Çengelköy’e hoş geldiniz. Sahiden buraya gelirken hangi yolu tercih ettiniz? Çengelköy, Ortaköy’ün karşısında; Beylerbeyi ve Kandilli iskelesinin arasında. Durum böyleyken tabi ki bize vapur yolları görünüyor. Benden size bir tavsiye, Çengelköy’e vapurla gelin. Belki Eminönü’nden kalkan 17.40 vapuruyla, belki de şansınıza Kuzguncuk’tan kalkan bir vapurla. Vapur iskeleye yaklaşırken, yani iskelede ahşap mavi yazı ile yazılan Çengelköy, yazısı netleşirken arka fonda piyano sesi olan bir müzik dinlemenizi öneririm 🙂

Çengelköy | Fotoğraf: Nergis Demir

Çengelköy’de Zaman

İnsanda nedenini anlayamadığı nostaljik hisler bırakan Çengelköy’ü Atilla İlhan’ın bu mısraları en güzel şekilde anlatıyor belkide:

İstanbul ve sen / neydi o bir zamanlar
sanki gençliğime doğru yaşlanıyordum
çengelköy’de yaz unutulmaz erguvanlar
hangi yanıma dönsem seni bulurdum
içimdeki lambanın kırıldığı anlar
istanbul ve sen / sırılsıklam yaşananlar
yanardöner bir ayna yeniden ruhum
çengelköy’de yaz unutulmaz erguvanlar
gözlerinin sisinde sevdalı bir yolcuyum
hayal meyal gemiler dumanlı ilkbahar
istanbul ve sen / ikinizden kalanlar
tekrar tekrar ısrarla yaşayıp durduğum
çengelköy’de yaz unutulmaz erguvanlar
rüya mıdır gerçek mi kendi kendime sorduğum
istanbul ve sen / neydi o bir zamanlar

Çengelköy’de Sabah

Çengelköy Sokakları
Çengelköy Sokakları | Fotoğraf: Nergis Demir

Çengelköy börekçisinden, böreklerinizi alın ve acele edin. Çünkü Çınaraltı’ndaki en güzel masaya oturmak sizin de hakkınız. Kahvaltınızı yaparken, etrafı gözlemleyin. Sadece denizi değil, sizinle sabahı Çengelköy’de paylaşmak isteyen kedileri, martıları ve geceleri ara sokakların sahibi olan köpekleri de… Eğer mevsimlerden yazsa, ara sokaklarda, tezgahlarda satılan size hatıra olarak kalacak bir şey almayı unutmayın. Bu belki de bir bileklik, bir küpe olabilir. Yıllar sonra size, o gününüzü hatırlatsın.

Çengelköy | Fotoğraf: Nergis Demir

Ara sokaklar demişken, belki bir Kuzguncuk kadar olmasa da Havuzbaşı yokuşunda sizi dışı ahşap, hikayesi olan evler karşılıyor. Yani adımlarınızın sizi götürdüğü yere gidin; sürprizler sizi bekliyor. Pencere kenarlarına dikkatlice bakın, sizi bekleyen minik dostlar olabilir 🙂

Caddenin kenarında ise kitaplarınızı bağışlayabileceğiniz veya birkaç kitap satın alabilileceğiniz bir sahaf: Çengelköy Kitap Bahçemiz. Çiçeklerle süslü tabelasından, eski yayınlara ait kitap dergi ve romanlara mutlaka dikkatinizi çekecek Kitap Bahçemiz’i incelemeden geçmemenizi öneriyorum.

Çengelköy’de Yaz Akşamı

Çengelköy İskele | Fotoğraf: Nergis Demir

Bu&Bu Dondurma’dan, dondurma alarak akşama başlayabilirsiniz. İster külahta ister kağıt helvada. Benim önerim, bisküvili dondurmayı denemenizden yana. Seçim sizin. Sonra ver elini sahil. Rotanız herhangi bir iskele olsun.

Çengelköy’de Kış

Herkesin dilinde yaz akşamları olsa da Çengelköy’de bence en güzeli, kış akşamları. Çengelköy Çikolata Kahve’de sıcak çikolatanızı yudumlarken, kış mevsiminin sessizliği size eşlik edecektir. Teras katında oturarak o eşsiz manzaranın keyfini sürüp, birkaç fotoğraf çekerek anı ölümsüzleştirebilirsiniz.

Çengelköy’de yeme-içmeden de bu kadar söz etmişken adı hâlâ dillerde olup kendisinden eser kalmayan Çengelköy salatalığından bahsetmemek olmazdı. Eğer Çengelköy’e salatalık alma amacıyla geldiyseniz, sizi maalesef sadece birkaç tezgah karşılayacak. Çünkü Çengelköy’ün, eski dokusu kalmadı. O da tıpkı diğer semtler gibi şehirleşti. 

Son olarak; Çengelköy’e gelmişken yürüyerek hemen hemen aynı dokuya sahip olan Kuzguncuk’u gezmeyi veya Kuleli yönüne doğru yürüyerek sahil kenarındaki sandalları izlemeyi, denize bakarak İstanbul’daki her bir taşın, duvarın, iskelenin, evin bir hikayesi olduğunu unutmayın derim.

Kapak Fotoğrafı: Nergis Demir

İlginizi çekebilir: Gastro Magger’dan Çengelköy’ün Şık ve Leziz İtalyan’ı: Osteria Salvatore