fbpx
theMagger Banner
theMagger: Keşfedin ve Paylaşın. Nasıl mı?
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement

Haberler

Post image Apple Vision Pro'nun Ardından: Sanal Gerçekliğin Geleceği
Apple Vision Pro'nun Ardından: Sanal Gerçekliğin Geleceği

HABERLER - SLIDER

Calendar 09 Haz, 2023

Geçtiğimiz günlerde Apple’ın Vision Pro isimli karma gerçeklik gözlüğüne rastlamadan herhangi bir sosyal medya platformunda zaman geçirebilmiş olmanız imkansız. Peki gördüğünüz haberlerin sizde yarattığı duygular hangileri? Heyecan? Merak? Endişe?

Konu artırılmış ve sanal gerçeklik teknolojileri olduğunda tartışmaların odağında aynı konuyu buluyoruz: Kullanıcı psikolojisi üzerindeki etkileri. Elbette her yeni teknolojide olduğu gibi sanal gerçeklik de kullanım şekli ve bunlara bakış açıları üzerinden benimseniyor. VR ve AR uygulamalarını deneyimlerken maruz kaldığımız uyaranlar, tıpkı gerçek dünyadaki uyaranlar gibi ilkel savaş ya da kaç tepkimizi tetikliyor. Zihin, sürükleyici sanal deneyimlere karşı da gerçek hayattaki deneyimlere davrandığı gibi davranıyor. Bu da sanal gerçeklik deneyiminin gerçek fiziksel ortamdaki uyaranlara dair algılarımızı da değiştirebileceği anlamına geliyor. Durum böyleyken akla gelen ilk soru uzun süre sanal gerçeklikte zaman geçirdikten sonra “normal” dünyaya dönmenin depresyon veya anksiyete gibi sorunların tetiklenmesine neden olup olmayacağı.

Öte yandan son yıllarda artırılmış gerçeklik yaklaşımı, klinik ve sağlık psikolojisindeki uygulama alanını genişletmiş durumda. Bu teknolojiler; fobiler, strese bağlı bozukluklar, depresyon, yeme bozuklukları ve kronik ağrı gibi çeşitli zihinsel bozuklukları tedavi etmek için kullanılıyor. Yine çeşitli sanal gerçeklik teknolojileri, kısmi felç, serebral palsi, parkinson gibi çeşitli nörolojik hastalıklarda motor ve kognitif nöro-rehabilitasyon tekniği olarak kullanılıyor! Geçmişte kullanılan yöntemlerden farkı ise yaratılan simülasyonların hastanın becerisi ve gelişimi doğrultusunda kolayca şekillendirilebiliyor olması.

preloader
Post image Kuş Gözlemciliği: Emekli Aktivitesinden Gen-Z Aktivitesine
Kuş Gözlemciliği: Emekli Aktivitesinden Gen-Z Aktivitesine

HOBİ & KOLEKSİYON

Calendar 08 Eyl, 2023

Bir bakmışsınız gençsiniz. Bir bakmışsınız kuş gözlemciliği ilgi çekici bir hobi gibi görünüyor! Bu zamana dek emekli aktivitesi olarak gördüğümüz kuş gözlemciliği Y ve Z jenerasyonları arasında yükseliyor olmalı ki TikTok’ta 181 milyon görüntülemeye ulaşmış durumda.

TikTok’u Instagram Reels’lerinden takip edenlerdenseniz henüz keşfet sayfanıza düşmemiş olması...

Bir bakmışsınız gençsiniz. Bir bakmışsınız kuş gözlemciliği ilgi çekici bir hobi gibi görünüyor! Bu zamana dek emekli aktivitesi olarak gördüğümüz kuş gözlemciliği Y ve Z jenerasyonları arasında yükseliyor olmalı ki TikTok’ta 181 milyon görüntülemeye ulaşmış durumda.

TikTok’u Instagram Reels’lerinden takip edenlerdenseniz henüz keşfet sayfanıza düşmemiş olması muhtemel ama yakında 20’li yaşlarında insanların kuşlar için organik mama kapları yaptıkları ya da farklı kuşları gözleyip türlerini anlamak için çeşitli app’ler kullandıkları içerikleri görmeye yakında başlayacaksınız. TikTok’ta içerikler paylaşan 26 yaşındaki Alana şu an kafayı takmış olduğunu söylediği kuş gözlemciliğine yeni bir daireye taşındıktan sonra yakındaki ağaçlarda daha fazla kuşun cıvıltılarını fark ettiğinde başlamış. “Köpeğimle dışarıda oturup onları seyretmeye başladım. Daha sonra hangi kuşları duyduğumu takip edip tanımlayabilmek için Merlin Bird ID uygulamasını indirdim.” diyen Alana’nın sözlerinden anlaşılabileceği gibi yeni nesil kuş gözlemciliğinin en önemli farkı görsel ve işitsel uygulamaların kuşların türünü tespit etme konusunda önemli bir yere sahip olması. Yaşlılarla özdeşleştirilen bu hobinin genç meraklılarından TikToker Zach Miko ise eylemi “Gerçek hayatta Pokemon yakalamak gibi” şeklinde özetliyor.

Bu yeniden keşfetme hali ilk okumada kulağa gülünç gelse de aslında gelecek nesillerin “ilginç” bulacakları deneyimler için bir ipucu niteliğinde. İnternet, sosyal medya ve oyun teknolojileri içinde büyüyen bir jenerasyon için norm: Pokemon oyunu, ilgi çekici olansa gerçek yaşamda canlıları izlemek. Buradan hareketle beta jenerasyonuna dair tartışmaları hatırlarsak, yapay zekanın varlığında büyüyen bir jenerasyon söz konusu olduğunda belki de fiziksel olarak bir araya gelip kahve içmek kadar basit eylemlerin ilgi çekici bir “etkinlik” haline geleceğini düşünebiliriz.

Post image Bitki Koleksiyonerliği: Ev Bitkileri Trendinin Uç Noktası
Bitki Koleksiyonerliği: Ev Bitkileri Trendinin Uç Noktası

HOBİ & KOLEKSİYON

Calendar 24 Ağu, 2023

Ev bitkileri trendi özellikle pandemiyle birlikte yakaladığı yükselişle uzun zamandır hayatımızda. Öyle ki Y kuşağının nedenine dair sosyolojik tezler ortaya atıldı. Yükselen masraflar ve global olarak kötü giden ekonomi nedeniyle artık çocuk yapmanın yerini evcil hayvan sahiplenmek, evcil hayvan sahiplenmenin yerini ise bitkilerin aldığı düşünülüyor. Hatta bitki sahibi olmayı karşılayamayanların birçok mum...

Ev bitkileri trendi özellikle pandemiyle birlikte yakaladığı yükselişle uzun zamandır hayatımızda. Öyle ki Y kuşağının nedenine dair sosyolojik tezler ortaya atıldı. Yükselen masraflar ve global olarak kötü giden ekonomi nedeniyle artık çocuk yapmanın yerini evcil hayvan sahiplenmek, evcil hayvan sahiplenmenin yerini ise bitkilerin aldığı düşünülüyor. Hatta bitki sahibi olmayı karşılayamayanların birçok mum edindiğine dair esprili ‘meme’ler karşımıza çıkıyor. Peki bu hobiyi ekstrem uçlara taşıyan bitki tutkunları için durum böyle mi?

‘Lifestyle’ yazarı Olivia Harrison Refinery29’daki yazısında bitki koleksiyonerleriyle söyleşiyor. Bitki koleksiyonerlerinin bir çoğunun ortak noktası bu meraklarının ailenden geliyor olması. Bir bakıma Y kuşağı bitkilerle aile büyükleri ile ortak bir hobi edinerek eve nostalji unsurunu getiriyor. Bir diğer nedense özellikle büyükşehirlerde ev sahibi olmanın finansal olarak neredeyse imkansız hale gelmesi ve kiracıların evde yapabilecekler dekorasyon tercihlerinin sınırlı olması. 26 yaşındaki koleksiyoner Alex “Bir apartman kiracısı olarak ev sahibi olma hissini yaklaşabilmemin en kolay yolu kendi iç mekanımı yaratmaktı.” diyor.

İlginçtir ki pek çok koleksiyoner için zaman içerisinde konu finansal kaygılardan uzaklaşmış ve neredeyse lüks bir hobiye dönüşmüş. Örneğin Alex kendi deneyimini şöyle açıklıyor: “Tasarruf etmek için daha küçük boyutlu bitkiler almaya çalışıyorum. Ama araba ödemelerime bitkilere harcadığımdan çok daha fazla para harcıyorum. Arabam çok basit ve bahçem kadar eğlenceli değil!” bitkileri için 20.000-30.000 dolar arasında masraf yapan, bir diğer koleksiyoner Vic ise bir arabadan daha pahalı olan bir bitkisi olduğunu söylüyor ve hobisini şöyle savunuyor: “İnsanlara bitkilere bu kadar çok para harcamanın saçma gelebileceğini anlıyorum ama antika arabalara daha fazla para harcayan insanlar var. Ya da kız kardeşimin çanta koleksiyonu benimkinden çok daha pahalı. Nadir bitki koleksiyonerliği sanat koleksiyonerliği gibi düşünmek mümkün.

preloader Lütfen bekleyin...
theMagger Banner
Advertisement
preloader
loading
icon icon icon icon icon
warning

Adblock'unuzu Kapatmaya Ne Dersiniz?

theMagger, sponsorluk ve reklamlarla gelişen bir platform.

AdBlock'unuzu kapatarak beraber büyüdüğümüz markaların yaratıcı reklamlarını görebilir; siz de bizlere dolaylı olarak katkıda bulunabilirsiniz.

Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement
Advertisement