Yaşanabilir şehir listeleri ile ilgili yazdığım son yazımda bu listeleri eleştirmiş ve özellikle hangi göstergeleri seçtiğinize göre bu listelerin değişebileceğini söylemiştim. Öte yandan bu listelerin kendi içlerinde bir tutarlılığı ve nesnelliği olduğunu kabul etmemiz gerekir; çünkü bu listeler tamamı ölçülebilir somut göstergelerden oluşan gösterge setlerinin analizi sonucunda oluşturuluyor. Örneğin bir şehirdeki suç oranını, nüfusa düşen okul, doktor sayısını, ulaşım ağını ve kalitesini ölçebilirsiniz; bunları rakamsal, istatistiki bir dille ifade edebilirsiniz. Kimse Viyana’nın aldığı 99 puanı bu bağlamda sorgulayamaz; sadece Viyana bu puanı aldığı için yaşamak için tercih edilebilir mi, sorgulanabilir konu bu olur. “Dünyanın en güzel şehirleri” ise tamamen bambaşka öznel bir alan.

Dünyanın En Güzel Şehirleri | Fotoğraf: unsplash.com/@mdisc

Fuzuli en bilinen dizelerinden birinde şöyle der: “Aldanma ki şair sözü elbette yalandır…” Daha bir kaç hafta önce yaşanabilir şehir listeleri üzerine yazdığım yazıda bu alana dair son sözümü söylediğimi ve artık bu konuda bir şey yazmayacağımı belirtmişim ve şimdi bir başka şehir listesi yazısıyla okurun karşısındayım. Yazını yazarken aklıma bu dize geldi ama bana şüphe ile bakmadan önce Şener Şen’in İlyas Salman ile oynadığı Banker Bilo filminde canlandırdığı Maho karakterinin çok sık kullandığı bir repliği hatırlatayım size: “Yaptım ama bir sor, neden yaptım?”

Dünyanın en önemli seyahat ve turizm dergisi olan Travel+ Leisure birkaç gün önce dünyanın en güzel 25 şehri listesini yayınladı ve tabii ki her listede olduğu gibi bu liste için de kızılca bir kıyamet kopmasa bile özellikle sosyal medyada sağlam tartışmalar yapıldı. Ben de tabi dayanamadım ve her şehir listesi mevzuuna elimde tuzluk ile koşmaktan kurtulamadığım için konuya girmek ihtiyacı hissettim.

Öncelikle bu şehirler hangileri, hızlıca bir bakalım (sıralamadan bağımsız): Barselona (İspanya), Queenstown (Yeni Zelanda), İstanbul (Türkiye), Paris (Fransa), San Francisco (ABD, Kaliforniya), Palermo (İtalya), Cape Town (Güney Afrika Cumhuriyeti), Seul (Güney Kore), Cartagena (Kolombiya), Kyoto (Japonya), Rio de Janeiro (Brezilya), Tiflis (Gürcistan), Roma (İtalya), Hoi An (Vietnam), Londra (İngiltere), Bueonos Aires (Arjantin), Dubrovnik (Hırvatistan), Sidney (Avustralya), Sedona (ABD; Arizona), Chefcahaouen (Fas), Taipeli (Tayvan), Edinburg (İskoçya), San Miguel de Allende (Meksika), Singapur (Singapur), New York (ABD, New York).

Bu şehirlerin her birinin farklı güzellikleri olduğu, kendine has özellikleri ve karakterleri olduğu yadsınamaz bir gerçek. Listede yer alan ama daha önce ziyaret etmediğim şehirlere ait fotoğraflara da baktığımda her birinin farklı güzelliklere sahip olduğunu görebiliyorum. Öte yandan dünyanın en güzel şehirleri listesi yapıyorsunuz ve mesela Viyana, Prag, Budapeşte listede yer almıyor. Örneğin New York var, Brugge yok. Tiflis güzel bir şehir; hele de Türkler için günümüz ekonomik şartlarında gezilmesi görülmesi gereken ilk yerlerden biri ama böyle bir listeye girebilecek bir şehir midir? San Francisco mesela, sanırım uzaktan Golden Gate fotoğraflarına bakıp ne güzel şehir dediler. Yoksa hangi açılardan San Francisco bir Floransa’dan veya Lizbon’dan daha güzel. Palermo evet ilgi çekici ve güzel de İtalya’da Lecce, Ferrera, Siena ve daha birkaç şehir daha… Palermo’dan daha güzel bir sürü şehirler sayarım ve bu tartışmaya da bayağı iddialı girerim. Ajman, BAE’deki en küçük emirlik ama belki de en güzellerinden biri. Mesela Hoi An’ı Ajman’dan güzel yapan nedir?

Bu arada dikkatinizi çekti mi? Dünyada en güzel şehirler denince, gitsin veya gitmesin, pek çok kişinin aklına ilk gelecek şehirlerden biri hangisidir? Evet, Venedik ve listede yok. Öte yandan şehirler ile ilgili farklı alanlarda deneyimlerin paylaşıldığı bir site olan Ucityguide da bir 10 şehirlik liste yapmış ve Venedik’i en başa koymuş. Site’nin liste şu şekilde:

  1. Venedik
  2. Paris
  3. Prag
  4. Lizbon
  5. Rio de Janerio
  6. Amsterdam
  7. Floransa
  8. Rome
  9. Budapeşte
  10. Bruges

Benim tercihlerime çok uygun bir liste; neredeyse tamamına imzamı atarım. Rio dışında listede yer alan şehirlerin hepsini birkaç kez ziyaret ettim. Ben deneyimlerim doğrultusunda Rio’yu çıkarır Viyana’yı eklerim ve listeyi büyük ölçüde de tamamlarım. Öte yandan bir başkası da çok Avrupa merkezli ve klişe bir liste diye eleştiriler yöneltebilir ve itiraf edelim pek çok açıdan haklı olur. Bu kapsamda site özellikle Avrupa merkezli gözükmemek için bölgesel olarak da listeler yapmış. Örneğin İstanbul Ortadoğu Listesi’nde Kahire’den sonra ikinci sırada yer alıyor. Bizim sevgili Dubai de dördüncü sırada. Şimdi biri çıkıp da İstanbul Ortadoğu değil bir Avrupa şehridir derse haksız olur mu? Keza İstanbul’u Avrupa’da gösteren farklı sıralama listeleri de mevcut.

Yaşanabilir şehir listeleri ile ilgili yazdığım son yazımda bu listeleri eleştirmiş ve özellikle hangi göstergeleri seçtiğinize göre bu listelerin değişebileceğini söylemiştim. Öte yandan bu listelerin kendi içlerinde bir tutarlılığı ve nesnelliği olduğunu kabul etmemiz gerekir; çünkü bu listeler tamamı ölçülebilir somut göstergelerden oluşan gösterge setlerinin analizi sonucunda oluşturuluyor. Örneğin; bir şehirdeki suç oranını, nüfusa düşen okul, doktor sayısını, ulaşım ağını ve kalitesini ölçebilirsiniz; bunları rakamsal, istatistiki bir dille ifade edebilirsiniz. Kimse Viyana’nın aldığı 99 puanı bu bağlamda sorgulayamaz; sadece Viyana bu puanı aldığı için yaşamak için tercih edilebilir mi, sorgulanabilir konu bu olur. En güzel şehir ise tamamen bambaşka öznel bir alan.

Nitekim Travel+ Leisure listesinin yer aldığı makaleyi kaleme alan Anne Olivia Bauso giriş paragrafında bu konunun altını çiziyor. Bir şehri güzel yapan nedir? Arkeolojik kalıntılar ve tarihi geçmişi? Müzeleri? Restoranları? Doğal güzellikleri? Örneğin özgür ortamı bir şehri güzel yapar mı? Bauso tüm bu olguları vurguluyor ama bu sonunda iddialı bir liste ile karşımıza çıkmasına engel olmuyor. Peki bu Travel+ Leisure tarafından hazırlanan tek liste mi? Elbette hayır. Dergi Temmuz 2022’de, yani yaklaşık 6 ay önce okuyucularının oylamasıyla bir ‘En iyi Şehirler’ Listesi de yayınlamış. “En iyi”; bir başka öznel olgu. Basit bir şekilde ‘kime göre neye göre iyi’ sorusunu akla getiriyor. Bu liste özelinde ‘kime görenin’ cevabı var: derginin okuyucularına göre. Dolayısıyla da bu listenin dergi okuyucularının seyahat deneyimlerine dayandığını anlıyoruz. Yine hızlıca listenin üzerinden geçelim. Bu kez sıralama her şehrin 100 üzerinden  aldığı puana göre yapılmış:

  1. Oaxaca (Meksika)
  2. San Miguel de Allende (Meksika)
  3. Ubud (Endonezya)
  4. Floransa (İtalya)
  5. İstanbul (Türkiye)
  6. Mexico City (Meksika)
  7. Chiang Mai (Tayland)
  8. Jaipur (Hindistan)
  9. Osaka (Japonya)
  10. Udaipur (Hindistan)
  11. Sevilla (İspanya)
  12. Merida (Meksika)
  13. Tokyo
  14. Kyoto (Japonya)
  15. Siem Reap (Kamboçya)
  16. Seul (Güney Kore)
  17. Bodrum (Türkiye)
  18. Roma (İtalya)
  19. Muscat (Umman)
  20. Hoi An (Vietnam)
  21. Cuzco (Peru)
  22. Cape Town (Güney Afrika)
  23. Charleston (Güney Karolanya, ABD)
  24. Bangkok (Tayland)
  25. Ljubljana (Slovenya)

Bu liste daha ilgi çekici ve özellikle de seyahat deneyimlerine dayandığından 2022 yılının genel anlamda seyahat/turizm eğilimlerini de göstermesi açısından analize değer. Peki bu listenin kusuru nedir? Dergi “en iyi şehirler” başlığını atıyor bize hangi şehrin hangi alanda ne puan aldığını tam olarak aktarmıyor. Okuyucular bir oylama yapıyor ve sonuçlar dergide yayınlanıyor. Buna ek olarak web sitesinde yayınladığı listenin başlığını ‘en iyi şehirler’ olarak koyuyor. Bunu bir tür yayıncılık numarası olarak düşünsek de yine doğru bir yaklaşım olmadığını kabul etmeliyiz. Bu liste derginin aynı zamanda ‘en iyiler’ ödüllerinin de bir parçası. Bu ödüller şehirler dışında, Cruise gemileri, oteller, havaalanları, adalar gibi farklı alanlarda da veriliyor. Şehirler ile örneğin gemi acentelerini benzer bir ödül/seçim sistemi içinde değerlendiriyorsunuz; bu da yine çok fazla tartışmaya açık bir alan. Bir önceki yazımda da alıntıladığım Oscar Wilde sözünü tekrar hatırlamak gerekiyor: “Kıyaslamalar nefret uyandırıcıdır.”

Bu yazıyı yazarken bir başka listeye daha denk geldim. 2022 sonunda yayınlanan ve Resonance Danışmanlık tarafından hazırlanan liste ‘2023’de Dünyadaki En İyi 10 Şehir’ başlığını taşıyor. Liste, diğer yaşanabilirlik listeleri gibi mümkün olduğunca somut göstergeleri (gelir, suç oranı) dikkate almaya çalışmış ama aynı zamanda Instagram ve Facebook’daki iletiler ile Tripadvisor ve YEP’de yer alan bilgileri de dikkate alarak kendilerince kantitatif ve kalitatif yöntemleri bir arada kullanan alternatif bir yöntem uygulamış. Şirketin CEO’su Chris Fair listeyi “Ne sadece yaşanacak, çalışılacak veya ziyaret edilecek şehirler listesi. Liste tüm bu faktörlerin bir kesişimi” olarak tanımlıyor. Liste bir şekilde The Economist ve Monocle listelerinin bir karması olarak da görülebilir keza güneşli gün sayısı gibi göstergeler de kullanılmış liste hazırlanırken. Liste sıralaması (kriterlere dayalı puanlama sistemine göre en yüksek puan alandan başlıyor) şöyle:

  1. Londra
  2. Paris
  3. New York
  4. Tokyo
  5. Dubai
  6. Barselona
  7. Roma
  8. Madrid
  9. Singapur
  10. Amsterdam

Liste temel bir iddia taşıyor: Düşünülenin aksine büyük şehirlerin popülerliği azalmıyor; bilakis artıyor. Listeyi şehirlerin algısına yönelik araştırmalar ve diğer önemli listelere  yönelik tartışmalar kapsamında düşündüğümde gerçekçi bulduğumu söyleyebilirim. Bu şehirler dünya ekonomisinin en büyük şehirleri (Milan ve Zürih de yer alsaydı olsaydı tam  bir küresel liste olacaktı) ve her yıl bir sürü insan iş bulmaya, hayat kurmaya bu şehirlere akın ediyor. Nitekim UN Habitat 2022 Raporu önümüzdeki 50 yıl içinde şehirlerin nüfusu ve coğrafi büyüklükleri en çok düşük gelirli, orta-düşük ve yüksek gelirli ülkelerde gerçekleşeceği öngörüyor. Başka bir deyişle Nijerya’da Lagos, İngiltere’de Londra büyümeye devam edecek.

Bu listelere eğlencesine bakalım; her biri iyi birer sohbet konusu oluyor demek çok mümkün değil. Bazı listelerin hazırlanmasında ciddi bir mali ve beşeri kaynak kullanılıyor; uzun süreli ve sofistike yöntemlerle çalışmalar gerçekleştiriliyor. Keza bazı önemli listelerin hazırlanması sırasında elde edilen bilgileri ilgili kurumlara satılıyor. Yatırımcılar yatırım yapacakları şehirleri seçerken bu listeleri dikkate alıyor. Expat tayinleri yapılırken ve maaşlar belirlenirken bu listelerin de bir kriter olduğunu tahmin edebiliriz. Kamuoyuna açık bilgiler bağlamında da pek çok kişi seyahat seçeneklerini değerlendirirken bu listelere bakıyor. 

Yazıyı bitirirken ben de kendi ‘en güzel 10 şehir’ listemi yaptım. Listedeki şehirlerden de anlaşılacağı gibi benim için ‘güzel şehir’ tarihi ve mimari olarak iyi korunmuş; sanat, kültür ve tarihi dokunun halka açık geniş yeşil parklar ile çevrelendiği ‘görkemli’ şehirleri tanımlıyor. Listeyi incelediğimde Orta ve Doğu Avrupa, İtalya ve İber Yarımadası şehirlerden oluşan, yani iklimden bağımsız, özel bir atmosferden ve kültürden ziyade yukarıda saydığım genel özelliklere dayan bir liste olduğunu görüyorum. Bir de 10. sıraya dört tane şehir koydum; keza aralarında bir ayrım yapamadım. Her biri şiirsel bir mimari ile tarihin nasıl mükemmel  bir şekilde korunabileceğinin en iyi örnekleri.

  1. Viyana
  2. Floransa
  3. Prag
  4. Lizbon
  5. Cordoba
  6. Roma
  7. Siena
  8. Budapeşte
  9. Madrid
  10. Edinburgh
  11. Brugge
  12. Krakow
  13. Sevilla

Not: Şehirler hakkındaki araştırmalara meraklılar için aşağıda birkaç link bırakıyorum: Resonance Şehirler Listesi için buraya, 2022’de şehirler hakkında kapsamlı bir rapor için buraya tıklayabilirsiniz.

Kapak Fotoğrafı: Unsplash