Odak noktasına tüm yönleri ile ele alınan kadın karakterlerin yer aldığı filmlere vakit ayırmaya ne dersiniz? Her kadının en az bir kere (ya da bilemedik beş kere) izlemesi gereken filmlerin bazılarının toplandığı bu listenin tadını çıkarmanızı diliyorum. Not: Listeye Barbie’yi eklemedim. İyi seyirler!

img_8276-5
The Virgin Suicides | Fotoğraf: IMDB

Merkezinde Kadın Karakterler Olan Filmler

The Virgin Suicides | 1999

Alışılmışın dışında kadın karakterlere yer verilen hatta bu karakterlere sadece yer vermekle kalmayıp ana odak olarak sunan filmlerin yer aldığı bir liste hazırlanırken listeye klasik bir Sofia Coppola filmi ile başlamak oldukça uygun olur diye düşünüyorum. 

Amerikalı Jeffrey Eugenides’ın kitabından uyarlanan bu film beş kız kardeşin hayatlarına odaklanıyor. Katolik bir ailede büyüyen, yaşları 13-17 aralığında olan bu kızların hikayesi komşu oğlanların anlatımı ile bizlere sunuluyor. Her ne kadar birbirinden farklı genç kadınları konu alan bir hikaye olsada erkek bakış açısı ile anlatıldığı için filmde karakterlerin aksiyonlarında nedensizlik hissetmemiz kaçınılmaz. 

Filmin oyuncu kadrosunda yer alan isimlerden bazıları Kirsten Dunst, Josh Hartnett, James Woods, Kathleen Turner şeklinde sıralanabilir. Müzikleri Fransız müzik ikilisi Air tarafından bestelenen bu filmi izledikten bir süre sonra grubun müzikleri ile beraber filmde geçen diğer şarkıları dinlemeden duramayacağınız konusunda uyarımı yapmak isterim. Kusursuz bir film denince aklıma gelecek filmlerden olan bu filmi izlemediyseniz en kısa sürede bu filmi izlemenizi öneriyorum.

youtube play youtube play

Girl, Interrupted | 1999

Başrolünde Winona Ryder ve Angelina Jolie’nin yer aldığı James Mangold tarafından yönetilen bu film Ryder tarafından canlandırılan Susanna’ın kendi isteği ile akıl hastanesine girmesini ama oradan kendi isteği ile çıkamaması sırasında yaşadıklarını anlatıyor. Bu süre zarfında Jolie tarafından canlandırılan sosyopat Lisa başta olmak üzere Polly, Georgina, Daisy ve Janet gibi kendine has hikayelere sahip karakter ile tanışan Susanna’nın hikayesini izlerken etkilenmemek mümkün değil. Jolie karakterini canlandırdığı süre boyunca Ryder ile sahne çekimleri dışında hiç görüşmemiş çünkü Ryder’ı kişisel olarak tanırsa filmde canlandırdığı karakterin gerçekçiliğinden uzaklaştıracağını düşünmüş.

Susanna Kaysen’ın kendi hayatından uyarlanan bu filmin haklarını Ryder kitabı okuduktan sonra kendisi almak istemiş. Amerikalı yapımcı Douglas Wick ile film haklarını aldıktan sonra filmin seyirci ile buluşması yedi yıl sürmüş. Jolia, Lisa rolü ile Akademi Ödüllerinde En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu ödülünü alıyor. Kadroda yer alan diğer isimlerden bazıları benim bu filmde ve diğer izlediğim her filminde hayranı olduğum Brittany Murphy, Whoopi Goldberg, Jared Leto, Clea DuVall şeklinde sıralanabilir. Birbirinden farklı bir grup genç kadının karakterlerini ortaya sermekte oldukça başarılı olan bu film biraz karanlık bir atmosfere sahip olsa da izlenmesini oldukça tavsiye ediyorum. 

youtube play youtube play

Little Birds | 2011

“Bağımsız film” dendiğinde aklıma gelen ilk filmi duymamış olmanız çok normal çünkü bağımsız filmlerin doğası gereği bir çoğu bir çoğumuzun gözünden sıklıkla kaçıyor.

Birbirinden oldukça farklı karakterlere sahip Lily ve Alison ABD’nin Kaliforniya eyaletinde bulunan Salton Denizi bölgesinde oldukça sıradan bir hayat sürüyorlardır. Günün birinde yaşları benzer üç erkekle tanışan bu iki zıt karakter evlerinden kaçarak Los Angeles’a giderler. Oldukça sıradan bir konusu varmış gibi anlatmış olsam da 90 dakika süren bu film oldukça sürükleyici bir anlatıma sahip. 

Kadrosunda Juno Temple, Kay Panabaker, Leslie Mann, Kate Bosworth ve Kyle Gallner gibi isimlerin yer aldığı bu Elgin James filmi vakit geçirmek,  “havlayan köpek ısırmaz” kavramını düşünmek ve lise arkadaşlıklarınızı hatırlamak için oldukça iyi bir alt zemin oluşturuyor. 

youtube play youtube play

Eileen | 2023

Senaryosunu eşi Luke Goebel ile birlikte yazan Ottessa Moshfegh’in romanından uyarlanan psikolojik gerilim film Eileen tam bir kış filmi. 1960’lı yıllarda Boston’da geçen film annesini kaybettikten sonra babası ile yaşamaya başlayan ve hapishanede çalışan Eileen’ın kasvetli hayatının Rebecca adlı yeni bir danışmanın çalıştığı hapishanede işe başlaması ile değişmesini konu alıyor. Last Night in Soho filminden tanıdığımız Thomasin McKenzie ve Anne Hathaway’ın başrol olduğu bu filmi havanın kapalı ve yağışlı olduğu bir günde izlemenizi öneririm. Filmi izledikten sonra Ottessa Moshfegh’ın kitaplarına merak sarabilme potansiyeline karşı hazırlıklı olmanız konusunda uyarımı yapmadan geçemeyerek filmi beğenmenizi umuyorum. 

youtube play youtube play

Thirteen | 2003

Twilight serisinin ilk filminin yönetmeni olan Catherine Harwicke tarafından yönetilen Onüç oldukça sarsıcı bir gençlik filmi. Ünlü oyuncu Nikki Reed’ın 12-13 yaşlarında yaşadıklarından esinlenerek Harwicke ile birlikte senaryosunu altı günde yazdığı film Los Angeles’da annesi ve abisi ile yaşayan Tracy’nin hayatına odaklanıyor. Yanlış bir arkadaşlığın genç bir kadının hayatını nasıl değiştirebileceğini sert bir anlatım dili ile anlatan bağımsız film 2003 yılında Sundance Film Festivalinde gösterilerek 2 milyon bütçesi olan filmden sadece 3 dolar kazanan Harwicke 3 dolar ile birlikte Sundace Yönetmenliği Ödülünü kazanıyor. Düşük bütçeden dolayı filmde kullanılan kıyafetlerin çoğu oyunculara aitmiş ki çekimler ilerledikçe Tracy’i oynayan Evan Rachel Wood ve Evie’yi oynayan Nikki Reed’in aynı tarz giyinmeye başladıkları yönetmenin dikkatini çekiyor.

Renk tonunun film boyunca değişimi ile seyircileri olayların gerginliğine dahil etmede üstün başarı sergileyen bu filmi izlerken kendi olabildikçe soyutlamanızı tavsiye ediyorum. Gençlerin etraflarındaki yetişkinlerde gördükleri şeyleri yapmasını tüm ürkünçlüğü ile gösteren bu çarpıcı filmi uzun zaman önce izleyenlerdenseniz olgunlaştığınızı filmdeki çocuklardan ziyade çocukların ailelerini anlamaya başladığınızı fark etmenizle bir kez daha anlayacağınızı düşünüyorum. 

youtube play youtube play

Ginger Snaps | 2000

Ölüme olan takıntıları başta olmak üzere karakterleri ile yaşadıkları banliyöde diğer insanlardan oldukça farklı Bridgitte ve Ginger Fitzgerald adlı kız kardeşlerin hayatları komşularının köpeğini parçalayan gizemli bir yaratığın mahallelerine gelmesi ve Ginger’a saldırması üzerine tamamen değişir. Katharine Isabelle ve Emily Perkins tarafından canlandırılan Fitzgerald kardeşleri oynayacak uygun oyuncu araştırması oldukça uzun sürüyor (altı ay). Isabelle ve Perkins’in  aynı gün seçmelere katılması ile ise arayış sona eriyor. Film Birleşik Krallık ve Avusturalya’da büyük başarıya imza atsa da Amerika’da filmin başarıyı yakalaması HBO’da yayınlanması ile sağlanıyor. Büyümeye dair oldukça şey barındıran bu filmin 16-18 yaş arasındaki izleyiciler üzerinde bırakacağı etkinin daha derin olacağını düşünüyorum. Şiddet içerek yapımlardan tetiklendiği düşünen izleyicilerin ise altı haftada çekilen filmi izlememesini öneriyorum. Genç kızların büyüme sürecini konu alan ve bu şiddet öğeleri ile sembolize eden film yapım sürecinde bir sene önce gerçekleşen Columbine okul katliamından ötürü oldukça zorlu bir süreçten geçerek seyirci ile buluşuyor. Öte yandan film çıktığı yıl Kanada’da en yüksek hasılat yapan film oluyor. 

youtube play youtube play

God Help the Girl | 2014

Hipster kelimesini hatırlayan kaç kişiyiz? Eğer hatırlamak isterseniz bu film tam size göre. İskoçya, Glasgow’da geçen film psikolojik olarak iyi olmayan ve hastanede tedavi altında olan Eve adlı genç bir kızın hayatını anlatan filmin estetik olduğu kadar gerçekçi gelen çekimleri ve bir süre çalma listenizden eksik edemeyeceğiniz muhteşem müzikleri ile izleyicilere güneşli bir pazar sabahının verdiği hissi bırakıyor. Emily Browning, Hannah Murray ve Olly Alexander’ın yer aldığı film iyileşme döneminde arkadaşlığın ve müziğin insanlara ne kadar iyi gelebileceğini hatırlatıyor.

Filmin senaryosu ve yönetmenliği Belle and Sebestian adlı müzik grubundan bildiğimiz Stuart Murdoch üstleniyor.  Çoğumuzun kimi zaman yaşadığı hisleri birbirinden farklı karakterler barındıran bir senaryosu olan Sundance Film Festivalinde ilk gösterimi yapılan bu filmin neşenizi arttıracağını umuyorum. 

youtube play youtube play

Pearl | 2022

Son zamanların en iyi filmlerinden dersem abartmış olur muyum? Bu öğrenmenin tek yolu uygun bir vakitte bu filmi izlemenizden geçiyor. Martin Scorsese’nin uykularını kaçırdığına yönelik haberi Variety’de okuyabilirsiniz. 

Dağıtımını A24’un üstlendiği film 1918 yılında geçiyor. Eşinden savaştan dolayı uzak Pearl otoriter annesi ve hasta babası ile şehirden uzak ama göle yakın bir çiftlikte yaşıyor. İçinde bulunduğu sevgisiz ortam ve bu ortamdan kurtulmanın hayallerine sığınan Pearl film yıldızı olmanın hayallerini kurar. Anne ve babası dışında Pearl’un eşinin sarışın kız kardeşi Mitsy ve sinema salonunda tanıştığı genç adamla olan ilişkisini izlerken Pearl’un hissettiği herşeyi hissetmemeye olanak vermeyen bir performans sergileyen Mia Goth başrolde üstün bir başarıya imza atıyor. İnternet üzerinde “Kadınların Joker’i” olarak tanımlanan filmin yönetmenliği ve senaryosu Ti West’e ait. Mia Goth Kovid salgınından ötürü iki haftalık zorunlu kapanma sürecinde senaryoya katkılarını FaceTime üzerinden vererek ikinci senarist oluyor. 

Başından sonuna kadar nefesinizi tutarak izleyeceğiniz korku filmi olarak anılan bu film korkudan çok rahatsızlık hissi oluştururken bir yandan da Pearl için en iyisini istemenize sebebiyet verecek bir empati de uyandırıyor. Öte yandan aslında Pearl’un muhtemelen gündelik hayatta tanışmak istemeyeceğiniz biri olduğunu unutturmayan bu film seyirci üzerinde karmaşık hisler bırakıyor. Bir sonraki önereceğim filme dair diyeceklerimi yazdığım sırada bahsettiğim “female rage” kavramını bir kez daha tanımlayan bu filmin ileride değerinin daha da anlaşılacağına dair hiç şüphem yok. 

youtube play youtube play

Gone Girl | 2014

Davin Fincher tarafından yönetilen Gillian Flynn’nin aynı isimli romanından uyarlanan film son zamanlarda sıklıkla karşımıza çıkan “female rage (kadın öfkesi)” temasının en önemli izlerini taşıyor. Temelinde hayal kırıklığı barındıran bu öfkeyi Rosemund Pike tarafından canlandırılan Amy Dunne adlı karakter ile izleyen her kadının az biraz ilham alacağını (umarım iyi anlamda) söylemek yanlış olmaz diye düşünüyorum. Beşinci evlilik yıldönümlerine biraz kala Ben Affleck tarafından canlandırılan Nick Dunne eşinin kaybolduğunu duyurur ve olay basında büyük ilgi toplayarak kamusal bir olaya dönüşür. Bu tür kurgularda akla gelen ilk senaryo bir eşin (muhtemelen erkek) diğer eşi öldürmesi olduğu konusunda hepimiz aynı fikirdeyizdir. Öte yandan filmi henüz izlemediyseniz diyebilirim ki aklınıza gelecek ilk şeylerin hiçbirini bu filmde görmeyeceksiniz. Fincher’ın Amy karakteri için Rosemund Pike’ı seçmesinin iki nedeni olarak şunları sıralayor:

1) Amy’nın yaşı kitapta belirsiz. Filmdeki zaman geçişlerinde daha genç ve yaşlı görünmeyi kaldırabilmesinden dolayı Pike büyük avantaj sağlamış. 

2) Amy gibi Rosemund Pike’da tek çocuk. Bunun karakter üzerindeki etkisine inanan Fincher için son karar kolayca verilmiş. 

Rosemund Pike ileride ikonik olarak hatırlanacak bu rolü canlandırırken Nicole Kidman’ın “To Die For”, Sharon Stone’un “Basic Instinct” adlı filmlerindeki rollerinden ve Carolyn Besette-Kennedy’den de beden dili ve İngilizce’de “aloof mood” diye geçen arkadaş canlısı olmayan, dahil olmaktan hoşlanmayan ve duygusal olarak uzak anlamına gelen bir ruh halinden ilham alarak çalışmalarını gerçekleştirerek role hazırlanarak unutulmaz bir performans sergiliyor. Female rage denince akla gelen sahneyi filmi izledikten sonra bir kez daha izlemeniz dileğiyle videoyu bırakıyorum. 

youtube play youtube play

Speak | 2004

img_8277-2
Speak | Fotoğraf: IMDB

Kristen Stewart’ın oyunculuğunu genç yaşta kanıtladığı, Laurie Halse Anderson’ın aynı adlı kitabından uyarlanan bu filmi keyfinizin ne çok iyi ne çok kötü olduğu bir dönemde izlemenizi öneririm. Evin tek çocuğu olan Melinda liseye başlamadan gittiği bir partiye kadar sosyal ve neşeli bir kız olarak seyirciye anlatılıyor.  Bu parti sonrası Melinda’nın karakter değişimine etrafındaki insanları dahil ederek ele alan bu film oldukça karanlık bir atmosfere sahip olsada seyirciye bir farkındalık yaratma konusunda oldukça başarılı. Steve Zach, Eric Lively, Michael Angarano’nun oyuncu kadrosunda yer aldığı, yönetmenliğini  Jessica Sharzer’in üstlendiği, çekimleri bir ay süren bu filmde Melinda’nın film boyunca yaşadığı zorluğun üstünden gelme çabası ile özellikle filmin sonunun sizlere iyi hissedeceğini düşünüyorum. 

Kapak Fotoğrafı: IMDB

İlginizi çekebilir: Sine Magger’dan Kadın Yönetmenler