Soğuk, soğuğuna inat sarı, sapsarı bir şehir bizi karşılıyor: Stockholm. İç açıcı kırmızı evleri, Gamla Stan’nın dar sokaklarını, turuncuları da es geçmeden gece lambalarının ışıklarına bıraktığında biraz kasvetli, çokça eski, fazlasıyla mistik görünüyor. Tüm şehir elbette böyle değil.

Konum

Östermalm‘de geniş caddeler bir nebze daha yeni ama buna rağmen tarihi dokusunu korumuş bir metropol, şık bir şehir görüntüsü ile karşılıyorsunuz. Stockholm bir adacıklar şehri. Haritadan baktığınızda uzun yolları kapsayan adacıklar arası geçişler o kadar kısa ki zamanla alışmamıza rağmen bu bizi şaşırtmaya devam ediyor. Bu sebeple şehrin büyük bir kısmını hiçbir vasıta kullanmadan keşfedebiliyorsunuz!

Norrmalm her şeyi daha ucuza bulabileceğiniz cafe/restoran ve alışveriş merkezlerinin bulunduğu Gamla Stan ve Östermalm arası bir geçiş merkezi. Ucuz derken… 🙂

Södermalm‘e geçtiğinizde Gotgatan Caddesi’ne çıkıyorsunuz. Burada yerel mağazalar var. Biraz ilerleyip sokaklarına karısınca Stockholm, Katerina Kyrka Kilisesi çevresi mutlaka görülmesi gereken yerlerden.

Djurgarden ise doğasını korumuş hem doğa yürüyüşleri yapabileceğiniz hem müzelere erişmek için mutlaka gidilmesi gereken bir diğer adacık. Skansen Açık Hava Müzesi, Vasa ve Nordik Müzesi başlıcaları. Alternatif olarak Breda Graten Sokağı’na giderseniz sizi küçük İskandinav evleri karşılayacaktır.

Ve En Önemlisi: Ne Yemek İstersiniz?

Kahvaltıda Kanelbulle ya da Kardemummabulle! Her yerde bulabilirsiniz. Bröd&Salt birçok yerde şubeleri bulunan güzel bir fırın; ama en iyisi nerde derseniz tabii ki Fabrique Stenugnsbageri‘de bulunuyor. Şubelerini her bölgede bulmanız mümkün. Ben en çok Odenplan‘dakini sevdim.

Bunun dışında kahvaltı için smothie, smothie bowl ve granolalar dışında çok fazla alternatifiniz yok; çünkü kahvaltı yapabileceğiniz her yer bu içeriğe sahip. Pom&Flora bu açıdan beni fazlasıyla tatmin etti. Its Pleat ise bir başka alternatif.

Stockholm’e gelip, İsveç somonunu unutmadık, bunun için Östermalm Saluhall içinde Lisa Elmqvist‘i tercih edebilirsiniz, ama önceden rezervasyon yapmayı unutmayın!

Tabii ki İsveç köftesi için birçok alternatif var ama domuz eti sevmeyenler için kötü haber: Dana/domuz eti karışık yapılıyor. Hem köftenin hem balıkların yanında cranberry yemeğe alışın her yerde karşınıza çıkıyor, fena da olmuyor.

Pastane ve balık ürünlerinin çok iyi olduğu bir yer Stockholm. Bu iki başlık dışında alternatif mutfaklar bulunuyor. Mesela küçük bir İtalyan pizzacısı bizi fazlasıyla mutlu edebilmeyi başardı, sıcacık bir ortamı var.

Stockholm insanlarıysa sade ama şık olmayı başarıyor. Etrafınız sade ve şık, dingin görünen insanlarla dolu. Cafelerin neredeyse çoğu loş ama enerjik bir ortama sahip. Dinginlik size de bulaşıyor, keyfini sürün; çünkü Stockholm!

Kapak Fotoğrafı: Unsplash / Sara Riaño

İlginizi çekebilir: Deniz Özdağ’dan Stockholm Gezilecek Yerler