Galerilerden antikacılara, yeme-içme mekanlarından kokteyl barlara bol alternatifli bir keşif rotası işte karşınızda. Üstelik siz yazıyı değil, yazı sizi takip ediyor olacak! Yalnızca yolculuğa başlamak istediğiniz noktayı belirleyin ve yazıdaki yönlendirmeleri takip edin.

Yolculuk başlasın! Keşif rotasına Serdar-ı Ekrem Sokak’tan başlamak istiyorsanız 1’e, Arnavutköy’den başlamak istiyorsanız 2’ye gidin.

1. Serdar-ı Ekrem Sokak Konum

Galata’nın bir yandan buram buram tarih kokan, bir yandan da son zamanların en popüler sokaklarından biri olmayı başaran Serdar-ı Ekrem Sokak‘a hoşgeldiniz! Yol boyunca sizlere adeta bir görsel şölen sunan, yan yana dizili galerile bir göz atmakla başlamaya ne dersiniz? Ulaşılabilir sanat konsepti üzerinden ilerlemeyi tercih ettiğinden piyasaya kıyasla çok daha uygun sayısız değerli eser bulabileceğiniz Collective İstanbul mutlaka görmeniz gerektiğini düşündüğümüz galerilerden biri. Bir diğeri ise 7 Art Gallery. Burada Türk ve yabancı sanatçıların seçkin eserlerini inceleyebilir, karma ve solo sergilerini takip edebilirsiniz.

Yorulmak yok, daha yeni başladık! Şimdi rotamızı Beyoğlu’nun en özel bölgelerinden biri olan Tomtom Mahallesi‘ne çeviriyoruz. Restore edilen tarihi binaları, tasarım butikleri, sanat galerileri ve kafeleri ile burası artık yepyeni ve capcanlı bir mahalle. Mahalleye İtalyan Lisesi solunuzda kalacak şekilde yokuş aşağı inerek giriş yaptıysanız, yolun sağ tarafında kalan Manner İstanbul‘un tasarım ve mimariyi buluşturan ürünlerini mutlaka keşfetmelisiniz. Şık sofralarınıza eşlik edecek tabaklar, kahve fincanları, saksılar. Eviniz için ne ararıyorsanız, en güzel haliyle burada toplanmış sanki. Bir İtalyan-Türk ikilisinin, Vincenzo Savastano ve Gökçe Nur Karaaslan’ın yarattığı, ürün tasarımı ve iç tasarım odaklı ofis Studio 900‘i de unutmayalım. Hemen yanında yer alan ve özellikle ev dekorasyonu için çok güzel ürünler sunan Tiftix de tasarımın yeni adresi, Tomtom Mahallesi’nde gezebileceğiniz yerlerden biri.

Tomtom’a gelip de Çukurcuma sokaklarının içlerinde kaybolmadan dönmek olur mu? Önünden geçen herkesin kuşkusuz ağzını açık bırakan, belki de Çukurcuma’nın en büyüleyici ve ihtişamlı biri Zenovich Apartmanı’nı keşfederek başlayabilirsiniz. Ve tabii ki, Çukurcuma deyince ilk akla gelen antikacılar! Özellikle Çukurcuma Caddesi, Turnacıbaşı Sokak ve Çukurcuma Cami Sokak çevresine dağılmış olsalar da, burada her köşede bir antikacıya rastlamak mümkün. En bilinenlerinden Osmanlı Antik Palas ve Mozk Antique & Vintage, mutlaka geçmiş kokan kapılarından adımınızı atmanız gereken yerlerden. Eski mücevherler, bavullar, bozuk paralar, kaftanlar, rengarenk gözlükler, vintage kıyafetler…

Acıkmışsınızdır, isterseniz bir mola verelim! Çukurcuma 49, Çukurcuma’nın vazgeçilmez pizzacısı. İçinizi ısıtan, çıtır çıtır 18 çeşit pizzasının arasında özellikle Breasola pizzasını mutlaka denemelisiniz. Unutmadan söyleyelim, mekandaki herhangi objeyi menüden seçerek satın alabiliyorsunuz. Çukurcuma 49’un bu ilginç özelliğini de öğrendikten sonra, sizce burada yaşayacağınız bir yemek deneyimi bir hayli farklı olmaz mı?

Günün sonuna yaklaşılıyor, hava kararmaya başlıyorsa şimdi Asmalı zamanı! Güzel bir kokteyl ile kendinizi ödüllendirmek isterseniz, kısa bir süre önce değişen ismiyle Moretenders’ Cocktail Crib‘i tercih edebilirsiniz. Baştan söyleyelim, buradaki kokteyller gerçekten bir başka! Yenilebilir süslemelerle ve tamamen kişiye özel hazırlanan kokteyllerden bahsediyoruz. Evet, kokteylinizin üzerinde göreceğiniz görüntüye tamamen siz karar veriyorsunuz!

Geceye devam diyenler ve Akaretler’e geçmek isteyenleri 3’e alalım.

2. Arnavutköy Konum

Rotasına birbirinden keyifli Arnavutköy mekanları, huzurlu sahil yürüyüşleri ve tatlı cafe’lerle başlamak isteyenler, hoşgeldiniz! Güne keyifli bir başlangıç yapmak için Arnavutköy’ün renkli merdivenlerinde fotoğraf çektirebilir, ara sokaklarda kaybolmanın tadını çıkarabilirsiniz. Sahil kenarında tempolu bir yürüyüş yapmak ve bir yandan da mis gibi deniz kokusunu içinize çekmek sizi mutlu ediyorsa, hemen başlayın deriz!

Kendisini yürüyüşe kaptıranlar, biraz ileride Bebek Parkı’nı görecekler. Parka ulaştığınızda kısa bir mola verebilir, çimlerde yorgunluğunuzu atarken güzel bir kitap keyfi yapabilir veya yalnızca denizi seyretmenin huzurunu hissedebilirsiniz. Yok eğer, Arnavutköy’de kalmış ve yürüyüşe hiç başlamadıysanız, biraz sergi gezmeye ne dersiniz? Yerli ve yabancı yetenekli sanatçıların kişisel, karma ve proje sergilerini inceleyebileceğiniz Art Gallery ve Galeri Selvin‘i tercih edebilirsiniz.

Gece tabii ki bitmedi! Eğlenceye ve keşfe devam etmek için bir sonraki durağım Akaretler diyenleri 3’e, Bebek diyenleri 4’e alalım.

3. Akaretler Konum