Günümüzde Kadir Has Üniversitesi olarak kullanılan eski Tütün fabrikası, geç Osmanlı döneminin ilk sanayi yapılarından biri olma özelliğinin yanı sıra dönüştürülerek oldukça etkileyici tarihi dokusu, yenilikçi mimarisiyle dikkat çekiyor. Binanın bir bölümü yeni işlevi ile “Galeri KHAS” olarak “yeni medya” sergisine ev sahipliği yapıyor.

yalniz ve kalabalik 1

“…kent şimdi, belki de, en çok, bu demek: yalnız ve kalabalık… Yalnız ve kalabalık: büyük savaş. Daima.” diyor galerinin yöneticiliğini üstlenen Kadir Has Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Hasan Bülent Kahraman. İstanbul sanat dünyasına yeni kazandırılan Galeri KHAS’ın ilk sergisi Hasan Bülent Kahraman’ın “yeni medya” ağırlıklı odaklandığı seçkisi 1 Nisan’da sanat severler ile buluştu.

yalniz ve kalabalik 2

Galerinin yöneticiliğini üstlenen Hasan Bülent Kahraman, galeriyi çağdaş sanat konusunda çalışan yerli ve yabancı kurumların, sanatçıların ve ilgili diğer çevrelerin buluştuğu bir platform olarak tasarlıyor. İlk serginin de küratörlüğünü üstlenen Hasan Bülent Kahraman, artnivo.com tarafından temsil edilen genç sanatçıların işlerinden yaptığı “Yalnız ve Kalabalık” adını taşıyan sergide 10 sanatçının yeni medya işlerine odaklanıyor.

yalniz ve kalabalik 3

Sergide, Alper Aydın, Can Akgümüş, Erdal İnci, Jacqueline Roditi, Hayal İncedoğan, Mete Ersöz, Basako, Sibel Diker ve Hasan Deniz’in fotoğraf, video, yerleştirme ve neon işleri yer alıyor.

yalniz ve kalabalik 4

Sibel Diker multimedya çalışmalarında hazırladığı videolar ile genellikle basılı, kurgusal görsel malzemeler kullanarak etkiyi çok daha kuvvetlendirir. Bu sergide “Tuzlu Toprak” ismini verdiği video çalışmasında kentsel dönüşüm ve bireyin anlarına değinirken 4 adet fotoğraf çalışması ile kullandığı “denizci” figürü mekanı,durumu ve eylemi sorgulayan harika bir çalışma olmuş.

yalniz ve kalabalik 5

Basako’nun kolaj çalışmaları çerçevelenme şekilleri ile kabuk ve içerik olarak oldukça dikkat çekici. Geometrik deformasyonlar ve kurguları ile kent, yalnızlaşma gibi hisler ve monochrom renk skalası ile harika bir zıtlık oluşturuyor.

unnamed (2)

Erdal İnci’nin kendi imzası haline gelmiş üslubu ile oluşturulmuş 3 video çalışması kent ve insan bağlamında sergideki yerini almış. Hipnotize eden, izlemekten kendinizi alamayacağınız diğer çalışmaları için kişisel bloguna mutlaka göz atmalısınız.

yalniz ve kalabalik 6

Jacqueline Roditi’nin “Daydream” ismini verdiği baskı çalışma

yalniz ve kalabalik 7
yalniz ve kalabalik 8

Alper Aydın “Taşların Gerçek Ölçütü” isimli çalışmasında ağırlıklarını kodladığı taşlarla varlık, nitelik ve sahiplenme gibi olgulara göndermeler yapıyor. Galerinin tam ortasında yer alan “Amorfia” isimli çalışması ahşap bir masanın üstünde jeolojik çeşitliliği yansıtan farklı renklerde taş parçaları ile merkeze konumlanarak tüm dikkatleri üstüne çekiyor. Alper Aydın’ın oldukça estetik mizahi bir yönü olduğunu düşünüyorum. Diğer çalışmalarına göz atmak isterseniz link …

Can Akgümüş “Doma” ismini verdiği, çoğu kez simetrik olarak düzenlediği çalışmalarda sanatçı olarak bulunduğu müdahaleyi olabildiğince doğal bir yolla sunarak fotoğrafın ikincil gerçekliğini ve bence insanın var olana müdahalesini vurguluyor.

yalniz ve kalabalik 9

Mete Ersöz Artnivo’da yer alan sanatçı yazısı ;

“Çok fazla insan var.
Görmemek istercesine hep kafam yukarda o yüzden belki de.
Ama insandan kurtulmak ne mümkün.
Onun bıraktığı izler, binalar yani, ilgi alanımda.
İnsan çok olunca binalar da çoğalıyor haliyle.
Peki bunca kalabalık içinde yalın, sade, gösterişsiz ama dikkat çekici olabilmek mümkün mü?
Derdim budur işte…”

Bu bağlamda çalışmasını incelediğimizde desen olarak düzenli görünen (isminden dolayı Braille alfabesi) , çok katlı gibi duran kütleye ışık ile verdiği hareketler ile yaşayan bir forma dönüştürüyor. Tüm hareketliliğine rağmen yalın, sade ve dikkat çekici.

Sergi tek kelime ile “kusursuz” kurgulanmış. Bütün eserler sergi içeriği ile uygun olarak özenle seçilerek bir araya gelmiş. Galeri doğal ışık kaynağının yanı sıra asılmış lambalar ile aydınlatılarak oldukça dramatik görünümlü bir hale gelmiş. Havaların ısındığı şu günlerde Cibali- Balat arasında yürüyüş yapıp, ara sokaklarda yerel lezzetleri tadıp, Galeri KHAS’ı mutaka gezmenizi tavsiye ederim. Üniversite içerisinde de çeşitli kafe, yeme içme alanları mevcut. Rezan Has Müzesi’ne uğrayarak harika koleksiyonları keşfedebilirsiniz.

Okulda eğitim alan öğrenciler, ilk sergisine bu kadar yenilikçi bir şekilde yaklaşan bir galeriye sahip oldukları için oldukça şanslılar. Umarım yakın bir zamanda “sanatçı konuşması” düzenlenir ve eserlere sanatçıların yaklaşımları ile yeniden bakma şansımız olur.

Hasan Bülent Kahraman’ın küratörlüğünde on genç sanatçının yapıtlarından oluşan “Yalnız ve Kalabalık” adlı sergi 1 Nisan – 30 Nisan tarihleri arasında KHAS Sanat Galerisi’nde görülebilir ve gitme şansı olmayanlar için çevrimiçi olarak da artnivo.com üzerinden de gezilebilir.