Canım kahve. Hem keyifli hem de enerji verici, bir de üstüne binbir faydalı bir içecek! Her ülkenin beslenme alışkanlıkları farklıyken, dünyanın dört bir yanından herkesin ortak olarak sahip olduğu zevkleri araştırmaya kalksak herhalde elimizde tutacağımız en sağlam şey “kahve sevgisi” olurdu. Vietnam’dan İtalya’ya, Küba’ya kadar dünyanın çeşitli yerlerden kahveye dair pek çok şey bu yazıda.

kahve-meyve
Dünya Kahveleri | Fotoğraf: Eduardo Gorghetto (Unsplash.com)

Dünya Kahveleri

Damak tadı dediğimiz şey bir başka. Aynı bölge içinde aynı mutfak kültürüyle büyümüş insanların bile birbirinden oldukça farklı olabiliyor damak tatları. Bir de koskocaman dünyayı hayal edin. Her ülkenin alışkanlıkları farklı, beslenme yöntemleri, topraklarından çıkan mahsuller farklı. Dünyanın dört bir yanından herkesin ortak olarak sahip oldukları bir zevki düşünürsek elimizde tutacağımız cevaplardan biri şudur ki: herkes kahveyi çok seviyor! Her kültürde kahve mutlaka bir şekilde yer edinmiş. Keyfinin yanı sıra enerji verici! Hadi hep birlikte çeşitli ülkelerin kahve kültürlerine bakalım. 

İtalya 

italya-3
Dünya Kahveleri, İtalya, Espresso | Fotoğraf: Jonathan Pielmayer (Unsplash.com)

Kahve kültürünün dünya genelinde bu denli popüler olmasını sağlayan ülkeyle başlamamak olmazdı. Evet, tabii ki İtalya’dan bahsediyorum. Ayakta sohbet ve muhabbet ederken, beyaz küçük seramik fincanlardan içilen espresso‘dan tutun, Capuchin rahiplerinin giydiği kahverengi kostümlerden ismini alan cappuccino‘suna kadar günün her saati için çeşit çeşit -en iyisinden- kahve mevcut İtalya’da. 

Sütlü olduğu için yalnızca sabah erken saatlerde sipariş verilen cappuccino, günün ilerleyen saatlerinde tüketilmez. Öğleden sonra cappucino tüketen varsa bilirsiniz ki yerli değildir o; ya turisttir ya da başka bir ülkeden göçüp İtalya’ya yerleşen biri olabilir. Kuzey bölgelere çıkıldıkça -özellikle de Milano civarında- uzun uzun “cappuccino” demezler, “Un cappu per favore” demeyi tercih ederler genellikle.

Yaz aylarında severek tükettiğimiz, vanilyalı dondurma ile servis edilen espresso yani affogato da canımız ciğerimiz İtalya’dan çıkma. Kelime anlamı ise, ‘boğulmuş’ demek. Eh, dondurma kahvenin içinde boğulmak üzere sonuçta, değil mi?

Avusturya

avusturya
Dünya Kahveleri, Avusturya, Kaffee Brauner | Fotoğraf: Josh Sorenson (Unsplash.com)

Avrupa’da İtalya ile birlikte kahve kültürü konusunda öne çıkan ülkelerden biri de Avusturya. Rakibi İtalya’da olduğu gibi Avusturya’da da en çok tüketilen kahve çeşitleri espresso ve cappuccino olsa da ülkenin kendine özgü pek çok kahvesi var.

Kahve ile tanışmaları Türkler aracılığıyla olan Avusturya’nın yöresel kahvesi Kaffee Brauner. Türk kahvesinde olduğu gibi yanında bir bardak su ile servis edilen bu kahvenin, içiminin kısa damakta bıraktığı tadın ise bir hayli uzun olduğunu söyelebiliriz. 

Avusturya’nın en popüler kahvelerinden bir diğeri ise farklı bir çeşit cappuccino olarak betimlenebilecek Wiener Melange. Buharda pişirilmiş sütlü bir espresso olarak geçen bu kahve, bir fincan süt köpüğüne ilave edilmiş bir shot espresso aslında. Bu sebeple kendisini cappuccino ile karıştırmak mümkün. Bu arada lokaller genelde üzerine krem şanti ekleyerek tüketmeyi tercih ederler. 

İrlanda

irlanda-3
Dünya Kahveleri, İrlanda, Irish Coffee | Fotoğraf: morpencere.com

Soğuk havalar ufak ufak kapıyı çalarken, İrlanda’dan çıkıp tüm dünyanın kalbine konmuş bir kahveden bahsedelim: yani Irish Coffee‘den. Köpüğünden bir fırt alıp, köpük kısmını atlattıktan sonra yavaş yavaş alt katmanlara doğru inerseniz, içinizi bir sıcaklık kaplar, bunun nedeni bu kahvenin içerisindeki viskiden kaynaklanır.

1940’larda İrlanda’nın soğuk bir gecesinde, ülkenin hava şartlarına alışık olmayan Amerikalı turistler ısınmak için, kahvelerinin içine az miktarda viski eklemiş. Böylelikle hem Amerikalı Turistlerin içleri ısınmış hem de Irish Coffee reçetesi ortaya çıkmış.

Siz de soğuk kış gecelerinde içinizi ısıtmak isterseniz ihtiyacınız olanlar çok basit: Sımsıcak bir kahve, İrlanda viskisi, şeker ve krema. Hatta ben geçen kış theMagger’da yer alan Irish Coffee tarifini denedim ve memnun kaldım, siz de deneyin! 

Japonya

kyoto
Dünya Kahveleri, Japonya | Fotoğraf: Pinterest

Dünyanın en büyük kahve tüketicilerinden biriyle devam edelim ve Japonya’ya gidelim. Japonya denildiğinde her ne kadar akla ilk çay geliyor olsa da içecek olarak, günümüzde kahve kültürü ve tüketimi geleneksel içecekleri olan çayı geçmiş bulunmakta.

Kahvenin Japonya’ya girişi 16. ve 17. yüzyılda Portekizliler ve Hollandalıların burayla ticaret yapmasıyla başlar. Böylece Hollandaca koffie kelimesi, Japoncada “kouhii” olur ve daha mbce tıbbi ve narkotik özelliği ile ülkeye giren kahve, günümüzde bambaşka bir popülerliğe evrilir.

Japonya’daki kahve kültürü bambaşka bir yazının konusu olacak kadar geniş, bu nedenle hızlıca özetlemekte yarar var. 60’lı yıllardan 80’li yıllara kadar ekonomik patlama ile beraber kahvenin ülke genelinde önemli bir yer etmesinden tutun, günümüzde “drip” kahve makinelerinin icadına kadar önemli bir yer tutar Japonya’da kahve. 

Cold Brew tarzında soğuk kahve demleme yöntemi düşünün. Adına da Kyoto densin. Bu kahvede bildiğimiz gibi kahve suyla karışmaz ve yavaş yavaş suya damlar. Tat açısından Kyoto, çekirdeğin gerçek karakterini korur. Bunun nedeni ise kahve demleme işlemine ısı verilmesiyle oluşan gazlardan kaçınılmış olması. 

Meksika

kuba-2
Dünya Kahveleri, Meksika, Café de Olla | Fotoğraf: isabeleats.com

Baharatlı içecekleri seven ve özellikle de tarçına bayılanlar, koşun! Kendine özgü kahvesi olan bir ülkeye, Meksika’ya gidelim şimdi de. Genellikle Meksika’nın soğuk ve kırsal bölgelerinde tercih edilen geleneksel Café de Olla, ‘çömlek kahvesi’ adıyla da tanınır.

Elde hazırlanmış toprak kaplar düşünün. Bu toprak/kil kaplarda tarçın çubuklarıyla demlenerek hazırlanan Café de Olla, yine tarçın çubuklarıyla birlikte servis edilir ve piloncillo veya bir diğer ismiyle panela olan Meksika şekeri ile tatlandırılır. Piloncillo için şeker kamışının en ham hali de diyebiliriz. Gün boyu içebileceğiniz bu sağlıklı kahvenin bir diğer özelliği ise herkesin kabının bireysel olması. 

Küba

kub
Dünya Kahveleri, Küba, Cafe Cubano | Fotoğraf: Pinterest

Küba denilince benim içim kıpır kıpır oluyor! Eminim sert bir Küba kahvesi içince bu sefer de titreyerek kıpraşırım… Küba’dan çıkan ve günün her saatinde en sert haliyle tüketilen Cafe Cubano, birçok farklı isimle anılır: Küba espresso’su, Küba shot’ı, Cafécito… 

Küba’da espresso makinesi olmadığı dönemlerde insanlar kahvelerini, sıcak ve koyu kahveyi filtreleyip bardağa pamuklu bir kumaşla aktararak hazırlarmış. İşte bu kahve hala günümüzde de Küba’nın geleneksel kahvesi olarak popülaritesini korur. Küba kahvesinin en bilirgin özelliği ise en başında belirtmiş olduğum gibi, sertliği. Bu sebeple tadını yumuşatmak için kahveye şeker ilave edilir ya da şeker kamışı ile sunulur. Eğer kahve sunumunda şeker kamışı görürseniz anlayın ki kahvenizi içtikten sonra o kamışı emmeniz gerekebilir!

Brezilya

brezilya
Dünya Kahveleri, Brazilya, Cafezinho | Fotoğraf: Maria L (Unsplash.com)

Dünya çapında tüketilen kahvenin %40’ı nerede dersiniz? Tabii ki Brezilya! E o kadar çok ihracat yapıp hala ellerinde kaliteli ürün kalıyor mu derseniz, ne yazık ki buna olumlu bir cevap veremeyeceğim. 100 yılı aşkın süredir dünyanın dört bir yanına en iyi kalitedeki kahve çekirdeklerini ve kahvelerini gönderen Brezilya, ihracat konusunda hala dünyada ilk sırada. 

Tatlı ve sımsıcak bir içecek olan Cafezinho ise Brezilya’nın geleneksel kahveleri. Bu kahvenin oldukça tatlı olma sebebi ise ülkedeki alçak rakımlı bölgelerde yetişen kahvenin doğal olarak acı olması ve şekerle bunu dengelemek istemeleri. Cafezinho ile ilgili size minik bir sır vereyim. Eğer Brezilya’ya yolunuz düşerse herhangi bir benzin istasyonundan veya bir restorandan “ücretsiz” olarak bu Cafezinho’yu alabilirsiniz. Herhalde ücretsiz olduğundan olsa gerek, bu kahve çeşidi Brezilya’da en çok tüketilen kahve çeşidi. 

Yunanistan

yunanistan
Dünya Kahveleri, Yunanistan, Frappe | Fotoğraf: Pariwat Pannium (Unsplas.com)

Komşuda pişer bize de düşer. Komşumuz Yunanistan’da doğan bir soğuk kahve çeşidi Frappé, Türkiye’de de çay bahçelerinden tutun, pek çok kaliteli kahvecinin menüsüne kadar yer etmiş bir kahve çeşidi. 

Orijinal Yunan bir kahve olan Frappé nasıl keşfedildi diye merak ediyorsanız, gastronomi dünyasındaki pek çok şey gibi, o da bir tesadüfle! Nasıl mı? 1957’de Selanik’te düzenlenen bir ticaret fuarına ışınlanalım. Moladasınız, çok yorgunsunuz ve kahve içmek istiyorsunuz. Bir de bakıyorsunuz ki sıcak su yok! Hoop hemen soğuk su alıp kahve tozlarını ekleyerek çalkalıyorsunuz. Ta-da, karşınızda Frappé!

Sıcak yaz günlerinde içinizi ferahlatacak bir kahve arıyorsunuz ve uzun uzun kahve demleyip beklemeye vaktiniz yoksa Frappé hayat kurtarıcı olarak devreye girebilir. Yapmanız gereken bir shaker alıp içerisine bir buçuk su bardağı su veya süt, birkaç parça buz, 2 çay kaşığı Nescafé ve 3 çay kaşığı şeker eklemek. Hop karıştırıyorsunuz ve Frappé’niz hazır. Kullandığınız bardağı önceden buzluğa da atmayı unutmayın!

Finlandiya

finland
Dünya Kahveleri, Finlandiya, Kaffeost | Fotoğraf: Twitter

Alışılmışın dışına çıkmayı sevenler buyursun bir Finlandiya kahvesi içsin. Kaffeost adıyla bilinen Finlandiya kahvesi benim duyduğumdan beri en ilginç bulduğum içeceklerden biri olabilir. Zira ben bir peynir canavarı olarak, kahvemi peynirli içmeyi göze alamıyorum! “Ağzıma bir lokma peynir attıktan sonra, bir fırt da kahvemi içeyim” demek gibi gelemiyor bana.

Peynirli bir kahve olan Kaffeost, herhangi bir peynirle hazırlanmıyor aslında. Bu kahvede kullanılan peynir ise genelde inek sütüyle yapılan (ren geyiği sütü de çok tercih edilir) sert ve eski bir peynir olan leipäjuusto. Bu peynirin en önemli özelliği fırın, ızgara veya alevde pişirilmesi. Bu yüzden peynirin üzerinde izlerini görebilmek mümkün. Kahvede kullanırken peynirin biraz ısıtılıp yumuşatılması da gerekiyor. Leipäjuusto’nun muadili nedir, denemediğim için bilemiyorum. İnternette de araştırıp göremedim. 

Her türlü lezzete açığım, zoru başardım ve peyniri de buldum, ben denerim diyorsanız gerisi oldukça basit! Ufak ufak kesilen peynirleri fincanın tabanına yerleştirin ve ardından fincanı kahve ile doldurun. Bu kadar! Kahvenizi içtikten sonra yapmanız gereken kaşığınızla peynirleri mideye indirmek!

Vietnam

vietnam
Dünya Kahveleri, Vietnam, Ca Phe Trung | Fotoğraf: cuisineadventuretours.com

Farklı türde bir kahveyle devam edelim yani Ca Phe Trung ile. Finlilerin peynirli kahvesi kadar olmasa da Vietnam’ın da kahvesi pek bir ilginç; çünkü bu kahve yumurtalı… Ciddi ciddi yumurtalı. O yüzden adı da “yumurta kahvesi”. 

Ca Phe Trung, farklı ülkelerde son yıllarda popüler hale gelmiş olsa da, en iyisi tahmin edersiniz ki Vietnam’da. Ben her duyduğumu denemek isterim diyorsanız yapmanız gereken yumurta sarısına 2 çay kaşığı şeker ekleyerek yaklaşık beş dakika boyunca çırpmak ve ardından bu karışımın içine Vietnam kahvesi ilave etmek, işte bu kadar basit! Sıcak tüketilen bu kahveye, tercihe göre reçel ve süt de ekleniyor ama kimin midesi ne kadar dayanabilir bilemiyorum. Gerçi deneyenler jelibon kıvamında “tiramisu” olarak betimliyor; belki de deneyip “düşünüldüğü kadar kötü değil” demek daha doğru olur. 

Peki ya sizin favori kahveniz hangisi?

Kapak Fotoğrafı: Twitter

İlginizi çekebilir: Yemek Tarihi’nden Beş Çayı