Yılın son toplantısı için bilgisayarın başında oturan, mutfakla salon arasında mekik dokuyup hindinin pişip pişmediğini kontrol eden, hazırlık sürecinden kaçıp odasında yemek zamanına dek saklanan, başka bir odada hayali dünyasında oyunlara dalmış olan, bir türlü telefondan başını kaldıramayan… Tüm bu tanıdık karakterler, o an geldiğinde sofranın etrafında yeni bir yılı karşılamak üzere birleşiyor çünkü böyle anları özel yapan, ona eşlik edenler.

Bu zamana dek geçirdiğiniz en güzel yeni yıl akşamlarını hayal edin. Aklınızda hangi kareler var? Uzun ve ışıltılı sofralar, “şu zeytinyağlıyı uzatsana” anları, paylaşılan kahkahalar, “hediyeleri 12’den önce açsak mı?” talebiyle gelen o kişi…. Tüm bu anları zihninizde tıpkı bir ‘reels’ videosu gibi birleştirin, fona müziğinizi seçin ve hayatınızın başrolü gibi hissetmek için kendinize biraz zaman tanıyın. Karşılaşacağınız her şeyin, başrolü olduğunuz bu hikayenin bir parçası olduğunu anımsamanın ve kabullenmenin huzuruyla yeni bir dönemi kucaklamaya hazır mısınız?

Son iki yılda en çok özlediğimiz şey şüphesiz birlikte yenen yemeklere karşı duyduğumuz heyecan. Görüntülü aramalar ve bolca özlemle geçen zamanların ardındından, özenle hazırlanmış bir masanın, ortasında nefis bir hindi ve mezeler olan sofranın etrafında sevdiklerimizle birlikte gireceğimiz bir yeni yıl için hazırız. Yılbaşı heyecanı da aslında bu sofraların hazırlığından başlıyor. Kırmızı, altın rengi ve yeşil aksesuarlar, renkli peçeteler, mumlar ve tabii ki iştah açan yemekler. Tabii ki bu birliktelikler için mutlaka özel bir anı kollamamıza gerek yok; sarmalar, mezeler ve en sevdiğiniz ev yemekleriyle dolu sofralar planlayarak yıl boyunca aynı heyecanı koruyabilirsiniz. Yalnız acale edin, sarmalar bitti bile!

Doğum günleri, birleşecek hayatlar, aranıza katılacak yeni kişilerin haberleri, terfiler, yıl dönümleri… Yaşamın sizi en sevdiğiniz insanlarla uzun masalar etrafında, coşkuyla kutlamaya davet edeceği anlar, gelecekte yerlerini almış sizi bekliyor. Özenle hazırlanmış bir sofrada, en sevdiğiniz yemeklerin kokularına eşlik eden o tanıdık sesse yeni açılan bir Coca Cola şişesinden gelen ilk “ssss“lama! Bazı hatıraları zihnimize, sesten kokuya tüm duyularla kaydedebiliyor olmamız bizi diğer canlılardan ayıran armağanlardan biri olabilir mi? Tıpkı mucizelere inanmak gibi.

Gerçek mucizeyse, birlikte yediğimiz yemeklerde. Mucizelerin ne zaman gerçekleşeceğini bilemeyiz ama tatlı bir gülümseme ve sevdiklerimizle paylaşabileceğimiz Coca-Cola varsa mucizeler gerçek olur, bundan eminiz!