fbpx
theMagger Banner
Advertisement
theMagger: Keşfedin ve Paylaşın. Nasıl mı?
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement

Haberler

Post image The Pear Ring: Dating Uygulamalarından Kurtulmaya Çalışan Start-up
The Pear Ring: Dating Uygulamalarından Kurtulmaya Çalışan Start-up

İYİ YAŞAM

Calendar 20 Nis, 2023

‘Dating’ uygulamalarının yaygın olduğu kadar can sıkıcı da olduğu sıkça konuşulan bir konu. Öyle ki pek çok uygulama bu konuda önlemler almaya çalışıyor. Örneğin; seksist ve ırkçı söylemlere ilişkin şikayet geldiğinde şikayet sebebi olan kullanıcının hesabını askıya alan ya da tümüyle sonlandıran sistemler geliştiriliyor. Yine de kullanıcıların büyük çoğunluğu bu uygulamaları kullanmanın ruh sağlıklarına zarar verdiğini ve tekrar kullanmak istemediklerini belirtiyor.

Yeni bir girişim ise, dünyanın her yerindeki bekarları küçük bir yeşil yüzük takmaya teşvik ederek flört uygulamalarına olan ihtiyacı ortadan kaldırmayı umuyor. The Pair Ring’in web sitesindeki açıklamada: “Dünyadaki 1,2 milyar bekar, bekar olduklarını göstermek için parmaklarına küçük yeşil bir yüzük taksaydı, ‘dating’ uygulamalarına ihtiyacımız olmazdı.” ifadesi yer alıyor. Sistem şöyle işliyor: 19,99 £ karşılığında, üç farklı boyutta üç Armut halkasının yanı sıra “benzersiz bir üyelik numarası” ve bir “PearFest” davetinin yanı sıra yaşadığını şehirde özel ücretsiz etkinliklere erişim elde ediliyor. Böylece ilişki durumunu belli etmenin yanı sıra diğer bekarlarla iletişime geçmek için şans yakalanmış oluyor. Web sitesine göre The Pear Ring stoklarının yüzde 93’ünün tükenmiş ve Instagram sayfaları 162.000’den fazla takipçiye ulaşmış durumda.

preloader
Post image 'Mindful Beauty': Güzellik Rutinlerinde Bilinçli Farkındalık
'Mindful Beauty': Güzellik Rutinlerinde Bilinçli Farkındalık

BAKIM & GÜZELLİK

Calendar 09 Haz, 2023

“Güzellik rutini” kelimeleri size ne çağrıştırıyor. Muhtemelen birçok ürüne yer veren uzun cilt bakım ritüelleri, zaman ve bütçe gerektiren spa’la, özel bakımlar ve daha pek çoğu. Sıkça duyduğumuz ‘mindfullness’ın güzellik alanındaki yansıması olan ‘mindful beauty’ ise bakımın yeni külfetlerle dolu olmak zorunda olmadığını, ruh ve bedenimizle iletişime geçmekten ibaret olabileceğini savunuyor....

“Güzellik rutini” kelimeleri size ne çağrıştırıyor. Muhtemelen birçok ürüne yer veren uzun cilt bakım ritüelleri, zaman ve bütçe gerektiren spa’la, özel bakımlar ve daha pek çoğu. Sıkça duyduğumuz ‘mindfullness’ın güzellik alanındaki yansıması olan ‘mindful beauty’ ise bakımın yeni külfetlerle dolu olmak zorunda olmadığını, ruh ve bedenimizle iletişime geçmekten ibaret olabileceğini savunuyor.

TalkTubaNa’nın kurucusu Tuba Müftüoğlu Vogue Türkiye’ye verdiği röportajda: “İşten eve çok yorgun döndüğümüz bir günün akşamı beş duyumuzu kullanarak, tüm dikkatimizin sadece duyularımızdan gelen bildirimlere açık olduğu ve bir koşturma içinde değil yavaş yavaş cildimize uyguladığımız bir maske ‘mindful beauty’ için iyi bir örnek.” diyor. Kusursuz, hatasız ve mükemmel olma baskısı ve günlük yaşam rutinlerinin karmaşası arasında popülaritesi artan ‘mindful beauty’ hızlı yaşamın içinde kişinin kendisi için, kendisiyle bağ kurmak için bir duraklama ritüelini ifade ediyor. Düşünürsek karmaşık ve gerginlik yaratıcı diyetler yerine bize bedenimizi dinlemeyi öğreten “sezgisel yeme” kavramının ve cilt bakım rutinlerinin popülerliğinin ardında da benzer bir bakış açısı var. Artık beslenmeden bakıma, günlük hayatımızın bir parçası olan ritüellerde duyularımızla düşüncelerimizle ve gerçekten olanla iletişime geçmeyi hedefliyoruz. Bir bakıma bunları birer zorunluluk ya da eziyet değil keyif aldığımız ve kendi düzenimize uyan molalar haline getiriyoruz. İşte ‘mindful beauty’ de güzellik adına bu zamana kadar takip ettiğimiz klişeleri yıkıyor; mindful beauty için mutlaka pahalı kozmetik ürünleri almamız ya da ünlü kliniklerin cilt bakım bölümlerine gitmemiz veya spalarda bulunmamız gerekmiyor!

Post image Ebru Baybara Demir: Basque Culinary World Prize'ın Kazananı
Ebru Baybara Demir: Basque Culinary World Prize'ın Kazananı

GASTRONOMİ

Calendar 09 Haz, 2023

Şef Ebru Baybara Demir, prestijli gastronomi ödüllerinden Basque Culinary World Prize 2023’ün kazananı oldu.

Şefin, ödülün kazanmasındaki nedeni olarak; Türkiye-Suriye sınırındaki Mardin’de sosyal entegrasyon, biyolojik çeşitlilik ve sosyal kalkınmayı kolaylaştırmak için onlarca yıldır yaptığı çalışmalara vurgu yapıldı. Biyoçeşitliliği teşvik etmek ve israfı azaltmak için gıda sisteminin...

Şef Ebru Baybara Demir, prestijli gastronomi ödüllerinden Basque Culinary World Prize 2023’ün kazananı oldu.

Şefin, ödülün kazanmasındaki nedeni olarak; Türkiye-Suriye sınırındaki Mardin’de sosyal entegrasyon, biyolojik çeşitlilik ve sosyal kalkınmayı kolaylaştırmak için onlarca yıldır yaptığı çalışmalara vurgu yapıldı. Biyoçeşitliliği teşvik etmek ve israfı azaltmak için gıda sisteminin her kademesinde sorumlu ve yenileyici uygulamaları teşvik eden Baybara Demir, yerel tahıl türlerinin savunucusu ve bölgesel ürünleri pazarlamak için çalışıyor. Gastronomik yeteneğini sosyal değişimde etki yaratmak için kullanan şef ayrıca Mardin şehrinde, mutfak sanatlarını turizm ile birleştirerek Mardinli kadınları tarihi evlerinde kendi mutfaklarını kurmaya davet ederek iş kolları yaratıyor. UNHCR projesiyle ise Harran Gastronomi Okulu aracılığıyla kadınları güçlendirmek ve Suriyeli mültecileri Türk toplumuna entegre etmek için çalışıyor ve istihdam fırsatları sağlıyor. Demir ayrıca 6 Şubat depreminin ardından Gönül Mutfağı projesi aracılığıyla binlerce kişiye sıcak yemek ulaştırılması sağlayan önemli isimlerden. Ödülü hakkındaki açıklamasıysa şu şekilde: “Gastronomi dünyasının Nobel’i sayılan Basque Culinary World Prize’a beni layık gören jüriye teşekkürlerimi iletiyorum. Bu ödül, gıdanın ve yemek pişirmenin insanların yaşamları ve toplumlar üzerindeki önemli etkisini vurguluyor. Bunu ilk kez 25 yıl önce, bir grup kadının bana inanarak yola çıktığı Mardin’de öğrendim. O günden bu yana yolculuğum, topraktan tabağa ve yeniden toprağa uzanan gıdanın yaşam döngüsünde insana, çevreye ve topluma fayda sağlayan girişimlere adandı.

Post image Gen-Z'nin Arayışları: Güç, Başarı ve Hedonizm
Gen-Z'nin Arayışları: Güç, Başarı ve Hedonizm

PSİKOLOJİ

Calendar 09 Haz, 2023

Stratejik iletişim danışmanlığı şirketi BCW’nin yeni, küresel araştırması, nesiller arası uçurumlar hakkındaki konuşmaların genellikle abartılı olduğunu ve “yaşımızdan bağımsız olarak, hepimizin öncelikle sosyal, ilgili ve güvenlik arayıcıları olduğumuzu” beliriyor. Bununla birlikte araştırma Z jenerasyonu için güç, başarı, hedonizm ve uyaranların önceki kuşaklara göre çok daha önemli...

Stratejik iletişim danışmanlığı şirketi BCW’nin yeni, küresel araştırması, nesiller arası uçurumlar hakkındaki konuşmaların genellikle abartılı olduğunu ve “yaşımızdan bağımsız olarak, hepimizin öncelikle sosyal, ilgili ve güvenlik arayıcıları olduğumuzu” beliriyor. Bununla birlikte araştırma Z jenerasyonu için güç, başarı, hedonizm ve uyaranların önceki kuşaklara göre çok daha önemli olduğunu vurguluyor.

Bulgular, Y Kuşağı’nın yüzde 37’si, X Kuşağı’nın yüzde 23’ü, Boomer’ların yüzde 13’ü ile karşılaştırıldığında, Z kuşağının yüzde 44’ünün çok başarılı olmanın ve insanların başarılarını takdir etmesinin önemli olduğunu düşündüğünü gösteriyor. Yani artık sıkça konuşulan “başarının abartılı bir tutku haline geldiği ‘girl boss’ dönemi bitti gençler artık makul koşullarda, sakin ve yavaş düzenleri istiyorlar” önermeleri sandığımız kadar doğru olmayabilir. Araştırmacılar bu durumda sosyal medyanın önemli bir etkisi olduğunu düşünüyor. BCW Strateji Direktörü Taylor Saia durumu şu şekilde açıklıyor: “Genç jenerasyonlar her bir başarının sosyal medya kanalları üzerinden yayınlandığı ve sürekli olarak diğer insanların yaşamlarının en iyi anlarını gördükleri bir düzenin içerisinde yetiştiler. Bunu sonucu olarak da kendilerinin en iyi versiyonun olarak görünürlük kazanmak konusuna fikse olmuş durumdalar.” Bununla birlikte rapor genç kuşakların her daim sosyal olarak güç kazanmak için gelişmek ve kişisel başarılar elde etmek üzere hırsla motive olduğunu ancak Z Kuşağı’nda bunun içinde bulunulan ekonomik durum sebebiyle daha belirgin olduğunu da aktarıyor. Zira Z kuşağının yüzde 43’ü “onlara zevk verecek şeyler yapmanın” önemli olduğunu ve “eğlenmek için ellerinden gelen her fırsatı aradıklarını” söylerken, bu oranlar Y kuşağında yüzde 38’e ve X kuşağında yüzde 27’ye düşüyor.

Post image Apple Vision Pro'nun Ardından: Sanal Gerçekliğin Geleceği
Apple Vision Pro'nun Ardından: Sanal Gerçekliğin Geleceği

HABERLER - SLIDER

Calendar 09 Haz, 2023

Geçtiğimiz günlerde Apple’ın Vision Pro isimli karma gerçeklik gözlüğüne rastlamadan herhangi bir sosyal medya platformunda zaman geçirebilmiş olmanız imkansız. Peki gördüğünüz haberlerin sizde yarattığı duygular hangileri? Heyecan? Merak? Endişe?

Konu artırılmış ve sanal gerçeklik teknolojileri olduğunda tartışmaların odağında aynı konuyu buluyoruz: Kullanıcı psikolojisi...

Geçtiğimiz günlerde Apple’ın Vision Pro isimli karma gerçeklik gözlüğüne rastlamadan herhangi bir sosyal medya platformunda zaman geçirebilmiş olmanız imkansız. Peki gördüğünüz haberlerin sizde yarattığı duygular hangileri? Heyecan? Merak? Endişe?

Konu artırılmış ve sanal gerçeklik teknolojileri olduğunda tartışmaların odağında aynı konuyu buluyoruz: Kullanıcı psikolojisi üzerindeki etkileri. Elbette her yeni teknolojide olduğu gibi sanal gerçeklik de kullanım şekli ve bunlara bakış açıları üzerinden benimseniyor. VR ve AR uygulamalarını deneyimlerken maruz kaldığımız uyaranlar, tıpkı gerçek dünyadaki uyaranlar gibi ilkel savaş ya da kaç tepkimizi tetikliyor. Zihin, sürükleyici sanal deneyimlere karşı da gerçek hayattaki deneyimlere davrandığı gibi davranıyor. Bu da sanal gerçeklik deneyiminin gerçek fiziksel ortamdaki uyaranlara dair algılarımızı da değiştirebileceği anlamına geliyor. Durum böyleyken akla gelen ilk soru uzun süre sanal gerçeklikte zaman geçirdikten sonra “normal” dünyaya dönmenin depresyon veya anksiyete gibi sorunların tetiklenmesine neden olup olmayacağı.

Öte yandan son yıllarda artırılmış gerçeklik yaklaşımı, klinik ve sağlık psikolojisindeki uygulama alanını genişletmiş durumda. Bu teknolojiler; fobiler, strese bağlı bozukluklar, depresyon, yeme bozuklukları ve kronik ağrı gibi çeşitli zihinsel bozuklukları tedavi etmek için kullanılıyor. Yine çeşitli sanal gerçeklik teknolojileri, kısmi felç, serebral palsi, parkinson gibi çeşitli nörolojik hastalıklarda motor ve kognitif nöro-rehabilitasyon tekniği olarak kullanılıyor! Geçmişte kullanılan yöntemlerden farkı ise yaratılan simülasyonların hastanın becerisi ve gelişimi doğrultusunda kolayca şekillendirilebiliyor olması.

Post image Sessiz Lüks: Succession ile Gördüğümüz Doğru 'Styling'
Sessiz Lüks: Succession ile Gördüğümüz Doğru 'Styling'

MODA

Calendar 01 Haz, 2023

Stil tercihlerinin ekranda gördüğümüz karakterlerin hikayelerini yaratmada ne denli etkili olduğunu biliyoruz. Öyle ki moda ve güzellik sektörleri film ve dizilerdeki karakterleri marka iletişimlerinin bir parçası haline getiriyor. Yine de karakterlerin gerçeğiyle uygun tercihler yapmak sanıldığı kadar kolay değil. Yakın zamanda final yapan Succession ise gerçekçi styling’i gösteren bir örnek olarak arşive geçmeyi hak...

Stil tercihlerinin ekranda gördüğümüz karakterlerin hikayelerini yaratmada ne denli etkili olduğunu biliyoruz. Öyle ki moda ve güzellik sektörleri film ve dizilerdeki karakterleri marka iletişimlerinin bir parçası haline getiriyor. Yine de karakterlerin gerçeğiyle uygun tercihler yapmak sanıldığı kadar kolay değil. Yakın zamanda final yapan Succession ise gerçekçi styling’i gösteren bir örnek olarak arşive geçmeyi hak ediyor.

Stili satın alamazsınız.” Succession karakterlerinin stil tercihleri bu klasikleşmiş cümlenin doğruluğunu bir kez daha kanıtlıyor. Ekran için alışılmışın dışında olan bu gerçekçi ‘old money’ estetiği (jenerasyonlardır varlıklı insanların tercih ettikleri sade giyim tarzı) bize ayrıcalıklı kitlelerin giyim tercihleri hakkında gerçekçi ipuçları veriyor. Bundan önceki pek çok örnekte kostüm tasarımcıları varlıklı kişilerin gerçek giyimlerinin temsili için yeterli bütçeye ya da vizyona erişemezken Succession “sessiz lüks” başlığı altında popüler bir kavram haline gelen yüksek bütçeli ancak abartısız giyimi başarılı bir şekilde uyguluyor. Dizi boyunca sessiz lüksün demirbaşları olarak nötr bir renk skalasından seçilen sade parçalar, ‘fitting’i iyi yapılmış takımlar görüyoruz. Görmediklerimizse aslında bu estetiği anlamak için daha önemli: Desenler, pastel ve canlı renkler, büyük marka logoları Succession dünyasının bir parçası değil. Zira tüm bu tercihler daha çok giysiler aracılığıyla varlığını ispatlama ihtiyacı duyan “yeni zengin”lerin eğilimleri arasında değerlendiriliyor. Moda ve güzellik yazarı Millie Roberts Succession’da temsil edilen bu eğilimi şöyle açıklıyor: “Toplumun üst kademeleri, genellikle etiketler olmadan zengin görünerek kendilerini üst orta sınıftan ayırırlar. “Sessiz lüks” veya “gizli zenginlik” olarak adlandırılan şeyde, nereden satın aldıkları hakkında hiçbir fikriniz olmasa bile, birine bakarak basit kıyafetlerinin sadece yüksek kaliteli değil, aynı zamanda pahalı olduğunu anlayabilirsiniz.”

Post image Sessiz Kısıtlama: İş Arkadaşlarınıza %100 Güveniyor musunuz?
Sessiz Kısıtlama: İş Arkadaşlarınıza %100 Güveniyor musunuz?

BUSINESS

Calendar 01 Haz, 2023

Önce sessiz istifa ardından da sessiz kovulma kavramlarıyla iş yaşamının dinamiklerinin adını tam olarak koyamadığımız fenomenlerini tanımlamaya başladık. Bu zamana kadar tanıştığımız kavramlar daha çok işveren ve çalışanlar arasındaki ilişkiyi açıklarken yeni tanıştığımız “sessiz kısıtlama” çalışanların birbirleriyle olan iletişimine açıklık getiriyor.

Hiç iş arkadaşlarınızdan birine...

Önce sessiz istifa ardından da sessiz kovulma kavramlarıyla iş yaşamının dinamiklerinin adını tam olarak koyamadığımız fenomenlerini tanımlamaya başladık. Bu zamana kadar tanıştığımız kavramlar daha çok işveren ve çalışanlar arasındaki ilişkiyi açıklarken yeni tanıştığımız “sessiz kısıtlama” çalışanların birbirleriyle olan iletişimine açıklık getiriyor.

Hiç iş arkadaşlarınızdan birine bildiğinden emin olduğu bir konuda danışıp net bir yanıt alamadığınız oldu mu? İşte bir kişinin işle ilgili değerli bilgileri iş arkadaşlarıyla paylaşmayıp kendine saklaması durumuna “sessiz kısıtlama” ismi veriliyor. Kahoot! isimli platform gerçekleştiği araştırmaya dair yayınladığı bir raporda, çalışanların %58’inin işle ilgili önemli bilgilere sahip oldukları halde diğer iş arkadaşlarından saklama eğiliminde olduğunu vurguluyor. Daha ilginç olansa, bilgiyi bilinçli olarak kendine saklama eğilimine en yatkın grubun %77’lik oranla Z kuşağı olması! Bu da iş yaşamına dahil olan yeni jenerasyonla birlikte bu sorunun ileride daha yoğun olarak görüleceği anlamına geliyor. Uzmanlar bu eğilimin artmasına neden olan önemli bir etken olarak evden çalışma modelini işaret ederken, sessiz kısıtlamanın profesyonel iş yaşamını olumsuz yönde etkileyebileceğini belirtiyor. Çünkü yardımlaşmanın eksikliği işlerin kesintisiz olarak ilerlemesini engelliyor. Bu durumdan en çok zarar görenin ise çalışanlar değil şirketlerin kendisi olması bekleniyor.

Post image İyileştiren Tarifler: Duyarlı Bir Gastronomi Deneyimi
İyileştiren Tarifler: Duyarlı Bir Gastronomi Deneyimi

FARKINDALIK

Calendar 26 May, 2023

Her yaş grubunda rastlanabilen bir eklem hastalığı olan artrit, hastaların çeşitli becerilerini sınırlandırması nedeniyle insanları mutfaktan uzaklaştırabiliyor. Nestle’nin yeni projesi de bu soruna ışık tutmayı ve mutfağı artrit hastaları için daha kolay bir yer haline getirmeyi hedefliyor.

Kapsayıcı modadan, çeşitli engelleri olanların daha rahat kullanabileceği deodorant...

Her yaş grubunda rastlanabilen bir eklem hastalığı olan artrit, hastaların çeşitli becerilerini sınırlandırması nedeniyle insanları mutfaktan uzaklaştırabiliyor. Nestle’nin yeni projesi de bu soruna ışık tutmayı ve mutfağı artrit hastaları için daha kolay bir yer haline getirmeyi hedefliyor.

Kapsayıcı modadan, çeşitli engelleri olanların daha rahat kullanabileceği deodorant tasarımlarına günlük yaşamı pratiğinin her noktasında, farklılıkları olanları göz ardı etmeyen projelerin birbiri ardına hayata geçtiğini görüyoruz. Nestle de bu farkındalığı mutfağa taşıyor. Markanın, artrit teşhislerinin dünyanın geri kalanına oranla yüzde 60 daha yüksek olduğu Meksika’da hayata geçirdiği projede bir fizyoterapist, bir diyetisyen ve bir şefin danışmanlığında hazırlanan uygulaması kolay, artrit dostu tarifler sunuluyor. Tariflerin özelliği, el egzersizleri ve anti-enflamatuar malzemeleri bir araya getirirken aynı zamanda zor semptomlarla nasıl başa çıkılacağına dair ek bilgiler sunuyor olması. Nestle’nin proje için iş birliği yaptığı Publicis Conseil Yönetici Kreatif Direktörü Diego Wallach, projeyi: “Asıl önemli olan, artrit hastalarına yaşam kalitelerini iyileştirmeye hizmet edecek akıllıca bir çözüm sunmaktı. Bu vesileyle tüm dünyayı artritle yaşamanın zorluklarından haberdar etmek de kapsayıcılık mesajı vermenin etkili bir yolu oldu.” sözleriyle özetliyor.

Post image Bagels: Gençler İçin, Kaygıyı Azaltan Bir Şarkı
Bagels: Gençler İçin, Kaygıyı Azaltan Bir Şarkı

HABERLER - SLIDER

Calendar 26 May, 2023

Marconi Union’ın kaygıyı yüzden altmış beş azalttığı belirtilen Weightless şarkısına muhtemelen denk gelmişsinizdir. Ruh sağlığına katkıda bulunan melodiler uzun zamandır farklı formlarda karşımıza çıkıyor: Özel ses aralıklarında şarkılar, teta dalgaları, yoga ve meditasyon müzikleri… Benzer biçimde, bilimsel olarak kaygıyı azalttığı belirtilen Bagels’ı farklı kılansa bir kampanya projesinin...

Marconi Union’ın kaygıyı yüzden altmış beş azalttığı belirtilen Weightless şarkısına muhtemelen denk gelmişsinizdir. Ruh sağlığına katkıda bulunan melodiler uzun zamandır farklı formlarda karşımıza çıkıyor: Özel ses aralıklarında şarkılar, teta dalgaları, yoga ve meditasyon müzikleri… Benzer biçimde, bilimsel olarak kaygıyı azalttığı belirtilen Bagels’ı farklı kılansa bir kampanya projesinin parçası olması.

Yeni Zelandalı ASB Bank tarafından, araştırmalarca bir önceki jenerasyondan daha yüksek kaygı seviyelerine sahip oldukları Z jenerasyonunun için yaratılan şarkı, bankanın kampanyasının bir parçası. Kâr amacı gütmeyen bir kuruluş olan Youthline ile üç yıllık bir iş birliğine imza atan ASB Bank, “Konuşmak İlk Adımdır” adlı kampanyasıyla gençlerin ruh sağlığı desteğine erişimlerini artırmayı hedefliyor. Şarkının yaratımı içinse Yeni Zelandalı şarkıcı Benee ve Auckland Teknoloji Üniversitesi’nin önde gelen sinirbilimi uzmanlarından faydalanıyor. 30 katılımcı üzerinde nörolojik ve fizyolojik olarak test edilen Bagels isimli şarkı, anksiyete semptomlarını azaltmada başarılı ve yine kullanılan renklerden şekillere ve göz hareketlerine kadar izleyenler için rahatlatıcı olması klibe sahip.

Post image Neuralink: Elon Musk'ın Beyin Çipi Projesi İlerliyor
Neuralink: Elon Musk'ın Beyin Çipi Projesi İlerliyor

HABERLER - SLIDER

Calendar 26 May, 2023

Eğer bir bilim-kurgu filmi içinde yaşıyor olsaydık şüphesiz bir şekilde şüpheli dahi/güç sahibi baş rolünü üstlenecek Elon Musk’ın insan beynine çip yerleştirme projesi Neuralink, insanlı klinik çalışmalar için onay almış durumda.

Neuralink gelişmeyi Twitter hesabı üzerinden şöyle duyurdu: “İnsanlı klinik çalışmalarımızı başlatmak için FDA’nın onayını...

Eğer bir bilim-kurgu filmi içinde yaşıyor olsaydık şüphesiz bir şekilde şüpheli dahi/güç sahibi baş rolünü üstlenecek Elon Musk’ın insan beynine çip yerleştirme projesi Neuralink, insanlı klinik çalışmalar için onay almış durumda.

Neuralink gelişmeyi Twitter hesabı üzerinden şöyle duyurdu: “İnsanlı klinik çalışmalarımızı başlatmak için FDA’nın onayını aldığımızı paylaşmaktan heyecan duyuyoruz! Bu, Neuralink ekibinin FDA ile yakın iş birliği içinde yaptığı inanılmaz çalışmanın sonucudur. Bir gün teknolojimizin birçok insana yardım etmesini sağlayacak önemli bir ilk adımı temsil eder. Klinik araştırmamız için başvurular henüz açık değil. Yakında bununla ilgili daha fazla bilgi duyuracağız!” Neuralink bu çalışmalar ile görme veya hareket yeteneklerini kaybetmiş olan bireylerin, yeniden sağlıklı bir yaşama kavuşmasını sağlamayı hedefliyor. Musk Neuralink’in geleceği için son derece hevesli ilerlerken çeşitli haber kaynaklarıysa çalışmalara dair endişelerini ortaya koyuyor. Daha önce maymunlar üzerinde yapılan testlerin hayvanların acılı ölümlerine neden olması şiddetli tepkiler doğurmuş durumda. Dazed’in haberine göre ise kendisinin de beyin implantı edineceğine dair beyanlarda bulunan Musk, FDA’in onayının ardından halen gönüllüğünü duyurmuş değil.

Post image Başarısızlıklar Müzesi: Başarısız Fikirlerden Öğrenilenleri Kutluyor
Başarısızlıklar Müzesi: Başarısız Fikirlerden Öğrenilenleri Kutluyor

FARKINDALIK

Calendar 26 May, 2023

90’lardan itibaren steroid almışçasına güçlenen başarı öyküleri furyasının özellikle Y kuşağının ruh sağlığını hiç de sanıldığı kadar olumlu etkilemediğini zamanla fark etmeye başladık. 0’dan 100’e hızla çıkan sanatçılar, girişimciler, mucitlerin başarı öykülerine realistik bir bakış açısıyla yaklaştığımızda her ne kadar sağladığı motivasyon bir süre için iyi hissettirse de başarı...

90’lardan itibaren steroid almışçasına güçlenen başarı öyküleri furyasının özellikle Y kuşağının ruh sağlığını hiç de sanıldığı kadar olumlu etkilemediğini zamanla fark etmeye başladık. 0’dan 100’e hızla çıkan sanatçılar, girişimciler, mucitlerin başarı öykülerine realistik bir bakış açısıyla yaklaştığımızda her ne kadar sağladığı motivasyon bir süre için iyi hissettirse de başarı oranlarının hiç de iç açıcı olmadığını anlıyoruz. İşte Başarısızlıklar Müzesi de bu hikayelerin tersine duyduğumuz ihtiyaçtan yola çıkıyor.

“Hatalardan iyi dersler alınabilir.” Başarısız inovasyonlara yer veren müze, ziyaretçilerin başkalarının hatalarından ders alabilmelerini sağlamayı hedefliyor. Apple ve Pepsi gibi öncü şirketlerinkiler de dahil olmak üzere onlarca başarısız olmuş projeye yer veren müzenin ziyaretçileri başarısız olmuş fikirleri görmeye ve yine de gerekli riskleri alacak cesareti bulmaya davet ediliyor. Bir basketbol anolojisiyle yola çıkarsak “Atmadığınız şutların tamamını kaçırırsınız” fikrini benimsiyor. Müzede görülebilecek başarısız fikirler arasında Google Glass, Coke II, yağsız Pringles ve Nokia Taco Phone yer alıyor. Şu anda New York Brooklyn’de bulunan müzeye dair detaylar için buraya tıklayabilirsiniz.

preloader Lütfen bekleyin...
theMagger Banner
preloader
loading
icon icon icon icon icon
warning

Adblock'unuzu Kapatmaya Ne Dersiniz?

theMagger, sponsorluk ve reklamlarla gelişen bir platform.

AdBlock'unuzu kapatarak beraber büyüdüğümüz markaların yaratıcı reklamlarını görebilir; siz de bizlere dolaylı olarak katkıda bulunabilirsiniz.

Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement