Malta denince çoğu insanın aklına sadece dil öğrenmek isteyen öğrencilerin gittiği bir ada devleti gelse de , İstanbul’dan sadece 2 saat uçuş süresi uzaklığında, hem tarih kokan hem de dinamik olan bu adada tatil yapmak unutulmaz bir tecrübe…

Konum

Malta’da Neler Yaptık?

Malta takımadasının 3 büyük adasından en büyüğü olan Malta’nın San Giljan (St. Julian adıyla da biliniyor.) bölgesinde konakladık. Burası Malta’nın gece hayatının göbeği olarak biliniyor ancak bölgedeki dil okullarının fazlalığı nedeniyle gece kulüpleri ve barların yaş ortalaması 17-23 arasında değişiyor. Turistik eğlencelerden uzaklaşmak isterseniz, St.Julian bölgesinde yer alan Thirsty Barber ve Chalice Bar’ı tavsiye ederim. Birbirinden farklı ve özgün kokteyller tatma şansı yakalayacaksınız. Chalice Bar’ da benim favorim narenciye ve tarçın esansının ağırlıkta olduğu Grand French oldu.

Akşam yemeği olarak bölgenin yerel lezzetlerinin sunulduğu Gozitan’a gittik. Menüde tavşan eti, at eti gibi damak zevkimizin alışkın olmadığı geleneksel yemeklerde deneyebilirsiniz ancak biz Sarımsaklı Ahtapot tercih ettik. Tek kelimeyle muazzamdı.

Valetta, Malta Konum

Malta’nın başkenti Valetta, beni en çok büyüleyen yerlerden biri oldu, Malta’nın en dikkat çekici yönlerinden biri evlerin ve mimarisinin sarıya yakın bej renkte olması ve buna eklenen rengarenk kapılar ve panjurlar… Valetta, dar ve yokuşlu sokaklarında kaybolunası, masal gibi bir bölge. Her sokağında butik restoranlar, kafelerle karşılaşabiliyorsunuz.

Öğle yemeği tercihimizi Guze Bistro’dan yana kullandık. 16. yüzyıldan kalma taş bir evde antika avizeler ve ahşap masalarıyla süslenmiş çok keyifli bir restorandı. Spesiyallerinden biri olan kıymalı tagliatelle denemenizi öneririm.

Ve geldik en eğlenceli kısma! Malta adasından diğer takımadalara gitmek için Hornblower adlı tekne şirketiyle hem Comino hem de Gozo Adası’nı görme imkanı bulduk. Malta’nın en küçük adası olan Comino’da bulunan Blue Lagoon’un adeta Filipinler’in turkuazını andıran denizinde yüzmek bambaşka bir tecrübeydi.

Comino adasından sonra teknemizle Malta’nın 3. adası olan Gozo’ya ulaştık. Victoria, Gozo Adası’nın merkezi sayılabilecek ve adanın en hareketli olan bölgelerinden biri. Buradaki hatıra dükkanlarında alışveriş yapıp, küçük ve özgün kafeleride kahvenizi yudumlayabilirsiniz.

Daha sonra merkezden kolaylıkla ulaşabileceğiniz Citadella, yani hisarı gezdik. Hisara tırmanmak biraz yorucu ama keyifli oluyor ve en tepesine çıktığınızda gördüğünüz manzara çektiğiniz meşakkate sonuna kadar değiyor. Game of Thrones dizisinin çekildiği Azure Window (şiddetli fırtına sebebiyle çöküntüler oluştu) gibi seçkin bir yeri de görmeden dönmemek gerekiyor.

Malta’da Bunları Yapmadan Dönmeyin:

_Valetta’daki Cafe Bridge’nin merdivenlerinde fotoğraf çekin.

_Cisk birasını için.

_Badass Burger’a gidip The Forester adlı burgerden deneyin.

_Balluta Körfezi’nin enfes manzarasını seyredin.

_Lot Sixty One’dan sabah kahvenizi alın.

_Kaktüs reçelini deneyin.

_Is-Suq tal-Belt denilen birçok lezzeti tadabileceğiniz bölgeyi ziyaret edin.