İsveç’ın her mevsimi başka güzel oluyor ancak sonbaharı bende en çok etki bırakanlardan oldu.. Eğer İsveç’in güneyine yolunuz düşerse özellikle de Lund için rehber olabilecek bu yazıyla sizi baş başa bırakıyorum.

İsveç Yol Manzarası
İsveç Yol Manzarası | Fotoğraf: Unsplash | Team Voyas

Seyahatimize Gothenburg şehrinden araba ile üç saat sürecek olan Lund şehrine geçerek başladık. Yola çıkar çıkmaz ormanlarla kaplı yol bize eşlik ettiğinden yolculuk ayrı keyifli hale geldi. Öğrenci şehri olan ve İskandinavya’nın en eski üniversitesine ev sahipliği yapan Lund’a varır varmaz otelimize yerleşip kendimizi sevimli sokaklara bıraktık. Tarihi ve modern mimarisinin yanında, sevimli kahve dükkanları ve pubları ile her köşesi fotoğraflık olan bu şehir uzun yıllar Danimarka topraklarına aitmiş ve dolayısıyla Danimarka mimarisi hemen hemen her yapıda göze çarpıyor.

Şehirde bulunan mimarileri hem gündüz hem de gece görerek başarılı şekilde kurulmuş ışıklandırmaları da kaçırmamış oluyorsunuz. İlk durağımız şehrin tam merkezinde bulunan Lundagard oluyor. Burası bir hayli geniş bir park ve içerisinde birçok yapı bulunduruyor. Sonbaharda dökülen yapraklar ile parkın çekiciliği diğer mevsimlere göre daha da artıyor. 

Lundagard
Lundagard | Fotoğraf Kaynağı: Şeyda Erciyas Dağlı

Lundagard’da bulunan ilk ve en eski mimari Lund Kilisesi, 11. yüzyılda inşa edilmiş İsveç’te halen kullanılmakta olan en eski taş binalardan biri. Aynı zamanda konser alanı olarak da kullanılıyor. İçerisinde bulunan astronomik saat ve heykeller defalarca restore edilmiş olmasına rağmen korunabilmiş ve görülmeye değer.

Lund Kilisesi
Lund Kilisesi | Fotoğraf Kaynağı: Wikipedia

Diğer önemli yapı ise Kunghuset yani Kralın Evi, Danimarkalılar tarafından 16.yüzyılda inşa edilen kralın Lund şehrine geldikçe kaldığı bir yapı. Efsaneye göre kral bu yapıda bulunan kuleye at sırtında çıkarmış. 

Lund, Kunghuset
Lund, Kunghuset | Fotoğraf Kaynağı: Wikipedia

Aynı park içerisinde bulunan diğer görülmesi gereken bir diğer mimari yapı ise yapımı 1800’lü yıllarda tamamlanmış olan üniversite binası ve çeşmenin bulunduğu meydan. Üniversite binasından çok çeşmenin hikayesi benim dikkatimi çekti burada. Çeşmenin dekorasyonunda, fakülte sayısını temsil eden demirden su püskürten dört kurbağa varmış. Kurbağalardan biri 1965’te ortadan kaybolmuş ancak sonra Stockholm’de bir trende bulunmuş ve sonra kurbağayı ait olduğu çeşmeye geri getirmişler. 

Lund Üniversitesi
Lund Üniversitesi | Fotoğraf Kaynağı: Şeyda Erciyas Dağlı

Parkta bulunan tüm yapıları gördükten sonra parka 10 dakika yürüme mesafesinde bulunan üniversitenin kütüphanesine ulaşılıyor. Belçika, Danimarka mimarisini yansıtan bu yapı İsveç’in en eski ve en büyük kütüphanelerinden biri. Gelecek nesillere tarihi doğru aktarmak adına birçok önemli eserin bir kopyasının burada korunduğu söyleniyor. 

Gezmekten yorulup küçük bir yemek molası verme ihtiyacı duyacağınız anlar içinse size önerebileceğim güzel bir hamburgerci var. Önünde kuyruklar oluyor ve çok lezzetli hamburgerler ile sizi buluşturma görevi üstleniyorlar. Mekanın hoşluğu ve geniş seçenekleri ile herkesin zevkine göre bir şeyler bulabileceği bir hamburgerci Tugg.  

Tugg Burgers
Tugg Burgers | Fotoğraf Kaynağı: Google Images

İsveç havası sonbaharda soğuk olduğundan uzun süre dışarıda kalıp bir yerleri gezme ve görme şansını size vermiyor. Ara ara sıcak bir mekana kendinizi atmak istiyorsunuz. Bu sebeple size hem kahve dükkanı olan hem de belli bir saate kadar kahvaltı servis eden bir mekan önerim olacak. Krepleri, kahveleri ve İsveç ekmekleri ile kahvaltıdan mutlu kalkmanızı sağlayacağına söz verebilirim. Diğer bir detay ise mekanın kendisi ve her köşesinin güzelliği..

Hepinizin yolunun bir gün bu sevimli şehre düşmesini diliyor, yazımı burada sonlandırıyorum. Tekrar görüşmek üzere güzel şehir!

Kapak Fotoğrafı: Şeyda Erciyas Dağlı

İlginizi çekebilir: Şeyda Erciyas Dağlı’dan İsveç Hakkında Az Bilinenler