Biyografik filmler aracılığıyla sinemada hayatlarını merak ettiğimiz birçok ünlü ismi daha yakından tanıyabiliyor, hayranı olduğumuz bu kişilerin yaşamlarından kesitleri bir-iki saat içinde ilham verici hikayeler aracılığıyla izleyebiliyoruz. Ressamlar da bunlar arasında… Gelin ünlü ressamların hayatlarını bize anlatan, en iyi ressam filmlerini birlikte keşfedelim.

Mr. Turner | 2014, Mike Leigh
Mr. Turner | 2014, Mike Leigh

Sinemada Ünlü Ressamların Hayatları

At Eternity’s Gate | 2018, Julian Schnabel

Modern sanat dendiğinde akla gelen ilk ressamlardan biri olan, kendine özgü tarzı sayesinde eserleri yeterince sanat tarihi bilgisine sahip olmayanlar tarafından dahi hemen tanınan Vincent Van Gogh, sinemada da birçok kez karşımıza çıkıyor. Bunlardan en yenisi ve belki de en içten olanı, ünlü ressamı Willem Dafoe‘nun canlandırdığı At Eternity’s Gate. Film, Van Gogh’un yaşamının son dönemlerinden birine, Fransa’daki Arles ve Auvers-sur-Oise’de yaşadığı yıllara odaklanıyor.

youtube play youtube play

IMDb Puanı: 6.9/10

Werk ohne Autor / Never Look Away | 2018, Florian Henckel von Donnersmarck

En sevilen Alman filmleri arasındaki, Oscar ödüllü Das Leben der Anderen / The Lives of Others filmiyle tanınan Florian Henckel von Donnersmarck’ın imzasını taşıyan bu film, II. Dünya Savaşı’nın açtığı yaralar ve bıraktığı izlerden modern Alman sanatının doğuşuna kadar birçok farklı konuyu iç içe geçiren güçlü bir drama. Filmin çıkış noktası ise, Alman modern sanatının en büyük sanatçılarından Gerhard Richter’in yaşamı…

youtube play youtube play

IMDb Puanı: 7.7/10

Cézanne et moi | 2016, Danièle Thompson

Cézanne et moi, natürmortlarıyla ünlü empresyonist ressam Paul Cézanne ve dünyaca ünlü yazar Emile Zola’nın yaşamları boyunca süren dostluğuna odaklanıyor. Fransız sinemasının son dönemdeki dikkat çekici dönem filmleri arasında yer alıyor. Guillaume Gallienne’in Cézanne’ı, Guillaume Canet’nin Zola’yı canlandırdığı film, sizi 19. yüzyıla götürecek.

youtube play youtube play

IMDb Puanı: 6.0/10

Mr. Turner | 2014, Mike Leigh

Modern İngiliz sanatının en büyük ressamlarından William Turner’ın yaşamının destansı bir dille anlatıldığı bu film, yalnızca Turner’ın değil, dönemin sanat dünyasına gerçekçi bir bakış atıyor. Filme eşlik eden devrimci müzik ve görüntüler klasik ve moderni birleştiriyor. Timothy Spall’ın Turner’ı ustalıkla canlandırdığı filmdeki görsellik, kendinizi bir William Turner fırtınasının içinde hissetmemize neden olacak.

youtube play youtube play

IMDb Puanı: 6.8/10

Renoir | 2012, Gilles Bourdos

Empresyonizm dendiğinde akla gelen ilk isimlerden Pierre Auguste Renoir’ın tüm yaşamı değil ama, yaşlılığı, etkileyici bir filmle geçtiğimiz yıllarda beyazperdede izlediklerimizdendi. 1915 yazında, Fransız Rivierası’ndaki yazlığında resim yapmaya devam eden Renoir’ın oğlu Jean Renoir, I. Dünya Savaşı’ndan yaralı olarak eve dönüyor, Andrée adındaki genç kadın hem baba hem de oğlun ilham periliğini üstleniyordu.

youtube play youtube play

IMDb Puanı: 6.5/10

Mlyn i Krzyz (The Mill and the Cross) | 2011, Lech Majewski

Adını, etkileyiciliği detayda saklı büyük ressam Bruegel’in aynı adlı eserinden alan bu film, aslında doğrudan Bruegel’in yaşamına odaklanmıyor. 500’den fazla karakterin yer aldığı bu tablodaki 12 farklı karakteri anlatan parçalara ayrılmış bir senaryo, oldukça yaratıcı bir görsellikle sizi 16. yüzyıl Hollanda’sına götürecek.

youtube play youtube play

IMDb Puanı: 6.9/10

Séraphine | 2008, Martin Provost

Listemizdeki, ismi milyonlar tarafından bilinen, eserleri milyonlar tarafından tanınan isimlerin aksine, Séraphine de Senlis (ya da Séraphine Louis) adı bilinmeyen büyük bir ressam. Filmde, I. Dünya Savaşı arefesinde Paris’in dışında  yaşayan bir temizlikçi kadının aslında büyük bir sanatçı olduğu, çalıştığı malikaneye taşınan Alman bir koleksiyoner tarafından keşfediliyordu. Araya giren savaş ya da belki de yalnızca kadın olması ününün önünde bir engel olarak çıksa da, bu Séraphine’in yaşamının ve eserlerinin bir filmle anılmasına engel olmamıştı. Sanatçıyı filmde Yolande Moreau canlandırıyordu.

youtube play youtube play

IMDb Puanı: 7.4/10

Little Ashes | 2008, Paul Morrison

1920’lerin İspanya’sında sanatsal anlamda yepyeni bir çağ başlatan üç ismin, ressam Salvador Dalí, yönetmen Luis Buñuel ve yazar Federico García Lorca’nın gençliğine odaklanan film, bu üç dahinin sanatlarını ve aşklarını anlatıyor. Dalí’yi canlandıran isim, o günlerde dünyaca ünlü bir yıldız olmayan Robert Pattinson.

youtube play youtube play

IMDb Puanı: 6.5/10

Goya’s Ghosts | 2006, Milos Forman

18. yüzyıl İspanya’sının en önemli ressamlarından Goya’nın yaşamının sorunlu bir dönemine odaklanan, uzun yıllar sessizliğini koruyan usta yönetmen Milos Forman’ın son filmlerinden biri. Stellan Skarsgard’ın canlandırdığı Goya, ilham perisi Inés’in (Natalie Portman) bir engizisyon yargıcı (Javier Bardem) tarafından kâfir ilan edilmesi sonucu film boyunca kabus dolu günler geçiriyor.

youtube play youtube play

IMDb Puanı: 6.9/10

Girl with a Pearl Earring | 2003, Peter Webber

Film, yaşamı boyunca çok az sayıda eser vermesine rağmen Kuzey Avrupa Rönesansı’nın en önemli isimleri arasında yer alan ve kullandığı tekniklerle sanat tarihini etkileyen Vermeer’in tablosundan alıyor. Ressamın en ünlü tablosu olan İnci Küpeli Kız, gerçek ve kurmacayı harmanlayan bir öyküyle, tabloya ilham veren bir yasak aşkı anlatarak sinemada canlanıyor. Filmin başrollerinde Scarlett Johansson ve Colin Firth yer alıyor.

youtube play youtube play

IMDb Puanı: 6.9/10

Frida | 2002, Julie Taymor

2000’li yılların görsel açıdan en zengin filmlerinden olan ve adını Meksikalı ressamdan alan Frida biyografisi, yıldızlar geçidi oyuncu kadrosuyla da dikkat çekiyor. Salma Hayek’in Frida Kahlo’yu kusursuzca canlandırdığı filmde, Alfred Molina’yı Diego Rivera, Edward Norton’ı Nelson Rockefeller, Geoffrey Rush’ı Leon Trotsky rolünde izliyoruz.

youtube play youtube play

IMDb Puanı: 7.4/10

Pollock | 2000, Ed Harris

Modern Amerikan sanatının devrimci ressamlarından Jackson Pollock’ın yaşamı, Ed Harris’in yönetmenliği ve oyunculuğuyla beyaz perdeye taşınıyor. 1940’ların sonunda Life dergisindeki bir makale aracılığıyla dünyaca ün kazanan Pollock’un o noktaya gelirken çektiği zorluk ve sancıları anlatan filmde parlayan isim ise Marcia Gay Harden. Oyuncu, Pollock’un kariyeri için kendi kariyerini bir kenara bırakan, onun sevgilisi, eşi, asistanı ve sonraları bakıcısı olan Lee Krasner’ı canlandırıyor.

youtube play youtube play

IMDb Puanı: 7.0/10

İlginizi çekebilir: SineMagger’dan Film Önerileri