İspanya’nın yavrusu Barselona, İspanyol kültüründen farklı olarak Katalan kültürünün doruklarında olan bir şehir. Madrid’e hiç gitmedim ama bu şehirden çok farklı olduğunu tahmin edebiliyorum. Barselona notları ve tavsiyeleri arayışındaysanız ben hepsini sizler için yazdım…

Barselona Notları ve Tavsiyeleri

Barcelona

Barselona notları ve tavsiyelerine başlamadan önce, burayla ilgili genel izlenimlerimi paylaşmak istiyorum. Barselona’da şehrin genel yapısına baktğınızda müthiş bir düzen görüyorsunuz. İlk gidişimde Katalan bir arkadaşım anlatmıştı, burada belirli büyüklükte arazilere yapılmış binaların mutlaka aynı boyutta olması ve o binaların yapım sürecinde herkes için ortak bir alan ayrılması gerekiyormuş! Barselona caddelerine gelirsek, oldukça genişler ve kaldırımlar alçak. Karşıdan karşıya geçerken çok fazla yol kat etmiş gibi hissediyorsunuz. Şehrin cadde ve sokak düzenine tamamen karşı olan Avinguda Diagonal’e (yani Diagonal Cadde) ise şehrin köşegeni diyebiliriz. Bu cadde kesinlikle görülmeye değer!

Bana kalırsa, Barselona’daki en önemli yerleri gezmek için, üç günlük gezi yeterli olacaktır. Şehrin sokaklarında yürümek tabii ki en güzeli! Daha uzun kalacaksanız da size tavsiyem, biraz şehir dışına da adım atmanız. Barselona’ya bir saat uzaklıkta Girona kasabasına, iki saat uzaklıkta Port de la Selva ve Selva del Mar isimli kasabalarına gitmenizi tavsiye ederim. Hepsi nezih sahilleri olan yerler. Ayrıca yine Barselona dışında yer alan Cadaqués’de, Salvador Dali’nin bir dönem yaşadığı evi ve eserlerini görebilirsiniz. İlk gidişimde bu küçük kasabalardan birinde gönüllü bir çalışma kampına katıldığım için burayı rahatça önerebiliyorum. Hele denizleri o kadar temiz ve serin ki, anlatamam! Tabii ki çevrenizde genç-yaşlı fark etmez, birçoğunun anadan doğma denize girişlerine tanık olabilirsiniz, hazır olun!

Şehirde üç günden fazla kalmayacak olanlara tavsiyem şu: ilk gününüzü Gotik mimariyi tamamen gezeceğiniz Barri Gotic ve çevresine ayırın, ikinci gün ise Gaudi’nin eserlerini görebileceğiniz Modernista turu yapın. Gotik ve modern mimari yapıyla harmanlanmış bu şehre hayran kalmamak imkansız bence. Gezinizin son gününde de diğer önemli yerleri gezerek devam edin ve rahat rahat İspanyol modasına doyacağınız alışverişinizi yapın!

Barselona’da Gezilecek Yerler

Barri Gotic

Gotik mimarinın esintileri diye bahsetmek az kalır, burada insan her sokak arasından “Phantom of the Opera” çalmaya başlayacak gibi hissediyor. Şehrin bu kısmı, Barselona’nın ünlü caddesi La Rambla’nın batısında kalıyor. Eşsiz bir mimariye sahip, görkemli kubbeleri olan kiliselerin yer aldığı bölge burası. Dar sokakların içinde ve meydanlardaki kafelerde günün yorgunluğunu atabiliyorsunuz. Şehrin önemli merkezlerinden biri olan Plaça de Catalunya ise Barri Gotic, Las Ramblas ve Porta D’Angel’i birbirine bağlayan, önemli alışveriş merkezlerini ve otobüs duraklarını barındıran bir meydan. Adeta Taksim Meydanı’nı andıran bu meydan, havaalanında şehir merkezine inmek istediğinizi söylediğinizde sizi bırakacakları yer. Barri Gotic civarında görülmeye değer diğer yerler ise şunlar: Plaça Nova, Plaça del Rei, Museu d’Història de la Ciutat ve Plaça de Sant Jaume.

La Rambla ve Drassanes

La Rambla, bizim Ege sahillerinde İstiklal caddesi diyebileceğimiz bir cadde var ise, işte tam ona benziyor! Cadde boyunca çeşitli dükkanlar, kiosklar ve çiçekçiler görebiliyor; ressamlar, pandomim sanatçıları ve şovlara tanık oluyorsunuz. Günün her saati çok canlı olmasına rağmen, dikkatli olunması gereken bir yer çünkü hırsızlık oranı oldukça yüksek.

La Rambla’nın bulunduğu alana Las Ramblas deniyor. Bu caddenin sahil şeridine uzandığı noktanın adı ise Drassanes yani marinelerin bulunduğu ve bol bol balık restoranları görebileceğiniz, sahil şeridinin başladığı yer. Sahil şeridinde yürümek çok keyif veriyor, ayrıca burası sıcak havadan bunaldığınızda rahat bir nefes alabildiğiniz tek yer. İspanya’nın meşhur Tramuntana rüzgarı’na maruz kaldığınızda ne demek istediğimi anlayacaksınız 🙂 Katalan bir başka bir arkadaşım, delice esen bu rüzgarın insanların kafasını uçurduğunu, bu yüzden İspanyol ve Katalan halkının çılgın ve üşütük olduğuna kanaat getirdiklerini anlatmıştı, kim bilir!

Bu arada sahilde çok güzel bir akvaryum var, ben 5 sene önce gittiğimden bu kez girmedim ama görülebilir bence. Sadece vaktiniz kısıtlı değilse buraya gidin, yoksa çok bir şey kaybetmezsiniz. Ek olarak, alışveriş yapmak isteyenler için kıyıda büyük bir alışveriş kompleksi yer alıyor, adı Maremagnum.

Modernista Turu

Barselona’yı birçok kişi ünlü futbol takımı FCB ile tanıyor. Barselona’nın sanat ve mimariye özel ilgisi olanların da büyük keyif alacağı bir şehir olması ise kuşkusuz tek bir isimle cevaplanıyor: Antonio Gaudi. Çünkü şehir gotik ve 19.yüzyıla özgü mimarisine ek olarak, ölümsüz mimar Gaudi’nin eserlerini barındırıyor. Gaudi’nin eserleri şehrin bir çok yerine dağılmış olsa da, unutulmaz binaları genel olarak Passeig de Gracia üzerinde bulunuyor. Modernista turunun yer aldığı bölge de burası. Gaudi’nin bu civardaki en önemli mimari eserleri ise Casa Batlló  ve La Pedrera.

Gaudi, eserlerinde doğa ve insan bütünlüğünden esinlenmiş. Camlarının çerçeveleri insanların uyluk kemiklerine, birleşme noktaları ise eklemlere benziyor. En fazla kullandığı renkler su, toprak ve ağaç renkleri. Barselona’ya gidip de Modernista turuna çıkmamak olmaz diye düşünüyorum. Hele bir tane kutsal kilise var ki, ona başka bir maddede yer vereceğim.

İlginizi çekebilir: Evrim Duyal Akses’ten “Gaudi’nin Barselona’ya Hediyesi: Casa Mila”

Sagrada Familia

İşte bu: Barselona’nın sembolü dedikleri o kutsal kilise! Adının anlamı kutsal aile (sacred family) olan bu kilise, Gaudi’nin ölmeden önceki son eseri. Hala daha inşaatı tamamlanmayan bu kilisenin yapılması için yüzlerce kişi çalışıyor. Kilisenin görkemli sütunları ve her taraftan farklı görünen yarı gotik, yarı modern yapısı insanı büyülüyor. Bu binada da yine yüzlerce insan figürü ve doğadan esintiler mevcut. Binanın dört alçak kubbesinde dört farklı mevsimi temsil eden meyveler bulunuyor. Ayrıca kilisenin bir türlü yapımının bitememesi üzerine çeşitli söylentiler de mevcut. Binanın içine girdiğinizde Sagrada Familia ve Gaudi’yi anlatan kısa filmi mutlaka izleyin, daha da büyüleneceksiniz!

Sagrada Familia’yı gezmek için buradan bilet alabilirsiniz.

Instagram: @basilicasagradafamilia

Plaça d’Espanya

Şehrin diğer ucunda bulunan ama metroyla rahatça ulaşılabilen bu bölgede, görkemli Museu Nacional d’Art de Catalunya’ya sahiplik eden Palau Nacional bulunuyor. Buraya gitmek için en uygun günse cuma. Eğer cuma günü bu şehirdeyseniz; akşam güneşin batışına yakın bir saatte burayı gezmeye gelin, fotoğraf çekin, fıskiye şovunu izleyin ve ışıklandırması da harika olan bu binayı gece vaktinde de görmüş olun. Bu civarın kuşkusuz bir diğer önemi de dünyaca ünlü Nou Camp stadına ev sahipliği yapıyor olması. Dışından sadece bir kısmı gözüken ama aslında yerin altına doğru devam eden bu kocaman stadın futbol severlerin ilk durağı olacağına inanıyorum!

Barselona’da Ne Yenir, Ne İçilir?

Barselona’da yerli halka dikkat edecek olursanız şunu göreceksiniz: Katalanlar çok geç yemek yiyor. Erken kalkmayı sevmiyorlar, akşam yemeğini şölene dönüştürüyorlar. Tembeller, siestaya bayılıyorlar. Öğle yemeği beş çayı gibi bir şey onlar için. Çoğu restoran 20.00-21.00’dan önce mutfağını bile açmıyor. Yemek yemeye ise 22.00-23.00 gibi başlıyorlar ve bu seremoni saat gece 01.00’lere kadar sürüyor. Katalanlar heyecanlı, gürültülü ve çılgın. Bir restoranda garsona soru sorduğunuzda bir anda elinizden tutup size salsa yaptırmaya başlayabilir, sorunuza ancak dans bitince cevap verebilir, buna hazır olun!

Tapas

Tapas

Tapas, küçük atıştırmalık tabağı demek. Hani bizim Ege ve Doğu mutfaklarından gelen meze kültürümüz vardır ya, bu da onlara benziyor. İçerikleri çoğunlukla deniz ürünlerinden oluşuyor ama ahtapottan kızartılmış sarımsak soslu patateslere kadar farklılık gösteriyor. Tapasları şehrin her yerinde, her saat bulabiliyorsunuz. Size tavsiyem eğer şansınız varsa oranın yerlisi olan birine danışın. Lokal yerler her zaman turistlik alanlardan daha ucuz ve daha lezzetli oluyor. Benim en favori tapasım “Bomba”. Gerçi şehrin yine önemli bir bölgesi olan La Barceloneta’daki ucuz bir restoran dışında başka hiçbir yerde bu tapastan bulamadım. Zamanınız varsa yerel halkın takıldığı ucuz restoranlarda değişik tapasları keşfedebilirsiniz!

Paella

Deniz ürünleri pilavı diye tabir edilen paella, Katalan mutfağının olmazsa olmazı. Bu yemeği şehrin her yerinde görebilir, alabilirsiniz. Özellikle de turistik yerler olan Las Ramblas, Barre Gotic, Passeig de Gracia ve Plaça Catalunya’da paella satmak için çabalayan restoran işletmecilerini ve garsonları görmemeniz imkansız! Benim gibi çok fazla deniz ürünü sevmeyen biri için bile lezzetli diyorum, bence yemeğe değer 🙂 Son olarak tavsiyem, paella için genellikle sokak arasındaki restoranları seçin.

Sangria

Sangria, Barselona deyince akla gelen tek içki olabilir değil mi? Barselona’ya giden birinden hediye olarak istenebilecek en güzel şeylerden biri aynı zamanda. Sangria; taze turunçgiller içinde bekletilen, biraz şeker ve bol miktarda buz ile soğuk bir şekilde servis edilen kırmızı şaraba deniyor. Özellikle sıcak yaz günlerinde çok iyi gidiyor. Sangria için çok pahalı restoranlara gitmeye gerek yok, çoğu zaten ucuz şaraplarla da gayet lezzetli olabiliyor. Hatta bazen ucuz yerlerde daha lezzetli Sangria’lara denk gelme şansınız yüksek! Bu arada içine elma da katılmış olan Sangria’yı mutlaka deneyin! Bana kalırsa Sangria keyfi yapacağınız meydanlardaki müzisyenlere de en azından 1 euro verin. Bu konuda acımasız olmayın, çünkü çok sevimliler!

Sangria

Crema Catalana

Bu tatlı, Fransız crem brulée’nin Katalan versiyonu diyebiliriz. Bu tarifin orijinalinin Cambridge’den geldiğine dair bir şey okumuştum. Mısır nişastası ve şekerin karamelize edilmesi ile yapılan bir süt tatlısı. Kıvamı muhallebiye, tadı ise krem karamele benziyor. Yenmesi de icap ediyor tabi 🙂

Benden size Barselona notları bu kadar. Yakın zamanda gidecek birileri varsa, şuan onlara fazlasıyla özenmekteyim çünkü bu şehre gerçekten doyulmuyor!

İlginizi çekebilir: Lisya Kalma’dan “Barselona’da En İyi Kahvaltı Mekanları!”

İlginizi çekebilir: Xsflux’tan “Barselona’da En İyi Yemek!”