Hikaye Anlatıcılığının Bilimi kitabının yazarı Will Storr’a göre hikâyelerden keyif almak üzere programlanmış varlıklarız ve beynimiz, bir mantık işlemcisi değil, bir hikâye işlemcisi. Bu sadece modern insana özgü bir eğilim değil, atalarımız da böyle yaşıyordu. Dünya, sadece beş duyunun bildiği yollardan değil, semboller, söylenceler, geçmişten aktarılan deneyimler yoluyla da bilinebiliyordu. Ve tüm bunlar, kolektif bilinçaltı hazinesi ve sözden söze uzanarak sonraki kuşaklara aktarılabiliyordu.

“Ben mitolojiyi müzelerin, sanatın, şiirin, ilham perilerinin anavatanı olarak düşünüyorum. Mit, hayatı bir şiir ve sizin de bu şiirin bir parçası olarak hissetmenizi sağlıyor.”

Joseph Campbell

Mitoloji
Mitoloji | Fotoğraf: Manyu Varma (unsplash.com)

Mitoloji, insanlara dünyayı bilme, anlama ve birlikte yaşamaya dair kurallar oluşturma konusunda daima yol göstermiştir. Arketiplerin izlerini de rahatlıkla takip edebileceğimiz bu güçlü alanda felsefe lisansı yaparken, hocam Cemil Güzel aracılığıyla tanıştım. “Günümüzdeki en büyük mitos, demokrasidir” dediğinde, o acemi ve hayata yeni başlar halimde neye işaret ettiğini anlamış ancak bu anlamda derinleşememiştim. Derinleşmemi sağlayacak deneyim ve bilgiden yoksundum. Şimdi anlıyorum, demokrasi mitosunun hepimizin paylaştığı ortak oyun olduğunu.

Üç Elma: Mitoloji, Folklor, Fantastik

Üç Elma: Mitoloji, Folklor, Fantastik kitabında da olduğu gibi, birbirinden farklı yazılara ve sorulara yer veren kitaplar hakkında yazı yazmanın hayli zor ve meşakkatli olduğunu düşünüyorum çünkü bu yazının da dahil edilebileceği kitap inceleme yazıları grubu, kitaba ilişkin okura bilgi vermeyi ve kitabın dikkat çeken, eleştirilmesi gereken kısımlarını ön plana çıkarmayı amaçlıyor. Bu yorumların çoğu, yazıyı hazırlayan kişinin filtresinin izlerini taşıyor elbette. Ancak üzerine yazı hazırladığınız kitapta 24 kişinin hazırladığı 24 farklı metin yer aldığında işler karışıyor; söylenmesi gereken çok şey oluyor; bir izlek belirlemek ve yazının amaçlarını yere varmak zor olabiliyor. Tüm bu nedenler sebebiyle bu yazıda, her bir yazının ve emektarının adını anmamanın mahcubiyetini göze alarak, genel olarak kitabın hazırlık sürecine ve içeriğine dair detaylara yer vereceğim.

Üç Elma: Mitoloji, Folklor, Fantastik |
Üç Elma: Mitoloji, Folklor, Fantastik | Fotoğraf: Kayıp Rıhtım

Üç Elma: Mitoloji, Folklor, Fantastik kitabının editörü Burcu Bayer, felsefe bölümünde lisans eğitimi almış ve halen Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi’nde araştırma görevlisi olarak çalışıyor. Kitapta 24 farklı ismin hazırladığı, 24 farklı yazı var. Kendisinin hazırladığı önsözden, bu kitabın tohumunun Post Öykü’de yayımlanan üç dosya vesilesiyle atıldığını öğreniyoruz: “Elinizde tuttuğunuz bu eser de Post Öykü dergisi çevresinin, Türk edebiyatının geleneksel anlatı formlarıyla ilişkini incelemeye, anlamaya ve günümüzün diline dönüştürmeye çalışmasıyla başladı. Post Öykü’de yayımlanan üç dosyanın ana izleğini takip eden makale ve denemelerden oluşan bu eser, modern edebiyatın oluşumunda önemli birer kaynak olan folklorun, mitolojinin ve fantastik hikâyelerin kavramsal ve tarihsel arka planlarıyla birlikte teorik bir çerçevesini sunup, bu kaynakların modern Türk edebiyatındaki, özellikle de öykünün izdüşümlerini takip etme amacını güdüyor.”

Kitabın birinci bölümünde Türkçe edebiyatta mitolojisinin izi sürülüyor. Bu bölüm “İnsan neden anlatır?” sorusu etrafında şekilleniyor, mitolojinin dünyadaki izleri ve sonra da bu toprakların edebiyatı ile ilişkisi üzerine dokuz değerli yer veriliyor.

Kitabın ikinci bölümü folklor başlığını taşıyor ve geleneksel anlatıların, masalların, halk hikâyelerinin nasıl ortaya çıktığını ve nasıl dönüştüğünü aktarıyor. Bu bölümde de yine hem dünyadaki örneklere hem Türkiye’deki anlatılara odaklanan yedi kıymetli yazı yer alıyor.

Kitabın fantastik başlıklı üçüncü bölümü fantastiğin tarihi ile açılıyor ve fantastiğin, edebiyat ile ilişkisi, bu alanların karşılıklı olarak birbirlerini nasıl besledikleri üzerine duruluyor. Bölümde, fantastiğin işlevini de tartışmaya açan sekiz yazı yer alıyor.

Kadim anlatı biçimlerinin çağdaş edebiyata dönüşmesinin izini süren Üç Elma, anlatanın, dinleyenin ve kahramanın başına düşen elmanın bir ağaca dönüşmesine şahitlik etmemize vesile oluyor. Bu alanda çalışan ya da alana merakı olanların kitaplıklarında yer alması gereken bu kitap, insana yeni okuma imkânları da sunan, kıymetli bir kaynak.

Kapak Fotoğrafı: Unsplash/@matcfelipe

İlginizi çekebilir: Ayça Yenigün’den Herr Mannelig