Haberler
theMagger News: Trendler


MODA

Tıpkı günlük yaşamımızdaki pek çok yeni kavramı ifade etmek için yeni kelimelerle tanıştığımız gibi, moda dünyasında da trendler yeni kavramları doğuruyor. Trend analizi şirketi WGSN, New York Moda Haftası’nın ardından şu iki kavramı sözlüklerimize eklememizi tavsiye ediyor:
‘Easy Dressing‘: Sessiz lüksten clowncore’a uzanan bir skalada yeni trendleri yakalamak ve stilinizi...
Tıpkı günlük yaşamımızdaki pek çok yeni kavramı ifade etmek için yeni kelimelerle tanıştığımız gibi, moda dünyasında da trendler yeni kavramları doğuruyor. Trend analizi şirketi WGSN, New York Moda Haftası’nın ardından şu iki kavramı sözlüklerimize eklememizi tavsiye ediyor:
‘Easy Dressing‘: Sessiz lüksten clowncore’a uzanan bir skalada yeni trendleri yakalamak ve stilinizi bunlarla uyumlu hale getirmenin yollarını keşfetmekten yorulduysanız. ‘Easy dressing’ uzun zamandır beklediğiniz o trend olabilir. İsminden de anlaşılacağı üzere zahmetsiz giyinmeye öncelik veren bu anlayış, artan sayıda tüketiciye hitap ediyor. Giymesi kolay ve kolaylıkla kombinlenebilen ürünleri ön plana çıkaran bu kavram rağmen şık ve çok yönlü görünmek için fazla bir şeye ihtiyaç duymuyor. Tüketiciler giderek hızlanan trend döngüsüne doydukça, bu tür estetiğin norm haline gelmesi bekleniyor.
‘Bubble Hem’: y2K etkilerinin trend olmayı sürdürdüğünü kanıtlayan bu kavram, 2000’lerde sık gördüğümüz kabarcıklı eteklerin yarattığı yumuşak hacimli silueti, çağdaş modaya geri döndürüyor. Bu kez daya giyilebilir görünümler yaratmak adına kabarıklık daha zarif bir biçimde kullanılıyor.


HABERLER - SLIDER

Yeni “keşfetme sanatını kutlamak” üzere Londra’dan başlayıp dünya çapında Seul ve Şangay gibi destinasyonlara doğru yola çıkacak olan etkinlik serisi ‘Burbery Streets’in bir parçası olarak, Londra Moda Haftası boyunca Norman’s Cafe’yi devralacak.
Marka esnetme stratejilerinin bir parçası olarak moda ve gastronomi buluşmalarını artık çok daha sık görüyoruz. Prada’nın...
Yeni “keşfetme sanatını kutlamak” üzere Londra’dan başlayıp dünya çapında Seul ve Şangay gibi destinasyonlara doğru yola çıkacak olan etkinlik serisi ‘Burbery Streets’in bir parçası olarak, Londra Moda Haftası boyunca Norman’s Cafe’yi devralacak.
Marka esnetme stratejilerinin bir parçası olarak moda ve gastronomi buluşmalarını artık çok daha sık görüyoruz. Prada’nın Milano’daki restoranı ve birçok şehre yayılan Gucci Osteria bu örnekler arasında. Burberry ise daha farklı bir bakış açısıyla Instagram sayfalarımıza düşen estetik değeri yüksek kahvaltıların yaratıcısı Norman’s Cafe’yle bir araya geliyor. Bu süreçte, Burberry’nin imzalı baskılarıyla donatılmış, gezici Norman yemek kamyonu Londra’nın dört bir yanındaki noktalara yanaşacak. Mirası gelecekle birleştirmeyi ve 2023’te lüksün ne anlama geldiğini incelemeyi hedefleyen projede bu gezici kamyonlarda ‘sunny side up’ yumurta ve ‘bacon’lı bir İngiliz kahvaltısı sunulacak. Aynı zamanda Norman’ın alanı da Burberry muamelesine tabi tutulacak; duvarlarında bu sezonun şövalye mavisi ekosesi, ayırt edici bir gül baskısı ve hayal edilen eski tarz gibi marka imzaları sergilenecek. Özetle bu yıl moda sezonunu karnınızı Burberry’den doyurarak açabilirsiniz!


HABERLER - SLIDER

Moda dendiğinde aklımıza gelen şehirler hangileri? Paris? New York? Roma? Londra? Modanın büyük dörtlüsü olarak anılan “Amerika, Fransa, İngiltere ve İtalya” geçmişteki önemini yitiriyor olabilir.
2023 yılında, tüm kavramların homojenleştiği ve bir şeyin merkezinin neresi olduğundan pek de emin olmadığımız bir çağda, modanın merkezi konusunda yanıt eskisi kadar net değil. Irmak...
Moda dendiğinde aklımıza gelen şehirler hangileri? Paris? New York? Roma? Londra? Modanın büyük dörtlüsü olarak anılan “Amerika, Fransa, İngiltere ve İtalya” geçmişteki önemini yitiriyor olabilir.
2023 yılında, tüm kavramların homojenleştiği ve bir şeyin merkezinin neresi olduğundan pek de emin olmadığımız bir çağda, modanın merkezi konusunda yanıt eskisi kadar net değil. Irmak Yılmaz’ın Vogue’daki yazısına göre sosyo-ekonomik dengelerin değişimi ve yeni akımlar, moda markalarının da kendilerine farklı merkezler yaratmalarına olanak tanıyor. Bununla birlikte kreatif direktörlerin aldıkları ilhamlar ve modaya dair vizyonlarını dünyayla paylaşma şekilleri geleneksel moda şehirlerinin ötesine geçiyor.
Geleneksel moda takvimlerinin gözbebeği olan Louis Vuitton, Chanel, Dior, Gucci, Max Mara gibi markaların yüksek modanın zirve şehirlerinden inip, yeni şehirlere doğru yola çıkıyorlar. Örneğin; Louis Vuitton ve Chanel gibi Paris modasının öncü markaları, Resort ve Pre-Fall koleksiyonlarının tanıtımı için Miami ve Los Angeles gibi şehirleri seçiyor. Öne çıkan yeni şehirler arasında Los Angeles ve Miami’nin yanı sıra, lüks markalar için gözde pazarlardan biri olan Güney Kore, Dior’un son tercihlerinden Hindistan ve Meksika da yer alıyor.


HABERLER - SLIDER

En son moda trendlerine ve kampanyalara baktığınızda gördükleriniz size garip geliyor mu? Sandığınızın aksine, bunun nedeni yaşlanmış olmanız değil. Gen-Z’yi hedefleyen kampanyaların önemli bir kısmı bilerek bu şekilde hazırlanıyor. Amaçsa kasıtlı olarak gülünç veya tuhaf olan dijital içeriği benimseyen genç tüketicilerin sürrealizme olan ilgisine hitap etmek!...
En son moda trendlerine ve kampanyalara baktığınızda gördükleriniz size garip geliyor mu? Sandığınızın aksine, bunun nedeni yaşlanmış olmanız değil. Gen-Z’yi hedefleyen kampanyaların önemli bir kısmı bilerek bu şekilde hazırlanıyor. Amaçsa kasıtlı olarak gülünç veya tuhaf olan dijital içeriği benimseyen genç tüketicilerin sürrealizme olan ilgisine hitap etmek!
Pandemide başlayan ve çeşitli sebeplerle uzayan online eğitim süreci, ekonomik gerileme, çevre krizine dair tartışmalar ve dünyanın dört bir yanından gelen yıkım haberleri… Bu global çoklu krizin içinde yetişkinliğe adım atan Gen-Z’nin absürd içerikler, maksimalizm ve sürrealizm eğiliminin altında bir kaçış arayışı yatıyor. Günlük yaşamın stresinden uzaklaşabilmek adına garip ve sıra dışı olan kreatif üretimlere ilgi gösteren kitlenin bu eğilimi elbette modayı da etkiliyor. Sessiz lüks ve minimalizmin tam karşısında duran #WeirdGirlcore ve #Clowncore gibi moda trendleri bu durumun göstergesi niteliğinde. Elbette markalar da ilgi görebilmek adına kendi kampanyalarını buna göre şekillendiriyor. Örneğin; Collina Strada modelleri podyumlarında protez hayvan maskeleri takarken, Kim Kardashian’ın markası SKIMS son kampanyasında ‘uzaylı modeller’e yer veriyor. Trend analizi şirketi WGSN’e göre: “Tüketicilerin dikkatini çekmenin ve odakta tutmanın gittikçe zorlaştığı bir dikkat durgunluk dönemini yaşıyoruz; bu nedenle markalar, yalnızca onların dikkatini çekmekle kalmayıp aynı zamanda etkileşimlerini de sağlamak için bu saçma, çarpıcı estetiğe hitap etmek zorunda kalıyor.”


HABERLER - SLIDER

New York Metropolitan Müzesi’nin Costume Institute ile birlikte hazırlandığı yeni “Women Dressing Women” sergisi, kadın tasarımcıların yaratıcılığını ve sanatsal mirasını kutluyor.
Yetmişin üzerinde tasarımcının seksen eserine yer verilecek sergide yer alacak isimler arasında; Miuccia Prada, Vivienne Westwood, Gabriel Chanel ve Jeanne Lanvin, Ann Lowe , Anfia Mveumba ve Hillary Taymour var. Women...
New York Metropolitan Müzesi’nin Costume Institute ile birlikte hazırlandığı yeni “Women Dressing Women” sergisi, kadın tasarımcıların yaratıcılığını ve sanatsal mirasını kutluyor.
Yetmişin üzerinde tasarımcının seksen eserine yer verilecek sergide yer alacak isimler arasında; Miuccia Prada, Vivienne Westwood, Gabriel Chanel ve Jeanne Lanvin, Ann Lowe , Anfia Mveumba ve Hillary Taymour var. Women Dressing Women sergisi moda tarihinin geleneklerini anonimlik, görünürlük, aracılık, eksiklik gibi temel kavramlar üzerinden yeniden yorumluyor; bunu yaparken de kadınları liderlik ettiği moda evlerini ön plana çıkarıyor. Böylece de moda endüstrisinin kadınlar için sosyal, finansal ve yaratıcı özerklikleri açısından güçlü bir araç olarak hizmet ettiğini vurguluyor. 7 Aralık 2023 ve 4 Mart 2024 tarihleri arasında görülebilecek sergi Morgan Stanley tarafından hazırlanıyor ve ikonik isimlerden günümüzün az tanınan tasarımcılarına ve anonim kimliklere uzanacak şekilde planlanıyor.


HABERLER - SLIDER

Job Smeets’in Fransa’daki Hermès mağazaları için tasarladığı vitrin yerleştirmesi klim değişikliğini ve Mars’ın kolonileştirilmesini konu alıyor.
Yanardağın tepesinden taşan patates kızartmaları ya da Hermès çantası taşıyan bir Mars Rover. Fransa’daki Hermès vitrinlerine göz atsaydınız karşınıza çıkacak bu simgeler, iklim değişikliği, ütopik gerçeklerden kaçış ve ayrıca bu...
Job Smeets’in Fransa’daki Hermès mağazaları için tasarladığı vitrin yerleştirmesi klim değişikliğini ve Mars’ın kolonileştirilmesini konu alıyor.
Yanardağın tepesinden taşan patates kızartmaları ya da Hermès çantası taşıyan bir Mars Rover. Fransa’daki Hermès vitrinlerine göz atsaydınız karşınıza çıkacak bu simgeler, iklim değişikliği, ütopik gerçeklerden kaçış ve ayrıca bu gezegeni Mars’ı kolonileştirmek için terk etmemizle ilgili karanlık gelecek senaryolarının yansımaları. Sanatçı ve tasarımcı Job Smeets, şirkete ait yün kumaş gibi malzemeleri kullanarak hazırladığı yerleştirmelerde ütopyalar ve distopyalar yaratıyor. “Özellikle içinde yaşadığımız dünyada, mükemmel bir yaz manzarası yaratmak cahillik olur. Tüm çalışmalarımda, genellikle mizahla bağlantılı kurarak ciddi bir konuyu ele alıyorum” diyen sanatçının yaratımları isimini David Bowie’nin şarkısından alıyor.


HABERLER - SLIDER

“Need your help” (Yardımcına ihtiyaç var) Hızlı moda markası Shein’e ait giysilerin etiketinden çıkan bu not 2021’den bu yana TikTok’ta sürekli paylaşılan videoların konusu haline gelmişti. Marka, bu notların yanlış tercümeden doğan bir hata olduğunu iddia ederken konunun sosyal medyada bir kara mizah malzemesi haline gelmesinden hızlı modanın etik dışı çalışma koşullarına onlarca tartışma konusu yeniden gün...
“Need your help” (Yardımcına ihtiyaç var) Hızlı moda markası Shein’e ait giysilerin etiketinden çıkan bu not 2021’den bu yana TikTok’ta sürekli paylaşılan videoların konusu haline gelmişti. Marka, bu notların yanlış tercümeden doğan bir hata olduğunu iddia ederken konunun sosyal medyada bir kara mizah malzemesi haline gelmesinden hızlı modanın etik dışı çalışma koşullarına onlarca tartışma konusu yeniden gün yüzüne çıkıyor.
Doksanların sonunda Life dergisinde yayınlanan bir makalenin Nike’ın çocuk işçiler kullandığına dair iddialarının ardından Nike fabrikalarının kapılarını bağımsız denetçilere açarak moda dünyasında bir ilki gerçekleştirmişti. O günlerden bugüne hızlı moda dünyasını etik dışı çalışma konuları tabu olmayı sürdürüyor. Shein’in tedarik zinciriyle ilgili 2022 Channel 4 soruşturması, Çin’deki bazı fabrika işçilerine giysi başına 3 peni gibi düşük bir ücret ödendiğini ve 18 saatlik vardiyalarda çalıştıklarını ortaya koyuyor. Öte yandan Shein’den alışveriş yapanlar markayı halen tercih etme sebepleri olarak iki konuya dikkat çekiyor: ekonomik gerileme karşısında Shein’in alışveriş yapma imkanları olan nadir markalardan biri oluşu ve beden aralığının geniş olması. Google aramalarından çıkan sonuçlara göreyse, kötü çevresel ve etik tercihleri geniş kitlelerce bilinir hale gelen Shein 2022 yılının en popüler markası.


MODA

Geçtiğimiz yıl bir dönem sosyal medyayı domine eden Şirin Baba’nın ayakkabılarını andıran kırmızı botları hatırlıyor musunuz? İşte o botların ardındaki New York temelli pazarlama şirketi MSCHF bu kez de karşımıza ancak mikroskopla görülebilen bir çantayla çıkıyor.
MSCHF’in esas amacı her zaman olduğu gibi mikro trendleri yaratmak ve ilgi çekmek. Bunun için de Jacquemus ile...
Geçtiğimiz yıl bir dönem sosyal medyayı domine eden Şirin Baba’nın ayakkabılarını andıran kırmızı botları hatırlıyor musunuz? İşte o botların ardındaki New York temelli pazarlama şirketi MSCHF bu kez de karşımıza ancak mikroskopla görülebilen bir çantayla çıkıyor.
MSCHF’in esas amacı her zaman olduğu gibi mikro trendleri yaratmak ve ilgi çekmek. Bunun için de Jacquemus ile başlayan mini çanta trendini ekstrem bir boyuta taşıyorlar. Louis Vuitton ile ilgisi olmasa da üzerinde markanın logosu bulunan yeşil çanta 657x222x700 mikro metre boyutlarında! Bu da çantanın bir tuz tanesinden daha küçük ve iğne deliğinden geçebilecek boyutlarda olduğu anlamında geliyor. MSCHF’nin kreatif direktörü Kevin Wiesner, çantayı sürekli küçülen lüks el çantalarının kullanışsızlığına bir yorum olarak konumlandırıyor ve bir röportajda konsepte bakışını şöyle ifade diyor: “Bence ‘çanta’ komik bir nesne çünkü son derece işlevsel bir şeyden türüyor ama temelde bir mücevher haline geldi.” 67.000 dolara alan çanta alıcısının satın aldığı çantayı gerçekten görebilmesi için mikroskop ile birlikte sunuluyor.


MODA

Modayla sanat arasındaki sıkı bağların hak ettiği değeri görememiş sanatçılara verilen atıflarla pekiştiği yaratıcı işleri seviyoruz. Miu Miu da bu anlayışın bir örneği olarak yeni kampanyasında ilhamı Margaret Keane’den alıyor.
Amy Adams’ın başrolde olduğu Big Eyes filmini izlemiş miydiniz? Film, 1950’lerde aktif olan ve çizdiği büyük gözlü çocuk portreleriyle dikkat çeken...
Modayla sanat arasındaki sıkı bağların hak ettiği değeri görememiş sanatçılara verilen atıflarla pekiştiği yaratıcı işleri seviyoruz. Miu Miu da bu anlayışın bir örneği olarak yeni kampanyasında ilhamı Margaret Keane’den alıyor.
Amy Adams’ın başrolde olduğu Big Eyes filmini izlemiş miydiniz? Film, 1950’lerde aktif olan ve çizdiği büyük gözlü çocuk portreleriyle dikkat çeken ressam Margaret Keane’in eserlerini kendisine aitmiş gibi sahiplenen eşi Walter Keane ile yaşadığı güç mücadelesini anlatıyor. Gigi Hadid’in model olarak yer aldığı yeni Miu Miu kampanyasına ait görsellerden her biri de Margaret Keane’in büyük gözlü çocuk portrelerinden bir tanesine atıfta bulunuyor. Özellikle fonun ve styling’in eserlerin orijinallerine benzediği görseller, Keane’nin sık kullandığı kedi figürlerinin yerine de markaya ait çantaları kullanıyor.


MODA

Stil tercihlerinin ekranda gördüğümüz karakterlerin hikayelerini yaratmada ne denli etkili olduğunu biliyoruz. Öyle ki moda ve güzellik sektörleri film ve dizilerdeki karakterleri marka iletişimlerinin bir parçası haline getiriyor. Yine de karakterlerin gerçeğiyle uygun tercihler yapmak sanıldığı kadar kolay değil. Yakın zamanda final yapan Succession ise gerçekçi styling’i gösteren bir örnek olarak arşive geçmeyi hak...
Stil tercihlerinin ekranda gördüğümüz karakterlerin hikayelerini yaratmada ne denli etkili olduğunu biliyoruz. Öyle ki moda ve güzellik sektörleri film ve dizilerdeki karakterleri marka iletişimlerinin bir parçası haline getiriyor. Yine de karakterlerin gerçeğiyle uygun tercihler yapmak sanıldığı kadar kolay değil. Yakın zamanda final yapan Succession ise gerçekçi styling’i gösteren bir örnek olarak arşive geçmeyi hak ediyor.
“Stili satın alamazsınız.” Succession karakterlerinin stil tercihleri bu klasikleşmiş cümlenin doğruluğunu bir kez daha kanıtlıyor. Ekran için alışılmışın dışında olan bu gerçekçi ‘old money’ estetiği (jenerasyonlardır varlıklı insanların tercih ettikleri sade giyim tarzı) bize ayrıcalıklı kitlelerin giyim tercihleri hakkında gerçekçi ipuçları veriyor. Bundan önceki pek çok örnekte kostüm tasarımcıları varlıklı kişilerin gerçek giyimlerinin temsili için yeterli bütçeye ya da vizyona erişemezken Succession “sessiz lüks” başlığı altında popüler bir kavram haline gelen yüksek bütçeli ancak abartısız giyimi başarılı bir şekilde uyguluyor. Dizi boyunca sessiz lüksün demirbaşları olarak nötr bir renk skalasından seçilen sade parçalar, ‘fitting’i iyi yapılmış takımlar görüyoruz. Görmediklerimizse aslında bu estetiği anlamak için daha önemli: Desenler, pastel ve canlı renkler, büyük marka logoları Succession dünyasının bir parçası değil. Zira tüm bu tercihler daha çok giysiler aracılığıyla varlığını ispatlama ihtiyacı duyan “yeni zengin”lerin eğilimleri arasında değerlendiriliyor. Moda ve güzellik yazarı Millie Roberts Succession’da temsil edilen bu eğilimi şöyle açıklıyor: “Toplumun üst kademeleri, genellikle etiketler olmadan zengin görünerek kendilerini üst orta sınıftan ayırırlar. “Sessiz lüks” veya “gizli zenginlik” olarak adlandırılan şeyde, nereden satın aldıkları hakkında hiçbir fikriniz olmasa bile, birine bakarak basit kıyafetlerinin sadece yüksek kaliteli değil, aynı zamanda pahalı olduğunu anlayabilirsiniz.”