Mavi yolculuk, gezginlerin Ege ve Akdeniz kıyılarında tercih ettiği bir seyahat türü. Mavi yolculuk veya mavi turun, Türkiye’deki yazar, akademisyen ve sanatçıların başlattığı bir gelenek olduğunu da belirtmeliyiz. Bu konuda bilgilenmek için önce Azra Erhat ve Halikarnas Balıkçısı’ndan kısaca bahsetmek gerek. Mutlaka bu isimleri duymuşsunuzdur, hatta mavi yolculuk yapmış bile olabilirsiniz. Ege ve Akdeniz kıyılarını ziyaret etmiş, denizi ve doğayı seven her insan, en azından mavi yolculuk terimini duymuştur diye düşünüyorum. Gelin, bu geleneğin doğuşu ve gelişimi üzerine bir keşfe çıkalım.

Mavi Yolculuk | Fotoğraf: Pixabay (Pexels.com)

Öncelikle Azra Erhat ile ilgili bazı bilgiler vererek başlayalım. Erhat 1915’te Şişli, İstanbul’da doğdu. Dedesi Selanik’te doğmuş olan Fadıl Bey, Selanik ve İstanbul arasında avukatlık yapıyordu. Aile 1923’te Büyükada’ya yerleşti. Azra Erhat’ın doğduğu yıllar İstanbul’un İngiliz, Fransız ve İtalyan güçlerince işgaline denk geliyordu. Aile önce İzmir’e, ardından Viyana üzerinden Brüksel’e göç etti. Viyana ve Brüksel’de eğitim gören Erhat, dillere ve edebiyata meraklıydı. Fransızca, Felemenkçe, Latince ve Grekçe öğrendi. Daha sonra İstanbul Üniversitesi’nde güzel sanatlar fakültesinde okudu. İstanbul’dan sonra bu defa Ankara’da yeni kurulmuş olan Ankara Üniversitesi Dil, Tarih ve Coğrafya fakültesinin Filoloji dalında asistan öğrenci ve çevirmen olarak bulundu.

Azra Erhat | Fotoğraf: oggito.com

Azra Erhat, o dönemde İstanbul ve Ankara üniversitelerinde ders veren yabancı profesörlerin ders içeriklerini Türkçeye çevirmekten sorumluydu. Daha sonra akademide kaldı, aynı zamanda Hasan Ali Yücel’in Milli Eğitim Bakanlığı döneminde Çeviri Ofisi’nde çalıştı. Homeros, Aristophanes, Sappho, Hesiodos’tan çeviriler yaptı. Ayrıca Vedat Günyol ve Sabahattin Eyüboğlu ile beraber Fransız yazar Rabelais’in Gargantua romanının çevirisini de yaptı. Hatta kendisi Küçük Prens kitabını da çevirdi.

Azra Erhat, Anadolu uygarlıkları ile Antik Yunan mitolojisi arasında bir bağ kurmaya uğraştı ve bilimsel olarak bunun çabasını verdi. Örneğin Yaşar Kemal’in bir ‘epope’ (destan) yazarı olarak Antik Yunan eserlerinden İlyada ve Odysseia ile bağlantısını kurdu, bu konuda Homeros – Gül ile Söyleşi kitabında Yaşar Kemal ile bir röportaj yaptı. Mavi Yolculuk anı kitabında ise Ege ve Akdeniz’deki tekne seyahatlerinde -tabii o zamanlar teknelerde günümüz teknolojisi ve konforu yoktu- arkeolojik kazı yerlerini, mitolojik öyküleri ve gözlemlerini anlattı.

Halikarnas Balıkçısı ve Azra Erhat | Fotoğraf: Pinterest

Mavi Yolculuk dendiğinde akla gelen bir diğer isim; Halikarnas Balıkçısı yani Cevat Şakir Kabaağaçlı ise 1886’da Girit’te doğdu. Halikarnas Balıkçısı, ressam kız kardeşler Fahrelnisa Zeid ve Aliye Berger’in de abisiydi. Sürgünle geldiği Bodrum’da yaşamının 25 yılını geçiren yazar, yaşama sevinci ve heyecanıyla Yunan yazar Kazancakis’in yarattığı karakter Zorba figürünü hatırlatır bana. Bodrum’da mavi yolculuğun öncülerindendir ve bölgeyi ağaçlandırma konusunda ciddi çalışmalarda bulundu. Halikarnas Balıkçısı, seyahat yazılarının yanı sıra etnograf kimliğiyle de çalışmalarına devam etti.

Azra Erhat, Mavi Yolculuk | Fotoğraf: Instagram @bibliophilwoman

1945’te Cevat Şakir’in davetiyle Bedri Rahmi Eyüboğlu, Sabahattin Eyüboğlu, Halikarnas Balıkçısı ve Azra Erhat ilk mavi yolculuğu gerçekleştirdi. “Türk Hümanizmi” olarak da adlandırılan bu entelektüel hareket, böylelikle doğdu. Anadolu’daki uygarlıkların evrensel bağlam içerisinde ele alınması olarak okunabilecek bu akım, Cumhuriyet’in erken dönem aydınlarının da dünya görüşünü ve kendilerinin dünyadaki yerini belirlemesi açısından oldukça öneme sahipti.

Kapak Fotoğrafı: ArtHouse Studio (Pexels.com)

İlginizi çekebilir: Mihriban Çerçi’den Çağdaş Yunan Edebiyatına Dair Üç Eser