız olan motivasyonu sağladı diyebiliriz. Çünkü, sinema salonları kapalıydı ve bizim Beyoğlu Sineması için bir şeyler üretmeye devam etmemiz gerekiyordu. Bu sebeple, çok uzun süredir aklımızda olan bir proje olmasının yanında sinemaların kapalı kalmaya devam etmesi de ticari açıdan hızlı karar almamızda etkin bir rol oynadı. 

Sinema salonları yeniden açıldığında 1989 Mağaza’yı fiziksel olarak da Beyoğlu Sineması fuayesinde görebilecek miyiz? Konum

Evet. Ve bu benim açımdan bir hayalîn de gerçekleşmesi anlamına geliyor açıkçası. Yurt dışında takip ettiğim film festivallerinin gerçekleştiği salonlara ya da sinema merkezlerine gittiğimde fiziksel bir mağazaları olmasına, çok uzun süredir aradığım bir kitabı, bir soundtrack albümünü ya da tişörtü bulduğumda yaşadığım heyecanı Beyoğlu Sineması’nın fuayesinde sinemaseverlerin de yaşaması hep özendiğim bir durumdu. Umarım, yeniden açıldıktan bir süre sonra bu hayalimiz gerçekleşmiş olacak. 

Bağımsız sinemayı takip edenler olarak hayranı olduğumuz birçok yönetmen, birçok film var. Bu ilk 12 tişört tasarımında yer alacak yönetmenlere ve film göndermelerine nasıl karar verdiniz?

12 ile sınırlamak çok zordu elbet. Şu an dahi o kadar çok isim var ki bir tasarımı olsun istediğim-mesela kişisel olarak Kelly Reichardt ve Clio Barnard’a saygı duruşunda bulunacağımız tasarımlar hazırlamak için çıldırıyorum. Ancak, pek tabii ki onlarca isim, karakter ve film arasından başlangıçta belirli sayıyla sınırlı tutmamız gerekiyordu. Bu sebeple, geniş bir yelpazeden sadece şimdilik 12’ye indirmiş durumdayız. Çok daha geniş bir listemiz var ve sırayla hepsine sıra gelecek diye tahmin ediyorum. 

Tasarımlar için kiminle ya da kimlerle çalıştınız, bu isimleri nasıl seçtiniz?

Her ne kadar sinemayla ilgili olursa olsun tekstil benim hiç bilmediğim bir alan. Bu konuda halihazırda bu sektörde olan dostumuz modacı Rojin Aslı Polat’tan destek aldık. Biz, özellikle Türkiye’de pasajlarda ve benzeri mekanlarda satılan sinema odaklı tişörtlerin kalitesinden dert yandık, Rojin de bize en kaliteli tişörtleri üretebilmemiz için yol haritası çizdi; birbirimizin peşine takıldık ve 12 tasarımdan oluşan ilk koleksiyonumuz ortaya çıktı.

Koleksiyona ne sıklıkla yeni tişörtler, yeni tasarımlar eklenecek?

Bir zaman aralığı vermek zor ancak şimdiden yeni tasarımları baskıya sokmak üzere olduğumuzu söyleyebilirim. 

Tişörtlerden sonra sırada ne var? Hep kendi ürünlerinizi mi satmayı düşünüyorsunuz, yoksa 1989 Mağaza sinema ve sinema tutkusundan beslenen farklı ürünlerin de bir araya geldiği bir format benimseyecek mi?

En başında Beyoğlu Sineması markasına bir sinema kulübünü de dahil etme fikri kişisel olarak beni çok heyecanlandırdı her zaman. Beyoğlu Sineması’nı, salonunda ya da fuaye alanında atölyeler düzenlenen, kendine ait bir gazetesi olan ve alternatif medya araçlarını çağın gerekliliklerine uygun kullanan bir sinema merkezi ve kulübü haline getirmek arzu ettiğimiz bir durum. Şimdi de aynı marka altında kurduğumuz mağaza için de açıkçası benzer bir vizyon ortaya koymaya çalışıyoruz. Bir sinemasever, sinemayla ilgili bir ürün aradığında veya bir hediye almak istediğinde önce aklına 1989 Mağaza gelsin, onlarca farklı internet sitesi gezeceğine aradığını 1989 Mağaza’da kolaylıkla bulabilsin istiyoruz. Bu sebeple, hem kendi ürünlerimizi tasarlayacağız hem de sinemayla ilgili üretimde bulunan herkesle iletişim halinde olacağız. Tişörtün yanı sıra; afiş, kitap, bardak, çanta, puzzle, oyun, dvd vs. sinema deyince akla gelen her ürünün yer aldığı bir mağaza olmasını umut ediyor, bunun için çalışıyoruz.