Sinema izleme deneyimi, ülkenin geçirdiği kültürel değişim, teknolojik gelişmeler, farklılaşan sosyal alışkanlıklarla birlikte yıllar içinde bir hayli evrildi. Sinema salonlarının yerini film/dizi platformları, fuaye sohbetlerinin yerini sosyal medyadan film önermeler, senelerce saklanan biletlerin yerini de QR kodları aldı. Öyle ki birçok film artık afişini fiziksel dünyaya taşımaya gerek bile duymuyor. Can Aytekin ise Versus Art Project’te açılan “Bugünkü Program” adlı sergisinde tüm bu unuttuğumuz kültür üzerinden, Yeşilçam, afişler, lobi fotoğrafları ve sinema fenerlerinden ilhamla bizi efemera malzeme üzerine düşünmeye davet ediyor.

Can Aytekin | Fotoğraf: İrem Çakır

Aslında tüm hikâye Versus Art Project’in bulunduğu Hanif Han’ın yer aldığı sokakta -Gazeteci Erol Dernek Sokak- başlıyor. Burası Yeşilçam için önemli bir buluşma ve üretim noktası olarak biliniyor. Sanatçı sergiyi bir enstalasyon gibi kurgulayıp sokak ile arasındaki mesafeyi kaldırıyor, sokak ve fuayeyi galeriye taşıyor. Galeriyi ortasından bölen duvar izleyicide sokakta yürüme hissiyatı uyandırmayı hedefliyor. Sokak ayrıca galeri camlarından taşan seslerle de mekâna yayılıyor. Versus Art Project’in eskiden sinema afiş, tasarım ve baskı merkezi olarak kullanılması ise tüm sergi fikriyle organik bir bağ kuruyor ve yıkılan küçük sinemalar, Yeşilçam kafeleri, hemen aynı bölgede bulunan Sadri Alışık, Ayhan Işık, Fuat Özkınay sokakları, galerinin cumbasından görülen İstanbul Sinema Müzesi ile bu bağ daha da kuvvetleniyor.

“Bugünkü Program”, Can Aytekin | Fotoğraf: İrem Çakır

Günümüzde unutulan sinema fenerleri de serginin önemli bir ögesini oluşturuyor. Büyük boyutlu film posterleri olarak açıklayabileceğimiz bu kavramın en önemli özelliği el işçiliğiyle üretiliyor olmaları. Özellikle 1940-1965 yılları arasında sinema fenerleri sinema salonları için olmazsa olmaz tanıtım malzemeleri olarak konumlanırken 70’ler sonrası artan taleple bu tasarımlar çizimden baskıya evriliyor. Aytekin de bu fenerleri serginin merkezine yerleştirerek onlardan ilham alıyor zaman zaman kendi fenerlerini tasarlıyor.

Can Aytekin | Fotoğraf: İrem Çakır

“Bugünkü Program”a bir Yeşilçam sergisi demek hata ve haksızlık olur. Bu sergi daha çok Yeşilçam’ın sokak ve fuaye kültürüne, tasarım malzemelerine, bir nevi belleğine odaklanıyor. Derinlikli katmanlardan oluşuyor, arşiv ve kayıt tutma pratiği üzerinden geçmişle bir ilişki kuruyor. Odaklanmamış görme kavramı ise serginin bir diğer yapı taşı. Yürürken göze çarpan, zihinde bir yapboz gibi birleşen bir seçki. Katmanlarını karıştırarak özümsemenin mümkün olduğu serginin hikâye örgüsü üç filme dayanıyor: “Sevmek Zamanı”, “Ayrılsak da Beraberiz” ve “Vesikalı Yarim”. Bu üç filmin de ortak yanı surete aşık olma, görsel ile kurulan ilişki, temsil meselesi ve afiş detayı olarak dikkat çekiyor. Sanatçı zamanında değer görmeyen, seneler sonra hak ettiği ilgiyle karşılaşan “Sevmek Zamanı” filmine bir afiş ve gala kurguluyor. Unutulmaya yüz tutmuş zanaat üretimine de dikkat çeken sergi, brikolaj üretim ve figüratif hikâye anlatıcılığından besleniyor. 

“Bugünkü Program”, Can Aytekin | Fotoğraf: İrem Çakır

Sinemanın karanlık salonunda koltuğa oturup bir film seyrederken değişen görüntüler söz konusuyken sergide ise izleyici hareket ediyor ve filmi kuruyor. Sergi bu noktada izleyicinin kurduğu bir film gibi konumlanıyor. Bundan üç sene önce Riverrun’da açtığı “Gelecek Program” sergisinde “Bugünkü Program”ın adeta bir fragmanına yer veren sanatçı, bu serinin devam edebileceğinin de sinyallerini veriyor. Sergiyi 21 Mayıs tarihine dek Versus Art Project’te ziyaret edebilirsiniz.

Kapak Fotoğrafı: İrem Çakır

İlginizi çekebilir: Artsy Magger’dan İstanbul Sergi Takvimi