Lezzet yolculuğunda rehberlik eden isimlerden biri olan Gault&Millau, gastronomi dünyasının inceliklerini keşfetmeye yönelik bir ışık olarak karşımıza çıkıyor. Bu rehber, yemek tutkunlarına enfes tatlar ve şahane deneyimler sunarken sadece bir yemek rehberi olmanın ötesine geçiyor. Gault&Millau, aslında bir lezzet haritası, bir kültür elçisi ve gastronomik bir pusula niteliği taşıyor. Haydi gelin bu rehbere biraz daha yakından bakalım!

s_thumbnail__c_wide__jc0c8qiijt6dnodwerpqvuenk9tpariobrtn010o
De Nederlanden | Fotoğraf Kaynağı: gault-millau.nl

Gault&Millau’nun kökleri, 1960’ların başlarına dayanıyor. O dönemde, Henri Gault ve Christian Millau, Paris-Presse gazetesinde çalışıyorlar. Gault, haftalık olarak “Week-end get aways” başlıklı bir köşe yazıyor. Millau ise dergide “Editor in chef” olarak çalışıyor. Gault’un bu yazılarını yakından inceleyen kişi olarak sonrasında favori gastronomik yol arkadaşı haline geliyor. Yazılarının cesur ve kendi deyimleriyle “ikonoklastik” tavrı, hızla büyük bir başarı elde etmelerini sağlıyor.

Christian Bourgois’un zihinlerindeki tohumları atmasıyla, Julliard Yayınevi’nin edebi direktörü olan Bourgois, gastronomiye yeni bir bakış açısını tanıtacak modern bir rehber hayal etmeye başlıyor. Bu rehber sadece başkentteki restoranları değil, aynı zamanda zanaatkarları, şarap satıcılarını, butik otelleri ve kısa kaçamak seçeneklerini de tanıtmayı hedefliyordu. Böylece ilk kez 1972 yılında Paris’te Gault&Millau rehberi yayımlanıyor. İkili yayımladıkları bu rehber ile, Fransız gastronomisini şaşırtıyor ve yeni bir bakış açısının geliştirilmesine katkıda bulunuyor. Alain Senderens, Alain Ducasse, Joël Robuchon, Guy Savoy, Marc Veyrat, Pierre Gagnaire, Michel Rostang gibi isimleri keşfediyor ve gastronomi sahnesine sunuyor.

first-guide-1
Gault&Millau Rehberi 1972 | Fotoğraf Kaynağı: gaultmillau.org

Gault&Millau’nun, Michelin rehberinden farklı bir yaklaşımı var. Michelin, yıldızlarla belirli bir standartta olan restoranları ödüllendirirken, Gault&Millau ise 20 üzerinden puanlama sistemiyle ayrıntılı bir değerlendirme sunuyor. Michelin genellikle hizmet ve mekânın yanı sıra yemeğin kendisini değerlendirirken, Gault&Millau, yemeğin kalitesi, sunumu ve lezzeti üzerinde daha fazla odaklanıyor.

Gault&Millau Değerlendirmesi

Özgünlüğe inanan Gault&Millau, restoran ve şefleri puanlaması için bağımsız şarap ve gastronomi uzmanlarıyla çalışmalarına devam ediyor. Gault & Millau sekiz bölgesel rehber, bir şarap rehberi ve bir şampanya rehberine sahip. Rehber için değerlendirilen restoran ve şeflere Gault & Millau tarafından hizmet, fiyat ve restoranın atmosferi hakkında ayrı ayrı yaptığı değerlendirmelerle birlikte yemeğin kalitesi ve lezzeti üzerinden 1 ila 20 arasında puan veriliyor. 20 en yüksek değer ve 10 puan altındaki restoranlar nadiren listeleniyor. Puanlar, yemeğin kalitesine göre veriliyor; fiyat, hizmet ve mekânın atmosferi gibi kriterler ayrı ayrı yorumlanıyor. Yüksek puanlı restoranlar puanlarının derecesine göre Gault & Millau imzası olan şapkalardan 1 ila 4 arasında şef şapkası kazanıyor. Gault & Millau, mükemmelliğin normal bir insanın sınırlarının ötesinde olduğu düşüncesiyle uzun süre hiçbir restorana 20 puan vermemiş. 2004 yılında ise Marc Veyrat’a ait the Maison de Marc Veyrat ve La Ferme de Mon Père restoranları 20 puan sahibi oluyor. Daha sonra 2010 ve 2011’de Sergio Herman’s Oud Sluis 20/20 puan alıyor..

filetto-di-vitello-veal-tenderloin-the-artisan
GRACE GUINO’ya ait tabak | Fotoğraf Kaynağı: BRUTAL GRACE PHOTOS

Gault&Millau’nun uluslararası etkisi büyük. Dünya çapında, bu rehbere girmeyi başaran birçok restoran ve şef var. Örneğin, Fransa’da genç şefleri ve gastronomiyi temsil eden “109” kitabıyla yeni yeteneklerin yanı sıra, dünya çapında öne çıkan pek çok restoran bu rehbere dahil edilmiştir. Adını saymakla bitiremeyeceğimiz sayısız restoran ve şef, Gault&Millau rehberinde yer almanın haklı gururunu yaşamaktadır. 

la-maison-d-uzes
La Maison d’Uzès – Restaurant | Fotoğraf Kaynağı: gaultmillau.org

Bugün 16 ülkede restoranları değerlendiren bir kriter konumunda olan Gault&Millau, Avusturya, Belçika, Hırvatistan, Birleşik Arap Emirlikleri, Fransa, İtalya, Japonya, Lüksemburg, Hollanda, Sırbistan, Slovenya, İsviçre, Almanya gibi ülkelerin ardından 17. ülke Türkiye olacak. Sözen Organizasyon işbirliği ile Gault & Millau Rehberi, Türkiye’de de 2023 yılı içinde saha çalışmalarına başlayacak ve 2024 yılında yayımlanacak.

gault-millau-kapak
Sözen Organizasyon| Fotoğraf Kaynağı: www.gaultmillau.com.tr

Gault&Millau, gastronomi dünyasında bir kılavuzdan çok daha fazlasıdır. Bu rehberi lezzetin, sanatın ve kültürün birleşimini sunan; bir yemekten çok daha fazlasını arayanlar için bir zevk kaynağı ve keşif yolculuğu olarak tanımlayabiliriz. Yolculuğun sonraki durağının Türkiye olması da oldukça heyecan verici! Siz de bu harika dünyayı keşfederken Gault&Millau rehberinin izlediği yolu takip edebilirsiniz. Bakalım Türkiye’de yolumuz hangi restoran ve şeflerden geçecek?

Kapak Fotoğrafı: gault-millau.nl

İlginizi çekebilir: Esra Saruhan’dan Michelin Rehberi Hikayesi