Uzun zamandır görmek istediğim Yeni Han ve Zincirli Han için İstanbul un en kalabalık yerlerine gitmeyi göze aldım: Kapalıçarşı ve Eminönü!

Kapalıçarşı
Kapalıçarşı |Unsplash / Roberto Lopez

İlk durağım Kapalıçarşı. 1461 yılında Fatih Sultan Mehmet’in İstanbul’un ikinci tepesine yaptırdığı iç bedesten buranın merkezini oluşturmuş. Daha sonra çevresine eklenen hanlar ve dükkanlarla bugünkü halini almış. 60 sokağı ve 4000 civarı dükkanı ile dünyanın sayılı çarşılarından. Her ne kadar içinde satılan Çin malı hediyelik eşyalar, taklit ürünler beni üzse de buranın enerjisini seviyorum. Özellikle Halıcılar Sokağı’nın sakinliği, orada içilen Türk kahvesinin yeri ayrı.

Zincirli Han Konum

Zincirli Han
Zincirli Han | Fotoğraf: Işıl Birengel

Bu sefer çarşının en güzel kapısı olan Nur-u Osmaniye Kapısı’ndan girip Mercan Kapısı’na doğru yürüyorum ve Zincirli Han tabelasını takip ediyorum. Bir anda o karmaşa geride kalıyorve karşıma çok farklı bir kapı açılıyor. Asırlık bir ağacın ve çeşmenin bulunduğu ufak bir avlu, etrafında iki katlı kuyumcu dükkanları… Giriş katlar satış, üst katlar ise atölye için. Kiremit renkli duvarları ve yeşil panjurları ile orijinalliğini kaybetmemiş bu Osmanlı ticaret hanı 1708’de yapılarak Kapalıçarşı’ya eklenmiş. Ama atmosferi bambaşka!

Day Day Pastanesi Konum

Day Day Pastanesi
Day Day Pastanesi | Fotoğraf: Işıl Birengel

Zincirli Han’dan çıktıktan sonra Çarşı Kapısı’nı (5. Çıkış) arıyorum çünkü amacım meşhur Day Day Pastanesi’ne gitmek. Çarşı kapısından çıkar çıkmaz, solda bir insanın ancak sığacağı dar bir sokaktan geçip sağa döndüğümde meşhur pastaneyi buluyorum. İki masalı, küçük salaş bir yer ama içerisi akşam üzeri olmasına rağmen tıklım tıklım. Zaten meşhur tahinli çöreği sabahtan bitiyor, neyse ki elmalı kurabiyeye yetişebiliyorum. Onların deyimiyle “Ürünler günlük değil saatlik!” 

Dükkanın esas sahibi Levon Tekneci burayı ve tariflerini kalfası Mustafa Takyan’a bırakmış. 1969 yılında Kapalıçarşı’nın içinde kurulmuş; ancak 2002’den bu yana hemen arka sokağında müdavimlerine hizmet veriyor. Çörekteki tahini Konya’dan, paskalya çöreğindeki damla sakızını Sakız Adası’ndan getirtiyorlar.

Beta Yeni Han Konum

Beta Yeni Han
Beta Yeni Han | Fotoğraf: Işıl Birengel

Enerjimi aldığıma göre sıra Beta Yeni Han’da! Aslında burası sürekli önünden geçtiğim ama kalabalıktan kurtulmaya çalışırken etrafıma bakamadığım bir yerde. Mısır Çarşısı’nın arkasındaki Hasırcılar Caddesi’ndeki bu han 17. yüzyılda yapılmış ve günümüze kadar hem şekil hem de isim değiştirmiş. Emin Han, Tahmis Han, Hasırcılar Han ve en son Yeni Han adını almış. Osmanlı İmparatorluğu zamanında kahvenin ilk olarak işlendiği, kavrulup öğütüldüğü ve depolandığı yermiş. Depremlerde zarar görmüş, sahipsizlikten bakımsız kalmış.  

Beta Yeni Han
Beta Yeni Han | Fotoğraf: Işıl Birengel

Beta Gıda firması 2016′ da restorasyon başlatmış ve 3 yılın sonunda hanın kapılarını açmış. Tahtakale’nin karmaşasından kaçıp soluklanmak ve  bir şeyler içmek  için ideal bir yer olmuş. Ben menüdeki onlarca çayın arasından zor karar veriyorum ve melisalı mate çayı sipariş ediyorum. Avluyu saran dükkanlardan çay, kahve, lokum şekerleme de alınabiliyor. 

Buralara gitmek için yolunuzun düşmesini beklemeyin ve bir gününüzü mutlaka bu tarihi mekanlara ayırın derim!

İlginizi çekebilir: İstanbul Flaneur’den Beyoğlu Pasajları ve Tarihi İstanbul Apartmanları

Kapak Fotoğrafı: fotografturk.com