Birbirlerinden farklı konulara sahip, vakit geçirmek için birebir olmaları dışında tek ortak noktaları içlerinde oldukça etkileyici müzik eserlerini içeren bu filmlere vakit ayırmaya ne dersiniz? Film için bestelenmemesine rağmen yer aldıkları film ile anılan ve filmin üzerimizde bıraktığı etkiyi daha çok hissetmemize yol açan şarkıları bu yazıda siz sinemaseverler ile paylaşmak istedim. İyi seyirler!

img_5011
Pulp Fiction| Fotoğraf: IMDB

Birbirleri İle Anılan Filmler ve Müzikler

The Perks of Being a Wallflower | 2012

Logan Lerman tarafından canlandırılan Charlie’nin aile içi yaşamını ve yeni edindiği arkadaşları Sam ve Patrick başta olmak üzere arkadaş ilişkilerine odaklanan bu film arkadaşlık, aşk ve sosyalliğe dair atılan ilk adımları gerçekçi bir bakış ile anlatıyor. Sam ve Patrick rolü ile  Harry Potter serisinden bildiğimiz Emma Watson ve şu sıralar uygunsuz davranışları ile medyada yer almasına rağmen Suicide Squad, We Need to Talk About Kevin, Fantastic Beasts and Where to Find Them gibi yapımlarda yer alan  yetenekli oyuncu Ezra Miller’ın kadroda yer aldığı film 1999 yılında Chalie tarafında yazılan mektuplardan oluşarak anlatılan romandan uyarlanmıştır. Kitabın yazarı Stephen Chbosky aynı zamanda filmin yönetmeni olarak kitabını beyazperdeye taşımakla kalmayıp doğru oyuncu seçimleri ile gençliğin pırıltısını dokunaklı bir anlatım ile bizlere sunuyor. Filmini kitabına tercih ettiğim nadir yapımlardan olan bu film birbirinden The Smiths, Sonic Youth, New Order gibi başarılı isimlere ait harika parçalara yer verse de filmde iki sahnede kullanılan aşağıdaki şarkının filme kattığı boyutun tartışılmaz ölçüde etkileyici olduğunu düşünüyorum. 

Şarkı: Heroes (David Bowie)

youtube play youtube play

Easy A | 2010

Nathaniel Hawthorne tarafından yazılan, dilimize Kızıl Damga olarak çevrilen kitabın modern uyarlaması olan film gerçek bir gençlik komedisi. Lisede kendi halinde bir öğrenci olan Olive hakkında yayılan dedikodu sonucu Olive’in herkese karşı aldığı tavrı anlatan film eğlenceli bir akşam geçirmek isteyenleriniz için ideal. Amerikan lise hayatını oldukça iyi yansıttığı düşünülen filmin yazarı Bert V.Royal liseyi evde eğitim görerek tamamlamış olmasını filmi izledikten sonra oldukça ironik bulacağınıza eminim. Başrolde yer alan Emma Stone bu filmde yer alabilmek için Sucker Punch adlı filmden ayrılıyor. Öte yandan filmdeki diğer bilinen isim Amanda Bynes 2018 yılında bir röportajda bu filmdeki sahnelerini izledikten sonra oyunculuğa ara verdiğini açıklıyor. Filmde yer alan diğer bilinen oyunculardan Patricia Clkarkson, Penn Badgley, Lisa Kudrow Stanley Tucci olarak sıralanabilir. Filmin ne ilk ne son sahnesinde yer alan bir şarkının uzun süre dilinize takılacağının uyarısını şimdiden yapıyorum.

Şarkı: Pocketful of Sunshine (Natasha Bedingfield)

youtube play youtube play

Cruel Intentions | 1999

Önermekten asla sıkılmadığım Roger Kumble tarafından yönetilen bu filmi izlemediyseniz bu yazıyı bir işaret olarak almanız gerektiğini vurgulamak istiyorum. Lisede TM (Türkçe-Matematik) öğrencisiyseniz “mektup roman” tarzının öncü örneklerinden biri olarak kabul gören orijinal adı Les Liaisons Dangereuses olan bu eseri duymuş olma olasılığınız olduğunu varsayıyorum. Bu filmin bu eserin modern bir uyarlaması olduğunu duymak ise bu bilginin aklınızdaki yerini sağlamlaştıracağını düşünüyorum. Kan bağı bulunmaksızın üvey kardeş olan Kathryn ve Sebestian’ın etraflarındaki insanları yeri zaman piyon gibi kullanarak çevirdikleri entrikalara odaklanan filmin içinde birden fazla harika müzik var. Film ile anılmayı bırakmayacak ve İngiliz rock grubu The Verve’un bilinilirdiğini küresel olarak arttıracak olan o son sahneyi benim kadar seveceğinize eminim. Spoiler olması adına sadece şarkıyı içeren videoyu paylaşıyorum. 

Şarkı: Bitter Sweet Symphony (The Verve)

youtube play youtube play

Stepmom | 1998

“Comfort film” denince aklıma ilk gelen film olan Chris Columbus tarafından yönetilen bu film iki çocukları olan Jackie ve Luke’un boşanmalarından sonrasını anlatıyor. Luke’un kendisinden genç bir kadın olan Isabel ile ilişkisinin herkesin üzerindeki izlerken kimi zaman hüzün kimi zaman mutlu hissedeceğiniz Julia Roberts, Susan Sarandon ve Ed Harris gibi başarılı oyuncuların yer aldığı bu filmi henüz izlemediyseniz bu sonbahar bir pazar akşamınızı bu filme ayırmaktan pişman olmayacağınıza eminim. Dans etmeyi sevmeyenlerinizi bile dans etmeye itecek bu şarkı ise toplam üç sahnede kullanılarak filmin atmosferine oldukça yakışıyor. 

Şarkı: Ain’t No Mountain High Enough (Marvin Gaye ve Tammi Terrel)

youtube play youtube play

Interview With The Vampire | 1994

1791 yılında karizmatik vampir Lestat tarafından ısırılan soylu Louis’in meraklı bir gazetici tarafından takip edilmesi ile başlayan hikaye 90’li yılların en gözde filmlerinden biri olacak kadar başarılı bir kurguya sahip. Neil Jordan’ın yönettiği, korku edebiyatının kraliçesi olarak bilinen Anne Rice’ın kitabından uyarlama filmin kadrosunda yer alan isimlerden bazıları Brad Pitt, Tom Cruise, Kirsten Dunst, Christian Slater, Antonio Banderas. Filmi beğenenleriniz benim henüz izlemediğim ama merak ettiğim aynı isimli 2022 yapımı diziye göz atabilir. Filmin son sahnesinin etkisini arttırmada oldukça başarılı olan şarkının Lestat karakterine yakıştıracağınıza eminim. 

Şarkı: Sympathy For The Devil (The Rolling Stones)

youtube play youtube play

Pulp Fiction | 1994

Quentin Tarantino’nun en meşhur filmlerinden olan dilimize Ucuz Roman olarak çevrilmiş film Vincent, Mia, Butch, Jules ve bir çok diğer karakterler ile unutulmaz bir hikayeyi bizlere sunuyor. Kült olarak kabul edilen film En İyi Film dahil 7 dalda Oscar’a aday gösterilerek ve En İyi Orijinal Senaryo Oscarı’nı alıyor. Kadrosunda John Travolta, Uma Thurman,Bruce Wills, Tim Roth ve bir çok diğer muhteşem oyuncuyu barındıran filmde birden fazla unutulmaz parça olmasına rağmen film ile en bütünlüğü olan şarkıyı paylaşacağım. Şarkının geçtiği sahnede yer alan oyuncu bu parçanın doğru parça olup olmadığı ile ilgili düşüncelerini yönetmenle paylaşarak “Güven bana, mükemmel” cevabını alıyor. 

Şarkı: You Never Can Tell (Chuck Berry)

youtube play youtube play

The Breakfast Club | 1985

Çoğu zaman insanları önyargılar ve klişeler üzerinden hüküm giydirmeye alıştıran topluma karşı bir başkaldırı olarak görülebilecek bu gençlik filmi birbirinden çok farklı karakterlere ve yaşamlara sahip gibi görünen beş gencin bir cumartesi günü okul kütüphanesinde cezaya kalmalarını anlatıyor. Film boyunca karakterlerin birbirleri ile ortak yönlerinin, ortak hislerinin ve ortak sorunlarının sandıklarında daha fazla olduğunu izlerken seyircilerinde her karakterde kendilerinden bir parça görmesi filmi unutulmaz kılmaya yetiyor. Unutulmaz olarak diğer anılması gereken şey ise filmin en son sahnesi diyebilirim. Metot oyunculuğu ile bilinen Judd Nelson filmin son kadrajında tamamen doğaçlama bir performans sergileyerek seyirciye mutlu bir bütüncül sonu veriyor. 

Şarkı: Don’t You Forget About Me (Simple Minds)

youtube play youtube play

Apocalyse Now | 1979

Francis Ford Coppola tarafından yönetilen film en ünlü savaş filmlerinden biri olarak kabul görüyor. Bir kabinenin tanrısı olarak ilan edilen bir adamı öldürmekle görevli Amerikan ordusunun yaşadıklarını anlatan bu etkileyici film izleyen herkesin zihninde önemli bir yer edindiğine eminim. Altı haftada çekilmesi planlanan filmin çekimleri on altı ay sürüyor. Yorgun olduğunuz ya da rahatlamak istediğiniz bir gün izlemek istemeyeceğiniz bu filmin kadrosunda yer alan isimlerden bazıları Marlon Brando, Martin Sheen, Robert Duvall, Harrison Ford şeklinde sıralanabilir. Joseph Conrad’ın Karanlığın Kalbinde adlı kitabından uyarlanan filmin setinde Coppola’nın çoğu kez kitabı yüksek sesle Marlon Brando’ya okuduğu biliniyor. Film için yazılmamış bir rock parçasının bir filme bu kadar yakışacağını bu filme kadar asla tahmin etmeyeceğim etkileyici birden fazla şey barındıran bu filmi kaliteli bir film izlemek istediğiniz bir güne saklamanızı ve izlemenizi tavsiye ediyorum. 

Şarkı: The End (The Doors)

youtube play youtube play

The Graduate | 1967

Mike Nichols tarafından yönetilen bir Amerikan klasiği. Yeni mezun ve ne yapmak istediğine dair kafası karışık olan Dustin Hoffman tarafından canlandırılan Ben’in yaz için ailesinin evine dönmesi ile başlayan film düştüğü boşluk sırasında Anne Bancroft tarafından canlandırılan yaşça olgun bir kadın Mrs. Robinson ve onun kızına duyduğu romantik hislerle yaşadıklarını anlatıyor. Her birimizin bir dönem (belki birden fazla) yaşadığı sorumluluk almak istememek, karar vermekten kaçınmak ya da cevaplanması gereken soruları erteleme isteğini başroldeki karakterin üzerinden izlerken aslında filmin basit bir çarpık ilişkiler meselesinden çok daha derin bir hayat sorgulama ve içinde bulunduğumuz sistemi düşünmemizi  istediğini anlıyoruz. Filmin neden bir klasik olduğunu izlediğimiz onca filmden sonra anlamak belki zor olsada ilgilenenler YouTube’da birbirinden farklı analizleri inceleyebilir. Filmin müzikleri Simon & Garfunkel tarafından üstlenmesi haliyle filmi birbirinden harika parçaları ile bütünleştiriyor. Filmin açılış müziği ise yıllardır favorim olmayı sürdürüyor. 

Şarkı: Sound of Silence (Simon & Garfunkel)

youtube play youtube play

Kapak Fotoğrafı: Pulp Fiction, IMDB

İlginizi çekebilir: Emre Eminoğlu’dan Film Müzikleri