escobar

Daha rahat ve güzel bir yaşam için abisi ile Kanada’dan Kolombiya kumsallarına yerleşen ve burada sörf eğitmenliği yapmaya başlayan Nicko, hayallerindeki kadınla, Maria’yla tanışır. Fakat Maria, yakın tarihin en tehlikeli ve en zengin adamlarından olan uyuşturucu kaçakçısı Pablo Escobar’ın yeğenidir. Nicko’nun kendini bir anda içinde bulduğu oldukça tehlikeli ve sürükleyici olaylar Escobar: Paradise Lost‘ta akılalmaz bir yarı-kurgusal hikaye anlatıyor. Film, geçtiğimiz aralıkta Randevu İstanbul Film Festivali’ndeki gösteriminin ardından bu hafta vizyona giren filmler arasında…

benicio del toro – escobar

1967 doğumlu Puerto Ricolu oyuncu Benicio del Toro, 90’lı yıllar boyunca çoğunlukla Orta ve Güney Amerikalı karakterleri canlandırarak özellikle aksiyon ve polisiye türündeki filmlerde rol aldı. 2000 yılında Steven Soderbergh’ün uyuşturucu trafiğini konu alan filmi Traffic ile En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu dalında Oscar ödülünün sahibi olan Benicio del Toro, Escobar: Paradise Lost‘ta da Pablo Escobar’u canlandırıyor. İşte 90’lardan günümüze, oyuncunun öne çıkan performansları:

Bu hafa Escobar: Paradise Lost (Kayıp Cennet) dışında vizyonda izleyebileceğiniz filmler şunlar: Onur Haftası olması sebebiyle vizyona en çok yakışan film olan Pride (Onur), 34. İstanbul Film Festivali’nde izleme fırsatı bulduğumuz, yasaklı yönetmen Jafar Panahi’nin imzasını taşıyan Taxi (Taksi Tahran), Charlize Theron, Nicholas Hoult ve Chloe Grace Moretz’i buluşturan gerilim Dark Places (Karanlık Yerler), efsane serinin yeni bölümü Terminator: Genisys (Terminatör: Genisys), Kevin Costner’lı spor draması McFarland (McFarland, USA), Kolombiya yapımı korku filmi La casa del fin de los tiempos (Araftaki Ev), animasyonlar Black to the Moon (Kıvırcık: Ay Macerası) ile Ribbit (Kurbağa Prens) ve yerli korku filmi Alkarısı: Cinnet.

***

En İyi Benicio del Toro Filmleri

The Usual Suspects | 1995, Bryan Singer

90’lı yılların en sevilen filmlerinden The Usual Suspects’te Kevin Spacey, Gabriel Byrne ve Chazz Palminteri gibi yıldız oyuncuların yanı sıra Benicio del Toro da Fenster rolü ile kadroda yer almıştı. Olağan şüpheliler olarak tesadüfi bir şekilde bir karakolda tanışan beş kişinin oldukça sürükleyici ve karmaşık olaylara karışıp bir teknedeki silahlı çatışmaya sürüklendiği olayların anlatıldığı film, sürprizli sonu ve efsane karakterleriyle hepimizin zihninde yer edenlerden…

Traffic | 2000, Steven Soderbergh

Uyuşturucu trafiğinin anatomisini anlatan Traffik adlı minidiziden uyarlanan bu Soderbergh imzalı epik film, Amerika’nın dört bir yanına sıçrayan uyuşturucu trafiğini birçok karakterin hikayesi üzerinden anlatıyordu: Başkan tarafından uyuşturucu sorununu çözmek üzere görevlendirilen bir yargıç ve bağımlı kızı, uyuşturucudan para kazanan kocasının işini kaybetmesini istemeyen bir eş, Meksika’da uyuşturucu çetelerinin kol gezdiği bir bölgede yozlaşmış bir polis… Filmin yıldızlaşan ismi, yardımcı rolüyle sezonun Oscar dahil birçok ödülünü kazanan Benicio del Toro olmuş, ona Michael Douglas, Don Cheadle, Catherine Zeta-Jones, Albert Finney, Dennis Quaid gibi isimler eşlik etmişti.

Snatch. | 2000, Guy Ritchie

90’ların sonunda “Lock, Stock and Two Smoking Barrels” ile geniş bir hayran kitlesi elde eden Guy Ritchie’nin ikinci uzun metrajlı filmi olan “Snatch.” bizi soluk soluğa bırakmıştı. Boks dünyası, bahisçiler, gangsterler, hırsızlar… Herkesin peşinde olduğu pahabiçilmez bir elmas, birbirinden ilginç karakterler ve Ritchie’nin yönetmenlik becerileri ortaya son zamanların en sevilen filmlerinden birini çıkarıyor. Benicio del Toro da Brad Pitt, Jason Statham gibi isimlerin bulunduğu oyuncu kadrosunda yer almış, özgün karakterlerle dolu bu filmde “Franky Four Fingers”ı canlandırmıştı.

21 Grams | 2003, Alejandro González Iñárritu

Mesikalı yönetmen Alejandro González Iñárritu’nun 2000 yılında Amores Perros ile başlayan ve 2006’da Babel ile sonlanacak olan üçlemesinin ikinci filmi olan 21 Gram, adını insan ruhunun ağırlığı olduğu öne sürülen miktardan alıyor, hasta bir matematikçi, çocuğunun yasını tutan bir anne ve yeni bir yaşama başlamış bir eski mahkumun yollarını kesiştiren bir trafik kazasına odaklanıyordu. Birlikte kesişen hikayeleri çok seven yönetmen Alejandro González Iñárritu ve senarist Guillermo Arriaga’nın bu kez yolları kesişen kahramanlarını Sean Penn, Naomi Watts ve Benicio del Toro canlandırıyordu.

Sin City | 2005, Frank Miller & Robert Rodriguez

Frank Miller’ın çok sevilen çizgi roman serisinden uyarlanan Sin City, karanlık ve şiddet dolu dünyası ve farklı karakterleriyle merakla beklenen bir film olarak birçoklarının beğenisini kazanmıştı. Mickey Rourke, Bruce Willis, Clive Owen, Jessica Alba, Rosario Dawson gibi oyuncuların rol aldığı bu karanlık ve destansı filmde Benicio del Toro da ağır bir makyaj altındaki Jackie Boy olarak karşımıza çıkmıştı.

Things We Lost in Fire | 2007, Susanne Bier

Danimarka’nın en başarılı yönetmenlerinden, güçlü melodramlarıyla ünlü Susanne Bier’in İngilizce olarak çektiği bu filminde Benicio del Toro başroller Halle Berry ile paylaşıyordu. Bir yangında kocasını kaybettikten sonra, onun en yakın arkadaşını kendisiyle ve iki çocuğuyla yaşamak üzere evine davet eden Audrey’nin hikayesini anlatan filmde yas kavramı derinlemesine işleniyordu.

Che: Part One & Che: Part Two | 2008, Steven Soderbergh

2008’de Steven Soderbergh’ün iki bölüm halinde çektiği bu kapsamlı Ernesto “Che” Guevera biyografisi Küba tarihine, bu tarihi figürün yaşamına ve 20. yüzyılın geniş bir bölümüne ışık tutuyordu. Fakat film ne yazık ki uzun süresi ve ağır temposu nedeniyle beklenen ilgiyi görememişti.

The Wolfman | 2010, Joe Johnston

Hepimizin bildiği fantastik yaratıklardan olan kurt adamlar üzerine yapılmış en yeni filmlerden olan bu yapımda atalarının topraklarına döndüğünde bir kurt adam tarafından ısırılarak ‘dönüştürülen’ Amerikalı Lawrence Talbot’nun hikayesini izlemiştik. Benicio del Toro’nun başrolde olduğu ve bir kez daha ağır makyaja maruz kaldığı filmde ona Anthony Hopkins ve Emily Blunt eşlik ediyordu.

Guardians of the Galaxy | 2014, James Gunn

Benicio del Toro, 2010’larda Marvel Cinematic Universe’e de dahil olmuş, ilk kez “Thor: The Dark World” (2013) filminde kısa cameo’suyla The Collector olarak gözükmüştü. 2014’teki “Guardians of the Galaxy”deki önemli bir sahnede daha uzun izleme fırsatı bulduğumuz oyuncu, evrenin farklı bir köşesindeki, yıldızlararası hayvan ve bitki türlerini toplamakla kafayı bozmuş koleksiyoncu rolünde Marvel hayranlarının da kalbini kazanmıştı.

Inherent Vice | 2014, Paul Thomas Anderson

Günümüz sinemasının en geniş hayran kitlesine sahip yönetmenlerinden Paul Thomas Anderson’ın son filmi, 1970’lerin Los Angelesı’nda geçen bir dedektiflik hikayesi anlatıyordu. Film, dönemin özelliklerini yansıtan set, kostüm, makyaj ve saç tasarımı bir yana Joaquin Phoenix, Josh Brolin, Owen Wilson, Reese Witherspoon gibi isimlerin yer aldığı geniş oyuncu kadrosuyla da dikkat çekiyordu. Inherent Vice’ta Benicio del Toro’yu Phoenix’in canlandırdığı dedektifimizin uyuşturucu bağımlısı ve patavatsız avukatı Sauncho Smilax rolünde izlemiştik.