Başlıkta da görebileceğiniz üzere, Euphoria ile ilgili yeni nesil vurgusunu yapmamın özel bir sebebi var: Uyuşturucu, seks, sosyal medya ve gençlik travmaları üzerine bu derece kaotik ve vurucu bir üslup belirleyen başka bir yapım izlemedim hiç. Görsel şöleninin altında derin bir modern drama barındıran, görmezden gelinemeyecek kadar özel bir HBO işi olan Euphoria, Türkiye’de BluTV’den izlenebiliyor. 

Euphoria
Euphoria | Fotoğraf: Marie Claire

Yazı spoiler içermemektedir.

Zendaya’nın hayat verdiği Rue karakterini ana anlatıcı olarak belirlemiş görünen Euphoria, anlatısını tek karakterinin subjektifliğine sıkıştırmıyor. Her karaktere eşit mesafede yaklaşma fırsatı bulan seyirci, her bölümün odak noktasını henüz bölümün en başından keskin şekilde belirleyebiliyor. Bu durum seyir zevkine çok büyük katkı sunarken, her bölümü de kendi içinde son derece tutarlı kılıyor. Renkler, ışıklar, müzikler ve diğer tüm parametrelerin de bu tutarlılığa hizmet ettiğini söylemek mümkün. 

Amerikan modern aile hayatının çarpıklığı ve bunun yarattığı enkazın üzerinde kimliklerini belirlemeye çalışan gençler; kimileri için birer züppe, kimiler için de empati kurması çok kolay, zor durumdaki karakterler. Empati kurmakta kolaylık yaşayan kişilere bambaşka bir deneyim sunacağı kesin olan Euphoria, malum atmosferine aşina olmayan izleyiciye de kelepçesini tek hamlede takıyor. Daha ilk bölümden bildiğiniz bir hikayenin içine düşmüşçesine sürükleniyorsunuz. Görsel ve işitsel anlamda epik bir dünyanın içinde davetkar bir ton belirleyen dizi, hava karanlıkken izlemesi keyif veren yapımlar arasına rahatlıkla giriyor. 

Euphoria
Euphoria | Fotoğraf: Seventeen Magazine

Son dönemdeki gençlik dizilerinden, Y kuşağının efsanesi olan “Skins” tadını alamıyordum. Fakat Euphoria Z kuşağı ile birlikte kendisine öyle bir kulvar açıyor ki, gençlik dizisi kavramı boyut değiştiriyor. Göz alıcı seviyede stil sahibi, manik depresif ve gürültülü bir dizi bu. Karşılaşmayı umduğunuz ne varsa, ötesinde bir şeyler vadediyor. Yenilikçi yapımların açtığı yollar sayesinde, o yolda kaliteli işler üretilebiliyor. Bundan 10 sene, 20 sene sonra da Euphoria’nın kendi janrında yarattığı bu kırılım hatırlanıyor olacak. Artık yaşlı dinozorların kaleminden yapmacık gençlik tasvirleri izlemekten sıkılan herkese sesleniyorum buradan. Euphoria sizi sıkıntıya sokacak…

Kapak fotoğrafı: indiewire.com/

İlginizi çekebilir: Eralp Alper’den Years and Years