Son gece trenini kaçıran Brooke ve istasyonda tanıştığı müzisyen Nick… Birbirine yabancı iki kişinin, New York sokaklarında geçirdikleri tek bir geceyi anlatan film, izlemesi keyifli yapımlar arasında.

Before We Go
Before We Go

Richard Linklater’ın Before üçlemesi olan filmleri defalarca izleyen biri olarak, Before We Go filminin de o çizgide olan bir yapım olduğunu söyleyebilirim.

Başrol oyuncusu olan Chris Evans’ı, aynı zamanda ilk film deneyimi ile yönetmenlik koltuğunda görüyoruz. Richard Linklater’dan etkilenip etkilenmediği tartışılabilir belki ama pek çok sahne ve diyaloglar bana Before Sunrise’ı hatırlattı.

Before We Go
Before We Go

Manhattan’da tren istasyonunda son gece trenine yetişmeye çalışan Brooke, ne yazık ki treni kaçırır. Aksi gibi cüzdanını da çaldırmıştır ve ne yapacağını bilemez. O sırada istasyonda bir köşede trompetini çalan Nick, Brooke’u fark eder. Hatta koşarken düşen telefonunu ona geri vermek için yanına gider.

New York sokaklarında sabaha kadar vakit geçirirler. Bir yandan hayatlarını sorgularken, kendilerine itiraf edemedikleri duyguların içinde kaybolurlar. Konusu itibariyle pek de orijinal olmasa da izlerken keyif alınabilecek bir yapım Before We Go.

Before We Go
Before We Go

Filmde Brooke rolündeki Alice Eve, Chris Evans’a eşlik ediyor. Sevimli bir çift olmuşlar dedirtiyor insana. Captain America olarak zaten severek izlediğimiz Chris Evans, canlandırdığı müzisyen rolüne de çok güzel bir şekilde bürünmüş.

Bir buçuk saat süren filmin sonunu açık uçlu bir şekilde bitiren yönetmen, devam filminin çekileceğinin mesajını da net bir şekilde vermiş. Bundan sonra Chris Evans ismini daha çok duyacağız gibi.

İyi seyirler!