Bugün sizleri bir bankacılık müzesi olan Ziraat Bankası Müzesi’ne götürmek istiyorum. Ankara’nın Ulus ilçesinde, meydana 600-700 metre uzaklıkta bulununan bir bankacılık müzesi…

Ziraat Bankası Müzesi
Ziraat Bankası Müzesi | Fotoğraf: Ziraatbank

Konum

Ziraat Bankası Müzesi, 1929 yılında İtalyan Mimar Giulio Mongeri tarafından yapılan ve Birinci Ulusal Mimarlık Dönemi yapılarından biri olan Ankara’nın Ulus semtinde bulunan Ziraat Bankası Genel Müdürlük Binası zemin kat Şeref Salonu’nda, 1981 yılında bankanın birikimini ve deneyimini geleceğe aktarmak amacıyla açılmış. Başlangıcından bugüne Türkiye bankacılık sisteminin ticari, ekonomik, siyasi, kültürel, sanatsal, eğitsel değişimini ve geçmişten bugüne gelişimini gösterme özelliğine sahip olan Ziraat Bankası Müzesi, bu özellikleri içinde barındıran ve bankacılık sisteminde kullanılan pek çok antika objeyi, tarihi bir atmosfer içinde sergiliyor.

İlk olarak, müze girişinde güvenlikten geçtikten sonra sizi karşılayan personelden giriş kartı alıyorsunuz. Bu giriş kartını girerken ve çıkarken turnikelere okutmanız gerekiyor. 

Ziraat Bankası Müzesi
Ziraat Bankası Müzesi | Fotoğraf: Ali Baştürk

Müze zemin ve bodrum olarak iki kattan oluşuyor. Giriş yaptıktan sonra merdivenlerden çıkarak zemin kata ulaşıyorsunuz ve burada sizi memleket sandığı karşılıyor. Memleket sandıkları çiftçilerin tefecilerden kurtulması adına yapılmış bir çalışma. O dönemde banka olmadığı için yüksek faizle tefecilerden borç alınıyormuş ve çiftçiler ürünlerinden neredeyse hiç kar edemiyormuş. Bu yüzden memleket sandığı adı verilen uygulamaya geçilmiş. Bu uygulamayı başlatan kişi de bankanın kurucusu Midhat Paşa olmuş.

Zemin katta ilerlemeye devam ederken müzeye ait eski yevmiye defterleri, mühürler, daktilolar, hesap cüzdanları, kumbaralar gibi tarihi değeri olan eşyaları görüyorsunuz. Müzede okların gösterdiği şekilde ilerlerseniz kafa karışıklığı yaşamayacağınıza eminim. Zemin katın en özel alanlarından biri de büyük salonu. Burası, eski bir otelin lobisi gibi duruyor. Ben çok beğendiğimi söyleyebilirim.

Ziraat Bankası Müzesi
Ziraat Bankası Müzesi | Fotoğraf: Ziraatbank

Merdivenlerden aşağıya inerek bodrum kata ulaşıyorsunuz. Buradaysa sizi o döneme ait kullanılmış makbuz senetleri, ödeme belgeleri, çekler, eski hesap makineleri, eski bilgisayarlar karşılıyor. Detaylıca bunlardan bahsetmek istemiyorum. Benim burada değinmek istediğim konulardan ilki Ziraat Bankası’nın logosunun tasarımcısı; Ayhan Akalp.

Ayhan Akalp; İstanbul Devlet Güzel Sanatlar Akademisi Afiş bölümünü bitirmiş ve yıllarca grafikerlik yapmış. Logo tasarım yarışmasında ise onun tasarımı birinci olmuş. Müzedeki televizyonda belgeseli gösteriliyor. Hayat hikayesi ile ilgili bilgiyi müzedeki belgeselde detaylıca görebilirsiniz. Logoya dikkatlice bakıldığında Z ve B harfleri göze çarpıyor ve aynı zamanda başak tanesini andıran bu simge, çiftçilerinin çalışmasına gönderme olarak logoda yer alıyor.

Bodrum kattaki bir diğer dikkat çeken şey ise; Ana Kasa Dairesi.  Fransız Fichet firması tarafından yapılmış bu kasa. Kasa kapısı filmlerdeki gibi oldukça büyük ve ağır. İçeri girdikten sonra farklı koridorlarda birçok kasa dairesini görebiliyorsunuz.

Bodrum katta ilerlemeye devam ediyorum. Teknolojinin de ilerlemesiyle hesap makineleri yerini bilgisayarlara bırakıyor. Eski kumbaralar, eski çalışanların olduğu fotoğraflar sergilenen eserler arasında. Bodrum kat bu eserlerle son buluyor ve sergi yönünde ilerlemeye devam ediyorum. Koridordan geçtikten sonra beni radyo odası karşılıyor. Burada 1960 ve 1970’li yıllarda bankanın sponsorluğunda yayınlanan radyo programları bulunuyor. Odaya girdiğimde müziğin etkisiyle kendimi geçmişte bulmuştum…

Ziraat Bankası Müzesi
Ziraat Bankası Müzesi | Fotoğraf: Ziraatbank

Biraz daha ilerledikten sonra küçük bir sinema odası sizi karşılıyor. 1967’den 1989’a ülke genelinde banka sponsorluğunda yaşanmış ayın olaylarını izleyebiliyorsunuz. Hatta, yanda bulunan ekrandan istediğiniz yılı ve olayı seçip izleyebiliyoruz.  

Ziraat Bankası Müzesi
Ziraat Bankası Müzesi | Fotoğraf: Ali Baştürk

Sinema odasından çıktıktan sonra koridorda ilerlemeye devam ediyorum ve çocuklar için hazırlanmış çocuk etkinlik alanına varıyorum. Burada çocuklar için eğlenceli oyunlar hazırlanmış. Mıknatıslı sayılarla toplama, çıkarma, çarpma ve bölme işlemlerini verilen sayılarla yapabiliyoruz. Aynı zamanda kağıt paraların üstündeki kişiler ve onlarla ilgili bilgiler de yer alıyor.

Burayı da gezdikten sonra müzenin son bölüme gelmiş bulunuyorum. Bu bölümde ise Ziraat Bankası’nın almış olduğu ödüller ve medyadaki haberler bulunuyor. Bir kürsüde duran büyük defterdeyse ziyaretçilerin müze hakkındaki görüşlerini içeren yazıları bulunuyor. Ben müzeyi gezerken keyif aldım. Ankara’da insanların defalarca önünden geçtiği ama bir kere bile girip bakmadığı bir müze… Girişler ücretsiz, pazar ve pazartesi günleri haricinde her gün 09.00-17.00 saatleri arasında müzeyi ziyaret edebilirsiniz.

Kapak fotoğrafı: Flickr

İlginizi çekebilir: Nazan Bacaksız’dan Gökyay Vakfı Satranç Müzesi