Bakmaya doyamayacağınız eşsiz büyüklükteki topraklarıyla destanlara konu olmuş bir Orta Asya kentidir Almatı. Orta Asya’nın en kozmopolit şehri ve aynı zamanda eski başkenti, 1854 yılında Ruslar tarafından kuruluyor. 1991 yılında ise Kazakistan’ın Sovyet Birliği’nden ayrılması ile kendini hızla geliştiren şehirlerden. Bulunduğu konumu ve Çin’ e olan sınır yakınlığı sebebiyle Almatı kültürel, ekonomik ve sosyal gelişim anlamında ülkenin stratejik şehirleri arasında yer alıyor.

Resmi dilleri Kazakça ve Rusça olan Almatı’da para birimi olarak Kazak Tengesi (KZT) kullanılıyor. Karasal iklimin hakim olduğu kentte kış aylarında sıcaklık oldukça düşük olduğundan turistler genellikle Mayıs – Eylül ayları arasında Almatı’ya gelmeyi tercih ediyorlar. Ayrıca Türk vatandaşları bu ülkeye vize almadan, pasaportla giriş yapabiliyor. Uçsuz bucaksız topraklara kurulu bu kent, büyük parkları, yemyeşil sokakları, geleneksel yemekleri ve kültürel zenginlikleri ile ziyaretçilerini mutlu etmeyi başarıyor.

Almatı Gezi Rehberi

Almatı’da neredeyse ağaç olmayan tek bir sokak bile yok, bu yüzden geniş caddelerinde, tertemiz sokaklarında gelişigüzel yürüyüşleri ihmal etmemek gerek. Ancak yine de  özellikle görmeniz gereken yerler için önerilerim şöyle:

Almatı Cumhuriyet Meydanı

Burası Almatı’nın tam ortasında yer alan Bağımsızlık Anıtı ve bir kazak figürü olan Altın Adam’ın bulunduğu açık hava etkinliklerine ev sahipliği  yapan meydan. Renkli çiçekler ve modern yapılarla çevrili olan bu meydanda Nevruz kutlamaları da coşku ile yapılıyor, denk gelirseniz rengarenk şovları izleme fırsatınız olacaktır.

Büyük Almatı Gölü

Tanrı Dağları’nda bulunan Büyük Almatı Gölü sizi resmen büyüleyecek. Göl dağın zirvesinde olduğundan hem biraz ilginç hem de inanılmaz güzellikte. Gölün suyu mevsimlere göre renk değiştiriyor, hava sıcaklığına göre yaz aylarında daha açık maviyken kış aylarında buzlanmanın da etkisiyle koyu mavi oluyor. Almatı’ya gidip bu doğa harikasını görmeden dönmemelisiniz.

Kök Töbe

Yeşil Tepe olarak da adlandırılan Kök Töbe, Almatı’yı kuş bakışı izleyebilmeniz için en ideal noktalardan biri. Üstelik buraya teleferik ile çıkabiliyorsunuz, bunun da ayrı keyfi var tabii ki 🙂 Tepenin zirvesinde çok sayıda café, restorant, hediyelik eşya dükkanları ve parklar bulunuyor.

Zenkov Katedrali

Çivisiz inşa edilen dünyanın tek ahşap katedrali olma özelliğini taşıyan Zenkov Katedrali, şehrin tam göbeğinde bulunuyor. Gerek mimarisi gerekse önünde bulunan faytonları ve yemyeşil ağaçlarıyla ziyaretçileri hayrete düşüyor. Bahçesine sonradan eklenen birkaç ek bina bulunuyor ve günümüzde bu ek kısımlar hem müze hem de sergi alanı olarak kullanıldığından şehirde en fazla ziyaretçi alan yerlerden biri. Katedralin içi de en az dışı kadar etkileyici, listenize mutlaka burayı da eklemelisiniz 🙂 

First President’s Parkı

Almatı’da toprakların büyüklüğü ve şehrin genel olarak ağaçlarla kaplı olmasından dolayı birçok boş arazi  sonradan devlet büyükleri anısına park yapılarak değerlendirilmiş. Burası da 2011 yılında dönemin Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev adına açılmış Şehrin merkezinde bulunan First President’s Parkı’nın uzunluğu 1,5 kilometre. Günümüzde ise birçok etkinlik ve konsere ev sahipliği yapıyor. Hem dinlenmek hem de mis gibi çiçek kokuları arasında yürüyüş yapmak isteyenler için ideal bir yer.

Vakit bulabilenler için bunların dışında görülmesi gereken yerler listesine eklenecek tavsiyelerimiz ise  Devlet Merkez Müzesi, Panfilov Parkı, Almatı Merkez Camii ve Yeşil Pazar.

Almatı Lezzetleri

Geleneksel Orta Asya mutfağına özgü başlıca yemekleri: Şaşlık, kımız, özbek mantısı, kazak çorbası, bavursak ve lagman. Kazaklar etsiz yemeklere yemek demiyor. Dolayısıyla yemeklerin hemen hemen hepsinde et kullanıyorlar. Almatı’da etli yemeklerin en çok yenileni ise at etinden yapılan Beşparmak.

Türk mutfağına da oldukça ilgi gösteriyorlar, özellikle Türk kahvesi kentte çok sevilen kahveler arasında. Ayrıca eski adı Alma-ata olan bu kent, adını o zamanlar meşhur elmalarından aldığı için elmaları bugün bile muhteşem.

Kapak Fotoğrafı: Gözde Kazak

İlginizi çekebilir: Doğukan Kocabay’dan Asya’nın Yükselen Yıldızı Kazakistan