Günümüzde, en özel günleri taçlandıran olmazsa olmazımız, ekmeğimiz biterse yiyeceğimiz, bulunduğu ortamın yıldızı olan pastanın tarihsel gelişimi de en az kendisi kadar ilgi çekici. O halde gelin pastacılık ve tarihine bir göz atalım.

Pastanın Tarihsel Gelişimi
Pastanın Tarihsel Gelişimi | Fotoğraf: Unsplash/@americanheritagechocolate

Pastanın Tarihsel Gelişimi

Pasta yani ‘cake’ kelimesi 13. yy. da  İngilizlerin  kullanımıyla karşımıza çıkıyor olsa da aslında pastanın doğuşu geçmiş yüzyıllara dayanıyor. Eski çağlarda insanlar ilk kekleri, ekmeği bal ile tatlandırarak çeşitli kuruyemiş ve meyvelerle süsleyerek yapmışlar. Bu sebeple pastacılığın geçmişini ekmeğin ilk kez yapılışına dayandırabiliriz.

Peki ekmeğin sembolik tavrı, keke dönüştürülmesi ve üzerine titreyip bu denli kıymetli olmasının sebebi ne? İnsanoğlu tanrılara şükran duygularını göstermek üzere dini törenler ve ritüeller için ekmeği farklı formlara sokuyor. Yani tarihteki ilk kekler, insanın inandığı dini ya da efsaneleri sembolik olarak nitelendiriyor.

Pastanın boyutu ve şekli farklı inanışlara göre değişiklik gösteriyordu. Örneğin; pastanın yuvarlak oluşu bir inanışa göre güneşi ve ayı sembolize ettiği için dairesel şekliyle yaşam döngüsünü temsil ediyordu. Antik kentlerde baharın gelişini kutlamak için ilkbaharın ilk gününde güneşe benzeyen pastalar yapılıyordu.

İlk doğum günü pastasının Antik Yunan’da Ay Tanrıçası Artemis’e sunulmak için yapıldığına dair bir inanış mevcut. Bir başka iddia ise Orta Çağ Almanyası’nda insanlar İsa’nın doğum gününü kutlamak için bu geleneği başlattıkları. Pastanın üzerine konulan mumları üflemek, dilek tutmak ve hediye merasimi gibi ritüeller günümüze kadar neredeyse değişmeden gelenlerden.

Peki ya Modern Pastacılık?

Kutlamalar ne kadar yaygın olsa da o dönemlerde pastalar ulaşılması imkansız denilecek kadar zor ve kıymetliydi. Zengin aileler doğum günlerinde pasta yaptırabiliyorlardı. Hatta kraliyet mutfaklarında ve zengin soyluların evlerinde sadece pasta yapmak için özel olarak görev alan usta pastacılar bulunuyordu.

Modern kekler ya da pastalar ise 17. yy.da Avrupa’da pişirilmeye başlıyor. Bununla birlikte fırınlamanın gelişimi rafine yiyeceklerin üretimi, kalıpların geliştirilmesi pastacılığın temelini oluşturuyor. Eski Yunan ve Roma İmparatorluğu’nda pastacılık oldukça gelişmiş durumda fakat Roma İmparatorluğu’nun çöküşünden sonra büyük darbe alan pasta üretimi, Amerika’nın keşfi ile tekrar canlılık kazanıyor. Yeni kıtanın keşfi Avrupa’da şeker ve kakaonun bollaşmasına sebep olunca pastacılık ilerliyor.

Pastanın Tarihsel Gelişimi
Pastanın Tarihsel Gelişimi | Fotoğraf: Unsplash/@rosenberg12

Günümüz pastaları 19. yy. itibariyle Amerika’da yer edinmeye başlıyor. Zengin ve soylu ailelerin kendi pastacıları olsa da şehirli kadınların sosyalleşme eğilimleri pastacılığın gelişiminde katkı sağlayanlardan.

Ekmek Bulamayanlar Pasta Yesin

Tarihte pastanın yeri Fransız İhtilali döneminde de oldukça ilerleme kaydediyor. Fransız İhtilali 1789 Yılında cereyan ederken Paris’te yoksullar ayaklanıyorlar çünkü yiyecek ekmekleri yok. Fransa Kralı XVI. Louis’nin Eşi Kraliçe Marie Antoinette “Ekmek bulamayanlar pasta yesin” şeklinde bir öneri ortaya atıyor. Fransız Devrimi ile beraber yalnızca kraliyet sarayında çalışan pastacılar ise işlerini kaybedince, Fransa’nın farklı bölgelerinde dükkanlar açıyor ve pastacılığı yaymaya başlıyorlar.

Pastacılık tarihinin en büyük gelişimi 18.yy Vatel’in krem şantiyi bulmasıyla gerçekleşiyor. 20. yy a geçildiğinde ise sanayinin ilerleyişi ve makineleşme pastacılığa endüstriyel ürünlerle pastanın sunuş şekli ve biçimiyle adeta sınıf atlatıyor.

Günümüzde önemli etkinliklerde, doğum günlerinde, düğünlerde, davetlerde, pastaların hep bizimle olmasını isteriz. Zaman içinde üzerlerinin süslenmesi üzerine yazılar yazılması pastayı daha değerli bir hale getiriyor. 1800’lü yıllarda “Many Happy Returns Of The Day” yazılıyorken 1920 yılında “Happy Birthday To You” şarkısının meşhur olmasıyla birlikte “Happy Birthday” yazılmaya başlanıyor.

Zamanla modern pastacılık günümüzdeki halini almasıyla birlikte alışılmış pastanecilik anlayışının dışında pastacılığın tasarımsal boyutuna ulaşıyor. Bu sektörü en iyi açıklayan durum ise “Haute-Couture” pasta üretimi. Günün sonunda zaman içerisinde gelişen ufak farklılıklarda olsa pastalar ve pastacılığın kolay kolay ölmeyeceği kesin gibi görünüyor.

Kapak Fotoğrafı: Unsplash/@davidholifield

İlginizi çekebilir: İlke Hazer’den Pastaların İlgi Uyandıran Ressamı