Değişik pazarlama stratejileriyle oldukça ses getiren ve merakla beklenen Yeşilçam dizisinin ilk iki bölümü geçtiğimiz hafta BluTV’de yayınlandı. Türkiye’de en çok kullanıcıya sahip dijital platform olan BluTV, orijinal içerikleri bakımından başarı merdivenlerini sağlam adımlarla çıkmaya devam ediyor. Yeşilçam, hem renkli nostaljik fragmanlarıyla hem de yıldızlar takımı tadında oyuncu kadrosuyla seyircinin beklentisini oldukça yükseltiyor. Yönetmen koltuğunda ise Babam ve Oğlum, Issız Adam ve Dedemin İnsanları gibi ünlü filmlerin yönetmeni Çağan Irmak oturuyor. Gelin, bu diziyi birlikte yorumlayalım ve 60’lı yıllara nostaljik bir yolculuğa çıkalım!

ezlofhswuaim-tg-2
Yeşilçam | Fotoğraf: blutv.com

Dizimizin başrollerinden biri olan Semih Ateş’i artık dijital platformlarda görmeye oldukça alışık olduğumuz Çağatay Ulusoy canlandırıyor. Semih Ateş, sinema sevdasıyla yanıp tutuşan, azimli ve genç bir prodüktor. Eskiden ortağı Vehbi ile birlikte yönettiği yapım şirketi Ateş Film, birkaç iyi filme imza atmış olsa da daha sonrasında bu iki ortağın arası bozulunca yolları ayrılıyor. Selin Şekerci’nin hayat verdiği Mine Cansu karakteri ise o dönemin ünlü ve başarılı bir Yeşilçam oyuncusu ve aynı zamanda Semih’in de eski karısı. Hem Mine’nin erkek kardeşini hem de Semih’in yeni ortağı olan Hakan karakterini Bora Akkaş canlandırıyor. Hakan, bir gün Afra Saraçoğlu’nun canlandırdığı Tülin Saygı karakteriyle tesadüfen karşılaşıyor ve ondaki star ışığını fark edip büyük bir heyecanla Semih ile tanıştırıyor. Yeşilçam dünyasına yeni adım atan, hevesli ve yetenekli Tülin karakteri Semih’in hayalini kurduğu yeni yapımının başrolü için biçilmiş kaftan oluyor. Semih’in yapım şirketinde çalışan bir başka karakter olan Mümtaz’a usta oyuncu Altan Erkekli, o dönemin en önemli prodüktorü olan Reha’ya Yetkin Dikinciler ve Amerika’dan henüz yeni dönmüş bir siyasetçi olan İzzet’e ise Özgür Çevik hayat veriyor.

Dizinin genel olarak konusundan bahsetmek gerekirse ilk iki bölümden anladığımız kadarıyla sezon boyunca Semih’in sinema dünyasında ayakta kalma çabasını izleyeceğiz. Dizi 1960’lı yıllarda ve sosyal, ekonomik ve politik açıdan oldukça çalkantılı bir dönemde geçiyor. Dizide kullanılan dekorun, makyajın ve kostümlerin o dönemi yansıtmakta oldukça başarılı olduğunu anlamak için fragmana şöyle bir göz atmak bile yeterli oluyor. Mekanlar da çok özenli seçilmiş, eski Beyoğlu sokaklarının atmosferini gözler önüne seriyor. Beyoğlu’nun eskiden ünlü olan mekanlarından İstiklal Caddesi’nin nostaljik tramvayına kadar her ince ayrıntı dizide yer alıyor. Yeşilçam’ı Yeşilçam yapan usta oyunculara, dizide denk gelmek ise seyirciyi hassas noktasından vuruyor. Bir sahnede usta oyuncu Ayhan Işık ile birlikteyken diğer bir sahnede usta yönetmenler Atıf Yılmaz ve Ertem Eğilmez ile karşılaşmak mümkün. Dizinin vermek istediği mesajın ise sinema tutkusunu en içten ve naif bir şekilde anlatmak olduğunu söyleyebiliriz. Fakat bu tatlı hikâyeye birbirinden iyi planlanmış kurnazlıkların ve dostun düşmanın belli olmadığı entrikaların eşlik edeceği, ilk iki bölümde bile yeterince anlaşılıyor.

ezj8k9rxoaq2svo
Yeşilçam | Fotoğraf: blutv.com

Dizi ile ilgili spoiler vermeden biraz kendi yorumlarımdan bahsetmek istiyorum. Diziyi genel olarak çok beğenmekle birlikte bazı noktaların eleştirilmesi gerektiğini düşünüyorum. Örneğin, Yeşilçam müzikleri. O dönemi hatırlatan birbirinden güzel şarkımız varken neden fragmanlarda bunların çok fazla kullanılmadığını pek anlayabilmiş değilim. Neyse ki dizide bu şarkılara biraz daha yer vermişler, umuyorum ki diğer bölümlerde de o şarkıların yaşattığı sıcaklıklığı seyirciye aktarmayı başarabilirler. Yine müziklerle bağlantılı olarak, eski Yeşilçam sinemasının yarattığı o duygusal, sımsıcak ve halkla iç içe olan havayı tam olarak henüz dizinin yansıtamadığını söyleyebilirim.

Bunun yanı sıra oyunculukların hepsini oldukça başarılı buldum. Özellikle Çağatay Ulusoy’un diğer dijital platformlardaki işlerinden sonra bu yapımda yeteneğini bütünüyle ortaya koyduğunu düşünüyorum. Bunun dışında kadınlara oldukça meraklı bir karakteri canlandıran Bora Akkaş da gayet rolünü seyirciye sevdiriyor. Yabancı Damat dizisinin Niko’su olarak tanıdığımız Özgür Çevik ise psikopat rolünü oldukça iyi oynuyor. Son olarak, Yeşilçam dizisi mekan ve kostüm seçiminde gerçekten çok başarılı bir dönem işi olma yolunda ilerliyor. Nitekim dizinin çekimleri, Kocaeli İzmit’te olan Sekapark’ta, 55 bin metrekare kapalı alana ve 300 bin metrekare açık alana kurulan, Avrupa’nın en büyük film platosunda gerçekleştirilmiş.

Dizi çıkmadan önce yapılan PR çalışmalarının ise oldukça sıra dışı ve yaratıcı olduğunu düşünüyorum. Dizi, “outdoor marketing” kapsamında pek çok yerde müşterinin karşısına çıkan içerikler üretiyor. Buna ek olarak dijital platformlar kapsamında, BluTV ilgi çekici içerikler sunarak Cansu Dengey, Müge Boz gibi influencer’lar ile işbirliği yapıyor. Benim en çok beğendiğim içerik ise Cansu Dengey’in hazırladığı Reels oldu.

Her perşembe saat 19.00’da ikişer bölüm şeklinde yayınlanacak olan bu diziyi, hazır tam kapanma da gelmişken, az da olsa içinizi ısıtması ve sizi eski mutlu günlere götürmesi sebebiyle izlemenizi tavsiye ediyorum. Türk sinemasının altın çağında nostaljik bir yolculuğa hazır olun!

Kapak Fotoğrafı: blutv.com

İlginizi çekebilir: Sine Magger’dan Bonkis