İstanbul sokaklarında dolaşmak, sadece farklı medeniyetlerden günümüze ulaşmış tarihi eserler sayesinde değil; bir yüzyıl öncesine ait onlarca apartman, han, pasaj ve yapı sayesinde daha bir güzel. Karşınızda bayılacağınız tarihi Beyoğlu pasajları!

İşte İstiklal Caddesi üzerinde yürürken uğramanız gerektiğini düşündüğümüz Taksim’deki tarihi pasajlar!

Beyoğlu Pasajları

Rumeli Pasajı Konum  

Rumeli Pasajı
Rumeli Pasajı

Fotoğraf: feymag.com

Rumeli Pasajı’nın tarihiyle başlayalım. Sirkeci Garı’nın da mimarı olan Alman mimar Jachmund’un çizdiği Rumeli Pasajı, 1890’larda inşa edildiğinde, o zamanki adıyla Cadde-i Kebir’in en yüksek binasıymış. Mabeyin başkatibi Eğribozlu Sarıca Ragıp Paşa tarafından caddeye yaptırılmış üç pasajdan en görkemlisi bu. Pasajın 9 katı, 58 dairesi, 30 dükkanı ve İstiklal Caddesi’ne açılan kapısı dışında Nane Sokak ve Maliyeci Sokak’a açılan iki kapısı daha var. Binadaki eski dükkan ve işyerleri arasında pastaneler, kuyumcular, terziler ve muayenehaneler varmış fakat özellikle 1960’larda bu pasaj koleksiyon pulları satan pulcularla bilinirmiş. Meşhur Hacı Abdullah’ın Beyoğlu’ndaki ilk lokantası da Rumeli Pasajı’nda açılmış.

Anadolu Pasajı  Konum

Anadolu Pasajı
Anadolu Pasajı

Fotoğraf: intersinema.com

Sarıca Ragıp Paşa’nın Beyoğlu’na kazandırdığı pasajlardan bir diğeri, Beyoğlu’ndaki diğer pasajlarla karşılaştırıldığında pek de şaşalı olmayan Anadolu Pasajı. Dışarıdan sıradan bir apartman gibi görünen fakat içine girdiğinizde büyüklüğüyle sizi şaşırtan bir yapı. Son yıllarda geniş kapsamlı bir yenilenme ile dönüşmeden önce Anadolu Pasajı’nın en önemli sakinlerinden biri Hacı Salih Lokantası olmuş. Bu lokantadan önce ise yerinde çok ünlü bir Rum meyhanesi varmış, (daha sonradan el değiştirerek Anadolu Birahanesi adını alan) Şark Birahanesi ya da Brasserie de l’Orient.

Halep Pasajı Beyoğlu pasajları Konum

Halep Pasajı
Halep Pasajı

Fotoğraf: muratdursuntosun.wordpress.com

Anadolu ve Atlas pasajlarının karşısında yer alan Halep Pasajı, adını binayı yaptıran Halepli tüccardan almış, binanın üst katlarında yer alan bir armada da Halep Kalesi’nin bir tasviri görülüyor. Halep Pasajı, yapıldığı 1885’ten beri İstiklal Caddesi’nin kültür, sanat ve eğlence yaşamı için çok önemli bir pasaj olmuş. Pasajda yer alan dükkanlar arasında bulunan İstanbul’un en ünlü bisiklet mağazası, ithal piyanolar satan bir müzik mağazası, fotoğraf stüdyoları bir yana; yabancı grupların, kumpanyaların ve sirklerin gösteri yaptığı Cirque de Pera burada yer alıyormuş. 1904’te çıkan yangından sonra bina neredeyse yeniden inşa edilmiş ve daha sonradan Ses Tiyatrosu adını alacak olan Varyete Tiyatrosu ya da Fransız Tiyatrosu burada temsillerine başlamış. Bugün, Ferhan Şensoy’u izleyebileceğiniz Ses Tiyatrosu’nun yanı sıra, Beyoğlu ve Pera sinemaları da Halep Pasajı’nda bulunuyor.

Atlas Pasajı Konum

Atlas Pasajı
Atlas Pasajı

Fotoğraf: muratdursuntosun.wordpress.com

1870 yılında İstanbul’un ünlü zenginlerinden Agop Köçeyan tarafından kışlık köşk olarak yaptırılan Atlas Pasajı binasının alt katları da at ve arabalar için ahır olarak kullanılmış. Köçeyanlar’ın zenginliği binada kullanılan mermerlerde, binada karşınıza çıkan süslemelerde bugün de hissedilebildiği gibi o günlerde tüm katlar ünlü Fransız ressamların tablolarıyla doluymuş. Bugün binada 1980’lerde Atlas Antikacılar-Kuyumcular Çarşısı adıyla dönüştürülen 44 dükkanlı pasaj ve köşkün katlarından birinde Devlet Tiyatrosu ve Sadri Alışık Tiyatro Topluluğu tarafından paylaşılan Küçük Sahne’nin yanı sıra 1948’de kapılarını açtığında Türkiye ve Balkanlar’ın en büyük ve en modern sineması olan o dönem 1860 koltuklu ve 35 locası bulunan Atlas Sineması da varlığını sürdürüyor.

Çiçek Pasajı Konum

Çiçek Pasajı
Çiçek Pasajı

Fotoğraf: cicekpasaji.com

İstiklal Caddesi dendiğinde akla ilk gelen yerlerden biri olan Çiçek Pasajı’nın çok uzun bir hikâyesi var. Bugünkü binadan önce Çiçek Pasajı’nın yerinde bir başka pasaj, Cite de Pera adıyla da anılan Hristaki Pasajı bulunuyormuş ve bu pasaj adını pasajı yaptıran zengin banker Hristaki Zogfaros’tan alıyormuş. İstanbul’un en zengin Rum ailelerinden biri olan Zogfaroslar, sarayın et ve süt ihtiyacını karşılayarak zengin olmuş, bu pasajın yanı sıra Zografyon Rum Lisesi’ni de yaptırmışlar. 1870’teki büyük Beyoğlu yangınında tamamen kül olmuş ve yerine, 1875 yılında, mimar Cleanthe Zanno’nun imzasını taşıyan bugünkü bina inşa edilmiş. Önceleri 18 apartman dairesi ve 24 dükkanıyla sessiz bir bina olan Çiçek Pasajı, Zografoslar siyasi nedenlerle sürgüne gönderilip dükkanlar da değişim geçirmeye başladıktan ve 1930’larda tamamen çiçekçilerle dolduktan sonra bugünkü ismini almış. 1940’lardan itibaren çiçekçiler bir bir birahane ve meyhanelere dönüşmüş. 1978’de tarihi pasajın büyük bir kısmı çökerek 12 kişinin ölümüne neden olmuş. Bina, bugünkü haliyle ve meyhaneleriyle 1988’de yeniden açılmış.

Avrupa Pasajı Konum

Avrupa Pasajı
Avrupa Pasajı

Fotoğraf: tas-istanbul.com

Bu pasajın, Londra’daki Burlington Arcade’in ya da Paris’teki Hausmann Bulvarı’ndaki pasajların bir kopyası olduğu iddia ediliyor. 1874 yılında Ohing Ailesi tarafından mimar Pulgher’e yaptırılan pasaj binası, 1870 Pera yangınından önce bir sirke ve ünlü Naum Tiyatrosu’na ev sahipliği yapıyor, 56 metrelik pasajdaki 22 dükkan, İstanbul’un en ünlü manifaturacı ve düğmecileri yer alıyormuş. Binanın çatısını süsleyen görkemli, renkli ve orijinal vitraylar 2003 yılında İngiliz Başkonsolosluğu’na yapılan saldırıda patlayan bombanın şiddetiyle ne yazık ki paramparça olmuş. Bugün pasajın içinde Aynalı Geçit adında bir etkinlik salonu bulunuyor, ayrıca birçok sahafa ev sahipliği yapan Aslıhan Pasajı (ya da eski adıyla Krepen Pasajı) da Avrupa Pasajı’nın bitişiğinde yer alıyor.

Aznavur Pasajı Konum

Aznavur Pasajı
Aznavur Pasajı

Fotoğraf: tas-istanbul.com

Aznavur Pasajı’nın tarihini biliyor musunuz? İstanbul’un ünlü Ermeni ailelerinden Aznavurlar’ın adını taşıyan bu pasaj, ailenin eski malikanesinin yerine 1893 yılında yapılmış. Dar kapısıyla hiç de gösterişli durmayan bu pasaj, içeri girer girmez yüksek tavanlarıyla, neoklasik sütunlarıyla sizi şaşırtıyor. Altı katlı kagir binada kuaförler, terziler, gömlekçiler ve tuhafiyeciler yer almış. 1924 yılında girişin karşısına eklenmiş geçit, Meşrutiyet Caddesi’ne kestirme bir geçiş sağlıyor. Binanın gösterişsiz giriş kapısının iki yanında yer alan vitray panolar ve bitkisel süslemeler ne yazık ki uzun yıllardır binadaki mağazaların tabelelalarının gölgesinde kalıyor.

Elhamra Pasajı Konum

Elhamra Pasajı
Elhamra Pasajı

Fotoğraf: sadibey.com

İstiklal Caddesi’nin en görkemli binalarından biri olan bu pasaj binası, Saint Antoine Kilisesi’nin hemen karşısında yer alıyor. Oryantalizm, Endülüs mimarisi ve ulusal mimariden izler taşıyan bu bina 1920 yılında Arapzade Sait Bey tarafından yaptırılmış; mimarları arasında Vedat Tek, Ekrem Hakkı, Ayverdi ve Kiryakidis Efendi bulunuyor. Bunlardan Vedat Tek’in izlerini, yine onun eseri olan Sirkeci Büyük Postane binası ile bu pasaj binası arasındaki benzerliklerden görebilirsiniz. Altı katlı bina süslemeleri, sütunları, kemerleri ve motifleriyle gerçekten göz kamaştırırken, zemin katında dükkanlar ve bir sinema salonu, üst katlarda da ofis ve bürolar yer alıyor.

Şark Pasajı Konum

Şark Pasajı
Şark Pasajı

Ünlü Markiz Pastanesi’nin sağında kalan Passage Oriental ya da Şark Pasajı, İstiklal Caddesi’ni Asmalımescit Sokak’a bağlıyor. Pasajın tarihi hakkında fazla bir şey bilinmese de önemli olmasının nedeni İstanbul kültür ve sanat hayatındaki yeri. 1901 yılında burada açılan Pera Salonu, Alexandre Vallaury’nin yönetiminde İstanbul’un ilk resim ve heykel sergisi olmuş ve 1916 yılına kadar devam etmiş. Bu gelenek 1916-1952 yılları arasında da Galatasaray Lisesi’nde sürmüş. Pasajın bazı eski sakinleri arasında Ermeni’lerin Marmara Gazetesi, Polonez Şarküteri Evi ve Fransız Postanesi de var.

Tünel Pasajı Beyoğlu pasajları Konum

Tünel Pasajı
Tünel Pasajı

Fotoğraf: listelist.com

Birkaç yıl öncesine kadar Asmalımescit’in hareketli ve renkli gece hayatının önemli bir parçası, Tünel Pasajı’nın içerisindeki kafe, bar ve bistrolardı hatırlarsanız. Tünel Pasajı 1886 yılında yaptırılmış ve uzun yıllar üç bloğunda da apartman daireleri ve altlarında dükkan ve bistrolar yer almış. Apartman sakinlerinin çoğunu Museviler oluşturmuş. Bugün birçok apartman dairesi işyerlerine dönüştürülmüş, binadaki varlığını koruyan en köklü dükkanlarından biri ise Kohen kızkardeşlerin kitapçı dükkanı.

İlginizi çekebilir: İstanbul Flaneur‘den “İstanbul’da Gözünüzden Kaçamayacak Güzellikeki 10 Tarihi Apartman”