Miami denince akla ilk önce büyük ihtimalle mimari gelmez. Kumsallar, eğlence hayatı daha çok ön plandadır. Ancak Miami’de ‘Art Deco’ olarak adlandırılan mimari; Akdeniz villa mimarisinin Amerikan versiyonu ve MiMo (Miami Modern) ile beraber çok önemli bir yer kaplıyor.

Miami
Miami | Fotoğraf: Unsplash / Ryan Spencer

1926 Eylül’ünde gerçekleşen fırtına sonrası başlayan inşaat furyası 20 yıl kadar sürüyor ve bu dönemde bugün koruma altındaki Art Deco, Mediterranean Revival ve MiMo olarak adlandırılan yapılar ortaya çıkıyor. Art Deco, Akdeniz canlandırma mimarisi ve MiMo’nun doğumu, Amerikalıların Akdeniz’deki kıyı şehirlerini kendi topraklarında canlandırma çabası olarak doğuyor. 1920’lerin hızlı ekonomik büyümesi, Kaliforniya ve Florida eyaletlerinin tropik iklime sahip kıyılarında bu tür ‘resort’ şehirlerin oluşumu için ideal bir konum oluşturuyor. Turist çekmek için egzotik ve rahatlatıcı bir estetiğe yer verirler ve Art Deco doğuyor. Art Deco ismi aslen 1925’te Paris’te yapılan Artes Décoratifs et Industriels Modernes (Dekoratif Sanatlar ve Modern Sanayiler) fuarının adının kısaltılmasından geliyor. Akdeniz Canlandırma mimarisi aynı zamanda Kaliforniya ve Florida’nın kolonyal İspanyol geçmişinden de feyz alıyor.

Bugün South Beach’de 800’ün üzerinde Art Deco yapı yer alıyor. Bu yapılar 1970’lerde bakımsız hale gelince yıkılmaları gündeme geliyor. 1977’de burada yaşayan yazar ve aktivist Barbara Baer Capitman, Miami Tasarım Koruma Birliği’ni kurarak yapıları yıkılmaktan kurtarıyor. 1980’de Amerikan medyası konuyla ilgilenmeye başlıyor, Andy Warhol bakımsız haldeki oteller arasında bir tur yapıyor. Gelin, bugün kendine has özellikleri ile turistlerin odak noktası haline gelen Art Deco örneklerine yakından bakalım. 

İlginizi çekebilir: Canan Sayitoğlu’ndan Miami Gezilecek Yerler

Art Deco Mimari Örnekleri

The Webster

The Webster
The Webster | Fotoğraf: Twenty20.com

The Webster, 1939’da Henry Hohauser tarafından tasarlanan bir otelken bugün bir butik olarak varlığına devam ediyor. Alışveriş yapmasanız bile bir kahve içmek için lobide oturmak mümkün.

The Carlyle

The Carlyle Miami
The Carlyle Miami | Fotoğraf: booking.com/

The Carlyle 1941’de açılmış, Scarface, Bad Boys 2 ve Birdcage filmlerinin çekimlerinde kullanılmış bir otel. Tasarımcıları Kiehnel ve Elliot. Bugün otel olmasa da kiralık ve satılık daireler mevcut.

Colony Theatre

Colony Theatre
Colony Theatre | Fotoğraf: WorldRedEye.com

Colony Theatre 1935’te Paramount sineması olarak açılmış. Yakın zamanda da restorasyondan geçmiş. Tasarımcısı R.A Benjamin. Bugün birçok farklı etkinliğe ev sahipliği yapıyor. 

Breakwater Otel

Breakwater Hotel
Breakwater Hotel | Tripadvisor.com

940 Ocean Drive’da yer alan Anton Skislewicz tasarımı Breakwater Otel 1936’da kapılarını açmış. Otel 2011’de renovasyondan geçmiş.

Bass Çağdaş Sanat Müzesi

Bass Museum
Bass Museum | Fotoğraf: HotSpotsMiami.com

Bass Çağdaş Sanat Müzesi binası 1930’larda Russell Pancoast tarafından tasarlanmış. Müze 1964’te John ve Johanna Bass’in özel koleksiyonlarının Miami Beach şehrine bağışı sonrası ortaya çıkmış. Bugün birçok sergiye ev sahipliği yapıyor.

İlginizi çekebilir: ArtsyMagger’dan Pop Art Sanatçıları