“Bir hikaye vardı orada, tam karşımda, gündelik hayatın hengamesi içinde bana değmiş, koluma yapışmış, ”gel’ ‘diyordu. Hepsi bu.” – Melisa Kesmez

Melisa Kesmez'den: "Atları Bağlayın Geceyi Burada Geçireceğiz"
Melisa Kesmez’den: “Atları Bağlayın Geceyi Burada Geçireceğiz”

Kimi kitap bir yere aittir, bir kişiye… Veya alındığı zamana. Okurken hissettiğin duyguya bağlıdır kimi zaman. Ancak bu kitap tamamiyle hayata ait.

Sanki günlük yaşantımızdan alınıp dolabın en ön rafına konulmuşcasına bekliyordu okunmayı. İki gecede bitirdim kitabı. Okurken bitmesini hiç istemediğimiz kitaplar vardır ya hani, o hikayeler, cümleler uzasın gitsin dersiniz. Benim için de öyle oldu.

Atları Bağlayın Geceyi Burada Geçireceğiz, Melisa Kesmez’in uzunlu kısalı öykülerini içeren bir kitap. Okudukça hayatın içinde fark etmediğimiz, kimi zaman da göz ardı ettiğimiz detayları sunuyor. Yazar çocukluğumuzun o en saf duygularını anlatırken, geçmişe özlem duymamak elde değil! Çoğu zaman minimalist bir yaklaşımla cümlelerin arasında gezinen karakterlere sarılmak istiyorsunuz.

“Korkarım biz de herkes gibi birbirimizin hayatından bir tuhaflık olarak geçip gideceğiz.”

Eğer bu kitap bir şehir kitabı olsaydı kesinlikle Ankara olurdu; bana kitabın ilk sayfalarından itibaren Barış Bıçakçı’yı anımsattı öyküler. Hatta bir öyküsünde Barış Bıçakçı’nın kitabındaki karakteri alıp, kendi öyküsüyle harmanlaması beni oldukça şaşırttı, kesinlikle harikaydı!

“Arkamda toplu konutların silueti, yüzüm akşamdan kalma. Elimde bir kitap, bıraksam düşecekmişim gibi sıkı sıkı tutmuşum. Dünyada kahramanı tarafından imzalanmış ilk roman: “Çünkü kader hep en olmadık yere gizlenir…Cemil.””

Başucu kitaplarımın giderek çoğaldığını söylemeliyim. Gece uykum kaçtığında, balkona çıkıp yaz rüzgarı esintisinde sayfaları çevirirken kitabın nasıl bittiğinin farkına bile varamadım. Büyük bir sabırsızlıkla Melisa Kesmez’in diğer kitaplarını merakla beklemekteyim.

İyi okumalar!