Çalışma yaşamına yavaş yavaş Z kuşağı dahil olmaya başlarken Y ve X kuşakları arasında anlayış farklılıklarından kaynaklanan bolca tartışma mevcut. Öte yandan pandemi, ekonomik zorluklar buna bağlı olarak küçülen sektörler, yıllardır bilenen çalışma koşullarının bütünüyle değişiyor oluşu gibi pek çok etken herkesin üzerinde ciddi bir baskı oluşturuyor. Ben de Y kuşağının bir üyesi olarak içinde bulunduğumuz durumu, bizlerin iş yaşamına dair düşünce ve beklentilerini biraz olsun paylaşmak istedim.

 İş Yaşamı
İş Yaşamı | Fotoğraf: Unsplash/@arlington_research

Mental sağlığımızı olumsuz yönde etkileyen sosyal servisler arasında çoğunlukla ilk sırada Instagram gösteriliyor (eminim doğrudur). Yine de yakın ikincinin LinkedIn olduğunu düşünüyorum. Çünkü bence aynı derece illüzyonlarla dolu bir alan. Instagram’da yapılan yaşamın “highlight”larını vurgulama tekniği burada da kullanılıyor. Sürekli bir takım başarılar, herkesin kendi alanında ne denli yetkin olduğunun ispatı için paylaştığı ödüller, sertifikalar, tamamlanmış eğitimlerden görseller, bolca teşekkür, birbirini övme postu ve talep etmediğimiz bolca iş yaşamı tavsiyesi ana sayfamızda yerini alıyor. İş odaklı bir platformda bile sosyal medyanın gerçeği yansıtmadığı tartışılmaz bir gerçek. Yine de böyle bir mecrada en eksik kalan konulardan biri bence beklentiler ve endişelerin dile getirilmesi.

Evet belki iş görüşmeleri “peki kendinizi beş yıl içerisinde nerede görüyorsunuz“, “sizce en güçsüz yönleriniz nelerdir” gibi klişe sorular ve bunlara verilen “en olumsuz özelliğim işkolik ve mükemmeliyetçi olmamdır” gibi samimiyetsiz cevaplardan sıyrılmaya başladı. Fakat bir kez sistemin içine girildikten sonra pek çok iş yerinin işleyişinde gereken iyileştirmelerin yapılmadığı, iddia edildiği biçimde ideal bir düzenin olmadığı ortaya çıkıyor. Maaşların düzenli ödenmesi, hak edilen yan haklar, izin süreleri gibi son derece insani şartların bile karşılanmadığı yerleri zaten geçiyorum. Bir de çok kurumsal ya da vizyoner görünen ancak adil çalışma koşullarını sağlamak, kalifiye ekipler yaratmak gibi konularda sorun yaşayan onlarca kurum var.

Y Kuşağı ve İş Yaşamı: Neler Değişti?

Değişen Dinamikler
Değişen Dinamikler | Fotoğraf: Unsplash/@myleon

X kuşağının büyük bir kısmı (istisnalar olduğunun farkındayım) ve hatta Y kuşağının yaşça büyük bir kısmı da, çalışma koşullarının geçmiştekinden çok daha iyi olduğunu ve Y kuşağının olumsuzluklar karşısında çabuk pes ettiğini, sıkça iş değiştirdiğini savunuyor. Bunların ne kadar doğru olduğunun tartışılması için kapsamlı araştırmalara ihtiyaç var. Benim bu teorileri doğrudur ya da yanlıştır gibi bir iddiam yok. Bununla birlikte şunu söyleyebilirim ki koşulların iyileştiği önermesi son derece göreceli. Çünkü artık iş yaşamında geçmişle kıyaslanamayacak bir rekabet ortamı var ve farklı iş yerlerinin sağladığı koşullar arasında uçurumlar söz konusu.

Bugün, yazılımcılıktan sosyal medya yönetimine X kuşağının daha önce tanımadığı pek çok yeni çalışma alanı iş yaşamına dahil oldu. Farklı alanlarda çalışan, farklı kalibrede okullardan mezun binlerce insandan söz ediyoruz. Bu eğitimli insan kitlesinin sosyal farkındalığı da son derece yüksek. Dolayısıyla beklentilerinin geçmiş kuşaklarınkilerden farklı olması son derece normal. Ek olarak ciddi anlamda rekabetçi ve yorucu akademik süreçlerden geçen insanların, 2020’li yıllarda bu emeklerinin karşılığını talep etmemelerini ve 50’lerde bir ev hanımı gibi rahatsızlıklarını dile getirmeden aynı yerde yıllarca devam etmelerini beklemek mantıklı değil. Ben Y kuşağının kesinlikle çalışmaktan kaçan bir mantaliteye sahip olduğunu düşünmüyorum. Sadece bu çalışmalarının karşılığını görmek konusunda kararlı ve ısrarcı. İçinde bulduğumuz dönemde daha sık iş değiştirilmesinin ve bu kadar çok insanın yurt dışını tercih etmesinin temel nedenlerinden biri de bu.

Farklı Deneyimlerden Görüşler

Y Kuşağı ve İş Yaşamı
Y Kuşağı ve İş Yaşamı | Fotoğraf: Unsplash/@proxyclick

Bu yazıyı hazırlarken farklı alanlarda çalışan bazı arkadaşlarıma aynı dört soruyu yönelttim. Böylece beklenti ve kaygılarımızın ne denli ortak olduğunu görmek istedim. Onların yanıtlarını sunarken herkesin ve her iş yerinin gizliliğini korumak adına isimlerini ve çalıştıkları yerlerin isimlerini paylaşmayacağım. Zaten asıl edinmek istediğimiz bilgileri almak için bunlara ihtiyacımız yok. Eğer konu ilginizi çekti ise aşağıda Y kuşağından, farklı deneyimlere sahip insanların iş yaşamına dair sorulara verdikleri yanıtları inceleyebilirsiniz. (Her bir kişi başlıkta alfabenin bir harfi ile isimlendirilmiştir.)

Y Kuşağı ve İş Yaşamı | Fotoğraf: Unsplash/@flo_

A | Eğitim Geçmişi: ODTÜ İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi

İş yaşamı deneyiminiz ve güncel işinizden kısaca söz edebilir misiniz? (Kaç yıldır çalışıyorsunuz, hangi alanda deneyiminiz var, güncel işiniz nedir?)

Bir bankada uzman olarak çalışıyorum. Ticari müşterilerin bankalarda kullandığı neredeyse tüm ürünlerin fiyatlamasını yapıyorum. Daha önce bir iş deneyimim olmadı.

İş yaşamında sizi en çok zorlayan konu ya da konular nelerdir?

İnsanlarla aynı dili konuşamamak beni çok zorluyor. Aynı fikirde olunmasa da aynı düzlemde bulunmak işlerin ilerlemesi için gerekli ancak zamanımın büyük kısmı insanlarla konuşabilmek için çaba sarf etmekle geçiyor.

Çalıştığınız yerden beklentileriniz ve onlara sunduğunuzu düşündüğünüz değerler nelerdir?

Adil bir çalışma ortamı bekliyorum ve elimden geleni özverili bir şekilde yapmaya çalışıyorum. Kendi ekibim içerisinde adaletin sağlandığını düşünsem de büyük bir örgüt içerisinde bunun sağlanamadığını görüyorum ve sağlanabileceğini de düşünmüyorum, bu beni bir miktar üzüyor.

Kariyerinizin geleceğine ilişkin kaygılarınız var mı? Varsa neler?

Pek de bir kaygım yok zira işimi kolay kolay kaybedeceğimi düşünmüyorum. Yükselmek gibi bir hırsım da çok yok, ben gerekeni yaparım yükselemezsem de bu konuya üzülmem. İşsiz kalma korkum şu an için yok çünkü işsiz kaldığım durumda bunu tercih etmesem de gidip ailemle yaşayabilirim, hayat standardım düşer ancak hayatta kalma mücadelesine dönüşmez bu durum. Öte yandan maaşlı çalışanların alım gücünün her geçen gün azalması hepimizin sorunu ve beni en çok endişelendiren husus bu olsa gerek ancak bunu kendi kariyerime dair bir kaygı unsuru olarak değil tüm maaşlı çalışanlara ait bir kaygı unsuru olarak görüyorum.

Y Kuşağı ve İş Yaşamı
Y Kuşağı ve İş Yaşamı | Fotoğraf: Unsplash/@hush52

B | Eğitim Geçmişi: İstanbul Üniversitesi Cerrahpasa Tıp Fakültesi, Hacettepe Tıp Fakültesi Genel Cerrahi Anabilim Dalı, Ankara Dışkapı Eğitim Araştırma Hastanesi Genel Cerrahi Anabilim Dalı Uzman Hekim

İş yaşamı deneyiminiz ve güncel işinizden kısaca söz edebilir misiniz? (Kaç yıldır çalışıyorsunuz, hangi alanda deneyiminiz var, güncel işiniz nedir?)

7 yıldır çalışıyorum, şu an devlet hastanesinde genel cerrahi uzman doktoru olarak çalışmaktayım.

İş yaşamında sizi en çok zorlayan konu ya da konular nelerdir?

Mobbing ve bakanlık politikaları zorluyor genel olarak.

Çalıştığınız yerden beklentileriniz ve onlara sunduğunuzu düşündüğünüz değerler nelerdir?

Çalıştığım kurumdan maddi beklenti dışında bir beklentim yok. Zaten istifa yasağı diye insan haklarına uymayan bir kuralla calışıyoruz.

Kariyerinizin geleceğine ilişkin kaygılarınız var mı? Varsa neler?

Gelecek kaygım kariyerimi başka bir ülkede devam ettirmek zorunda olmak, akademik veya maddi olarak ülkenin beklentilerimi karşılamıyor olması.

Y Kuşağı ve İş Yaşamı
Y Kuşağı ve İş Yaşamı | Fotoğraf: Unsplash/@tingeyinjurylawfirm

C | Eğitim Geçmişi: TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi Hukuk Fakültesi

İş yaşamı deneyiminiz ve güncel işinizden kısaca söz edebilir misiniz? (Kaç yıldır çalışıyorsunuz, hangi alanda deneyiminiz var, güncel işiniz nedir?)

2016 yılında avukatlık stajıma başladım ve ardından ruhsatımı aldım. Ruhsatımı aldıktan sonra çalışmaya devam ettiğim hukuk bürosu beni böyle bir prosedür olmadığı halde sınavlara tabii tutmak istediği ve stajyer olarak çalıştırmaya devam etmek istediği için ayrılmak durumunda kaldım. Beş ay kadar iş bulamadım ve bu nedenle dev bir moda markasında müşteri danışmanı olarak on bir ay çalıştım. Kendi mesleğime dönmek istediğim için iş aramayı sürdürdüm ve bir başka hukuk bürosunda yeniden avukatlık yapmaya başladım ancak buradan da mobbing nedeniyle ayrılmak durumunda kaldım. Ardından bir belediye şirketinde bir buçuk yıl çalıştım. Şimdi ise maddi imkanları daha elverişli bir başka şirkette avukat olarak çalışıyorum.

İş yaşamında sizi en çok zorlayan konu ya da konular nelerdir?

Satış danışmanlığı yaparken, nitelikli çalışanlar arayan üst düzey bir markada çalışmama rağmen eğitim durumumun böyle bir iş için arananın çok üzerinde olduğu söylendi ve üzerimde baskı oluştu. Avukatlık yaparken en çok zorlandığım konu ise herkesin, kendilerinin hukuk bildiği düşüncesine sahip olması. Hukuk artık Google’dan araştırılarak öğrenilebileceği düşünülen bir alan haline geldi. Dolayısıyla avukatlar olarak işimizi yapmanın yanı sıra müvekkilleri yaptığımız işin doğruluğuna ve eğitimimize ikna etmek durumunda kalıyoruz. Ek olarak mobbing, rekabetçilik ve duyarsızlık da beni zorluyor.

Çalıştığınız yerden beklentileriniz ve onlara sunduğunuzu düşündüğünüz değerler nelerdir?

Benim çalıştığım yerden en büyük beklentim takdir edilmek. Bunda geçmişte çalıştığım hukuk bürolarında karşılaştığım muamelenin de etkili olduğunu düşünüyorum. Bana verilen işi her zaman en iyi şekilde yapmaya çalışıyorum. Mezun olduğum üniversite ağır koşulları olan ve iş yaşamına insan yetiştiren bir anlayışa sahip bir kurum olduğundan, çok çalışmak, uzun mesai saatleri boyunca çalışmak gibi koşullara uyum sağlayabiliyorum.

Kariyerinizin geleceğine ilişkin kaygılarınız var mı? Varsa neler?

Kaygılarım tabii ki var. Çünkü hukuk alanında ‘senior attorney’, ‘managing attorney‘ gibi kademeler olsa da bu yükseliş mühendislik ya da diğer bazı alanlardaki gibi öngörülebilir olmuyor. Ben davadan ziyade danışmanlık kısmında çalışıyorum. Bu alanda yaptığınız işin başarısının ölçülmesi daha güç ve başarı göreceli bir kavram. Halen çok çalışıyorum ancak emeklerimin karşılığını almadığımı hissettiğim için çalışma motivasyonum daha farklı. Bence maddi ve manevi olarak emeklerinizin karşılığını alamamak her sektör için en büyük sorunlardan biri. Tüm bunlar bir yana en temel kaygım; avukatlık mesleğinin saygınlığını yitirmesi.

Y Kuşağı ve İş Yaşamı | Fotoğraf: itctraductionscanada.ca

D | Eğitim Geçmişi: Bilkent Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi, Leiden Üniversitesi Milliyetçilik, Etnik Çatışma ve Kalkınma (Siyaset Bilimi)

İş yaşamı deneyiminiz ve güncel işinizden kısaca söz edebilir misiniz? (Kaç yıldır çalışıyorsunuz, hangi alanda deneyiminiz var, güncel işiniz nedir?)

Bir uluslararası insani yardım kuruluşunda çalışıyorum. 1.5 yıllık deneyimim var henüz. Operasyonlar departmanına bağlı olarak çalışıyorum, asistanım.

İş yaşamında sizi en çok zorlayan konu ya da konular nelerdir?

İş yaşamına girmek çok zor oldu benim için. Çok iyi okullardan mezun oldum, çok iyi derecede İngilizce konuşabiliyorum ve Fransızcam da var ancak sektöre girmek için deneyimin olması çok önemli. Benim deneyimim yeterli sayılmadı sanıyorum, zira başvurduğum hiçbir yer geri dönmedi ki buna yerel STK’lar da dahil. Hollanda’dan döndüm ve 1 yılı aşkın süre işsiz kaldım, gerçekten çok zor bir dönemdi. Sonunda Türkiye’de bir türlü iş bulamadığım için Hollanda’ya dönmeye karar verdim. Hollanda’da iyi bir üniversite mezunuysanız eğer, mezuniyetten sonraki 3 yıl içinde 1 yıllık çalışma izni alabiliyorsunuz çünkü. Bu izne başvurduğum sırada şu anda çalıştığım kurumda stajyerlik pozisyonu açıldı. Başvurdum, ve kabul edildim böylece sektöre girebildim. Hollanda’dan çalışma iznim de çıktı ancak hem COVID hem de bulunduğum kurumdan memnun olduğum için vazgeçtim gitmekten.

Çalıştığınız yerden beklentileriniz ve onlara sunduğunuzu düşündüğünüz değerler nelerdir?

Çalıştığım yerden en büyük beklentim bana yatırım yapmaları oldu hep. Bu alanda çalışmak istediğimi çok uzun zamandır biliyorum ve buraya gelmek için gerçekten çok emek verdim. Çalıştığım yerde bunun karşılığını alabiliyorum, öğrenmeye istekli olduğumun farkındalar ve bana eğitimler gibi imkanlar sağlayarak yatırım yapıyorlar. Ben de iyi ve güvenilir bir çalışan olduğuma inanıyorum. Ama elbette COVID şartları, evden çalışma vb. herkes kadar beni de zorluyor.

Kariyerinizin geleceğine ilişkin kaygılarınız var mı? Varsa neler?

Geleceğe dair kaygılarım elbette var. Yurtdışında, conflict zonelarda çalışmak istiyorum ancak bunu başaracak teknik yeteneklere ve açıkçası karaktere sahip olup olmadığımı bilmiyorum. Yaşamadan öğrenemeyeceğim bir şey ve çok istemek yeterli olmayabilir.

Y Kuşağı ve İş Yaşamı
Y Kuşağı ve İş Yaşamı | Fotoğraf: Unsplash/@mjessier

E | Eğitim Geçmişi: ODTÜ Mühendislik Fakültesi, Endüstri Mühendisliği, Sabancı Üniversitesi Data Analitiği

İş yaşamı deneyiminiz ve güncel işinizden kısaca söz edebilir misiniz? (Kaç yıldır çalışıyorsunuz, hangi alanda deneyiminiz var, güncel işiniz nedir?)

İlk olarak bir otomotiv firmasında stratejik satın alma ve lojistik alanında 1 sene, daha sonra bir fintech şirketinde iş analisti olarak yaklasık 2 sene çalıştım. İs değiştirip bir yapay zeka şirketinde veri bilimci olarak calışmaya başlayacağım.

İş yaşamında sizi en çok zorlayan konu ya da konular nelerdir?

Mobbing, kalifiye eleman azlığı, çözüm odaklı değil çıkar odaklı çalışma anlayışı.

Çalıştığınız yerden beklentileriniz ve onlara sunduğunuzu düşündüğünüz değerler nelerdir?

Beklentilerim: yüksek maaş, eğitim imkanları, adil yönetim, trendleri takip ve onlara uyum. Sunduklarım: know-how, eksiksiz yapilan işler, kendimle alakalı olmayan işlere de hakim olarak kendim ve takım için mümkün olan en iyi kararları almak.

Kariyerinizin geleceğine ilişkin kaygılarınız var mı? Varsa neler?

Kaygım kendi adıma yok fakat ülkedeki ekonomik sorun sektörlerde küçülmeye, is olanaklarının azalmasına ve maaşların düşmesine neden oluyor. Bu noktada kaygılarım dolaylı olarak var.

Y Kuşağı ve İş Yaşamı
Y Kuşağı ve İş Yaşamı | Fotoğraf: Unsplash/@felixmooneeram

F | Eğitim Geçmişi: İstanbul Üniversitesi Mühendislik Fakültesi, Maden Mühendisliği

İş yaşamı deneyiminiz ve güncel işinizden kısaca söz edebilir misiniz? (Kaç yıldır çalışıyorsunuz, hangi alanda deneyiminiz var, güncel işiniz nedir?)

Akademik eğitimimden bağımsız olarak özel bir akademiden oyunculuk eğitimi aldım. 19 yaşımdan beri çalışıyorum. İlk işim bir mağazadaydı. Daha sonra aynı mağazanın merkez ayağına geçiş yaptım. Bunun dışında çeşitli özel tiyatrolarda, reklam ve dizilerde oyunculuk yaptım.

İş yaşamında sizi en çok zorlayan konu ya da konular nelerdir?

O iş yaşamına girebilmek en zorlandığım konuydu. Üç dört aşamalı birkaç sınav, mülakat, test proje, roleplay, vaka. İşin kendisi kesinlikle işe giriş kadar yormuyor.

Çalıştığınız yerden beklentileriniz ve onlara sunduğunuzu düşündüğünüz değerler nelerdir?

Benden talep ettikleri niteliklere sahip olduğumu düşünüyorum. Beklentim ise bu niteliklere bir karşılık bulabilmek. İş hayatında güzel ortam güzel insanlar güzel yan haklar güzel maaş beklentilerimi optimum seviyede tutmam gerektiğini anlayacak kadar bulundum. O yüzden çalıştığım yerden gerçek beklentim iş bazında benden ‘değişime açık çözüm odaklı’ kriterleri bekleniyorsa işlemediğini gördüğüm herhangi bir durum için bir çözüm önerim olduğunda ‘bu böyle gelmiş böyle gider’ tarzında bir geri dönüş almamak olabilir.

Kariyerinizin geleceğine ilişkin kaygılarınız var mı? Varsa neler?

Hangimizin kaygısı yok ki. Ekonomi hayat şartları hızla geçen zaman yapmak isteyip yapamadıklarımız. Üstelik ben kaygılarımın beni yönetmesine de çok izin veren biriyim. Oyuncu olmak isterken bir beyaz yakalıya dönüşme sebebim de bu aslında. Tabi yine de umutluyum geleceğime dair ama endişelerim bazen çok daha ağır basıyor.

Kapak Fotoğrafı: Unsplash/@wocintechchat

İlginizi çekebilir: Feden Çetiner’den Pandemi ve İş Yaşamı