Maurice Leblanc’ın “Arsen Lüpen” serisinin yeniden anlatımı Lupin’i Netflix’te izledikten sonra serinin kitaplarını da okumalıyım dedim ve vakit kaybetmeden Kibar Hırsız’a başladım. Anladığım kadarıyla kitapların belirli bir okuma sırası yok, yani hangisinden başlarsanız başlayın kopukluk yaşamıyorsunuz. Hem diziyi hem de kitapları çok sevince sizler için bir değerlendirme yapmak istedim. 

Arsen Lüpen ve Lupin | Fotoğraf: Nisa Sümertekin

Portakal Kitap, Mart ayında Arsen Lüpen’i Saffet Günersel çevirisi ile set halinde okurlara sundu. Ben de hepsi bir anda elimde olsun, tek tek kitap beklemeyeyim diye direkt Portakal’ın setini almayı tercih ettim. Çeşitli yayınevlerinde baskıları mevcut fakat diğer yayınları okumadığım için çeviri ne kadar iyi yorum yapamıyorum. Portakal’ın baskılarının ise gayet iyi olduğunu söyleyebilirim.

Öncelikle serinin belirli bir okuma sırası yok. Yani hangi kitaptan başladığınız pek de önemli değil. Ben Kibar Hırsız ile başladım, sonrasında dizide de adı geçtiği için Oyuk İğne’nin Esrarı ile devam ettim. Zaten aynı Sherlock’taki dizi gibi tek bir hikayeden değil birden çok maceradan oluşuyor.

Dizide geçen temel olay ve senaryo Kibar Hırsız kitabına göre şekillenmiş diyebiliriz. Zaten Lupin’in elinde de sürekli bu kitabı görüyoruz. Biraz daha kalın hali, edisyon farkı mevcut tabii ama temelde aynı olaylar konu alınmış.

Dizi kitaba tamamen sadık değil ama çok farklı da diyemeyiz. Burda en büyük fark ana karakterin direkt kitap kahramanı olmaması. Daha açık anlatmak gerekirse dizideki Sherlock ile kitaplarda okuduğumuz Sherlock aynı karakterken Lupin’i izlerken Lupin’i örnek alan bir insanı izliyoruz. Assane Diop çocukluğunda Lupin ile büyüyor ve onu kendine örnek alarak daha çok Lupin kimliğine bürünüyor. Zaten dizi yaratılırken Lupin’in değil Assane Diop’un öyküsünü anlatmayı amaçlamışlar. Bunun dışında büyük ya da insanı rahatsız edecek farklılıklar yok. 

Aslına bakarsanız hem kitaplar hem de dizi oldukça keyifli. İkisi de akıcı ve insanı sıkmadan ilerliyor. Ama burda ufak bir önerim olabilir. Eğer kitap okumayı seviyor ve önce okumak mı izlemek mi ikilemi arasında kaldıysanız ben kitapları seçmenizi öneririm. En azından Kibar Hırsız‘ı okuduktan sonra diziye başlarsanız daha çok keyif alacağınızı düşünüyorum.

Nedenine gelirsek; sonuç olarak bir uyarlama izliyoruz ve yer yer kitaplara, karaktere göndermeler yapılıyor. Kitabı okumadığınız için bu göndermeleri kaçırmanız çok olası. İzlerken keyfinizi kaçırmaz, belki farkına bile varmazsınız ama kitabı okuduktan sonra bu göndermeleri yakalamak, diziyi daha keyifli hale getiriyor. 

youtube play youtube play

Kitapları okuduktan sonra, dizide ne kadar başarılı bir iş çıkarıldığını daha iyi anlayacaksınız. Sizin de dizi ve kitap serisi hakkındaki yorumlarınızı bekliyorum. Bir sonraki yazıda görüşmek üzere, keyifli okumalar!

Kapak Fotoğrafı: Nisa Sümertekin

İlginizi Çekebilir: Çiğdem Balcı’dan Lupin