İstanbul Film Festivali dördüncü gününü geride bırakırken “Before I Disappear” şimdiden izlediğim en iyi festival filmleri arasına girmeyi başardı. Film sadece Shawn Christensen’in oyunculuğu için izlenebilir ki, bunun dışında soundtrack’i de tekrar tekrar dinlenmeli!

Before I Disappear
Before I Disappear

Bazen izlediğiniz filmin giriş şarkısı veya sahnesi sizi ilk anda etkisi altına alır ya, işte benim için de böyle oldu. Mockingbird şarkısının derin hüznü ile başlayan, intihar sahnesinin etkisi ile süregelen bir film Before I Dissappear.

Geride bıraktığı mektup ile küvetin içinde yaşamına son vermek isteyen Richie, aniden gelen telefonun sesi ile kararından vazgeçer. Yıllardır görüşmediği kız kardeşinin ondan isteyeceği basit bir şey vardır. Yeğenini okuldan alıp, eve götürmek. Hayatta yapabileceği son isteği yerine getirmesi gerektiğinin farkındadır.

Before I Disappear
Before I Disappear

Sophia başarılı, dakik, oldukça programlı bir öğrencidir. Herhangi bir arkadaş çevresi yoktur, hayatını mükemmellik üzerine kurmuştur. Richie ile tanışınca annesinin dayısı hakkında söylediklerini haklı bulup, ona acımıştır. Ancak annesinin bir anda ortadan kaybolması yüzünden Sophia, Richie’nin yanında durmak zorunda kalır.

Richie gece kulüplerinde çalışan, düzgün bir hayatı olmayan biridir. Bir yandan yaşamın amacını sorgularken diğer yandan ölen sevgilisi Vista’ya mektup yazmaya çalışır. Elinden düşürmediği kağıda defalarca bir şeyler yazar ve siler. Hiçbir seferinde eksik olan noktayı bulamaz. Sophia’nın hayatına dokunuşu Richie’yi etkileyecektir.

Before I Disappear
Before I Disappear

Sadece bir gece gibi kısa bir zaman diliminde geçiyor film.

Film bittikten sonra soundtrackini sürekli dinlemek istiyor insan. David Bowie ve Billie Holiday ile zenginleştirilmiş parçalara sahip.

Before I Disappear
Before I Disappear

Filmin yapımı ile ilgili ek bilgi vermek gerekirse, yönetmen bu hikayeyi önce kısa film olarak çekmiş. Curfew isimli, 20 dakikaya sığdırdığı kısa film, iki yıl önce büyük beğeni toplamış ve En İyi Kısa Film Oscar ödülünün sahibi olmuş. Benim için son zamanlarda izlediğim en iyi drama filmlerinden biriydi.

İyi seyirler!