An İstanbul: Sokak Lezzetleriyle Reşitpaşa Keşifleri

Bir yılı aşkın bir süre sonra normalleşme adımlarına Reşitpaşa’nın yeni ve cesur sakini An İstanbul ile başlıyorum. Sokak lezzetleriyle donanmış menüsüyle, hasret kaldığım mekan keşiflerinde açığı kapatıyor ve tekrar gelinecek bir maksimum tatlar durağı olarak notlarımın arasında yerini alıyor.

[[konum_1]]

An İstanbul
An İstanbul | Fotoğraf: An İstanbul

Yavaş yavaş keşiflere başlıyorsam, rotamı da tahmin edeceğiniz üzere Reşitpaşa’ya çeviriyorum. İsmini uzun süredir duyduğum, sosyal medya hesapları sayesinde her lezzetini denemek için fırsat kolladığım An İstanbul’a doğru yol alıyorum. Daha önceden müdavimi olduğum mekanlara komşu Kongre Caddesi’nde konuşlanmış bu mekana hızlı bir giriş, mutfak kısmına hızlı bir bakış ve menü elimde dış alana doğru hızlı bir geçiş çizgisini takip ediyorum. Hızlıyım çünkü malumunuz çok açım ve bu “an”ı uzun bir süredir bekliyordum.

Hızlı olmak konusumdaki performansımı menüyü incelerken de göstermem mümkün olmadı çünkü a) her biri çok güzel b) burger istersem sosisliye ayıp olur c) çıtır tavuk burgeri de özledim d) hepsini denemeliyim gibi seçenekler arasında gittim geldim. An Burger, isli burger, BBQ sosis, kuzu kol dürüm diye okurken, içimden de “menüyü getir” diye geçmedi değil. Kararım, isli burger ve arkadaşlarımla paylaşmalık sosisli. An İstanbul’u sadece hamburgerci olarak düşünenlere kesin bilgi, yayalım: burası bir sokak lezzetleri diyarı ve her biri en az burgerler kadar iddialı. Bakınız: kuzu kol dürüm ve köfte ekmek. Benim için üç öğün tüketebileceğim temel gıda maddesi niteliğindeki patates kızartması siparişin yanında isli baharatlı  geliyor ama yetmez derseniz trüflü de, tabağın diğer yanında kendine yer beğensin :).

Siparişlerimizin son lokmasında, keyfimiz de doruklardayken karşı koyamayacağımız bir teklifle karşılaşıyoruz. Oreo tabanlı pişmaniyeli cheesecake (muzlu toffee kek de taze bittiğinden bir sonraki teklifte değerlendirlecek)! Henüz nefes almaya çalıştığımızdan bir düşünelim diyoruz ama hiçbir boşluğa meydan bırakmadan çay ve yanında portakallı beze ikramıyla, bizim mekandan hemen ayrılmamız pek mümkün görünmüyor. Böyle bir ikramı geri çevirmek olmaz, zaten ne amaçla yapıldıklarını öğrenince suçluluk değil sorumluluk hissediyoruz. An İstanbul’da her şeyi kendileri yapıyor, ekmekten, soslara varıncaya kadar. Ekmek yaparken artan yumurta akını da atmak yerine beze yaparak sıfır atık anlayışıyla hem bizi hem de doğayı memnun ediyorlar. Bu arada cheesecakelerini de denedik ve yorumum şu şekilde “aradığınız Eda’ya mutluluktan şu anda ulaşılamıyor”.  

Yedik, içtik, bu keyfimizin mimarlarına teşekkürlerimizi bir borç bilerek tanışıyoruz. Nazlı İrem Güzey, Onur Güzey ve Yunus Emre Bayraktaroğlu ile ayaküstü sohbetimizde hikayelerini kısaca dinliyoruz. Bu sektörde uzun yıllar çalışan takdire şayan bu insanlar artık birlikte bir şeyler yapalım, biz yapalım, bizim olsun anlayışıyla üç ay önce kolları sıvıyor. Takdire şayan olmaları, bu lezzetlerle bizleri buluşturmalarından daha ziyade böyle bir dönemde, pandemi yüzünden herkesin mekanını kapattığı günlerde, üstelik bir de yasakların geri geldiği zamanda mekan açma cesaretini göstermiş olmaları. Kısaca, kendi deyimleriyle krizi fırsata çevirme hikayesi.

Üç ay gibi bir sürede, sadece al-götür siparişlerle ve Maslak bölgesine paket servislerle beklediklerinden yoğun bir ilgiyle karşılaşmışlar. Bir işi doğru ve iyi yapmanın karşılığı da diyebiliriz bu duruma. Bundan sonra da amaç; menüyü çok büyütmeden, bilgi ve birikimlerinden yola çıkarak deneme çalışmaları başarılı oldukça kokoreç gibi yeni ürünleri, vejeteryan/vegan tarifleri, damak zevkimizden mahrum bırakmamak. Ve sonunda her gelenin mutlu bir biçimde ayrılmasını, bilenlerin bilmeyenlere anlatmasını, yeni keşif meraklılarının kapılarını çalmasını sağlamak. Zaten bu çalışmaların, tatminkar meyvelerini vermemesi için bir neden yok. Menüde tek aradığımız alkollü içecekler ama sabırsızlığa gerek yok çünkü ruhsat aşamasından sonra her şey tam ve güzel olacak!

Kısaca An İstanbul için anlatacak çok şey var ama sizin tadacaklarınız ve sonrasında edineceğiniz keyif Reşitpaşa sınırlarını aşacak. İster mekanın bizzat misafiri olun, ister siparişlerinizi alıp götürün, sonuç tecrübeyle sabit olacak: bu lezzetlerle “#Andayız”. Afiyet olsun!

Kapak Fotoğrafı: An İstanbul

İlginizi çekebilir: Pelin Zorlu’dan SUGO Street Food

An İstanbul: Reşitpaşa’da Bir Sokak Lezzetleri Mekanı

Reşitpaşa’da yeni açılan An İstanbul, sokak lezzetlerine düşkün herkesi çok mutlu edecek diye düşünüyorum. Ben hem sahipleriyle sohbet etmekten hem de yemeklerden o kadar memnun kaldım ki! O yüzden yemekleri beklerken biraz restoran üzerine konuşmak istedim, Yunus ve Onur da beni kırmadılar

An İstanbul
An İstanbul | Fotoğraf: An İstanbul

Öncelikle hayırlı olsun! Bir restoran açma fikri nereden çıktı, nasıl gelişti?

Aslında çocukluk hayalimizdi demek doğru olur. Mutfak sektörüne yaklaşık 16 yıl önce aynı restoranda başladık. Restoran işletmeciliği ve mutfak sanatları eğitimlerimizin ardından yolculuğumuz farklı yerlerde devam etti. Daha sonrasında ise pandemi süreci bize hayalimizi gerçekleştirme zamanının geldiğini gösterdi.

Dayı-hala çocuklarıyız, kuzeniz yani. Beraber aynı mahallede büyüdük. Biraz geniş bir aileye sahibiz. Mesela birimiz mangal yaktığında tek başına yiyemez, mutlaka birileri dahil olur. Anlık gelişen tek kişilik bir kaçamak on beş kişilik bir sofraya dönüşür. Bu durum, sosyal medya paylaşımlarımızdan aile dışına da yansıyınca gelen talepler bizi bu lezzetleri herkese sunabileceğimiz bir yol bulmaya teşvik etti. Böylece restoran açma fikrinin fitilini ateşlemiş olduk.

Neden sokak lezzetleri üzerine bir yer açmayı seçtiniz? Başka bir mutfak düşündünüz mü hiç?

Aslında restoranımızın konseptini belirlerken sokak ve gurme yemeklerini beraber sunabileceğimiz şekilde planlamıştık. Diğer taraftan Reşitpaşa’da farklı sokak lezzetlerini de sunmak istedik. Fakat açılışımız pandemi sürecinde restoranların kapalı olduğu döneme denk gelince önce sokak yemekleriyle başlama kararı aldık.

Menünüze bayıldım! Ama daha fazla seçenek eklemeyi düşündüğünüzü de biliyorum. Menüye nasıl karar verdiniz?

Açıkçası başlangıçta kalabalık menülerden uzak durmak istedik. Uzun yıllara dayanan tecrübelerimizde gördük ki kafa karıştırmaktan öte damak tadını çok dağıtmayan  bir menü ile misafirleri mutlu edebiliyorsun. Pandeminin de etkisiyle paket serviste özellikle ızgarada yapmak istediklerimizi iyi yansıtan bir menü planladık. Menümüze ilerleyen zamanlarda bazı eklemeler (vejetaryen seçenek, glutensiz ekmek vs.) yapmayı planlıyoruz. Mutfağımızın gurme tarafında ise taze ve mevsimlik mahsullere göre günlük değişen yemekler olacak. Fakat bunun için pandemi sürecinin geçmesini bekliyoruz.

An İstanbul
An İstanbul | Fotoğraf: An İstanbul

Restoranı Reşitpaşa’da açmanızın özel bir sebebi var mı?

Restoran açmayı düşünürken şehir, semt üzerinden hiç planlama yapmadık. Reşitpaşa şu anda yemek sektörü için yükselen bir değer. Doğup büyüdüğümüz mahallemizde şu an kendi dükkanımızı açmış olmamız gerçekten müthiş bir duygu bizim için.

Neden “An İstanbul”?

Bizi en çok zorlayan konulardan birisi restoranımıza isim bulmak oldu. Bazen hayatımızda verdiğimiz kararlar anlık olabiliyor… An İstanbul’u planlarken de açarken de her şey bir anda gelişti. Bu anlık karar verme süreçlerini restorana isim verirken de fark ettik. Birçok alternatif düşünmüş olsak da yine beraber otururken bir anda ‘An İstanbul’ olmalı dedik ve kararımızı verdik.

img-20201218-wa0006
An İstanbul | Fotoğraf: An İstanbul

Pandemi döneminde restoran açmak sizin için zor oldu mu?

Aslında bizim için bir şans oldu diyebiliriz. Pandemi öncesinde sürekli hayalimizi erteliyorduk. Bu süreçte kendimizle kalmak bize hayattan ne istediğimizi görmemizin ve hayallerimizin peşinden koşmamız gerektiğinin işaretlerini verdi. Bu noktadan sonra işaretleri takip edince pek de zorlanmadık. 🙂 Tabii ki pandemi dönemi sebebiyle en başında planladığımız gibi başlayamadık fakat kısa bir süre sonra her şeyin normale döneceğine inanıyoruz.

İleriye dönük ne gibi planlarınız var? An İstanbul’u sokak lezzetleri sunan diğer restoranlardan farklı kılmak için neler yapmayı düşünüyorsunuz?

En başta mutfağımızın gurme tarafını aktif hale getirmeyi istiyoruz. Şu an sadece paket servis yaptığımız için misafirlerimizi bu lezzetlerimizle de restoranımızda ağırlamak istiyoruz.

Şu anda mutfakta 3 şef çalışıyoruz. Haftanın belirli günlerinde Finesse Patisserie’nin de tatlı lezzetlerini restoranımızda sunuyoruz.

İlerleyen dönemde mekanımızın geniş alanını kullanmak üzere çok güzel fikirlerimiz var. Lezzetlerimizi deneyenlerin vazgeçemeyeceği mekanların arasında yer almak için genç ve dinamik bir ekip olarak çok hevesli bir şekilde çalışıyoruz.

Kapak fotoğrafı: An İstanbul

İlginizi çekebilir: İstanbul Flaneur’den Reşitpaşa Mekanları

Padoca Bakery & Cafe: Reşitpaşa’nın İncisi

Reşitpaşa; tacodan ekşi mayalı ekmeğe, pancake’ten pizzaya, melez tea’den kokteyle her lezzetin en iyisiyle adını her geçen gün biraz daha duyuruyor. Birkaç yıl öncesine kadar semt sakinleri haricinde kimsenin adını konuşmadığı bu semt, bugün birçok nitelikli mekana ev sahipliği yapıyor. Ne güzel bir alternatif oldu değil mi? Her köşesi ayrı güzel İstanbul’un! Bugün ise merceğimde Reşitpaşa’nın çiçeği burnunda üyesi Padoca Bakery & Cafe var.

[[konum_1]]

IMG_0665
Padoca Bakery & Cafe

Öncelikle belirtmek isterim ki, Padoca’nın da iç dizaynı diğer Reşitpaşa mekanları gibi çok şık ve minimalist, içeri girdiğiniz ilk andan itibaren huzur doluyorsunuz. Masalar, duvar kağıtları, aksesuarlar; her detay incelikle düşünülerek seçilmiş ve yerleştirilmiş.

IMG_0658
Padoca Bakery & Cafe

Menüsüne gelecek olursak, Padoca ekmeklerinde oldukça iddialı. Teff ve karabuğdaylı glutensiz esmer ekmekten ekşi mayalı ekmeğe kadar birçok çeşidi ekmek menüsünde barındırıyor ve hepsi de oldukça leziz. Henüz başlamamış olsalar da yakın zamanda evlere servis ekmek sipariş hizmetlerinin ve ekşi mayalı pizzalarının da geleceğini söylediler. Ekşi mayalı pizzayı tatmak için şimdiden heyecanlanıyorum.

Henüz çok yeni olduğu için servislerine ve menüsüne her geçen gün eklemeler yapan Padoca kahvaltı içinde oldukça keyifli bir kafe, şu an için kahvaltıda birbirinden çok farklı ve lezzetli sandviçler ile tartine servisi veriyor ancak yine çok yakında kahvaltıya özel bir servislerinin de başlayacaklarını belirttiler. Hatta belki artık başlamışlardır bile, ne dersiniz?

IMG_0646
Padoca Bakery & Cafe

Pastane bölümü de Biberiyeli Shortbread Kurabiye’den Banana Bread’e iddiali bir menüye sahip. Banana Bread ve La Vina Cheesecake’i bizzat denemiş biri olarak garanti veriyorum ki, bayılacaksınız! San Sebastian Cheesecake akımı her geçen gün daha da lezzetli hale gelirken, gerçekten son zamanlarda yediğim en ama en lezzetli cheesecake’i Padoca’da yedim. Sadece cheesecake ve kahve keyfi için bile gelinmeyi hak eden bir mekan olmuş. Ayrıca cuma günlerine özel Challah, Babka ve Jerusalem bagel servisleri var. Biz bu lezzetli üçlüyü menüde görünce oldukça şaşırmıştık çünkü Türkiye’de çok yaygın değil. Eğer hiç tatmadıysanız denemek için bir cuma günü Padoca Cafe’ye uğramak şahane bir fikir olabilir.

IMG_0655
Padoca Bakery & Cafe

Böyle yeni, küçük, nitelikli kafelerin açıldığını görmek beni çok heyecanlandırıyor. Hele ki açıldığı semt Reşitpaşa gibi yeni yeni gelişen bir semt ise bu heyecanım ikiye katlanıyor. Sonuçta aslında İstanbul’un güzellikleri popüler olan birkaç semt ile sınırlı değil; her köşede ayrı bir güzellik, ayrı bir manzara ve nefes yakalamak mümkün. İstanbul’da yeni açılan mekanlar arasında yerini alarak bize kattığı bu güzel alternatif için Padoca Bakery & Cafe’ye teşekkür ederiz!

Instagram: @padoca_istanbul

İlginizi çekebilir: Eda Geven’den “Marcel Patisserie: Reşitpaşa’da Mutluluğun Resmi”

Reşitpaşa Mekanları: Keşif Peşinde Olanlar İçin Birebir!

Siz de Reşitpaşa ismini gün geçtikçe daha sık duyar oldunuz mu? Çok zaman geçirdiğimiz bu semtte birbiri ardına açılan ve her birini menüsü ve ortamıyla ayrı güzel bulduğumuz mekanlarını takip edemiyoruz. Mittag’den Melez Tea’ye, Ribbon Flowers & Design’dan Amanda Bravo’ya rengarenk Reşitpaşa mekanlarını sizlerle paylaşıyoruz.

Reşitpaşa Mekanları: Favorilerimiz

Padoca Bakery & Cafe [[konum_1]]

Bizi lezzetlerinden önce pembenin baskın olarak kullanıldığı minimal ve zevkli dekorasyonuyla etkileyen Padoca Bakery & Cafe, menüsüyle de oldukça iddialı olan Reşiptaşa mekanlarından biri. Mekan; karabuğday ve tohumlu glütensiz ekmek, badem unlu ketojenik ve paleo krakerler gibi birbirinden çeşitli ekmekleriyle öne çıkıyor. Kahvaltı için de, keyifli bir akşamüstü kahvesi veya tatlısı için de tercih edebileceğiniz mekanın pastane büfesinin en sevileni: karabuğdaylı, bitter çikolatalı glutensiz kurabiyeler. Buraya öğle saatlerinde gelirseniz ise, kendi yapımları, ekşi mayalı brioche ekmeği, brokoli, bezelye, dana eti ve kinoali hamburger köfesinden oluşan Padoca Burger’i sipariş edebilirsiniz! Padoca’da cuma günlerine özel Challah, Babka ve Jerusalem bagel servisleri de oluyor.

Instagram: @padoca_istanbul

RAF [[konum_2]]

Günlük çıkan mezeleri, soğuk ve sıcak lezzetleriyle Reşitpaşa’nın incilerinden biri olan RAF, Tuncay Artun Caddesi’nde yer alıyor. Mekanın vitrininde sergilenen leziz tatlıları bir yana; soft renkli, şık dekorasyonunu gördükten sonra kendinize güzel bir yer seçip menüyü isteyeceğinize eminiz. Arka kısmında geniş bir bahçesi olan RAF’ta çeşitli zeytinyağlılar, fırın ürünleri tatlılar ve sağlıklı seçenekler bulabilirsiniz. Üzüm, karamelize soğan ve kabakla tatlandırdıkları kaşkarikas ile vişneli yaprak sarması mekanın en sevilen lezzetlerinden biri, mutlaka denemenizi tavsiye ediyoruz. Karamelli popcorn, mahlepli kurabiyeler ve ev yapımı granolalar ise alıp evinize götürebileceğiniz paketli RAF ürünleri arasında.

Instagram: @raftalezzetler

Kis Kitchen&Bar [[konum_3]]

Fast casual dining konseptiyle öne çıkan Kis (Keep It Simple) Rotisserie, canı sokak lezzetleri çekenler için iyi bir alternatif. Mekanın adında da anlayabildiğimiz üzere, iç tasarımdan menüde yer alan lezzetlere burada sadelik fazlasıyla ön planda. Kis’in Amerikan ve dünya mutfağından birçok lezzetin bir araya gelmesiyle oluşmuş menüsünde, en sevilen lezzetlerden biri Sloppy Joe Burger. Kokoreç ve nachos’un ne kadar yakıştğını bizzat deneyimleyeceğiniz, tadı ağzınızda kalacak Koko Nachos’u da tavsiye ediyoruz. Mekanın kendi yaptıkları sosları ve lezzetli kokteyllerini denemeyi unutmayın, afiyet olsun!

Instagram: @kiskitchenandbar

Melez Tea [[konum_4]]

Melez Tea’yi hepimiz her gün değişen modlarımıza kolaylıkla uyum sağlayan birbirinden farklı aromalarıyla tanıyor ve çok seviyoruz. Burada, dünyanın farklı köşelerinden gelen çay yapraklarını özgün demleme şekilleriyle tadabilirsiniz. Melez Tea’nin özellikle de çaylara verdiği isimleri keşfetmek, yeni bir çay deneyimi yaşamak için harika bir seçim olacak. Soğuktan kaçmak isteyenler Escape ‘i, enerjiyle dolmak isteyenler ise Boost‘u denemeli. Yakın zamanda seçenekler arasına eklenen; organik papatya, kuş burnu, limon, narenciye, ebegümeci, nane, portakal ve vanilyanın bir araya geldiği Sleep de listenizde olmalı.

Instagram: @meleztea

Misk İstanbul [[konum_6]]

Reşitpaşa’nın popüler sokağı Emirgan Sokak’ta yer alan Misk, bir çiçekçi-cafe. Kapıda rengarenk çiçeklerle karşılanıyorsunuz, mekanda geçirdiğiniz zaman boyunca size bu güzel çiçeklerin mis kokusu eşlik ediyor. Wake Up Bowl’dan Royal Benedict’e, Misk Bagel’dan Avokado Tost’a; güne güzel başlamanızı sağlayacak keyifli bir kahvaltı için Misk doğru adres. Kahvaltı keyfinize, farklı aromalı çaylar, sebze ve meyve suları, smoothie’ler veya Misk’in imza kahveleri eşlik edebilir. Bu imza kahveler arasından, pancar sevenlerin Pancar Latte’yi mutlaka denemesini tavsiye ediyoruz. Eğer daha sıra dışı bir tat arayışındaysanız, deniz yosunu özünden yapılan ve içerisinde meyve suyu dolu toplar bulunan Popping Bubble Tea’yi tercih edebilirsiniz. Burada zaman zaman çeşitli çiçek atölyeleri gerçekleştirildiğini de söyleyelim. Pazartesi günleri kapalı olan mekanın, çiçekçi bölümü haftanın her günü açık.

Instagram: @miskfloralcafe

Amanda Bravo Bistronomique [[konum_7]]

Mevsimsel olarak değişen menüsü ile Amanda Bravo, çok sevdiğimiz bir şef restoranı. Amanda Bravo’nun Türk mutfağı ve dünya mutfağından ilham alarak, özgün dokunuşlarla oluşturduğu tabaklar arasında bizim favorilerimiz: altında maş fasulyesi ve kinoa ile servis edilen Thai bonfile ile Bottarga makarna. Başarılı bir gastronomi deneyimi yaşaybileceğiniz mekanın pazar günleri kapalı, pazartesi-çarşamba günleri arası 17.00’ye, diğer günler ise gece 00.00’ye kadar açık olduğunu söyleyelim.

Instagram: @amandabravoistanbul 

Mittag [[konum_8]]

Reşitpaşa’da Kongre Caddesi’nde yer alan Mittag İstanbul, öğle yemekleriyle ün salmış, şimdilerde ise konsept yemek akşamlarıyla oldukça ilgi çeken bir mekan. Mutfak Sanatları Akademisi mezunu şef Fatma Yıldırım’ın yaratıcısı olduğu mekanın, kendi sabit menüsüne ek olarak, mevsim standartlarına göre seçilmiş bir günlük öğlen menüsü var. Bir Mittag klasiği olan; uzun ve ağır ateşte pişmiş kuzu kol eti ve Kastamonu’dan gelen köy eriştesini denemelisiniz. Pekmezli ayvanın köfteyle uyumunu ve yanında gelen nar taneleriyle süslenmiş pırasa grateni deneyimleyeceğiniz Nar Ayvalı Köfte’yi de tavsiye ediyoruz. Mittag’i Pazartesi günleri dışında her gün keyifli bir öğün için ziyaret edebilirsiniz.

Instagram: @mittag_istanbul

BEE Eat Pray Love [[konum_9]]

İçerisindeki geniş kitaplığı ve eğlenceli oyun alanı ile BEE, anne ve babaların çocuklarıyla rahatça vakit geçirebilecekleri bir mekan. Aynı zamanda Dot Art’tan Sensory Play’e çeşitli alanlarda oyun atölyelerinin de gerçekleştiği mekanın özel bebek menüsü başta olmak üzere ziyaretçilerine sunduğu lezzetlerden de ayrıca söz etmeliyiz. Menüde anne yoğurdu, balık köftesi, püre, brokoli mücveri gibi ev sıcaklığını aratmayan seçenekler yer alıyor. Çocuklu ailelerin güzel bir pazar kahvaltısı edip günü geçirebilecekleri alternatif bir mekan olan BEE’de doğum günü kutlamaları da harika geçiyor.

Instagram: @bee.eatplaylove

Havan’dan By Beff Gourmet [[konum_11]]

Türk mutfağından lezzetleri gurme bir şekilde yorumlayan Havan’dan By Beff Gourmet, kendi deyimiyle modern bir esnaf lokantası. Günlük çıkan leziz menüsünde birbirinden özgün lezzetlerin yer aldığı mekan, özellikle cumartesi günleri fazlasıyla kalabalık oluyor: nedeni, yalnızca cumartesi günleri yapılan Kaburga Burger. Yaklaşık 7 saat pişen kaburga, 2-3 gün baharatta bekletildikten sonra ev yapımı ekmeklerin içerisine koyuluyor ve sizlere muhteşem bir lezzet şöleni yaşatıyor. Deneyiminizi Antep Fıstıklı Cheesecake ile sonlandırmanızı tavsiye ediyoruz.

Ribbon Flowers [[konum_13]]

Rengarenk ve mis kokulu bir mekan olan Ribbon Flowers & Design; haftalık veya 15 günlük çiçek üyeliği özelliği ile diğer çiçekçilerden ayrılıyor. Üye olduğunuzda, belirlediğiniz günlerde, sizin belirttiğiniz yere çiçeğiniz geliyor. Davetlere özel çiçek tasarımı yapıyor, birbirinden güzel gelin buketleri hazırlıyorlar.

Instagram: @ribbon_flowers

Papilione [[konum_14]]

Gömlekten pantolona, şık takımlardan papyon ve kravatlara çok sayıda kaliteli parçayı Papillone’da bulmak mümkün. Katıldığınız veya bizzat gerçekleştirdiğiniz her türlü davet için tercih edebileceğiniz bir adres olan Papillone’da standart dikim süresi 3-4 hafta. Dilerseniz yeni Express Servis’leriyle kıyafetinizi 1 haftada teslim alabiliyorsunuz.

Instagram: @papilione_tailors

Marcel Patisserie: Reşitpaşa’da Mutluluğun Resmi

Reşitpaşa yine boş durmuyor, yeni mekanlarıyla keşfetme iştahımızı kabartıyor. Yeni keşfimiz: Marcel Patisserie! Biz de vakit kaybetmeden ekmekleri ve tatlı lezzetleriyle mutluluğu garantileyen Marcel Patisserie’nin kapısını çalıyoruz.

IMG_5765
Marcel Patisserie

Sekiz ay önce Reşitpaşa’dan geçerken müdavimi olduğumuz Prep’in yanındaki telaşı fark etmişsinizdir. Hummalı çalışmanın sonunca Marcel Patisserie de semtin sakini olmaya artık hazırdır. Adı üstünde, bir pastane olarak düşünseniz de, ekmekleri ve kruvasanlarıyla burası tatlı lezzetler kadar öncelikli tarifleriyle de beğeni sınırlarımızı zorluyor.

Marcel Patisserie’ye girdiğiniz andan itibaren ilk hissettiğiniz duygu huzur oluyor. Loş ışıklar altında gözlerinizi besleyecek müthiş bir tablo, altında uzun uzun sohbet edeceğiniz ve belki de iş toplantılarınızı gerçekleştireceğiniz bir masa sizi karşılıyor. Dört küçük masa, yemek kitaplarıyla donatılmış kitaplıkla önce  dingin müziğe sonra da tariflerine bırakın kendinizi.

IMG_5791
Marcel Patisserie – kruvasan ve ekşi maya ekmekler

Damak tadınıza göre tuzlularla veya tatlılarla mutluluğa doğru adım atmaya başlayabilirsiniz. Önce tuzlu ve sonra tatlı kuralımı bozmadan zeytinli ve kuru domatesli pideleriyle adım atıyorum bu yolculuğa. Zaten görünüşü gözlerimi şenlendirmeye yetiyor, tadı da bu şen halimi ikiye katlıyor. Çantama attığım kruvasan ve ekşi maya ekmeklerimse bir sonraki kahvaltımın baş köşesinde yerini alıyor. Tazeliği ve kalitesi ortada.

IMG_5824
Marcel Patisserie – süt reçelli balkabağı tatlısı

Başarılı bir girişten sonra sıra geliyor kendimi kaybetmeye. Doğru tahmin ettiniz: tatlıya hızlı bir geçiş yapıyorum. Menüde süt reçelli balkabağı tatlısı ve beyaz çikolatalı brownie’in tadına baktıktan sonra sanırım uzun bir süre mutluluğu garantiliyorum. Şeker deseniz yok gibi, hafiflik deseniz, daha ötesi yok, lezzet deseniz onun da tarifi yok! Tadına bakmak üzere diğer tatlılara da (bkz. çilekli milföy, incirli tart…) kendilerini ihmal etmeyeceğimin ve bir sonraki mutluluğum kaynağı olacağının sözünü veriyorum. Bu arada en önemli ayrıntıyı atlamış olabilirim. Kahvelerinin de özellikle altını çizmek isterim. Genelde çaycıyım ve filtre kahvelerle pek aram iyi değildir. Ancak burada, kalıcı bir dostluk antlaşmasına imza attım. Petra Roasting’in kahveleriyle, özellikle Etiyopya çekirdekli Americano ile mutluluğum garantilenmiş oldu.

IMG_5773
Marcel Patisserie – kruvasan ve ekşi maya ekmekler

Bu kadar lezzetle tanıştım ama bu mutluluğun mimarları Nazlı Goldenberg ve Sinem Arduman ile tanışmamak olmaz. Ortaklıkları annelerinin dostluğuyla başlıyor. Biri Cordon Bleu Paris diğeri Cordon Bleu İstanbul’dan eğitim alan bu iki şefi anneleri tanıştırıyor. Böylece gönüllerinde yatan aslan da uyanmış oluyor. Önce siparişlerle güçlerini birleştiriyor sonra da mekan arayışına giriyorlar. Karşılarına da burası çıkınca geriye de yerleşmek ve lezzetlerini herkesle buluşturmak kalıyor. Pazartesi hariç her gün 09:00-16:00 saatleri arasında tam buğday unlu ve taş değirmende öğütülen ekmekleri, taze yaptıkları kruvasanları ve küçük büyük her türlü organizasyonlar için hazırladıkları siparişleriyle misafirlerinin kalbini fethetmeye devam ediyorlar. Bunların dışında limonlu tart ve çikolatalı ekler, bir bakıma alamet-i farikaları. Pastalarında şeker hamuru kullanılabiliyor ama özel tasarımlar ve canlı çiçeklerle de hem göze hem mideye hitap ediyorlar. Nazlı Hanım, üç çocuk annesi olunca da ürünlere verilen özeni tahmin etmişsinizdir. Kendilerinin yemeyecekleri çocukları başta olmak üzere ailelerine vermeyecekleri hiçbir şey mekandan içeri girmiyor.

IMG_5806
Marcel Patisserie: Reşitpaşa’da Mutluluğun Resmi

Marcel’i sadece pastane olarak düşünmemek gerek. İş toplantılarından tutun da doğum gününe, özel kutlamalara kadar farklı organizasyonlar için müdavimi olabilirsiniz. Ya da sadece yoğun bir iş gününün ardından rahat nefes alabileceğiniz bir tatlı limanı gibi de değerlendirebilirsiniz, benim yaptığım gibi.

Artık mutluluğun adresi belliyse ne yapacağınız da belli. Marcel Patisserie’den içeri adımınızı atmak, kahvelerini yudumlayıp damağınızı şenlendirmek veya siparişlerinizi teslim almak için acele etmek. Şimdiden afiyet olsun!

İlginizi çekebilir: Eda Geven’den Reşitpaşa Keşifleri: Melez Tea

Marcel Patisserie: InstagramKonum

Marcel Patisserie Adres: Reşitpaşa Mahallesi, Kongre Cd. No:1/A, 34467 Sarıyer/İstanbul

Kis (Keep It Simple) Rotisserie: Reşitpaşa’da Bir Amerikalı

Söz konusu Reşitpaşa ise, keşifler teferruat değil esastır. Bu esasa da, bir sonraki keşfe kadar en iyi uyanı ise, Amerikan konseptli, ismi sade, sunduğu lezzetleri derin Keep It Simple (Kis) Rotisserie’dir.

[[konum_1]]

kis2
Kis (Keep It Simple) Rotisserie, İç Mekan

Reşitpaşa’ya yolu düşenlerin, semte adımını atar atmaz, Borsa’nın sol yanına konuşlanan, geniş girişi, onun yanındaki davetkar mutfağıyla Keep It Simple’ı görmemesi ve sonra da içeri girmemesi mümkün değil. Girdiği zaman da mekanın sade ve dingin ortamına, özellikle de Borsa manzaralı ferah balkonuna tav olmaması hiç mümkün değil. Biz de, her gelenin yaptığı gibi, sakin görünümü açısından, önce sağ taraftaki masa ve sandalyeler mi acaba diye düşünerek, sonra yaz esintisinden nasiplenelim diyerek balkondaki masamıza yerleşiyoruz. Karşımızda ağaçlar, balkonumuzda rüzgar, elimizde menü ile sipariş verecek olmanın dayanılmaz mutluluğunu yaşıyoruz.

Kis Rotisserie.png 3
Kokoreçli Nachos

Mekanın felsefesi zaten sadelikten yanaysa, ansiklopedi gibi çevireceğiniz 500 seçenekli bir menü beklemek olmaz. Adı üstünde, başlangıçlar, tavuk, burger, salata, ana yemek ve tatlıdan oluşan altı bölüm, bunlara ilave yan lezzetler ve her birinin içinde beş-altı kalemden oluşan çeşitler boy gösteriyor. Başlangıçlarda ilk gözümüze çarpan ve buranın da alamet-i farikası kokoreçli nachos. Çin böreği, etli veya sebzeli taco, karides tempura, ızgara sosis gibi seçenekler bekleyebilir; kokoreçli nachos ve yanında her başlangıcın kare as’ı keçi peynirli bruschetta siparişimizin ilk basamağını teşkil edebilir. Çıktığımız bu basamak bizi fazlasıyla mutlu ediyor çünkü her şey bir yana, kırk yıl düşünsem aklıma gelmeyecek kokoreç ve nachos’un uyumu tek başına bile şampiyon olacak cinsten.

Kis Rotisserie.png 2
Mini Burger Tabağı

Bu kadar çeşidi görüp, hem aç olmamızdan hem de merakımızdan feyz alarak Kis kanat sepetinin yanında mini burger tabağını da siparişimize ekliyoruz. Bakmayın adının mini burgerler olduğuna; içinde, lezzeti kendisinin en az iki katı büyüklüğünde pasaklı, rozbif ve Kis burger çeşitleri ve kimseyle paylaşmak istemeyeceğiniz güzellikte patataes kızartması var. Her burgeri ayrı ayrı anlatırım ama pasaklının yanına daha büyük bir parantez açmasam olmaz. Eti ağır ateşte pişirip tütsülemek yetmemiş, chedar peyniri, kremalı rokfor ve BBQ sosuyla tadını doruklara çıkarmışlar. Bir de Mac&Cheese var, bildiğiniz chedarlı dirsek makarnaya, Kars gravyeriyle kendi yorumlarını katmışlar. Ana yemeklerden rotisserie (çevirme) tavuk, bonfile, antrikot ve somon teriyaki de cezbetmiyor değil. Hepsini birden denemek mümkün olmayacağından bir sonraki ziyaretimizin ana gündem maddesi olmalarına karar veriyoruz.

kis1
Akif Akçelik Şef ve Deniz Kent Somersan

Yediklerimizin tadı tamağında, son olarak dondurmalı brownie ile keyiften dört köşe olmuş biçimde mekanın hikayesini dinlemek üzere mikrofonu Akif Akçelik Şef’e veriyoruz. Kis, dünya yemeklerine hakim Deniz Kent Somersan tarafından 15 Mart’tan bu yana misafirlerine, ortamı ve menüsü sade, lezzeti şahane bir deneyim sunuyor. Reşitpaşa’da iyi lezzet sunma konusundaki araştırmalar ve çabalar, yaklaşık altı ay içinde böylesine güzel bir şekilde meyvesini veriyor. Deniz Bey, hep Reşitpaşa’da olmasını istediği mekanın tasarımını üstlenirken, şefimiz de mutfağın dizaynından tutun da, A’dan Z’ye inşa edilmesine ve menünün içeriğinin belirlenmesine kadar diğer tüm görevleri başarıyla yerine getiriyor. Milli su topu oyuncusu Akif Şef, profesyonel spor yaşamına yemekle  nokta koyuyor. MSA’dan aldığı eğitimi ve bugüne kadar Uzak Doğu, İtalyan, Fransız mutfaklarında edindiği deneyimi burada konuşturuyor.

kiss-resitpasa-1
Kis (Keep It Simple) Rotisserie, Mutfak

Mekanın konsepti Amerikan ama mutfak bir sentez harikası. Öncelikle menüdeki her şey %100, Kis’in mutfağından çıkma ve el yapımı; bakınız soslar, coleslaw, vb! Pişirilen her lezzet klasik gibi düşünülse de yorumlama Kis’e ait hem de tam Türk damak zevkine göre. Bruschettanın keçi peyniriyle yapılması, nachosa kokoreç eklenmesi, mac&cheese’in chedarla birlike Kars gravyeriyle harmanlanması, Çin böreğinin kendi formüllerine göre hazırlanması gibi…

Kis Rotisserie
Kis Kanat Sepeti

Mekanın adında yer alan rotisserie yani çevirme de her yerde karşılaşılan elektrikli çevirme makinesinde değil gaz ile çalışan döküm demir bir çevirme tekniğiyle gerçekleşiyor. Tuz ve şekere bulanan tavuk, on iki saat boyunca eşit ısıyla sulu ve lezzetli bir çevirmeye dönüşüyor. Bir diğer çevirme ürünü ise tatlılarda ananas rotisserie. Yakında menüye yenileri eklenecek ve hatta siz bu satırları okurken double chicken burger de misafirlerinin beğenilerine sunulacak. Bu arada şimdiden İstanbul’un dört bir tarafından müdavimlerini yaratmışlar,  İstoç’dan bile gelen lezzet meraklıları varmış. Hemen bir son dakika gelişmesini de paylaşalım; yakın zamanda, paket servisleri olacakmış (ancak orada oturup sıcak ve taze şekilde, daha çok keyfi çıkacağı kesin).

kis7
Kis (Keep It Simple) Rotisserie, Bar

Bu kadar çok yiyecek seçeneğinin yanında içki seçenekleri de ayrı bir yazı konusu olabilir. 16 çeşit biraları ve 10 çeşit de kokteylleri var. Bira menülerinde Gara Guzu, Tuborg Frederic serisi, Zıkkım gibi yerel markalar, barın yıldızları. Kokteyllerde Barmen Alp Bey’in imzasını taşıyan, Irish viski, zencefil, şeker ile  hazırlanan Kis Hour en favori ilan edilmiş. Mekanı kiralayarak yapacağınız özel organizasyonlarda kendi shotlarını ve daiquirilerini servis ediyorlar. Diğer taraftan sürahilik mojito da yaz akşamlarına bence çok yakışacak.

kid6
Kis (Keep It Simple) Rotisserie, Brownie

Gördüğünüz gibi Keep It Simple (Kis) Rotisserie, önce anlatmakla sonra da lezzetleri deneyimleyip tavsiye etmekle bitmeyen bir mekan. İşte bu yüzden, her gün saat 12:00’de kapılarını açan, hafta içi  gece saat 22:00’ye, cuma ve cumartesi günleri de saat 23:00’e kadar misafirlerini ağırlayan Kis Rotisserie’yi keşif listenizin en başına almanız şiddetle tavsiye. Şimdiden afiyet olsun!

Keep It Simple (Kis) Rotisserie: Instagram Konum

Keep It Simple (Kis) Rotisserie Adres: Reşitpaşa Mahallesi, Tuncay Artun Cad. 141a Sarıyer/İstanbul

İlginizi çekebilir: Eda Geven’den Odun Pizza 

Mittag İstanbul: Reşitpaşa’dan Dünyaya Açılan Mutfak

Bir Cumartesi akşamı Reşitpaşa’da Kongre Caddesi’ndeyiz… Yeni keşfimiz Mittag. Burası Maslaklı beyazyakalıların ve Sarıyer – Bebek hattında farklılık arayanların gözdesi. Sade ve şık mekanların komşuluğu dikkat çekici. Şehrin dönüşümü çoğunlukla başımızı döndürmekte, fakat bu defa midemizi şenlendireceğini caddeye sapar sapmaz anlıyoruz böylece…

[[konum_1]]

IMG-20180314-WA0006
Mittag, Reşitpaşa

Peki neden ‘Cumartesi’ diye soracak olursanız. Yanıtımız basit: Mittag’de Thai Akşamı! Mekanın yaklaşık olarak 15 günde bir düzenlediği konsept yemek serileri bir süredir kulaktan kulağa yayılıyor. Kore, İspanyol ve Peru akşamlarını duymuş fakat kaçırmıştık. Bu defa şanslı ve rezervasyonluyuz.

IMG-20180314-WA0000
Mittag, Reşitpaşa

Mekana adım atar atmaz maharetli bir arkadaşımızın mutfağına konuk olduğumuz hissine kapılıyoruz.  İştah açıcı kokular ve masaların bir banko ötesindeki açık mutfak nedeniyle olsa gerek… Akşama zencefilli salatalık salatası ile başlıyoruz. Ferahlatıcı bir giriş! Ardından Asya mutfağının olmazsa olmazlarından -bir çeşit mantı da diyebileceğimiz- Ördekli Gyoza ile damakları Tayland’a alıştırıyor, Karidesli Lettuce Wrap ile ışınlıyoruz! Ana yemek olarak glutensiz lezzet peşinde olanlar için afiyetli bir seçenek var: Pad Thai.  Pirinç noodledan yapılan bu klasik hem doyurucu hem de Asya mutfağına dair beklentinizi fazlasıyla karşılıyor. Bakmayın yalnızca bunları saydığıma… Bir duvarı boydan boya kaplayan kapsamlı bir Thai menüsü var.  Tatlı olarak ise mekanın dillere destan yanık cheesecake’ini  tercih ettik.  Yediğim en hafif cheesecake olduğunu söyleyebilirim.

IMG-20180314-WA0003
Mittag, Reşitpaşa

Mittag alternatif arayanlar için ideal bir adres. Mutfak Sanatları Akademisi mezunu Fatma Yıldırım, vizyonunu ve titizliğini malzeme seçiminden sunuma kadar her detayda hissettiriyor.  Öğle yemekleriyle ün salan ve ardından konsept yemek akşamlarıyla takibe alınan bu mekana uğrayın derim

Mittag İstanbul: Instagram – Konum

Mittag İstanbulAdres: Reşitpaşa Mahallesi, Kongre Cd. No:63 Sarıyer/İstanbul

İlginizi çekebilir: Lulucumm’dan Freya Akaretler

BEE Reşitpaşa – Eat, Play, Love: Renkli, Sağlıklı ve Leziz Bir Durak

Çocuklu anne-babaları düşünerek yola çıkan; çocuklara oyun atölyeleri yaparken, sağlıklı alternatifleriyle de ebeveynlerini mest eden BEE Reşitpaşa, civardaki favorilerim arasına girdi. Mekanın içi çok şeker, her yaşa hitap edecek şekilde özenle ve zevkle dizayn edilmiş. Özellikle her gün çıkan zeytinyağlılarını ve sağlıklı tatlılarını bir kez daha deneyimlemek için mutlaka tekrar gideceğim.

bee-resitpasa-3
BEE Reşitpaşa

BEE, lezzetleriyle iddialı olduğu kadar, çocukların da keyif alabileceği harika bir cafe alternatifi olmuş. Büyükler için nefis çeşitlerden oluşan bir menü hazırlayan mekan, miniklerin yemeklerini de düşünüp, “miniklere” ve “en miniklere” olmak üzere; çorba, balık köftesi, anne yoğurdu, püre gibi alternatifler yaratmış.

bee-resitpasa-2
BEE Reşitpaşa

BEE’de, hafta içi 09.00-12.00 arası kahvaltı alternatifleri, gün boyu ise ekmek üstü ya da salata seçenekleri var. Özellikle her gün 11.30-12.00 civarı gibi çıkan günlük zeytinyağlılara ve tatlılara bayıldım! O gün çıkan bütün zeytinyağlıları denedik diyebilirim: Turunçlu zeytinyağlı yer elması, mor lahanalı avokado soslu kinoa salatası, yeşil elmalı karışık ot salatası, yaban mersinli fırın kök sebzeler, İran’a özgü acem güllü kuru cacık, pırasa mücveri ve baklalı lor peynirli enginar… Sebzeleri değişik tatlarla birleştirip daha da lezzetlendirmişler, hepsi birbirinden harikaydı gerçekten.

bee-resitpasa-4
BEE Reşitpaşa

Tatlılarda ise avokadolu çikolatalı ıslak kek, limonlu merengli kek ve unsuz şekersiz brownie çıkmıştı. Hepsi nefisti ama, özellikle unsuz şekersiz brownie’ye inanamadık. Unsuz şekersiz bir tatlı ancak bu kadar lezzetli olabilirdi! Hafta sonları servis ettikleri Aheste Serpme Kahvaltısı da muhteşem gözüküyor. Hafta sonu 09.00-14.00 arası yolu buraya düşenler bu kahvaltıyı mutlaka denesin! Son olarak hafta sonları minikler için doğum günleri yapılabildiğini de hatırlatalım.

BEE Reşitpaşa: Instagram  – Konum

BEE Reşitpaşa Adres: Tuncay Artun Caddesi Bayram Sokak No:13 Reşitpaşa/Sarıyer

İlginizi çekebilir: Eda Geven’den Reşitpaşa Keşifleri Vol.4: Odun Pizza

Reşitpaşa Keşifleri Vol. 5: Eskimeyen Favorilerden – Raf

Reşitpaşa’da keşiflere doyulmuyorsa, şimdi sıra ortamı da, çayı da içimizi ısıtacak Raf ve alametifarika lezzetlerinde!

[[konum_1]]

-Bu yazı Ekim 2018’de güncellenmiştir.-

raf1

Reşitpaşa’nın kendimizi evimizdeymiş gibi hissettiren mekanı Raf ile önce pastane olarak tanıştık. Özel tarifleriyle hazırladıkları, bir gelenin yine tekrar gelme sebebi pasta ve kurabiyelerine de kısa süre önce yeni kardeşler katıldı. Şimdi ise Raf’a sabahları kahvaltımızı etmek, öğlen ve sonrasında zeytinyağlılarını yemek ve tatlı tarifleriyle de mutlu olmak için uğruyoruz.

raf9

Raf, Odun Pizza’nın biraz ilerisinde yer alıyor ve önünden geçerken camdan gördüğümüz lezzetler, bizi içeri çağırıyor. Yeşil kapısından içeri girince, hissettiğiniz ilk duygu huzur. ‘Ben burada gelir kitap okurum, laptopumu alır çalışırım, yazarım, çizerim’ diye planlar yapmaya başlıyorsunuz. Ya da arkadaşlarınızla gelmişseniz, ‘oh ne güzel, başka masaların gürültüsü olmadan, uğultusuz bir ortamda rahatça sohbet edebilirim’ diyorsunuz. Hava  güzelse, arkadaki bahçeye buyrun, böylece caddenin telaşından uzak olun. Eğer bir grup olarak gelmişseniz, toplantı yapacaksınız uzun masaya alabiliriz sizleri, gelsin keyifli sohbetler, toplantılar, kutlamalar…

Raf’ta bir masaya geçmeden önce eminim benim gibi, lezzetlerin olduğu tezgaha geçeceksiniz. Lezzetleri üç gruba ayırabiliriz. Birinci grup zeytinyağlılar, ikinci grup fırın ürünleri ve son olarak da tatlılar. Zeytinyağlılarda ya bildiğiniz lezzetlerin bilmediğiniz halleriyle ya da bilmediğiniz ve aklınıza gelmeyecek çeşitlerle karşılaşacaksınız. Örneğin, üzüm, karamelize soğan ve kabakla tatlandırdıkları kaşkarikas, vişnelerle yaptıkları, imzaları niteliğinde vişneli yaprak sarması, ezine peyniriyle hazırladıkları Girit ezmesi, pancarlı buğday salatası ve pancarlı siyah pirinç salatası, deneyip önerilerim arasında ismini geçirdiğim tariflerdi. En çok da kendi kıtır ekmekleriyle servis yaptıkları ezmelerinin tadı damağımda. Çayın yanında tek bunu yesem yeter bana.

IMG-20171017-WA0047

Mutluluğun sebebi tatlı lezzetleri ise mutlaka denenmeli ve böylece bir beş çayı keyfi tam anlamıyla yaşanmalı. Kendi bisküvileriyle yaptıkları mozaik pasta, çilekli turta, cheesecake ise tadına bakılacak seçenekler arasında yer almalı. Pasta, turta, kurabiye ve keklerinde çeşitlilik konusunda bir sınır yok. Her geldiğinizde başka bir lezzet sizi bekliyor olabilir, bazen de çok rağbet görüp bittiği için ‘bir dahaki sefere’ diyerek iç geçiremenize sebep olabilir.

raf8

Bu güzel mekanı ve lezzetleri bize kazandıran Raf’ın hikayesini merak ettim ve hemen mimarlarından Özge Hanım ile tanıştım. Birçok mekan gibi Raf’ın geçmişi de, iki yakın arkadaşın kurumsal hayattan vazgeçip sevdiği işi yapma tutkusunu gerçeğe dönüştürmesine dayanıyor. Çıkış noktaları ise “Hayallerini rafa kaldırmaktansa, hayallerindeki lezzetleri Raf’ta sunmak“. Bu tutkunun sonucunda böyle hoş bir mekanla karşılaşmak da tesadüf değil. Her iki ortak da birtakım eğitimler almış, danışmanlarla çalışmış. Şimdi ise pastane, fırın ve zeytinyağlı diye üç bölüme ayırdığı mutfaklarında işin ustalarına destek vermeye devam ediyorlar. 

raf4

Raf’a gelmemiz için bahanemiz sadece yemek değil bu lezzetleri alıp eve götürmek ve sevdiklerimize de tattırmak. Mekanda var olan lezzetlerden (kaldıysa) çantamıza atabileceğimiz gibi önceden sipariş vererek de sahip olmak mümkün. Sadece tezgahta gördükleriniz değil, bulgurdan tarhanaya kadar yöresel lezzetler de mutfağınızda yerini alabiliyor.  Ayrıca, kutlamalarınız için de özel bir menü hazırlıyor, sizleri mekanlarında ağırlayabiliyorlar. Şahsen, evsahipliklerinden çok memnun kaldık. Kendi davetleriniz için de catering hizmetlerinden yararlanabilirsiniz. Ne yerseniz yiyin, ne alıp götürürseniz götürün, doğal olduğundan emin olabilirsiniz. Yöresel ürünler Çanakkale’den geliyor, ürünlerin hiçbirinde katkı, koruyucu madde kullanılmıyor. Her şey fazlasıyla sağlıklı, tereddüt etmeden ve suçluluk hissetmeden keyfini çıkarmaya endeksli. Hatta pastalarında bile şeker hamuru konusunda ancak müşteriden özel bir sipariş gelirse esnek olabiliyorlar. 

raf5

Raf, sıcak ortamı, her daim demli çayları ve tuzludan tatlıya uzanan lezzet yelpazesiyle her gün 07:30-19:00 saatleri arasında sizleri bekliyor.  Bence bu güzel daveti geri çevirmeyin, hatta hiç zaman kaybetmeden en kısa zamanda yeşil kapısından içeri girin. Afiyet olsun!  

Raf: InstagramKonum

Raf Adres: Reşitpaşa Mah. Tuncay Artun Cad. No: 43/A Sarıyer/İstanbul

İlginizi çekebilir: Eda Geven’den Reşitpaşa Keşifleri: Melez Tea, Havan’dan, PREP ve Odun Pizza

Reşitpaşa Keşifleri Vol.4: Odun Pizza

Madem hayat keşfedince güzel ve Reşitpaşa da yeni mekanlarıyla bize gümüş tepside böyle bir fırsat sunuyor, o zaman durmak yok: İstikamet Odun Pizza!

-Bu yazı Ekim 2018’de güncellenmiştir.-

19466463_214145932442476_6755429176586550221_o

Pizza seven sevmeyen herkesin merakla gittiği ve kısa sürede ismini şehrin dört bir yanına duyurduğu Odun Pizza, şu sıralar Reşitpaşa’nın en gözde mekanı. Bu kadar popülerlik boşuna değil, pizzalarının tadına bakınca nedenini anlıyorsunuz.

od2

Odun Pizza, kendilerini “odunluk var hamurumuzda” diyerek tanıtıyor, gurme pizzalarıyla İtalyanlara ezber bozduruyor ve her gün yeni müdavimlerini yaratıyor. Nedir pizzalarını bu kadar özel kılan derseniz, cevabım yapılış tarzı ve çeşitleri olur. İki günlük mayalama sürecinden geçen ve dinlendirilen hamurla yapıyorlar ve yediğiniz zaman “mideme oturdu, şişkinlik yaptı” diye bir şikayetiniz olmuyor. Pizzayı da çıkış noktaları olan meşe odunu fırınında 400 derecede pişiriyorlar. Çıtır çıtır pizzanızı bekleme süreniz sadece 3 dakika!

IMG-20171012-WA0037

Pişirme tarzı İtalyan usulüne göre, ancak pizza çeşitleri konusunda aynı geleneği takip ettikleri söylenemez. Birbirinden farklı gurme pizzalara imzalarını atmışlar. Tanıdık gelen margarita ve ızgara sebzeli pizzaları. Menüye bakıp ‘nasıl yani?’ diye tepki verdiğiniz ise beğendili – kokoreçli, kuşkonmazlı – enginarlı ve hatta üzümlü – ördekli pizzaları! Kokoreçli ve enginarlı olanları bizzat deneyip pizzaya inanılmaz yakıştırdım. Enginarlıda biraz daha yerelleşerek mozarella yerine Bergama tulumu kullanmışlar. Farklı tadlara açıksanız ‘Mutlaka!’, değilseniz de ‘Neden olmasın?’ diyorum. Bonfile dilimli, cotto jambonlu-mantarlı ve kasap sucuklu pizzaları da yine ilk veya sonraki gidişinizde, bir kez de olsa sipariş verilmeli bence. İki önemli uyarıda bulunmazsam olmaz: Birincisi, pizzaların boyutu düşündüğünüzden de büyük. Doya doya yiyorsunuz ama başka tatları denemek için de biraz yer bırakmalı, o nedenle paylaşımcı olmalısınız. Diğer uyarım da lezzetiyle ilgili; pizzalar gerçekten bağımlılık yapıyor. Belirli aralıklarla gidip farklı bir çeşidi denememek işten değil.

od4

Pizza restoranında olabilirsiniz ama illa pizza yiyeceksiniz diye bir kural yok. Farklı şeyler de denemelisiniz; mesela beğendili kokoreç veya pancarlı avokadolu salata. Tatlı konusunda eğer hala midenizde yer varsa, nutella calzone, tiramisu ve profiterolu düşünebilirsiniz. Kısaca, burada her şeyi düşünebilirsiniz, pişman olmadan hem de.

od1

Peki Odun Pizza nereden çıktı, nasıl doğdu ve kısa sürede adından bu kadar söz edilir oldu? Cevapları için mikrofonu mekanın sahipleri Can Ünsal ve Suat Palpas‘a veriyoruz. Odun Pizza her ne kadar yeni olsa da Mest dediğimiz zaman herkese bir yerden tanıdık geliyor. Özel davetler, yemekler ve kutlama mekanı Mest, yaşamına devam ederken kısa bir süre önce kardeşi Odun Pizza doğuyor. Mest’in ön bölümü yenileniyor, meşe odunuyla yanan fırın yerleştiriliyor ve pizza konusunda şehrin en iyisi olma yolunda emin adımlarla ilerliyor. Eğer Reşitpaşa bana uzak derseniz, Tarabya-Etiler hattında paket servisleriyle, pizzalar dilediğiniz an kapınızda.   

od5

Pizzada yeni bir soluk düşünürseniz, Reşitpaşa’nın merkezinde ama telaşından uzak olmayı isterseniz, geniş ve ferah bir ortamda saatlerce sohbet ederek dört dörtlük bir keyif yaşayalım derseniz Odun Pizza sizi çağırıyor!

Odun Pizza: InstagramKonum

Odun Pizza Adres: Reşitpaşa Mah. Tuncay Artun Cad. Salih Bey Sok. No:4 Sarıyer / İstanbul

İlginizi çekebilir: Eda Geven’den Diğer Reşitpaşa Keşifleri: Melez Tea, Havan’dan ve PREP