Seçici olduğumuz bu günlerde, her şeyin tüm detaylarıyla düşünüldüğü, rahatça arkanıza yaslanıp, kusursuz bir gece geçireceğiniz bir akşam yemeğine ne dersiniz? O halde rotanızı Mori Restaurant olarak belirlemenizi tavsiye ediyorum.

Mori Restaurant bir Fethiye klasiği olan Yacht Classic Hotel’in içinde yer alan, girdiğiniz andan itibaren sizi alıp bam başka diyarlara götüren eşsiz bir yolculuk. Evlerinde misafir ağırlamayı çok seven bir ailenin, gelenleri rahat ettirmek için birkaç oda hazırlamasıyla başlayan bir yolculuktan bahsediyorum aslında. Eğer buranın tadını çıkarırken ortada tüm samimiyetiyle ve enerjisiyle dolaşan iki kardeş görürseniz, gülümseyin onlara. Bahsettiğim misafirperver ailenin çocukları onlar. Bu klasiği layıkıyla devam ettirip aynı heyecan ve coşkuyla misafirlerini ağırlamaya devam ediyorlar.

Mori Restaurant, hem et hem balık ürünleri tercih edebileceğiniz bir Akdeniz Mutfağı sunuyor. Bir Mori müdavimi olarak benim “Mori’de bir akşam yemeği” yolculuğum gitmeden önce balıkları ve eşsiz manzarayı rahatça izleyebileceğim deniz kenarı bir masa rezervasyonu ile başlıyor. Yemek öncesi kokteyl tercih edenlerdenseniz, garsondan önce kokteyl menüsünü rica edip, kendinize iştah açıcı bir kokteyl seçip gecenize tatlı bir başlangıç yapabilirsiniz.

Fethiye için meyve ve sebze cenneti diyebiliriz. Mori’de ne tercih ederseniz edin, özenle seçilmiş en taze ve doğal ürünlerle hazırlanmış tabaklar sunulacağından emin olabilirsiniz. Ürünlerin tazeliği ve doğallıyla ön plana çıktığı Mori tabaklarında sadelik var çünkü bu tabaklar sadece birkaç kaliteli ürünün kombinasyonlarıyla oluşturuluyor.

Klasik başlangıç seçimim olan Fesleğen Eşliğinde Burrata ve Mangolu Somon Ceviche ile lezzet yolculuğu başlıyorum ben. Doğal, kokulu bir domates, taze bir Burrata ve dalından yeni koparılmış bir fesleğenin birleşimindeki güzelliğin yerini hiçbir şey tutmaz.

O gün tercihim balıktan yanaysa ve yanımdakilerle paylaşarak tadım yapmak istiyorsam; Keçi Peylirli Salata ve Izgara Deniz Ürünleri tercih ederim. Ortaya paylaşmalık gelen şeyleri hep sevmişimdir. Sohbete duyguları, düşünceleri ve hisleri katmak gibi gelir bana. Ortaya ızgara deniz ürünleri geldiğinde sohbet başlar: “Ne balığı bu? Ahtapot da mı varmış! Sosunu da dökelim. Ne var bu sosun içinde böyle? Mutalaka denemelisin! Izgara sebzelerden aldın mı sen? Hangisi tercihin?” gibi konuşmalara eşlik eden mimik ve yüz ifadeleriyle şenlenen bu sohbetin tadına doyum olmaz. Bu lezzet yolculuğunun son durağı San Sebastian Cheesecake olmalı. Buradaki deneyimim için yediğim en iyi San Sebastian diyebilirim. 

Servis, lezzet ve manzaranın buluştuğu eşsiz bir akşam yemeği… Bu eşsiz akşam yemeğinin ardından isterseniz konaklamak için de Yacht Classic Hotel’i düşünebilirsiniz böylece bu huzurlu yolculuğu devam ettirmiş olursunuz. Yeni adreslerde buluşmak üzere.

Kapak Fotoğrafı: Instagram/@frutta_di_mare

İlginizi çekebilir: Naz Kavas’tan Gordo Restoran