Puglia son zamanlarda popülaritesi oldukça artan, İtalya’nin bir başka cennet köşesi. İtalya denildiğinde öncelikle aklımıza Roma, Floransa ve Venedik, sonrasında da modanın merkezi Milano ve öğrenci şehri Bolonya ile devam eden şehirler gelir. Ancak eğer benim gibi İtalya’nın her bir köşesini ayrıca beğenen ve her seferinde farklı bir köşesini keşfederken heyecanlanan biriyseniz, son zamanlarda en çok konuşulan yerlerden biri olan “Puglia” sizin için eşsiz bir tercih olacaktır. O halde gelin Puglia gezi rehberi ile bu bölgeye adım adım birlikte göz atalım.

Monopoli, Porto Nero
Monopoli, Porto Nero | Fotoğraf: İdil Deniz Selçuk

Puglia’nın neden bu kadar popülerlik kazandığı ile başlayalım… Öncelikle söyleyebilirim ki, denizi tek kelimeyle inanılmaz. Puglia bölgesinde herhangi bir noktada denize girdiğinizde turkuaz dışında bir renk ile karşılaşmanız imkansız. Puglia’nın öneminin artmasının altında yatan bir başka neden ise, özellikle İtalya’nın büyük şehirlerine kıyasla ve batı tarafında kalan Napoli, Positano ve Capri tatil rotasına göre çok daha ucuz olması!

Biz dört günlük hızlı Puglia gezimize Bari’den başladık. Milano’dan Bari’ye uçuş yaklaşık 1 saat sürüyor, havalimanı şehre çok yakın olduğu için birçok ulaşım seçeneği mevcut. Biz kısa zamanımız olduğunu göz önünde bulundurarak bölgesel trenlerle Bari merkeze ulaşımımızı sağladık. Bari’deki kısa zamanımızda gördüğüm şu ki, Puglia’daki diğer küçük kasabalara göre çok daha büyük bir şehir. Yazlık bir beldede olduğunuzu hissediyorsunuz, ancak büyük bir liman olmasından ötürü şehirleşmiş bir yapısı var. Puglia’daki diğer bütün şehirlere ulaşım Bari üzerinden sağlanabiliyor. Biz tatilimiz için Bari, Monopoli, Polignano a Mare, Alberobello, Ostuni ve Lecce şeklinde bir rota belirledik. Tümüne ulaşımın en kolay olduğu Monopoli şehrinde konaklamayı seçtik. Gelelim kısaca duraklarımıza.

Puglia Gezi Rehberi

Monopoli

İtalya’da şu ana kadar gezdiğim açık ara en ilginç yer! Özellikle Eski Şehir bölgesine girdiğinizde bembeyaz evleri ve kendine has mimarisiyle sizi ilk görüşte kendine hayran bırakıyor. Biz ilk gün, yan yana bulunan plajları gezmeyi seçtik. Puglia bölgesinde plajlara giriş genel olarak ücretsiz, eğer şezlong ve şemsiye kiralamak isterseniz günlük 10 euro gibi bir tutara kiralayabiliyorsunuz. Puglia’da girdiğim en güzel denizin de burada olduğunu (Porto Nero) belirtmeden geçemeyeceğim.

Monopoli | Fotoğraf: Unsplash/@max_libertine


Alberobello

Burası hakkında bugüne kadar yazılan çok fazla şey var ve söylemeliyim ki hepsi doğru. Gerçekten büyüleyici bir yer; zaten UNESCO Dünya Mirası listesinde. Tarihi çok ilginç; geçmişte İtalya’da sahip olduğunuz çatı sayısına göre konut vergisi veriliyormuş. Burada yaşayan insanlar da zamanında fazla vergiden kaçınmak amacıyla tam olarak çatı olmayan ama çatı işlevini gören bu trullileri inşa etmişler. Şu anda Alberobello’da yaklaşık 1500 trulli var. Çoğu çok bakımlı, bazıları ise sahipsiz ve bakımsız kalmış. Ama eğer isterseniz siz de burada bir trulli sahibi olabilirsiniz. Evet, okuduğum bazı kaynaklara göre trullileri restore etmek şartıyla siz de bir trulli sahibi olabiliyorsunuz 🙂

Puglia Gezi Rehberi | Fotoğraf: İdil Deniz Selçuk

Polignano a Mare

Puglia’nın en turistik yerlerinden biri, açıkçası Monopoli’ye benziyor ama biraz daha küçük bir yer. En önemli özelliği dik bir yamaçta bulunması ve çoğu noktasından inanılmaz bir manzaraya sahip olması. Hatta burada çok ünlü kayalıklar arasına inşa edilmiş bir restoran da bulunuyor. Biz Polignano a Mare’yi çok beğendik, hatta o kadar çok beğendik ki bir de denizden görmek için ufak bir tekne turuna çıktık. Tekne sizi şehrin bir ucundan diğer ucuna ve hatta biraz daha ilerisine götürüyor, şehir kayalıklara inşa edilmiş olduğu için tekneyle denizden geçerken mükemmel bir manzaranın yanı sıra kayalıkların içerisinde zamanla oluşmuş mağaraları da görebiliyorsunuz. Bizim en büyük şansımız, çok tatlı biri olan kaptanımızın bizi bu mağaralardan bir tanesinin içerisinde 30 dakikalık bir yüzme molasıyla şaşırtması oldu. Hayatımda yaşadığım en ilginç yüzme deneyimlerinden biriydi. Daha da güzeli yüzme molası sonrası gün batımı ile beraber şehre dönüşümüz ve La Casa del Mojitos‘da İtalya’nın en güzel mojitosunu keşfetmemiz oldu.

Polignano a Mare, Grotta Palazzese | Fotoğraf: İdil Deniz Selçuk

Lecce

Güneyin Toskana’sı olarak bilinen Lecce, orta çağlardan kalma bir şehir. Sokaklarında kaybolabileceğiniz, bol bol dondurma ve hamur işi yiyebileceğiniz Puglia’nin en önemli yerlerinden. Bizim en büyük şansımız beraber çalıştığım Lecceli iş arkadaşımın da bizim gittiğimiz dönemde orada bulunması ve bizi şehirde ve çevresinde gezdirmesi oldu. Monopoli’den Lecce’ye yaklaşık 2 saatlik tren yolculuğumuz sonrasında araba ile önce Torre dell’Orso‘ya gittik. Burası fotoğraftan da görebileceğiniz gibi tüm gününüzü muhteşem denizinde geçirebileceğiniz, arada da kendinizi Lecce’ye özel şaraplar ve deniz ürünlü makarnasıyla şımartabileceğiniz bir yer. Deniz keyfinden sonra şehir merkezinde sokakların arasında kaybolduk, tüm şehir boyunca yaklaşık elli metrede bir inşa edilmiş kiliseleri ziyaret ettik ve günü Lecce’ye özgü incirli dondurmamızı yiyerek noktaladık. Burası Puglia’ya geldiğinizde mutlaka listeye alınması gereken bir yer.

Puglia, Torre dell’Orso | Fotoğraf: İdil Deniz Selçuk

Puglia’da Ne yemeli?

İtalya’da olduğumuza göre bu sorunun tek bir cevabı var, makarna ve pizza! Ama İtalya’nın her bölgesinde olduğu gibi Puglia’nın da kendine özgü yemekleri ve tatlıları var. Bunlardan en önemlisi “Orecchiette alla cime di rapa“, yani aslında taze şalgamın yaprakları kullanılarak yapılan bir sosla Puglia’ya özel “Orecchiette” makarnasının birleşimi. Benim favorim olmasa da, denenmesi lazım. Benim en çok sevdiğim ise, Ostuni’de şans eseri keşfettiğimiz Borgot Antico Bistrot‘daki Burrata peynirli ve fesleğenli aşağıdaki makarna olmuştu. Bunun dışında mutlaka deniz ürünleri ile yapılmış makarna ve pizzalar denenmeli diye düşünüyorum.

Borgot Antico Bistrot’da öğle yemeği | Fotoğraf: İdil Deniz Selçuk

Tatlı olarak ise Puglia’nın en önemli ürünü Pasticciotto. Bu tatlıyı içi kremalı bir kurabiyeye benzetebilirsiniz. Farklı çeşitleri var, benim en çok beğendiğim en klasiği olan kremalı versiyonu ve çikolatalısı olmuştu. Pasticiotto’yu Puglia’da hemen hemen her pastanede bulabilirsiniz. Puglia benim İtalya’da en çok beğendiğim bölgelerin başında geliyor. Tekrardan buluşacağımız günü sabırsızlıkla bekliyorum! Herkese iyi gezmeler!

Kapak Fotoğrafı: İdil Deniz Selçuk

İlginizi çekebilir: Neslihan Ersoy’dan Bir İtalyan Rüyası: Puglia