Punk Akımı Punk Modası

Punk; zamanla yetişmiş, tanım değiştirmiş ama çizgisini bozmamış bir alt kültürün sonucu. Bu alt kültür kendilerini farklı gören, farklı düşünen bir nevi aykırı insanların oluşturduğu bir direniş. New York, Londra, Paris ve Berlin, Punk akımına öncülük eden şehirlerin başında geliyor. Punk kavramının yarım asırdır hayatımızda olmasının en önemli nedeni ise bu insanların seslerini kitlelere duyurmuş olmaları.

Buna en iyi örnek, Punk ruhunun öncülerinden Vivienne Westwood’un yine aynı ruhtan olan Sex Pistols grubunun solisti Malcolm Mclaren ile evlenmesi olabilir. Westwood bu evlilikle Punk’ın günümüzde hala var olmasına çok büyük bir katkı sağladı. Başka bir deyişle elitlerin gözleri bu yeni ruhları görür oldu. Westwood bu sayede, sıradışı ve kuralsız olarak tanımlanan tasarımlarıyla Punk’ı her kesimden insana tanıtmış oldu.

Punk akımının önemli bir başka özelliği ise geniş sınırlara yayılmış olması. Hiç şüphesiz Punk’ın kalıcılığının en büyük mimarları müzik grupları. Television, The Ramones ve Sex Pistols gibi gruplar bu akımı benimseyerek kitlelere ulaştırdı.

Punk’ın lüks tüketim kavramı olması ne kadar eleştirilse de moda severler için Saint Laurent’in ya da Chanel’in grunge betimlemeleri bu sezon ön plandalar. Daft Punk’ın “Random Access Memories” albümü, Metropolitan Museum of Art’ta gerçekleşen “Punk: Chaos to Couture” sergisi ve çok ses getiren Punk temalı MET galasından sonra bu akım yeniden doğdu.

magger_banner (2)

 

Shopi go’nun diğer Moda yazıları için burayı tıklayabilirsiniz…