cadde – vapiano

Cadde’nin En Hızlı İtalyanı: Vapiano

Vakko’nun sokağındaki Vapiano, makarnası ve pizzasıyla İtalyan yemekleri açısından en çok rağbet edilen mekanların başında geliyor. Açık mutfak usulü çalışıyorlar. Self-servis olarak hemen mutfak tezgahının başına geçip, seçtiğiniz çeşidi, yapılışını başından sonuna kadar izliyorsunuz hatta şefe karışmak ve malzemeyi biraz daha bol koyması için şirin görünmek de serbest. Lezzetine gelince her şey usulüne göre yapılıyor. Pizzaları ince hamurlu ve bol malzemeli, makarnaları ‘al dente’ ve soslarında da son derece bonkörler. Bar kısmının olması da müdavimleri için bir diğer gelme nedeni. Türk ve İtalyan şarapları, yemeğinizi zenginleştirmek için hazır. İtalyan mutfağının keyfine daha da varmak istiyorsanız kalabalık bir grup halinde gelmeniz tavsiye olunur. Böylece, ince uzun masalarda bir yanda pizzanız ya da makarnanız bir yanda şarabınızla saatlerce bol kahkahalı sohbet ederek İtalyan yemek geleneğinin tüm şartlarını yerine getirmiş olacaksınız.

(Aslında Cadde’deki en yakışıklı İtalyanım tabi ki il Padrino. Fahri Demir’in theMagger’da yazdığı yazı, tüm duygularıma tercüman olduğu ve bana da üstüne ekleyecek bir söz kalmadığı için ben de ziyaretçilere Vapiano’yu da farklı bir tarz İtalyan olarak sunmak istedim.) 

Vapiano Adres: Selim Ragıp Emeç Sokak No: 4 Suadiye / İstanbul – 0216 464 4265

cadde – ranchero

Cadde’nin En Acılı Meksikalısı: Ranchero

Nachos, fajitas ve margarita sevenlerin başına gelebilecek en güzel şeydir Ranchero. Çatalçeşme’deki mekandan içeri girdiğinizde önce başarılı bir dekorasyon sizi karşılıyor, kendinizi Meksika’da yerlilerle siesta yapacakmış gibi hissediyorsunuz. Duvar dibine yerleştirilmiş kaktüsler, hasır şapkalar, kırmızı, yeşil ve beyaz çizgili şallar, yine aynı renklerle kuşatılmış servis ve peçetelerle Meksika’ya özgü ne varsa her şey düşünülmüş. Müzik olarak da Meksika müziği çaldıklarını söylememe gerek yok sanırım. Oturur oturmaz hemen menü geliyor ve siz de şoka giriyorsunuz: Menü aslında bir Meksika yemek ansiklopedisi niteliğinde ve kalınlığında. Zaman kaybetmemek için yapmanız gereken ilk şey nachos çeşitlerinden birini söylemek ve sonra da menüyü incelemeye devam etmek. Sayfaları çevirdikçe tercih yapmakta zorlanacak ve servis elemanını da soru yağmuruna tutacaksınız. Menüde resimlerini gördüğünüz yemekleri seçerek işinizi kolaylaştırabilirsiniz. Merak ettiğiniz diğer yemekleri de bir sonraki gelişinize saklayabilirsiniz. Yemekler haliyle acılı olduğundan içmek için hiç düşünmeden margarita söyleyebilir ya da Meksika birasını ve diğer içkileri tercih edebilirsiniz. Tatlılar yemek kadar çeşitli olmasa da lezzetiyle adından söz ettirecek özellikte. Armutlu, güveçte gelen Pay De Pera tatlı seçiminizde sizi hayal kırıklığına uğratmayacak ve alkollü Meksika kahvesiyle de güzel bir ikili olacak. Meksika’ya gitmiş, gitmişken de mutfağını denemiş hissini yaşamak için Ranchero sizi bekliyor.

Ranchero Adres: Bağdat Cad. No:468A Suadiye / İstanbul – 0216 385 6500-01

cadde – sushiCadde’nin En Usta Japonu: Sushi Express

Japon mutfağı açısından birkaç çeşit olsa da benim favori ve en lezzetli suşicim Sushi Express. Caddebostan’da sokağın başında içi küçük ama sunduğu lezzetleri büyük bu mekan sadık müşterilerini ağırlamaktan çok hoşlanıyor. Suşi açısından klasik çeşitlerin yanı sıra karar veremeyenler için de set menüleriyle farklı roll’ları bir arada sunuyor ve suşi krizi tutanların imdadına hemen yetişiyor. Japon mutfağı sadece suşiden ibaret olmadığı gibi buradaki menü de haliyle sadece suşiden ibaret değil. Çorbaları, noddle’ları, tavuk ve et yemekleri, balda kızarmış tatlı çeşitleriyle de size express değil tam tersine uzun bir ziyafet çekmeye kararlı. Hızlı ve güleryüzlü servisi de cabası. Sushi Express’i henüz denemediyseniz, kendinizi bu suşilerden mahrum etmemek için elinizi çabuk tutmanız gerek.

Sushi Express Adres: Bağdat Cad. No:298/3 Caddebostan / İstanbul – 0216 467 4090-91

cadde – burger house

Cadde’nin En Klasik Amerikalısı: Burger House

Amerikan mutfağı demek hamburger demek, iki ekmek arasında konulan etin mayonez, ketçap, turşu ve marulla harika uyumu demek. Cadde’nin en Amerikalı hamburgeri demek ise Burger House demek. Şaşkınbakkal’da, Cadde’nin en işlek ışıklarından birinin arkasında konuşlanan bu “ev” sundukları ev yapımı hamburgerleriyle, sevmeyenlerin bile fikrini değiştirecek cinsten. Öncelikli olarak malzemede kaliteden ödün vermiyorlar. Eti kendileri özel olarak hazırlıyor, malzemelerin en tazesini kullanıyor, ekmeğinden sosuna her şeyi olması gerektiği gibi seçiyorlar ve sonuçta ortaya bağımlılık yaratacak hamburgerler çıkıyor. 11 çeşit hamburgerin hepsi ayrı güzel; klasikten şaşmayana da hitap ediyor, sarımsaklı ve mantarlı çeşitleri ile yeniliğe açık olanlara da. Denemeden önce web sayfalarındaki bu hamburger çeşitlerini mutlaka inceleyin. Hepsini o kadar güzel tarif etmişler ki, koşarak gidecek, tatmak için can atacaksınız. Bu hamburgerin üstüne de tek tatlıları olan brownie iyi gidecek. Hamburger her ne kadar hızlı yemek kültürünün başta gelen ürünü olsa da, Burger House’da tam tersi yaşanacak ve keyfini çıkararak yiyeceğiniz için yavaş yemek kültürünün yaratıcısı olacaksınız.

Burger House Adres: Bağdat Cad. No: 386D Şaşkınbakkal / İstanbul – 0216 356 2630

cadde – go mongoCadde’nin Moğol Güzeli: Go Mongo

En güzeli en sona saklamak istedim! Dünya mutfağında en farklı, en bilinmedik deneyim denince aklımıza gelen yer Go Mongo… Cadde’yi bilenler, bizi Moğol mutfağı ile tanıştıran bu mekana, en az bir defa gelmiş, geldikten sonra da düzenli aralıklarla gelmeyi alışkanlık haline getirmişlerdir. Atıştırmalığından ana yemeklere kadar zengin bir menüye sahip olmasına rağmen bence Go Mongo’ya iki şeyi yemek için gelinir: 1. Moğol Barbeküsü 2. Mangolu Sufle. Moğol barbeküsü için önce bir kase istiyorsunuz, elinize de isminizin yazılı olduğu minik bir bayrak veriyorlar. Artık kendi barbekünüzü yaratmak için hazırsınız. Açık büfeden önce karides, tavuk, et, balık gibi ana malzemeleri kaseye koymakla işe başlıyorsunuz (isterseniz bunları es geçebilirsiniz), pırasadan soğana, patatesten barbunyaya kadar dizilmiş sayısız sebze seçeneğinden istediklerinizi tabağa yerleştiriyor ve hatta boşlukları doldurmak için elinizden gelen tüm gayreti gösteriyorsunuz. Büfenin sonundaki servis görevlisi kasenizi alıp üstüne noodle koyuyor ve birlikte yapacağınız baharat ve sos seçimlerinin ardından tabağınızı teslim ediyorsunuz. Tüm bunlar vokta özel yöntemle pişiriliyor ve masanıza büyük bir tabakta geliyor. Noodle, sebze, baharat ve soslarla minicik bir kasede hazırladığınız seçimin böyle büyük bir tabakta gelmesinin şaşkınlığını hemen üzerinizden atıyor ve hepsini afiyetle yiyorsunuz. Bu Moğol yemek keyfini ikiye katlamak içinse hiç vakit kaybetmeden mangolu sufle siparişinizi veriyorsunuz. İçinde mango parçalarıyla yapılan, yanında dondurma ve bal ile servis edilen, lezzeti anlatılamayan, ancak yaşanılan mangolu sufle daha önceleri çok severek yediğiniz çikolatalı sufleleri unutturacak ve favori tatlınız olacak. Yerken kimseyle paylaşmayıp bencillikte sınır tanımayacaksınız. Hatta sadece bunu yemek için bile Go Mongo’ya gelebilirsiniz. Go Mongo’dan ayrılırken  Moğolları böyle bir mutfakları olduğu için tebrik etmek ve böyle güzel barbeküyle tanıştırdıkları için onlara teşekkür etmek isteyeceksiniz.

Go Mongo Adres: Plaj Yolu Sok. No:18 Suadiye Mah. İstanbul – 0216 410 3223

Cadde’deki mekanlar ve sunulan mutfaklar saymakla bitmez hatta her gün bir yenisi ekleniyor. Siz, en iyisi benim gibi yeni açılanlar veya denenecekler listesi yapın ve her gittiğinizde listede sıra hangisindeyse ona gidin. Çok zor olsa da listenizi keyifle bitirmeniz ve seçtiklerinizi beğenmeniz dileğiyle…