Senaryosunu Rita Kalnejais’in kaleme aldığı, Shannon Murphy’nin ise yönetmenliğini yaptığı 2019 yapımı Babyteeth (Süt Dişleri) filmi; kanser tedavisi gören 15 yaşındaki Milla’nın hayatına odaklanıyor. Babyteeth, Milla’nın uyuşturucu satıcısı Moses’a aşık olmasını, içindeki yaşama tutkusunu yeniden keşfetmesini ve ebeveynlerinin kızlarının mutluluğu ve sağlığı için yaşadıkları gelgitleri izleyiciye başarılı bir biçimde aktarıyor. Başrollerinde Sharp Object ve Little Women‘dan tanıdığımız Eliza Scanlen ile Toby Wallace, Ben Mendelsohn ve Essie Davis’in yer aldığı dram türündeki bu film, prömiyerini 76. Venedik Film Festivali‘nde yaptı ve Moses karakterine hayat veren Toby Wallace’a aynı festivalde en iyi genç oyuncu ödülünü kazandırdı.

Babyteeth, Milla ve Moses | Fotoğraf: Filmcomment

Babyteeth

Editör Notu: Yazının devam eden bölümlerinde spoiler bulunabilir. Dilerseniz filmi izledikten sonra bu yazıya tekrar dönebilirsiniz.

Milla Finlay, kendisine kanser teşhisi konmuş bir lise öğrencisi. Milla, müzikle ilgilenen, dans etmeyi seven ve içindeki yaşam kıvılcımlarını her şeye rağmen koruyan genç bir kız. Bir gün istasyonda Moses’la tanışıyor ve ona hemen aşık oluyor. Moses’ın bağımlılığı, yaşı ve davranışları karşısında ise Milla’nın ebeveynleri Anna ve Henry Milla’ya çok ciddi tepkiler gösteriyor.

Babyteeth, Anna ve Henry | Fotoğraf: Ourgoldenage

Ailesi her ne kadar tepki gösterse de Milla’nın mücadeleci ve romantik karakteri onun Moses’dan vazgeçmesi için yeterli olmuyor. Milla, hayatına aniden giren Moses ile zor zamanlar yaşadığı kendi hayatının tam karşısına, yepyeni bir dünya inşa ediyor. Moses’ın bağımlılığı ise Milla’nın ebeveynlerini, kızlarını bu ilişkinin sahip olduğu potansiyel hasarlardan kurtarmaya teşvik ediyor. Film, tedavi süresince ebeveynlerin yaşadıkları kırılmalar, geçmişte yaşanan yarım kalan aşklar ve parçalanmış ailelerle birlikte çok yönlü bir hal alıyor ve böylece her karaktere kendi hikâyesini anlatması için bir fırsat yaratıyor.

Babyteeth, Milla | Fotoğraf: Ourgoldenage

Filmin ikinci yarısında senaryoda yer yer kopmalar yaşanıyor ve final anında karakterlerin birbirleriyle olan ilişkileri hakkında seyircinin kafasında birden fazla soru işareti kalıyor. Fakat bunca dramın içinde neşesi, hevesi, izleyiciyi büyüleyen dans sahnesi ve yaşanılan dramın sahiciliği ile Babyteeth; izleyiciye hissettirdikleriyle ön plana çıkmayı yeğleyen bir film. Ayrıca bu film, kanser gibi alışılmış bir konuyu sinematografisi ve özenle seçilmiş müzikleriyle birlikte benzerlerinin arasından başarılı bir biçimde ayırıyor. Yavaş temposu ve alışılagelmiş konusuna rağmen bu iki faktör onu çok özel bir filme dönüştürüyor. Bu filmin beni önce afişiyle ardından da Sudan Archives imzalı “Come Meh Way” adlı soundtrack’iyle kalbimden vurduğunu da eklemeliyim.

Sinema, hayatın yaşadıklarımızdan değil de hissettiklerimizden ibaret olduğunu anlatan bir mucize benim için. İşte Babyteeth filmi de neşesi ve enerjisiyle bunun en güzel örneklerinden. Şimdiden iyi seyirler.

youtube play youtube play

IMDB Puanı: 7.2/10

Kapak Fotoğrafı: Ourgoldenage

İlginizi çekebilir: Sümeyye Karadaş’tan Eighth Grade