Birçoğumuzun evden çalışma düzenine geçtiği bir dönemdeyiz. Bu noktada hepimizin performanslarımızı aynı seviyede, hatta daha bile yüksekte tutmak için çaba göstermesi önemli. Eğer bu süreci doğru değerlendirirsek; yer aldığımız projelerde veya üzerinde çalıştığımız işlerde daha üretken, aktif ve çözüm odaklı olabiliriz. Nasıl mı? Çeşitli araştırmaların sonuçlarını inceledik ve ev ortamında verimli, daha fazla odaklanarak ve yüksek konsantrasyonla çalışmanın yollarıyla ilgili önerilerimizi bu yazıda topladık.

Evde Verimli Çalışmanın Yolları
Evde Verimli Çalışmanın Yolları | Fotoğraf: Unsplash / Djurdjica Boskovic

Geçtiğimiz yıl FlexJobs tarafından 7.000 kişinin katılımıyla yapılan bir araştırmaya göre, çalışanların %65’i evden çalıştığında daha üretken olduklarını söylüyor. İş arkadaşlarının yokluğunda daha az dikkat dağınıklığı yaşamaları ve ofis ortamının yarattığı stres bu verinin karşısında gösterdikleri sebepler arasında. Aslında gerçekten de, hepimiz kendimiz için elverişli koşulları sağlarsak, evden çalışmayı bir fırsata dönüştürebilir, verimimizi artırabiliriz. Gelin, önerilerimize geçelim.

Evde Verimli Çalışmanın Yolları

Kendinizi hazırlayın.

Kendinizi hazırlayın
Kendinizi hazırlayın. | Fotoğraf: Unsplash / Susanna Marsiglia

Sonuçta evdesiniz; uyandığınız gibi, üzerinizde pijamalarınızla masa başına oturup çalışmaya başlayabilirsiniz, bu bir seçenek. Ancak bunun sizi tembelleştireceği de bir gerçek. Bize sorarsanız, evden çalışıyor bile olsanız o gün işe gidecekmiş gibi her zaman uyandığınız saate uyanın, duşunuzu alın, kahvaltınızı edin ve giyinin. Evet evet, giyinin – günün herhangi bir anında kapıdan çıksanız, rahatça işe gidebilecek görünümde olun. Dışarıdan pek faydası yokmuş gibi görünüyor olabilir, ancak düzgün bir şekilde giyinmiş olmak size canlı, uyanık, üretken hissettirecek.

Ortamı hazırlayın.

 Ortamı hazırlayın.
Ortamı hazırlayın. | Fotoğraf: Unsplash / Roberto Nickson

Siz hazırsınız, sıra çalışma ortamınızda. Her şeyden önce, veriminizi arttırmak ya da en azından korumak istiyorsanız, yataktan çalışmayı unutun. Bu uykunuzu getirecek, size uyuşuk hissetirecektir. Kendinize özel bir alan yaratın; defterlerinizi, laptopunuzu, kalemlerinizi, tüm çalışma malzemelerinizi oraya yerleştirin. Eğer henüz böyle bir alanınız yoksa kendinize açılır kapanır minik bir masa ve sandalye de edinebilirsiniz. Ancak sadece iş saatlerinde vaktinizi geçirdiğiniz, iyi ışık alan, belirli bir alanınızın olması çok önemli. Tabii bu alanı düzenli tutmanız da öyle. Ev ortamındasınız diye rehavete kapılmayın, ortalığı dağınık görmek zihninizin de dağılmasına yol açar; düzene önem verin.

Rutini devam ettirin.

 Rutini devam ettirin.
Rutini devam ettirin. | Fotoğraf: Unsplash / Jacqueline Kelly

Rutininizi devam ettirme konusuna başta değinmiştik; her zaman uyandığınız saatte uyanın, duşunuzu alın, kahvaltınızı edin demiştik. Bunu gün içinde de devam ettirin. İşte verdiğiniz kahve molalarını evde çalışırken es geçmeyin, bu odaklanmanızı sürekli kılmanız için çok önemli. Öğle aranızda yine işten bir süreliğine uzaklaşın ve yemeğinize odaklanın. Hatta öğle yemeklerinizi evde yediğiniz bu dönem boyunca bilinçli beslenme pratikleri de yapabilirsiniz, ne dersiniz?

Sınırlarınızı baştan çizin.

 Sınırlarınızı baştan çizin.
Sınırlarınızı baştan çizin. | Fotoğraf: Unsplash / Markus Spiske

Gün içinde evde zaman geçiren diğer kişilere şimdiden net bir şekilde sınırlarınızı dile getirmeniz önemli. Evde bulunduğunuz için sizinle istedikleri zaman, istedikleri şekilde vakit geçirebileceklerini düşünmüyor olmalılar; bunu baştan açıklığa kavuşturun. Onlara, çalışma saatleri içerisinde sizi evde değil, ofisteymişsiniz gibi varsaymalarını söylemek bir seçenek olabilir. Tabii bu, öğle yemeği zamanınızda bir araya gelip güzel sohbetler etmenizin önünde bir engel değil!

Hedef belirleyin.

 Hedeflerinizi belirleyin.
Hedeflerinizi belirleyin. | Fotoğraf: Unsplash / Stil Ck

Günlük hedefler belirlemek ve onlara sadık kalarak gün sonunda hepsini tamamlamış olmak için çalışmak, yalnızca evde değil ofis ortamında da veriminizi artıracak bir öneri olsa da; özellikle evden çalışma ortamında gerçekten çok etkili olabilecek bir yöntem. Sabah masanızın başına geçtiğinizde, o günkü sorumluluklarınızın bir listesini çıkarın ve mümkünse bunu yöneticinizle birlikte yapın. Kendisine her gün, gün başlangıcında ve onun da uygun olduğu bir zaman diliminde 10 dakikalık bir konuşma yapmayı teklif edebilirsiniz. Böylece o gün yapılacakların üzerinden birlikte geçmiş olursunuz.

Bu hem sizden beklenenleri daha iyi anlamanızı ve hedef odaklı çalışmanızı sağlayacak, hem de yöneticinizle iletişiminizde aranızdaki mesafeden kaynaklanan bir kopukluk yaşanmasının önüne geçecektir. Tabii ki, bu hedeflere gün içinde yenileri eklenebilir veya bazıları listeden çıkabilir; önemli olan güne açık ve net bir listeyle başlamış olmanız. Yaptığınız işlerin farkında olmak, konsantrasyon becerilerinizi kendiliğindena artıracaktır. Yöneticinizin uygunluk durumuna göre, gün bitimlerinde de o gün tamamlanan işlere birlikte göz attığınız bir 10 dakikalık konuşma daha yapabilirsiniz.

İletişimde kalın.

 İletişimde kalın.
İletişimde kalın. | Fotoğraf: Unsplash / Tirza Van Dijk

Geçtiğimiz yıl, Buffer’ın 2.500 uzaktan çalışanıyla yaptığı araştırması sonucu, evden çalışmakla ilgili yaşanan en büyük ikinci zorluğun ‘yalnız hissetmek’ olduğu ortaya çıktı. Yalnızlık hissinin motivasyonu, üretkenliği ve verimliliği azaltmasıysa kaçınılmaz. Bu yüzden, evden çalıştığınız süre boyunca yöneticinizle olduğu kadar, iş arkadaşlarınızla iletişimde kalmaya özen gösterin.

Herkesin konuşulması gereken konu özelinde bir kanal açıp açıp birbirini davet edebildiği ve böylece iş arkadaşları arasındaki iletişimi sürekli ve pratik kılmayı amaçlayan Slack, hepimizin aşina olduğu Skype ve özellikle işle ilgili amaçlar için kullanılan, çoklu konferansları mümkün kılan Zoom gibi websiteleri ve uygulamaları not edin deriz.

 Telefonu bir kenara koyun.

 Telefonu bir kenara koyun.
Telefonu bir kenara koyun. | Fotoğraf: Unsplash / Grovemade

Telefonlarımız, özellikle de sosyal medya; gereğinden fazla kullanıldığında, hepimiz için en büyük konsantrasyon bozuculardan biri olabiliyor. Bu sebeple, evden çalıştığınız süre boyunca telefonla olan ilişkinize belli kurallar koyabilirsiniz. Tabii bu kurallar işinizin sosyal medyayla ne kadar bağlantılı olduğuna göre değişecektir, ancak burada altını çizmek istediğimiz nokta, telefonda geçirdiğiniz süreyi sizin kontrol ediyor olmanız. Bu “günde 3 kere bakacağım” gibi bir kural da olabilir, “saatte bir göz atacağım” da – fark etmez. Ancak telefonunuzla geçirdiğiniz süre boyunca, zaman kavramınızı yitirmediğinizden ve kontrolün sizde olduğundan emin olun.

Konsantrasyonunuzu artırmaya yönelik müzikler dinleyin.

 Konsantrasyonunuzu artırmaya yönelik müzikler dinleyin.
Konsantrasyonunuzu artırmaya yönelik müzikler dinleyin. | Fotoğraf: Unsplash / Adam Rakus

Müziğin tartışılmaz bir gücü var. Hazır kendinizle baş başa kaldığınız bir çalışma ortamındayken, size en iyi gelen ve özellikle odaklanmanızı artırmaya yardımcı olacak parçalardan oluşan bir playlist hazırlayabilirsiniz. Gün içinde size huzurlu, sakin ve dinginleştirici parçaların eşlik etmesi üretkenliğinizin artmasında rol oynayacak.

Herkesin ruhuna iyi gelen şekil başkadır ancak bizim de size birkaç playlist önerimiz var: Calm Vibes, Acoustic Work Day ve Your Favorite Coffeehouse.

Gürültüye çözüm yaratın.

 Gürültüye çözüm yaratın.
Gürültüye çözüm yaratın. | Fotoğraf: Unsplash / Daniel Fontenele

Gürültü her ortamda ortaya çıkabilir, ama çözüm yaratmak sizin elinizde. Bulunduğunuz ortamdaki gürültüden rahatsız olduğunuzu hissederseniz kulaklıklarınızı takın ve işinize odaklanmaya devam edin. Yine de, kulak sağlığınız için, kulaklıklarınızın tüm gün kulağınızda takılı olmamasına da özen göstermeniz gerektiğinin altını çizelim.

Konforunuza önem verin.

youtube play youtube play

İşteki verimliliğiniz üzerinde doğrudan etkili olacak bir diğer konu da konforunuz. Rahat bir oturuşta çalıştığınızdan emin olun. Eğer sandalyeniz rahatsızsa, kendinize bir bel yastığı edinin. Dik oturabileceğiniz bir koltukta çalışıyorsanız, ayaklı masalardan da edinebilirsiniz. Ancak uzun saatler benzer oturma pozisyonlarında oturacağınız için, konforunuza öncelik verdiğinizden emin olun.

Gün içerisinde kendinize ayağa kalkıp esneme hareketleri yaptığınız anlar yaratın. Bu vücudunuzu canlandırdığı kadar, zihninizi de uyanık tutacaktır. Bir diğer seçeneğiniz de, ofis yogası. Belki de kendisiyle tanışmanın tam zamanıdır! Yukarıya faydalı bulduğumuz bir ofis yogası çalışmasının videosunu bırakıyoruz. Gün içinde yapacağınız birkaç temel hareketle, laptop başında çalışırken siz farkında olmadan yorulan sırt, omuz ve boyun kaslarınızı rahatlatabilirsiniz.

Sağlıklı beslenin.

 Sağlıklı beslenin.
Sağlıklı beslenin. | Fotoğraf: Unsplash / Nielsen Ramon

Evde ortamının, abur cuburlarla beslenmek için oldukça cazip bir ortam olduğu konusunda büyük olasılıkla aynı fikirdeyizdir. Ancak unutmayın, yetersiz ve düzensiz beslenmek odaklanma becerinizi zayıflatan faktörlerden biri. Bu yüzden, evdeyken de sağlıklı beslenmeye özen gösterin. Taze, organik ve besin değeri yüksek gıdalarla beslenin, gerekli vitaminlerinizi alın ve bol su için.

“5 Daha” Kuralını Öğrenin.

 "5 Daha Kuralı"nı öğrenin.
“5 Daha Kuralı”nı öğrenin. | Fotoğraf: Unsplash / Age Barros

Son olarak sizlere The Guardian’ın “5 Daha Kuralı” olarak tanımladığı bir yöntemden söz etmek istiyoruz. Bu en temel anlatımla, her konuda uygulayabileceğiniz, konsantrasyonu artırmaya yönelik bir teknik. Şöyle işliyor: bir şeyle ilgili pes etmeye başladığınızı hissettiğinizde veya konsantrasyonunuzun bozulmaya başladığını fark ettiğinizde kendinize 5 dakika daha verin. Her ne yapıyorsanız, o işi 5 dakika daha sürdürün. Kitap okuyorsanız 5 sayfa daha, spor yapıyorsanız 5 egzersiz daha, maillerinizi cevaplıyorsanız 5 mail daha. Araştırmalar, böyle yaptığınızda üzerinde çalıştığınız konunun bir parçası olmanızın kolaylaşacağını, odaklanma becerinizin artacağını söylüyor.

Kapak fotoğrafı: Unsplash / Andrew Neel

İlginizi çekebilir: YogiMagger’dan Evde Kaliteli Zaman Geçirmenin Yolları