Onu bilenler bilir… Urla Sanat Sokağı’nın ucunda, Zafer Caddesi’ndeki küçük parkın hemen dibinde, mor begonvillerin altında karşınıza onun, Anaksagoras’ın heykeli çıkar. Böylelikle Urla ziyaretinize zevk katacak bir şey de duraksayıp, günümüzden yüzyıllar önce tam da bu civarda doğmuş, yaşamış ve düşünmüş birisiyle aynı yolu paylaşmış olmanın hissi olur. Bir İyonya kenti olan Klazomenai doğumlu Anaksagoras’ın hayatının da heykelinin de bir hikayesi var, gelin bugün begonvillerin altında sizi selamlayan bu düşünüre daha yakından bakalım!

anaksagoras-heykeli-3
Anaksagoras Heykeli | Fotoğraf: Yulia Kupeli

“Ay eskiden tanrıçaydı.

Sonra Anaksagoras’ın şemsiyesi oldu.

İlk o buldu güneşin ayda yansıdığını.

Bilimsel bir masaldır yansıma.

Ve halk “eski-yeni ışık” derdi.

Yansımayı görürdü demek tanrıçada.”

Melih Cevdet Anday, “Ay Üzerine Açıklamalar” şiiri.

urla-sanat-sokagi
Urla Sanat Sokağı | Fotoğraf: Yağmur Yaşar

Anaksagoras’ın Hayatı ve Felsefesi

Sokrates öncesi düşünürlerden olan Anaksagoras’ın hayatına dair detaylar, bugün Plutarkhos ve Laertios’un eserlerinden elde edilmiş, hayatı ve düşüncelerinin harmanlanmış olduğu bir bütün olarak çıkar karşımıza. Aristokrat bir ailede doğan Anaksagoras için, gökbilimin ve evrenin bilgisinin peşinde bütün bu varlığını tükettiği yazılmıştır. Anaksagoras, Milet okulu düşünürleri olan Thales ve diğerlerinin kozmosu tanrılar aracılığıyla değil, bilimsel olarak ele alan düşünce biçimini devam ettirmiş, bir göktaşını inceledikten sonra ay ve güneşin birer tanrıça olmadıklarını, yalnızca birer taş veya sıcak bir metal kütlesi olduklarını dile getirmiştir. Bir başka rivayet ise milattan önce 463’te gerçekleşen ve Yunanistan’dan görülebilen bir tutulmadan sonra ayın ışığını güneşten aldığını iddia ettiğidir. Gelgelelim, bugün gerçeğin ta kendisi olsa da bu söyledikleri, Anaksagoras o dönem başına böylesine aleni bir “dünyevilikle” çok bela almıştır…

anaksagoras-heykeli
Anaksagoras Heykeli | Fotoğraf: Yağmur Yaşar

Atina’da geçirdiği yıllardan sonra dönemin politik ve askeri anlamda çok güçlü isimlerinden biri olan Perikles ile yakınlığı, kuvvetli bir başka ihtimal olarak da Melih Cevdet’in de dizelerinde yer verdiği gökbilim hakkındaki fikirleriyle Atina halkınca tanrıya inanmamakla, başka bir rivayete göre de Peloponez Savaşı’na sebep olduğu gerekçesiyle vatan hainliği ile yargılanmıştır Anaksagoras. Dostu Perikles’in onun bağışlanması ve Lampsakos’a sürülmesi için hakkında savunma yaptığı da meşhur söylentiler arasındadır. Böylelikle otuz bir yıl sonra hayatı yine burada, Lampsakos’ta sona ermiştir. Bu arada Lampsakos da hiç uzak bir diyar değil, bugün bildiğimiz Lapseki’dir! Ve diyebiliriz ki Anaksagoras da bir nevi sürgünü kabul etmiş bir Sokrates’tir, Dante’nin cehennemin ilk çemberine yerleştirdiği ve erdemli Hristiyanlardan saydığı bir düşünür, bugün aydaki bir kratere adı verilmiş meşhur bir kişiliktir.

Heykelin Hikayesi

Anaksagoras Heykeli | Fotoğraf: Diken

Atina’dan Lapseki’ye sürülen Anaksagoras’ı biraz araştırdıktan sonra, Urla’daki heykelinin de trajikomik bir benzerlikte bir kaderi olduğu çıkar karşımıza. Öğreniyoruz ki 2017 yılında heykeltraş Tülay Çelikel Özler’in yaptığı heykel, ilk olarak Cumhuriyet Meydanı’nda mermer bir bankta oturmuş vaziyette sergilenmeye başlanmış. Ancak çok kısa bir süre sonra heykelin elinde meşhur düşünürün gökbilime katkıları için esere dahil edilmiş olan küre şeklindeki dünya tasviri çalınmış. Sebebi ise epey tartışmalı… Kimi Anaksagoras’ı tasvir eden bu heykelin kafasının Yunus Emre’ye benzediğini iddia etmiş; heykel girişiminde bulunan taraflar ise Anaksagoras’ın Urlalı olduğu gerekçesiyle, buranın yerlisine benzetilmesi amacıyla böyle bir yönde tercihte bulunduklarını belirtmiş. Bu kısmı sizin kanaatinize bırakıyorum…

Nihayetinde bugün Zafer Caddesi’ndeki küçük parkın hemen dibinde, mor begonvillerin altında karşınıza çıkan Anaksagoras’ın heykelinin de ilk yeri aslında orası değildir, diyebiliriz ki Anaksagoras’ın heykeli de trajikomik bir şekilde onunla benzer bir kaderi paylaşmıştır. Fakat bu defa yine de doğduğu yerde, Urla’da. Urla ziyaretinizde Anaksagoras’ın heykelini görmeyi unutmayın!

Kapak Fotoğrafı: Yulia Kupeli

İlginizi çekebilir: Esra Saruhan’dan Arkas Sanat Urla