Günümüzde cinsiyet kimliği ve cinsel yönelim ile ilgili birçok terimin hatalı ya da eksik kullanıldığını; birçok kişi tarafından bu terimlerin karıştırıldığını görmekteyiz. “Bunları zaten herkes biliyor,” diye düşündüğümüz birçok şey ve bazen en temel terimlerin dahi bu problemle karşı karşıya geldiğini görmek zaman zaman üzücü bir hal alsa da, bunda elbette bazı terimlerin Türkçe’de tam bir karşılığı olmaması ya da “cinsiyet ve cinsellik” konusunun eğitim hayatımızın içerisinde yeterince yer almamasına bağlayabiliriz. Gelin cinsiyet, kimlik ve LGBTQI+ ilgili temel terimlere birlikte göz atalım. 

Cinsiyet, Toplumsal Cinsiyet ve Cinsiyet Kimlikleri
Cinsiyet, Toplumsal Cinsiyet ve Cinsiyet Kimlikleri| Fotoğraf: Comstock’s Magazine

Not: Eğitim alanım/profesyonel alanım her ne kadar Gender Studies ya da Queer Theory olmasa da; bu yazı, bugüne kadar katılmış olduğum bazı eğitimlerde almış olduğum notlardan ve aşağıda listelemiş olduğum kitap ve yayınlardan çıkardığım notlardan oluşan bir derlemedir. 

  • Queer – Resimli Bir Tarih, John Barker
  • LGBTI+ Aile Rehberi, Boysan’ın Evi & LADEG
  • University of Pittsburg – Gender and Sexuality Kursu
  • Cinsel Şiddetle Mücadele Derneği

Cinsiyet, Toplumsal Cinsiyet ve Cinsiyet Kimlikleri

Cinsiyet Yönelimi
Cinsiyet Yönelimi | Fotoğraf: Npr.org

Aslında herkesin anladığını düşündüğü ama tam olarak anlamadığı konulardan ilkine bakarak başlayalım: Cinsiyet nedir, cinsiyet kimliği nedir, cinsel yönelim nedir, atanmış cinsiyet ve toplumsal cinsiyet gibi tanımlar ne ifade ediyor bunları ele alalım.

Kadın ve erkeğin sahip olduğu genetik, fizyolojik ve biyolojik özellere cinsiyet diyoruz. 

Cinsiyet kimliği, bir kişinin kendisini ait hissettiği, beyan ettiği cinsiyet halidir. (kadın, erkek, trans, genderqueer) Unutmamalıyız ki, cinsiyet kimliği, atanmış cinsiyetten (doğumumuzda anatomik, genetik ve biyolojik özelliklerimize göre belirlenen cinsiyetimiz.) farklılık gösterebilir ya da ikili cinsiyet sisteminin (kadın ya da erkekle kısıtlanmış cinsiyet sistemi) dışında olabilir. Kıyafetlerimiz ve davranışlarımızın da bir cinsiyet kimliği oluşturabilir. 

Cinsiyet Kategorisi

Cinsiyet Kategorisi
Cinsiyet Kategorisi| Fotoğraf: Pexels

Cinsiyet kategorisi, bireyleri kadın veya erkek olarak sınıflandırmak için kullanılan bir terimdir. İnsanlar -nedense- kendilerini bir kişinin nasıl sınıflandırılması gerektiğine karar vermek zorunda hissederler ve kolayca kadın veya erkek gibi tanımlamalar yaparlar.

Bu oluşturulan cinsiyet kategorisi, insanları beş element aracılığıyla kategoriler: Üreme organları, cinsel organlar, kromozomlar, gonodlar ve hormonlar. Günümüzde cinsel organlar ve üreme organları olarak bu ilk iki özelliğe bakarak çoğu ülkede cinsiyet ataması gerçekleşir. Ve çoğu ülkede de sadece iki yasal cinsiyet kategorisi vardır: Kadın ve erkek. 

Cinsiyet, kadın veya erkek olmak üzere iki seçenekten biri olarak tanımlandığında, buna “ikili cinsiyet” diyoruz. Bazı ülkeler artık üçüncü kategoriyi tanımakta ve ikili kategoriyi, “üçüncü cinsiyet” olarak adlandırılan yeni bir kategori ile genişletmektedirler. Almanya, Avustralya, Nepal, Yeni Zelanda ve Hindistan kadın ve erkek ikili cinsiyet sistemi dışındaki üçüncü cinsiyeti yasal olarak tanıyan ülkelerden. Amerika’da ise Kaliforniya, Oregon, Washington, New Jersey ve New York eyaletlerinde nüfus cüzdanlarında yer alan kadın ve erkek seçeneklerinin dışında bir de “X” kategorisi yer alıyor. 

Toplumsal Cinsiyet ve Cinsiyet Rolleri

Toplumsal cinsiyet ifadesi, toplumsal olarak inşa edilmiştir. Yani, sosyal çevremiz “atanmış cinsiyetimiz” ile uyumlu olduğumuzu varsayılarak, bizleri kadın veya erkek olarak nitelendirir; toplumsal ve kültürel cinsiyet normlarını üzerimize yağdırır. Bu normlar günlük hayatımızdaki sosyalleşme içinde öğrendiğimiz şeyler. Bu sebeple de toplumdan topluma tabii ki farklılık gösteriyor. Ve sadece ailemiz, arkadaş çevremiz ile şekillenmiyor; dini ve kültürel öğretiler, basın-yayın organları, okul ve işyerleri gibi sosyal alanlarda da şekilleniyor. Bu normlarla birlikte kadın ve erkeğin rolleri, sorumlulukları belirlenir. Yumurtalık ve rahim sahibi olmak atanmış cinsiyetin bir parçasıyken, kişinin bu özelliklere sahip olduğu için onun çocuk doğurmasınının beklenmesi “toplumsal cinsiyet” rolünden dolayı beklenen bir eylemdir. 

Toplumsal Cinsiyet ve Cinsiyet Rolü
Toplumsal Cinsiyet ve Cinsiyet Rolü | Fotoğraf: Please Like Me, 3. Sezon – 3. Bölüm

Cinsiyet rolü, toplumsal cinsiyetin bir parçası olarak ortaya çıkan bir tanım ve kişinin kendisine atanan cinsiyetten dolayı göstermek zorunda hissettiği için yaptığı, söylediği şeylerin tümünü kapsıyor. Ve bu toplumsal cinsiyet rolleri toplumun görmek istediği “kadın-erkek” kalıplarına göre şekilleniyor. Yani topluma göre “normal” bir kadın ve “normal” bir erkek olarak hareket etmek. Genderqueer bir aktivist olan Andreas Speck’e göre yapılması gereken: “Cinsiyet” i yapı bozuma uğratmak. Kişi “cinsiyet”ten bağımsızlaştığında, kendisini tanımlamanın değişik formlarını mümkün kılmış olacak. “Kadın olma” ve “erkek olma”nın yerine gelen “insan olma” ile gender kategorisi, yapı bozuma uğrayarak, cinsiyetin önemi saç rengi, boyu posu gibi kategorilerin önem derecesine indirgenecek. Andreas Speck, bu şekilde insanlar için daha çok özgürlük alanı açılmasının mümkün olacağını savunuyor. 

Cinsel Yönelim ve LGBTI+ ile İlgili Terimler ve Tanımlar

Cinsel yönelim, “cinsiyet kimliği” ile çok sık karıştırılan bir şey. Cinsel yönelim, kişinin cinsel, duygusal ve romantik olarak çekim duyduğu cinsiyete veya cinsiyetlere göre tanımlanan bir davranış özelliğidir. Gey, lezbiyen, biseksüel kişinin cinsel yönelimini tanımlayan terimler. Burada, cinsel yönelimin, cinsiyetimiz açısından kendimizi nasıl deneyimlediğimizden tamamen farklı olduğunu aklımızdan çıkarmamak oldukça önemli. Cinselliği oluşturan dört unsurdan biri cinsel yönelim. (diğer üçü: biyolojik cinsiyet, toplumsal cinsiyet kimliği, sosyal cinsiyet rolü) Cinsel yönelim, duyguları ve kendilik kavramını içerdiği için “cinsel davranış” tan farklıdır. 

LGBTI+

LGBTQI+
LGBTI+| Fotoğraf: Unsplash

LGBTI+ kısaltmasına geçecek olursak, bu kısaltmalar: Lezbiyen, gey, biseksüel, trans veya transseksüel, queer ve interseks anlamlarına gelir. Bu terimler, cinsiyet kimliği ve yönelimleri temsil eder. Hak-temelli perspektifte, bireylerin bu tanımlar dışında da cinsiyet kimliği ve yönelim beyanları olabileceğinden LGBT kısaltmasının sonunda “+” ifadesi bulunmaktadır.

Şimdi hepimizin en iyi bildikleri ile başlayalım. Kişi yalnızca karşı cinse ilgi duyuyorsa heteroseksüel, hemcinsine ilgi duyuyorsa eşcinsel, birden fazla cinse ilgi duyuyorsa biseksüel olarak tanımlanır. Lezbiyen, hemcinsinden hoşlanan kadınları tanımlarken, gey yurtdışında her ne kadar hem kadın hem erkek için kullanılsa da, ülkemizde hemcinsenden hoşlanan erkekleri tanımlamakta.  

Günlük yaşantımızda karşımıza her ne kadar “biyolojik cinsiyet” olarak çıksa da kişinin dış genital özelliklerimize bakarak tıp tarafından atanan cinsiyetine “atanmış cinsiyet” demek daha doğru bir kullanımdır. Kişinin iki üç yaşlarında cinsiyet kimliğini oluşturmaya başladığı söylenmektedir. 

Trans – Transseksüel

Transeksüel Bayrağı
Transeksüel Bayrağı | Fotoğraf: binarythis.com

Kişinin cinsiyet kimliği ile ona atanmış cinsiyeti örtüşmediği durumlar olamaz mı? Tabii ki olabilir ve buna “transseksüellik” denir ve hem erkek hem de kadın için bu terim geçerlidir. Kişinin kendisini karşı cinsten biri olarak görüp, o şekilde hissetmesidir diyebiliriz transseksüellik için. (Doğduğumuzda tıp tarafından atanan cinsiyet ile hissettiğimiz cinsiyet aynı ise, cisgenderız.) Birçok toplumda bu unutuluyor ya da karıştırılıyor olsa da, transeksüellik cinsiyet kimliğini belirtir ve bu, cinsel yönelim ile aynı şey değildir. Transeksüel kişi, heteroseksüel, eşcinsel ya da biseksüel olabilir.

“Trans” ya da “transgender” ise çok sayıda kimliği kapsar: Transeksüelleri, crossdresser’ları, drag queen’leri/king’leri ve toplumsal olarak inşa edilmiş cinsiyet sınırlarını aşan diğer insanları içeren şemsiye bir kelimedir. Kısacası, cinsiyet geçiş sürecini tamamlamış veya tamamlamamış olması fark etmeksizin, cinsiyetine ve görünümüne müdahale edenleri tanımlayan bir terimdir diyebiliriz. (Trans ve transgender terimleri hakkında okunmasını tavsiye ettiğim bir blog post’u için tıklayın.)

İnterseks

İnterseks, -benim gördüğüm- toplumda en çok karıştırılan ve yabancı olunan terim. Bu durum, interseksin hem cinsiyet kimliği hem de cinsel yönelim terimlerinden daha farklı bir terim olduğu için muhtemelen. Bir organizasyonda Uluslararası İnterseks Organizasyonu kurucu ortaklarından Vincent Guillot ile tanışana kadar benim için de öyleydi.

İnterseks kişilerin ortak özelliklerinin biyolojileri değil, “tıbbileştirme” deneyimleri olduğunu söyleyebiliriz. Tıbbi açıklaması “anormal üreme ve cinsiyet organlarıyla doğmuş olan” ya da “cinsiyet gelişim bozukluğu” olarak bilinen interseksler, anatomi, fizyoloji ve/veya kromozomal varyasyon farklılıklarına sahiptirler. Dış genital organlar, iç genital organlar ve/veya hormon üretim seviyeleri karışık veya belirsiz olabilir.

İnterseks terimi, her interseks için bir kimlik kategorisi olmak zorunda değildir. Evet, bazı interseksler kendi kimliklerinin bir parçası olarak bu terimi kullanırken, bazıları da sadece bunu yalnızca “tıbbileştirme” terimi olarak kullanmaktadır. İnterseksler, gey, lezbiyen, biseksüel veya heteroseksüel yönelimli olabilirler ya da kendilerini mevcut cinsel yönelim tanımlarına sokmayabilirler. Ayrıca, bazı interseksler, fiziksel olarak interseks olmasalar dahi, ruhen kendilerini birden fazla cinsiyete ait hissedebilirler.

Şimdi bunları okurken interseks ve “hermafrodit” in aynı şeyler olduğunu düşünmüş olabilirsiniz. Bu, interseks aktivistler arasında da tartışılmakta olan bir konu. Bazı aktivistler bu terimi hala talep etse de, bazılarına göre hermafrodit kelimesi interseksleri ifade etmek için uygun değil. Hermafrodit, biyolojide eril ve dişil üreme organlarının ikisine de sahip olan organizmalar (Salyangoz ve solucanlar mesela) için kullanılan bir terim. Fakat interseks, iki cinsiyet kromozomunun ötesinde bir durum.

LGBTI+: Peki ya “+” Ne Demek?

Queer

Şemsiye terimlerden birisine daha geldik: Queer. Queer, heteroseksüel veya ikili cinsiyet normlarına uymayan insanları kapsayan bir terim. Queer, birinin cinsiyet kimliğini, cinsel yönelimi veya her ikisini de ifade edebilir. Queer, dünyadaki her şeyi “şu ya da bu” şeklinde ayırıp sınırlayan, basitleştiren ikililikleri yıkmakla ilgili bir tanım. Sabitleşmiş kimlik kategorilerine karşı çıkarak, farklı düşünme ve eyleme geçmenin toplumsal cinsiyet ve cinsellik normlarına meydan okumanın da bir yoludur. Aslında olduğun değil, yapmış olduğun eylem de denilebilir Queer için. (Quuer nedir, ne değildir, Queer düşünce ve tarihi üzerine bilinmesi gereken şeyleri, yalın bir dille anlatan inanılmaz güzel bir kitap önereceğim: Queer – Resimli Bir Tarih, Meg-John Barker)

Tüm bunlarla birlikte bireylerin tüm bu tanımlar dışında da cinsiyet kimliği ve yönelim beyanları olabileceğini söylemiştim LGBT kısaltmasının sonuna eklenen “+” ifadesinden bahsederken. Queer, aseksüellik, panseksüellik, omniseksüellik, çokaşklılık, demiseksüellik gibi geniş kitleler tarafından bilinen ve hayatımızın içinde olan bu terimler LGBTI’ın “+” kısmına girdiği gibi hayatımıza cinsiyet ve cinsel yönelim konularında son yıllarda girmeye başlayan terimler de var.

LGBTQI+
LGBTI+| Fotoğraf: Freepik

Bunların birkaçı:

Non-binary ya da ikili olmayan kavramı, ikili cinsiyet sistemine yani kadın-erkek ikililiğine sığmayan ve kendilerini hiçbir cinsiyetle tanımlamayan kişilerdir. Cinsiyetlerini kadın veya erkek olarak tanımlamayan daha birçok farklı tanım da var genderqueer, agender, bigender gibi; non-binary bunların en yaygın olanı. Bu terimlerin hepsinin aynı şeyi anlatmadığının altını çizmekte fayda var. Hepsinin ortak noktası “kadın veya erkek” kategorilerine dahil olmayan bir cinsiyet deneyiminden bahsediyor olmaları.

2012 yılından beri her 14 Temmuz’da Uluslararası Non-binary Günü kutlanıyor. Brigette Lundy-Paine, Asia Kate Dillon, Indya Moore, Ezra Miller, Tommy Dorfman non-binary olduğunu açıklayan ünlülerden bazıları.

Non-binary ve Gender Fluid Olduğunu Belirten Ünlüler
Non-binary ve Gender Fluid Olduğunu Belirten Ünlüler | Fotoğraf: Yaprak Civan

Kimlikler, roller ve o bildiğimiz tüm cinsiyet normları da dahil olmak üzere, kendi cinsiyet tanımlarını genişleten kişilere verilen şemsiye bir terim var. O da gender expansive. Gender expansive bireyler için, bulundukları toplumun cinsiyet kavramlarını zorlayan kişiler diyebiliriz. 

Diğer yaygın tanımlara ek olarak, cinsiyetsiz/genderless ve cinsiyeti olmayan yani agender da hayatımıza son yıllarda girmiş olan tanımlamalara örnek olarak verilebilir.

Akışkan Cinsiyet

Akışkan Cinsiyet
Akışkan Cinsiyet| Fotoğraf: Pxhere

Son zamanlarda çok fazla karşımıza çıkan bir tanım olan gender fluid yani akışkan cinsiyet, bireylerin cinsiyet kimliklerinin iki veya daha fazla cinsiyet arasında hareket halinde olduğu bir kavram. Kesinlikle sabit ya da durağan değiller; kadın ya da erkek ayrımını kabul etmiyorlar. Sadece bir cinsiyet kimliği değil, cinsiyetler arasındaki kesin yargıları ve heteronormatifliği de ortadan kaldırıyor akışkan cinsiyet. Bu, cinsiyetleri reddetmek olarak algılanmasın; bu, cinsiyet kavramını bükmek. Bunun yalnızca kime ilgi duyduğun değil, kim olduğun ile ilgili olduğunu hatırlatmakta fayda var; ayrıca biseksüellik ile karıştırılmaması gerekiyor. 

Gender fluid hareketinin yaygınlaşması ile, dictionary.com bu terimi yeni bir kelime olarak listesine ekledi ve terimi “cinsiyet kimliği ya da cinsiyet ifadesi sabit olmayan, zamana veya duruma bağlı olarak değişen” olarak açıkladı. Miley Cyrus, Kristen Stewart, Cara Delevigne, Miles Robbins, Ruby Rose da kendisini akışkan cinsiyet olarak tanımlayan kişilerden.

They/Them| Fotoğraf: UCLA College – Social Sciences

Vermont Üniversitesi’nin cinsiyet tanımlarının arasına cinsiyetsiz seçeneği eklediğini, ayrıca İngilizce’deki “he” ve “she” zamirlerinin yerine cinsiyetsiz ve akışkan cinsiyet zamiri olarak kullanılması için “they” önerildiğini de hala duymamış olanlara ve kullandığı dili bu şekilde düzeltmeyen kişilere hatırlatmakta fayda var. 

Eğer isterseniz, daha fazlası için aşağıdaki linklere göz atabilirsiniz. (Hepsinin İngilizce kaynaklar olduğunu söylemem gerek.)

  • Geniş kapsamlı dil kılavuzu için Refinery29 ve Julia Serano‘nun sitesine,
  • Cinsel yönelim dil kılavuzu için bu adrese,
  • Sex ve gender’ın farklı tanımlar olduğunu açıklayan Fred McConnell’ın the Guardian‘daki makalesine ve Candace West ve Don H. Zimmerman’ın makalesine bakabilirsiniz.

Ben en temel bilgileri, en yalın ifadeyle anlatmaya çalıştım ve konuyla ilgili birkaç link de eklemeden geçmedim. Daha çok okuyalım, daha çok okutalım ve kullandığımız dili düzeltmeye çalışalım.

Kapak fotoğrafı: Npr.org/

İlginizi çekebilir: SineMagger’dan En İyi LGBTİ Filmleri

İlginizi çekebilir: YogiMagger’dan “Gökkuşağı Bayrağı ve Anlamı”